Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SORUN YANITLAYALIM Çocuğum ağzı açık yatıyor? istanbul'dan yazan Şule An'nın sorusu şoyle. "Dört yaşındaki çocuğum sürekll ağzı açık uyuyor. Aslında bunu blz hiç farketmemiştik. Çocuğu olan bir arkadaşım ilk kez dikkatimizi çekti. Acaba bu blr sorunun varlığını mı gösteriyor?" Okurumuzun sorusunu Şışli Etfal Hastanesi Çocuk Kliniği Şef Y'd Dr Sami Hatipoğluyanıtlıyor. "Halk arasında geniz etı olarak bilınen adenoid dokunun büyümesı, çocuklarda burun yoluyla solunumu kapatıp ağız yoluyla solunuma neden olmaktadır. Dolayısıyla bu çocuklann ağızları sürekli açıktır Bu tablo çocukta adenoid yüz görünümü denen bir gorunüme sebep olduğu gibi, solunum zorluğu nedeniyle çocuklarda büyüme ve gelişme geriliğine yol açmaktadır Böyle bir olasılık karşısında, konuyla ılgili olarak bir KBB uzmanı tarafından çocuğun değerlendirilmesı gerekmektedir." Yosunun besin değeri nedip? İstanbul'dan Ismet Gürtekln'ın sorusu şöye: Duyduguma göre Japonya'da yosun besin olarak kullanılmakta. Bu Türfciye için mümkün mü? Hangi clns yosunlar kullanılıyor ve besin değeri nedir? Okurumuzun sorusunu Hidrobiyolog llham Artüz yanıtlıyon Türkiye denizlerinde gerek tur gerek se produktivite açısından çok zengin bir alg(deniz yosunu) zenginliği söz konusudur. Ancak, denizlere ve bunlarm barındırdığı doğal zenginliklere karşı olan ilgisizlik ve bunun sonucu bilgisizlik nedeni ile pek çok su urunünün, bu arada alglerinde gerçek değeri ne yazık ki bılinmemektedir. Türkiye denizlerinde var olan algler, gerek kımyasal maddeler, gerekse ilaç endüstrisi bakımından büyük bir potansiyele sahiptirler. Örneğın sularımızda yaşayan bazı alg türleri, guatr gibi iyod eksikliğinden doğan sorunlarda veya askais. oxyur gibi kurtların düşürülmesinde etken olan preparatların esas maddesini oluşturular Pek çok alg türünün ise antibakteriyel etkileri bilınmekte ve eczacılıkta kullanılagelmektedir. Bunların dışında sayın okurumuzun sorduğu kapsamda, besin maddesi olarak da kullanılabilecek ve Filipınler, Japonya, Çin gibi ülkelerde asırlardan beri kullanılagelen 15 dolayında tür sularımızda da bulunmakta, ancak bunlar henüz değerlendirilmemektedir. Diğer Akdeniz ülkelerinde bazı restorantlar dışında tüketildiği söylenemez Algler genellikle kurutularak pazarlanır, kuru preparatları suya atıldıklarında büyük çapta su emerek şişerler ve yenebilecek veya çay gibi pişirilerek içilecek duruma gelirler. Batıda Alglerin besinsel kullanımı. agar ve alginat gibi maddeler eldesi ile olmaktadır. Alginatlar ise. çıkolatadan dondurmaya kadar yenebilen, diş macunlarından kremlere kadar kozmetik de kullanılan yüzlerce üretimde rol oynarlar Bu nedenle ülkemizde dolaylı olarak alg preperatları yaygın olarak kullanılmaktadır Son yıllarda alglerden antibakteriyel, antivirütik ve kollesterol düşürücu veya pıhtılaşmasını önleyici çok sayıda tıbbı preperat elde edilmektedir. Guatr boğaz ağnsı yapar mı? Suç işleme orânı mevsime göre değişir mi? İstanbul'dan yazan Can Çakıroglu'nun sorusu şu. "Mevsim değişlkllklerlnde suç işleme oranı artar mı?"" Okurumuzun sorusunu Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi 5 Psk Kln. Şefi Doç. Dr. Arlf Verimli yanıtlıyor: "Mevsim değişiklikleri ile insanların duygulanım durumları arasında ciddi ilişkiler olduğu ortaya konmuştur Hatta bazı özel ruhsal rahatsızlıkların belirli mevsimler takip ettiği bilinir Dolayısıyla, özel biçimde suçu da kişilerin duygulanım durumları ile de ilgili bir davranış olarak değerlendirirsek mevsim değişiklikleri ile suç oranında bazı değişiklikler söz konusu olabilir Ama bu, kişiden kişıye değişir. Yani toplumun genelinde "yaz aylarında suç oranı artar/azalır, kış aylarmda suç oranı artar/azalır" dıye bir yargıya varmak mümkün değildir." İstanbul'dan yazan Nilgün Başer'in sorusu şu. "Boğazımda bir ağn ve yayılmış bir şlşlik var. Gören bir iki kişi guatr olabllir, dedi. Paniğe kapıldım, guatr boğaz ağrısına neden olabllir mi?" Okurumuzun sorusunu Istanbul Üniversitesi Istanbul Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı'ndanı Prof. Dr. Faruk Alagöl yanıtlıyor. 'Olabilir Ağrının da eşlik ettiği bazı guatr tiplerı vardır. Mesela tiroid bezinde görülen bir çeşit viral enfeksiyonda, subakuttiroidid denilen bir viral hastalıkta şiddetli bir ağrı olabilir. Ancak paniğe kapılmaya hiç gerek yok, selim bir hastalıktır, tedavisı mümkündür. Ciddi bazı başka tiroid hastalıklarında da ağrı görülebilir. Ağrının nedenini anlayabilmeniz için bir endokrinoloji merkezine gitmeniz uygundur." İçgüdüsel davranışların kökeni nedir? şu: Okurumuz Doğan Caner'in sorusu "İçgüdüsel davranışların kökeni nedir, nasıl oluşmuştur? Kalıtsal mıdır?" Okurumuzun sorusunu Bakırköy Ruh ve Sinir • Hastalıkları Hastanesi 5. Psk. Kln. Şefi Doç. Dr. Arlf Verimli yanıtlıyor "Tüm canlıların ortak amacı yaşamı sürdürmektir Ya da aynı anlama gelebilecek şekilde, genetik moleküllerini devam ettirmektir. Canlılardaki beslenme, korunma, cinsellik, saldırganlık gibi temel içgüdüler hem canlının yaşamını korumaya, hem de turün süreklıliğini sağlamaya yöneliktir. Bütün bu temel içgüduler fızyolojik olarak, özellikle memelilerde, hemen hemen ortak bir yapılanma ozellıği gösteren ve beynin tam ortasında yer alan lımbık sıstem dıye bilinen beyin bölgelerince yönlendirilir Dolayısıyla bu temel içgudü tüm canlılarda birbirine benzediği gibi insan turunde de bu temel içgüdüler değişmez. Ancak insan yalnızca fizyolojik bir varlık olmaktan ote toplumsal ve psikolojik bir bütünlüktür Hem toplumsallaşma hem psikolojik gelişme, insan türü için de kişiden kişiye değişme gösterecektir." Ardıç ağacının kokusu naftalin yerine geçer mi? Antalya'dan yazan Server Karadeniz'in sorusu şu: "Ardıçtan yapılmıs blr sandığım var, çok hoş kokuyor. Naftalin gerekmediğlnl duydum, doğru mu?" Okurumuzun sorusunu I.Ü Orman Botaniği Anabilım Dalı Başkanı Prof. Dr. Falk Yaltırık yanıtlıyor "Dunyada 60 kadar, Türkiye'de 7 tane ardıç (juniperus) türü vardır. Ardıç ağacında ıki tur yaprak görülür: 1 iğne yaprak, 2 Pul yaprak. Türkiye'de 4 tür pul, 3 tür de iğne yapraklıdır. Ulkemızde çok geniş ormanlar kurar ardıç. Türkiye'deki en yaşlı ağaç ardıçtır. Toroslar'da 6070 kadar 990 yaşında ardıç vardır Biz bunlara "Ermişler" adını veriyor Ardıçların en büyük özelliği kozalaklarının üzümsü olmasıdır. Avrupa'da ve dunyada cin imalatında kullanılır. Cine güzel kokusunu veren ardıçtır. Odunla30874 rında reçine kanalı değil, reçine cepleri vardır, bu cepler aromatik bir koku verir. Bu kokunun böceklere karşı koruyucu bir görevi de vardır. Anadolu'da güve girmez sandıkları denilen sandıklar servi ya da ar3ıçtan yapılmıştır. Çok kolay işlenebilen, ince tekstürlü, güzel cila tutan bir odunu vardır. öz odunu kırmızıkahverengidir. Çok çeşitli bir kullanım alanı vardır. Japonya, ABD ve Avrupa'da kurşunkalem sanayiinde kullanılır. Faber'in güzel kokulu, yumuşak kalemleri ardıçtan yapılmaktadır. Çekmece, sandık, dolap, yapımında, oymacılık ve kaplamacılıkta kullanılmaktadır. Ülkemizde çok ardıç var fakat yangınlar yüzünden sayıları giderek azalmakta. Anadolu'da köylüler yüzünden sayıları giderek azalmakta Anadolu'da köylüler dam ve taban yapımında da kullanıyorlar. Çünkü çürümeye karşı çok dayanıklıdır. Odunu ve yapraklarının kuru distilasyonundan katran yağı elde edilir. Bu yağ parfümeride, tıpda, özellikle eczaçılıkda, idrar söktürücü olarak kullanılır. ABD'de uzumsü kozalakları kek ve hamur tatlılarına da lezzet verir. Son derece dekoratif bazı türleri, özellikle Japonya orjinalli, Türkiye'de de bulunan bodur ardıçlar parklara güzel bir görünüm verir. Tahrip edilen orman bölgelerinde arta kalan hep ardıçtır. Dikenli ve kokulu olduğu için hayvanlar yemez. Köylüler köklerıni sökmezse toprağı da karar. Erkek ve dişileri ayrıdır. Kozalak varsa ağaçta dişi, yoksa erkektir. Gençlik çağında (1520 yaş) çok güzel, pramidal bir görünüm sarar. Aladağ, Kazdağı gibi yüksek, dağlık bölgelerde yetişir Uludağ'daki iğne yapraklı, bodur ardıçların üzümsü kozalaklarını Tekel, içki imalatında kullanmaktadır."