Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
JE Milyonlarca yıl önce yaşamış canlıların tortul kayaçlar içinde kalan taşlaşmış kalıntıları ve bıraktıkları kalıp ve izler olan fosiller Türkiye'de yağmalanıyor. Nurtcn Erişcıı* oğal anıtlar, doğal olayların meyda| na getirdıği ozellik ve bilimsel değerlere sahıp ilginç doğal objeler ve küçük çevrelerdir Bunlar görüntüleriyle ınsan bilincini etkıleyip doğanın sırlarını uzman olmayan kişilere bile ıleten, doğaya saygıyı yaygınlaştıran anıtlardır. Doğada yer alan sureçlerın ve doğal yasaların en açık ve kolay anlaşılır sonuçları olduklarından bır doğal anıtın görülmesi, tanınması pek çok sözlü bilginin yerini alabilir. Bunlar özel jeolojik koşullarda oluşmuş, doğa tarıhınin ve jeolojik olayların bugünkü temsilcileridir Belge niteliği taşımaları bakımından ayrıca büyük değerleri vardır. Bu anıtların bır riifıor oıai\\f\> de ender buşamış bir canlıya ait olması gerekir. Son buzul devrinden bugüne kadar yaşamış canlılar ise aktüel (recent) canlılar kapsamına gırerler. Bır canlının fosilleşebilmesı için, kavkı ve ıskelet gıbı sert kısımlarının bulunması koruyucu bir ortam ve bu ortama çabuk gömulmeleri gıbı birçok özel koşulun bir araya gelmesi gereklıdir Fosillerin toplu halde ve çok mıktarda bulunduğu fosil yataklarının oluşabilmesi için ise Jeolojik, volkanolojik, ekolojik, kimantolojik olayların yukarıda sayılan koşullara eklenmesi gerekmektedir Fosiller, canlının gelişmiş olduğu ortamlar hakkında bizi aydınlattığı için yerbilimlerinin en onemli öğelerinden biridir Fosiller canlıların evrimini ortaya koyarlar, tabakaların yaşlarının tayininde yardımcı olurlar, eski iklim (Paleoklimatoloji) ve eski coğrafya (Paleocoğrafya) hakkında bilgi verirler. O nedenle böylesine bilimsel öneme sahip fosiller ve dolayısıyla fosil yatakları korumamız gereken doğal anıtlardır. Milyonlarca yıl süresinde oluşabilen, bir kere tahrip edılirse yenilenmesi ve onarılması mümkün olmayan, korunması gerekli doğal anıtların en onemlilerinden biri olan fosil yataklarımız da tum doğal anıtlarımız gibi tahrip edilmektedir Ne yazık ki bu fosil yataklarının korunmasında öncü olması gereken kummlar da konııya ken önemi vermemektedir. • ^ Dünyada bir eşi daha olmayan veya ancak birkaç ülkede bulunabılenbazı fosiller ya yurtdışına bilinçli olarak kaçırılmakta ya da bilinçsiz bır şekilde bulun\ dukları yerde tahrip edilmektedir. (') : Yasalarla koruma altına alınan fosillerin ve fosil yataklarının günlukyaşamda korunması mümkün olamamaktadır. Buna bir örnek olarak ManısaSalıhli yöresindeki Fosil Insan Ayak Izlerl verilebilir. Günümüzden 25 000 ( i 6000) yıl önce yaşamış insanlara ait ayak ızlerının bulunduğu yöreyi Kültür Bakanlığı Izmir 1 Fosiller: Bilimin doğa hazine Fosil insan ayakizi. M.Ö.25000 yılına ait. Aşağıda bir bahkfosili, enaltta ise yapraklosili 780 milyon yaşında bir balık unmaları ve olağanüstü oluşlarıdır Doğal anıtlar sayısız doğal koşulların blr araya gelmesı ıle oluşmuşlardır Tahrib edılmeleri halinde yenilenmeleri ve onarılmaları mumkün değildir. Bu nedenle doğal anıtlar tanınmalı, tanıtılmalı, korunarak tahripten ve kaçırılıştan kurtarılmalıdırlar Sorumlulukların en ağırı ise bunların korunmasına katılmaktır. Kişisel çıkar ya da zevkler için doğal anıtların zarar görmesine engel olmak görevi hepimizindir. Yasal önlemler alınsa bile bu görev blllncl yerleşmedikçe doğal anıtların korunması ve sevdirilmesi sağlanamaz. özellikle yeni yetışeıı kuşaklara bu sevdirme bilincinin aşılanması guvenılır koruma yollarının başındagelir Ulkemızın sahip olduğu sayısız doğal anıtların en onemlilerinden biri de kuşkusuz fosil yataklarımızdır. Jeolojik zamanlarda yaşamış olan canlıların tortul kayaçlar içinde bulunan taşlaşmış kalıntılarına ve bırakmış oldukları her turlu kalıp ve ızlere fosil adı verilır. Bır kalıntının fosil olabilmesi için genel olarak son buzul devrınden once (on bin yıl) ya2998 Numaralı Kültur ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu 1989 yılında 1. ve 2. derece Doğal Sit Alanı olarak belirlemiştir Böylece yasalarla koruma altına alınmasına rağmen, ayak izlerini örten cüruflar kaçak olarak işletilmeye devam edildiğinden bır bilim hazine: olaja, izlerde bugün çok a. kalabilmiştir. Kağıt üzerindı ki koruma te< birlerinin ived lıkle günli yaşama geçiri mesı gerel mektedir. Bilimsel d< ğerinin yanı s ra turizm aç sından d büyük önem t; şıyan böyl alanların yerir de korunabı meleri ve açık hava muzelerı olarak gelı: tirilebilmeleri için yasal düzenlemek yapılmalıdır Bu alanlar, gerek doğal gört nümleri ile gerekse açıklama levhalar derlenmiş koleksiyonlar, teknik bilimsı bilgiler, yöreye ilişkin yayınlar ve turistı amaçlı düzenlemelerle hem korunma hem de gelişmiş ülkelerdekı bu tür yörele rin niteliğine kavuşturulmalıdır. Fosil tahribi ile ilgili olarak en çarpu örneklerden birisi de Kızılcahamam Gi vem Bucağı yöresindeki fosillerin tahrıt ile yerinden sökülüp götürülmesidir Be ge niteliğindeki bu değerli fosillerden eld edilen bilgilere göre günümüzden 14 mi yon yıl önce yörede büyük bir tatlısu göl oluşturmuştur. llıman ıklimin temsilcisi kc zalaklı, iğne yapraklı, yayvan yaprakl kapsüllü, çam, meşe, kayın ormanını yaprak izleri, kozalakları, tohum ve dallar nın yanı sıra gölde ve orman içinde yaşs yan balıkların, kurbağaların iskelet ızler tortul kayalarda fosilleşerek günümüze ke dargelmişlerdir. Bir doğa hazinesi olan bu yöre aynı ti fosillerin bulunduğu bazı komşu ülkelerdc ki yerlerle bağlantı kurularak karşılaştırm