24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ULAŞIMTEKNOLOJİSİ yetidir, her Iki taraf da kaybeder; kişinin kendi kazancından daha fazla öbür tarafın zararı temel kriter alınır Kendini hiç sevmeyen, sürekli bağlaşık (codependent) olarak yaşamış kişi de bu modeli seçebilir. Böyle bir insan, "ben hiç mutlu değilim, herkes mutsuz olursa, belki o kadar kendimi kötü hissetm'em" anlayışı içinde kaybet/kaybet tıiründen bir paradigmayı ilişkilerinin temeline koyabilir. 5. Kazan. Bu tutum kendini diğerleriyle ilişki içinde düşünmeyen kişinin yaklaşımıdır. "Ben kendi kazancımı bilirim, sen de kendi kazancını bil. Ben istediğimi alınca memnun olurum, sen de istediğini alacak şekilde hareket et, senin kazanman ya da kaybetmen beni ilgilendirmez" şeklinde düşünür. Bir yarışma, bir rekabet söz konusu değildir. Bu tutumun en önemli sakıncası kişinin "kendi merkezli" olmasıdır. Kendi merkezli olan kişi gerçekte diğerleriyle olan ilişkisini ikinci plana atmakta ve kendi davranışının diğerleri için ne anlama geldiğini anlamak istememektedir. Böyle bir tutumun önemli iletişim sakıncaları vardır. 6. Kazanlkazan ya da pazarlık yok. Çıkar çatışması içinde bulunan kişiler, "eğer ikimizin de işine yarayacak bir çözüm bulamazsak, pazarlığa son veririz, karar almak zorunda değiliz" gibi bir ön antlaşmayla işe başlarlar. Böylece ön beklentiler yaratmadan bunu bir seçenek olarak ortaya kor ve umut kırıklığına uğramayı önlemiş olurlar. Bu anlayışın baştan yaratılması, çıkar ilişkisinin diğer modellere dönüşme olanağını ortadan kaldırır. Her iki taraf da bilir ki, bu iş ancak her iki tarafın ortak çıkarları yararlanıyorsa yürüyecektir. Birbirine dayanışma içinde olan bir yaşam bağlamında, kazan/kazan'ın ötesinde başka bir çözüm yoktur. Eğer kazan/kazan uyguJanamıyorsa, o zaman en akıllı iş, pazarlığı kesmek ve ilişkiyi koru ' maktır. Yukarıdaki her bir tutumun geçerli olabileceği bir yaşam tutumu bulunabilir. Bu nedenle mutlak anlamda bir tutumun diğerlerinden her zaman ve her yerde üstün olacağını söylemek gerçekçi olmaz. »Ne var ki, günlük doğal yaşam ortamlarında çoğunlukla karşılıklı ilişki ve dayanışma içindeyizdir; karşılıklı ilişki ve dayanışma • durumuna en uygun, hiç kuşkusuz,kazan/ kazan modelidir. önemli olanı kişinin na* sıl bir ortam içinde olduğunu doğru olarak anlaması ve ona en uygun olaa tutumu seçmesidir. Yine tekrar edelim: Yaşamda çoğu kere dayanışma durumları vafbır. •&• ğer içinde bulunulan durum bir dayanış ma durumu ise, o zaman kısa sürede bizim yararımıza gibi görünen kazan/kaybet tutumu, uzun zaman süresi içindeki ilişkiler düşünüldüğünde, gerçekte kaybet/ kaybet tutumuna eşit bir sonuç verecektir. (*) Bu tür insanların yetişme ortamları ve davranış türleri için Içimizdeki Çocuk (s. 124140) kitabında daha ayntılı bilgi bulabilirsiniz. (**) Böyle bir tutumun iletişim sakıncaları için bakınız: Yeniden İnsan Insana (s. 1933). VŞeklinde Kuyruk Yük Doldurulabilen ArkaKa Yukarı Güverte Yüklüğü Kapaklardan vınçler vasıtasıyla yüklenecek. Yolcular Terminalden gemiye teleskopik köprüden geçerek ula şabilecekler. YolcuTermlnall Standart * Demirleme ^ o PilotKabini Boy Kıyaslaması Bu Kanatgemi eğer yapılı " f \ uçan en buyuk araç olacak ttlş Köprüsü Turbofan Motorlar Kanatgemi 168m Boelng747 70m Kılavuz Gemisi Kanatgemıyı iskeleye yerleştirmek için Kanat geminln Prototlpi n Uçan deniz canavarı Rusların dev uçağını Amerikalılar 75 dolara kıtalararası yolcu taşıyacak uçan gemiye veya yüzen bir kargo gemisine dönüştürmek istiyor. • ki futbol sahası büyüklüğündeki bir I aygıt, limandan dışarı açıldı, hız ka• zandı ve bir hovercraft gibi deniz yüzeyine hafifçe dokunarak süzüldü ve irtifa kazandı, o artık uçuyordu. Yaklaşık otuz sene Önce, Batılı istihbarat elemanları 486 tonluk bir dev uçağın casusuydu fotoğraflarını gördüklerinde dehşete düşmüşlerdi. O zaman Hazar Denlzi Canavan olarak adlandırdıklan bu araç günün birinde okyanus aşırı uçuşlarda kullanılabilir. milyon dolar para gerektiren bu gemi veya herhangi bir benzerinin yapılıp yapılmayacağı şu an kesin değil. Ama yaşlanan bir askeri kargo uçak filosuna sahip Amerikan Savunma Bakanlığı, kendisine bağlı Advaced Research Projects Agency (ARPA) (lleri Araştırma Projesi Ajansı) tarafından desteklenen büyük miktarda malzemeyi bir seferde nakledebilen kullanışlı bu ucağa ilgi gösterdi. Çöl Fırtınası harekâtının da böyle bir aracın gerekliliğinin kanıtladığını belirten yetki 0 liler, gelecekte olabilecek ani bir kriz durumunda işleyebilecek bu tip uçaklara sahip oldukları zaman sorunlara çok daha iyi bir şekilde cevap verebileceklerini söylüyorlar. Araştırmacıların şu an üzerlerinde durdukları model, üç bin metreye kadar çıkabilecek fakat genelde su yüzeyinden 4,5 ila 30,5 metre yüksekten uçmak zorunda kalacak. Bu ulaşım canavarının getirdiği kolaylık sayesinde, yolcular Avrupa ile Amerika arasında 75 dolara taşınabilecek. Buna ilaveten, on üç metre yüksekliğinde, on beş metre genişliğinde ve altmış metre uzunluğunda kargo yerine sahip olacak uçak, prefabrik, iki katlı, yüzelli yatak kapasiteli bir hastaneyi, felaket yerine çok kısa zamanda ulaştırabilecek. Uzmanların umduğuna göre bu uçak sayesinde, hava kargo taşımacılığı, milyonlarca dolarlık bir pazar haline gelecek. Bu Sovyetler Birliği icadı eski uçağın, artık yeni bir görevi olacak. Uzmanlar gelecekte, bu canavarın daha büyütülmüş modelinin, kanatlı bir hastane, ya da askerler ve ağır savaş araçlarını taşıyacak bir kargo gemisi görevini yapabilecegini belirtiyorlar. Hazar Denizi canavarının 1990 modeli şu an uçmakta olan herhangi bir şeyden on kat daha büyük olacak. Yirmi tane turbofan motorunun güç vereceği gemi, bunlar sayesinde kanatların altına hava pompalayabilecek ve böylece su yüzeyinden kalkabilecek. 1350 ton yük taşıyabilecek olan bu araç, 2000 kişiyi, şu anki jetlerden biraz yavaş olarak, 720 km/ saat hızla, 18.500 km uzağa taşıyabilecek Geliştirilmesi için dörtyüz ila altıyüz Kanatlı hastane veya kargo gemisi Çeviri: Kemal Aşkar Güneşten kopuyan tişörtler Yaygın kanı. beyaz tişört veya giysilerin insanı güneşin zararlı etkilerinden koruduğu yönündedir. Beyaz rengin güneş ışınlarını diğer renklere göre daha az emer ve çogunu ise geri yansıtır. Ancak araştırmalar beyazın güneş ışınlarını yansıtmasının da belli bir derecesi olduğunu gösterdi. Uzmanlar beyaz rengin, kumaş dokusunun özelliğine göre, 5 ile 15 koruyucu faktörlü güneş yağları veya kremleri kadar insanı koruduğunu saptadılar. Bu durum, ozon tabakasının çok inceldiği Avustralya gibi ülkelerde ve bölgelerde yaşayan insanlar için yeterli olmuyor. Burada ozon deliğinden kaynaklanan güneş yanıkları ve deri kanseri olaylarını önlemek için daha büyük faktörlü koruyuculara ihtiyaç var. Şimdi Avustralya'da bir üniversiteden araştırmacı tekstil kimyacısı Mlchael Paitthorpe yüksek koruma faktörlü kremler gibi insanı koruyan özel tişörtler geliştirdi. Pamuklu ve keten gibi kumaşlar geliştirilen bir çözeltide iki saat kadar bekletliyor. Çözelti, korotriazin ve benzotriazol ve su karışımından elde ediliyor. Böylece kumaş güneş ışınlarını emiyor. Sandoz ilaç şirketi bu karışımı dünyada satışa sunacak. Güneşin zararlılannı süzen ilk tişörtler bir iki hafta içinde deri kanserlerinin en çok görüldüğü Avustralya'da satışa çıkıyor. 3415
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle