20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

B İ L İ M KÜLTÜR BİLİM YAYIN Erozyon ve ağaçlandırma üzerine Anadolu bir zamanlar ormanlarla kaplıydı. Bu kıyım için kimin yakasına yapışalım? Vehbi Belgil azı okutmanın, televizyonda kendini dinletmenin kestirme yolu "korkutmak"; gelecek felaketlerle korkutmak. Bunlar o kadar çok ki hepsi hakkında bilgi vermek olanaksız. Onun için, belirli konularda insanlar nasıl korkutulabilir konusunda açıklama yapmak daha uygunolur. Aşınım, ilk ele alınacak konu: Türkiye her yıl Kıbrıs Adası kadar toprak kaybediyormuş aşınım yolu ile. Ada 9 bin bin küsur kllometre kare olduğuna göre bunun ne kadar yerlik bir toprak parçası anlamına geldiğini düşünmek gerekir. Evet, Kıbrıs koca bir ada. Ama, büyüklüğü konusunda kafamızda bir fikir uyandırmıyor. Bunu illerimizle daha iyi canlandırabiliriz gözümüzde. Çanakkale, Elazığ, Hakkâri, Samsun, Tokat, Zonguldak hep 9 bin küsur kilometre kare. Demekki, her yıl bu illerimiz kadar toprağımızı yitiriyoruz su aşınımı yüzünden. Başka deyişle, Amasya, Bilecik, Trabzon... 4 veya 5 bin küsur kilometre kare. Yineher yıl, bu illerimizin iki katı yüzölçümünde topraklarımızın denizlere akmasına seyirci kalıyoruz. Ne yapsak da bunu önlesek... Kabahat yine Bf * halkın yahut aşınımı durduramayan devletin. Anadolu tarihi zamanlarda ormanlarla kaplı imiş. da olmuş: Orman yangınları. Bu yangınların ağaçlarını bugün linyit kömürü diye kullanıyoruz Evinize gelen linyitleri iyice inceleyin. Geniş geniş tahta parçalarını kolaylıkla görürsünüz. Kim çıkarmış buyangınları? Yıldırımlar, şimşekler, belki unutulmuş bir ateş... Ve bu günlere gelinmiş... Nüfusumuz artmış. Tarla, bahçe gereksinmesi artmış... Adam tarlasını ekecek, bahçesini şenlendirecek, ürün yetiştirecek, onları satıp geçinecek Orman yangınları günümüzde gene gündeme gelmiş. Ama, bu sefer insan eliyle yangınları Tarla yapmak için... Y Bodur ormanlar Bu arada unutulan bir konu var. Türki ağaç dikmek, diktirmek? Kolay diyelim, dikileni korumak, sulamak başlı başına sorun... llkokul çocuklarına ağaç diktirme şenlikleri yaptırmak yabana atılır gibi değil. Ama, daha çok, iş yapıyor görünme havası taşıyor. Çankırılı bir arkadaşın evinin arkasından yemyeşil bir orman görmüştüm. Bu ağaçları, ilkokulda iken, hocalarının güdümünde dikmişlerdi. Ama, çam gibi güç yetişen ağaçlar değildi bunlar. Su ile aşınım fazla abartılıyor sanıyorum. Ülkemiz Doğuda, Kuzeyde, Güneyde hep dağ ile çevrili. Bunların iç yamaçlarından akan sular Anadolu Yaylasına akıyor. Bunlardan kaynaklanan nehirlerin toprağı aşındırmasını önlemek kolay mı? Ben bir yol bilmiyorum. Bu nehirlerin ağzına ince telden duvar mı öreceksiniz? Ördünüz diyelim, nasıl toplayacak, nasıl kullanacaksınız bu toprakları? Buna bütün devletlerin toplam bütçesi kadar para gerek. Parayı, buldunuz, kimleri çalıştıracaksınız bu iş için? Sürekli Tıp Eğitimi Dergisi bir yılını doldurdu. İlk basamak hizmeti veren dergi doktorlardan gerekli ilgiyi gördüğü için yayını bundan böyle de süreceği belirtiliyor. Derginin ocak ayı sayısında Yuksek riskli gebelerin takibi (Selahattın Kükner, Tolga Ergin), Diyet tedavisi (Sema Akalın), Üst genital sistem enfeksiyonları (Mehmet Ergeneli), Bronş astması (Fuat Kalyoncu, Yalçın Karakoca, Gebelik ve hematolojik sistem (Oktay özdemir, Osman özcebe), Doğum sonrası egzersizler (Serap Inal), Değinmeler (Oktay özdemir), Tıpta bilgisayar kullanmı (Murat Hayran), Birinci basamakta mikrobiyoloji (Sevtap Arıkan, Cumhur özkuyumcu),Alkol ve adli tıp sorunları (Ahmet yılmaz). lletişim ve istek: Ankara 418 39 63 Türk Tabibler Birliği Sürekli Tıp Eğitim Merkezi ayrıca Ümit Kartoğlu'nun "Toplumu Tanıma lletişim" kitabıyla birlikte birlikte kitap yayınına da başladı. ^ Duygusallık llkokul çocuklarına ağaç diktirip yetiştirmek, birkaç örneği olsa da yine de duygusal bir davranış gibi geliyor bana. Orta Anadolu'nun kıraç topraklarını ağaçlandırmaişi de bana böyle görünüyor. Şimdi bafaj dönemini yaşıyoruz. Yapılan barajlar, 4050 yıl sonra toprakla dolacak. Bu toprakları kullanmanın yollarını bulmalıyız. Mezopotamya (Fırat ve Dicle arasındaki topraklar) bir zamanlar dünyanın en verimli toprakları idi. Bu yüzden, Amerıkalı Doğabilimci James hery Breasted bu bölgeyi Bolluk Hilali (Fertile Crescent) adını vermişti. Çünkü, ilk uygarlıklar bu bolluk sayesinde burada başlamıştı. Hilâl Nereden çıkmıştı? Breasted, üst kenarından Şanlıurfa'nın güneyine iğnelenecek bir Türk Hilalinin Arabistan'a doğru uzanacak uçları arasındaki bölgeyi böyle adlandırmıştı. t Jİ|v II1S SAYI . 1 1 6 r I99 Bolluk Hilali ve sonrası Orman kıyımı Ne olmuş bütün o ormanlar? Halkm mı kcsip yakmış? Anadolunun kışını biliyoruz. Ortalama 9 ay sürüyor. Halk ısınacak. Yıkanacak. Yemek pişirecek. Ev eşyası yapacak. Kılıç yapmak için demir, para yapmak için altın eritecek, gümüş eritecek, bakır eritecek... gemileri için kalas kullanacak. Bir ağaç ortalama 3050 yılda yetişiyor. Süreyi kısaltmaya kimse çare bulamadığına göre, ormanlar yavaş yavaş bitmiş. O zamanlar önemli olan yaşamayı sürdürmekti. Orman kurtarma diye bir sorun yoktu. Bu kıyım için kimin yakasına yapışalım? Bizden önce Anadolu'da yaşayanların yakasına: BaştaHititler ve öbür devletler, büyüklü, küçüklü... ye toprakları kurak topraklar. Dev ağaç yetişmesine pek olanak tanımıyor. Bodur orman deniyor ormanlarımıza. Ama bu tür orman da, yetişmek için, zaman istiyor. Artan nüfus buna ise olanak bırakmıyor. O halde yapılacak şey, ormana dokundurtmamak. Bir ara bu da denendi. Ama, tepkisi büyük oldu. Demokrat Parti'nin ortaya çıkmasının nedenlerinden biri de bu orman yasağı idi. Bu partinin iktidara geçmesinden hemen sonra, birçok kaymakam ve vali arkadaşım istifa etmek zorunda kaldı. Çünkü, kimi sorumsuz politika çığırtkanları, "İktidara geçersek ormanlara halka sunacağız" vaadinde bulunmuşlardı. Bu arkadaşlarımın bir kısmını yerel politikacılar yerlerinden ediyorlardı. Bölge, fazla suların boşa gitmemesi için kanallarla donatılmıştı. Mezopotamya'yı bu kanallar öldürdü. İki nehrin Anadolu dağlarından sürüklediği madensel tuzlar toprağı öldürmüştü (Irak ve Israil, toprakların tuzlarını temizlemek için büyük gayret sarfediyorlar.) Nasıl mı? Topraklar duvarla çevrilerek havuz hrtine getiriliyor. Sonra buralara su veriliyor. Buldozerle sürülen toprağın tuzu suya geçiriyor. Sanra bu tozlu su atılıp temizi ile değiştiriliyor. Iğne ile kuyu kazmak, evet... Ama, ilginç bir yöntem... Şimdi bızim dolacak barajlanmızdabiriken tortular böyle madensel tuzlarla mı olacak? Şimdiden araştırılması gerekir. Polatlı'dan Ankara'ya uzanan toprakları ilk görenler, buralarda bir şey yetişmez duygusuna kapılırdı. Oysa, buraların derdi susuzluktu. Menderes zamanında Hatip Çayı'ndan alınan sularla canlandırılan topraklara pancar ekildi. Çok iyi sonuç alındı. Aynı yöntem başka belgelerde de uygulanabilir Televizyonda halkı suçlamanın anlamı yok. Ege Üniversitsi Astronomi Topluluğunun aylık yayın organı Astronomi Magazin dergisinin Şubat sayısında Bakanlık tavsiyeli bir ders kitabındaki (Fen lisesi, Askeri okullar meslek liselerine hazırlık kitabı, Aydın Yayınları) astronomi hataları incelenmiş ve yayınlanmış. Ders kitapiarı özellikle fen bilgileri açısından hem eksik hem kötü anlatımlı hem de çok sık örneğini gördüğümüz gibi hatalı. Bu nedenle Doç. Dr. Serdar Evren'in bu çalışmasını diğer bütün kitapların taranması için bir başlangıç olmasını diliyo ruz.Kitapta neler yok ki Söz gelimi gezegenlerin toplam uydu sayısı 67 iken 32 olarak belirtilmekte ve Plüton'un uydusu olmadığı yazılmakta. Dergide ayrıca, Rennan Pekünlü'nün radyasyonla ilgili "Yağmur değildi ki geçip gitsin", Ahmet Devlen'in "önemli Parlak Yıldızlar", Zeynel Tunca'ının Gökyüzünü tanıyahm yazıları bulunuyor. Isteme: 518801110/2322 DUYURULAR Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencl klüplerlnden Blsak (Bilim Sanat Klübü) aylık bilim felsefesi söyleşileri düzenliyor. llki 25 Ocakta yapıldı ve Atilla Erdemli "Mitolojiden Felsefeye Bilgi" konusunda konferans verdi. Ikincisi 25 Şubatta ve Şafak Ural "Bilimsel Kavramların Tarihsel Gelişimi" konusunu işleyecek (15.30) Ege Ünl. Tıp Fak. Nörolojide: 90lı yıllarda sereprovasküler hastalıklar. K. Kumral. 17 şubat 10.3012.00. 19 Şubafta Seminer: Başağrıları. 110012.30 Ankara Ünlver»Hesl Eczacılık Fak. Farmasötlk Teknolo]lslnde. Parenteral lipo Sonuç Ağaçlandırma Yangınlar Tabii, bu uzun süre içinde yangınlar Evet, her yıl iki Bilecik ilimiz kadar toprak, aşınım yolu ile elden gidiyor. Nasıl önlemeli bunu? Ağaç dikerek. Kolay mı zomların özellikleri ve ilaç veriliş sıstemi olarak kullanımları, Tangül Kılınç, seminer, 13.00
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle