17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

LERİ tiuz, fasulye, mısırın 500. yılı > ve kurumuş yeşil bir duta benzeyen meyler"den bahseder Defterde yer alan ta71. Karaib Adalan'nda bol olarak bulunan anlhot esculenta'ya da bazı yönlerden ar. örneğin her iki bitki de dik, uzun saplı benzer damarlanma sistemine sahip praklar taşırlar. Ayrıca toprak altındaher sinin de şişkin yumruları bulunur. Ancak anihot meyvaları büyüklükleri bır tarafa bıkılacak olursa, dut meyvelerine hiç benze3z. diğer taraftan ravent kökü pembemsihverengı iken diğeri beyazdır. Gerçek randin topraküstü kısmı hakkında bilgisi olayan Kolomb, yalnızca şişkin yumrulara karak Asya kökenli ravendi bulduğunu nmıştır. Kolomb ve mürettebat, 12 Ekim 1492'de raya çıktıklarında kendilerine sunulan tro< meyveleriı (Mammea amerlcana, Annoa leri, Carica papaya, Ananas comosus ıanas, Monstera dellciosa. PassHlora türtir. Daha sonra bu bitkilerin, blldlğl "niame" ile aynı olmadığının farkına varır ve "niame" yerine yerlilerin kullandiğı "axe" ya da "aje" sözcüğünü deftere kaydeder.. Yerlilerin Manihol esculenta yumrularından hazırladıkları ekmek için kullandıkları "cazabe" sözcügü de sonradan "Cassava" olarak Ingilizceleştirilir. Günümüzde Karaib Adalarının Ispanyolca konuşan halkı Manlhot esculenta'ya "cassava" dışında "tapioca", "manioc" gibi adlar verirler. Bu arada Kolomb'un başlangıçta Manlhot esculenta ile aynı olduğunu zannettıği, bu yüzden "niame" olarak adlandırdığı bitkinin gerçekde Dloscorea batatas oldugunu ve yumrularının şekıl dışında aralarında başkaca bir benzerlik bulunmadığını belirtelim. Arawakların nişasta kaynağı olarak kullandıkları bir diğer bitki de Ipomea batatas'tı. Bugün bubitkiye adalarda "boniato" baklagillerdi. Seyir defterinin 4 Kasım tarlhli sayfasında Kolomb yerlilerin farklı bir baklagili yedikleriniı kaydeder. Bu bitki fasulye (Phaseolus vulgarls) idi, Yerlilerin mısırı, çeşitli CucurbHaceae türlerini Güney Amerika'dan getirdikleri gibi Phaseolus vulgarls'ide beraberlerinde Adalara taşırlar ve yetiştırirlerdi. Kolomb, nedense Orta ve Güney Amerika'da çok eskı devirlerden berı ekıldıği bilinen Cucurblta (kabak) türlerinden bahsetmez Onun yerine aynı familyada bulunan ve Ispanya'dan tanıdığı su kabağını (Lagenarla «tcerarla) gördüğünü söyler. Ne var ki yerlilerin, su taşımakta, yemek yapmakta v.s kullandıkları bu meyveler esasında Blgnonlaceae familyasından Crescentia cujete adlı bitkiye aittı. Kolomb mısırdan da bahsetmez seyir defterinde. Oysa mısırı gördüğü kesindir. hem de hamak yapımında kullanırlardı. Kolomb pamuğu görmek için Adaların içlerine gittiğinde karşısına üstlerinden büyük kapsulaların sallandığı, Kapok ağacı (Ceiba pentandra) çıktı. Kapsulaların içi parlak beyaz litlerle doludur. Kolomb çok fazla araştırmadan, bitkilerin Avrupadakine oranla daha büyük olduğu bu adalarda pamuğun da büyük ağaçlar uzerinde yetiştiği sonucuna varır. Zamanımızdan 500 yıl öncesinde, insanların ancak çeşitleri ayırdığı, cıns, tür ya da genetik akrabalıklar ile ilgili bılgilerin bulunmadığı donemde Kolomb, biri çalımsı diğeri büyuk bır ağaçtan da olsa 2 benzer kapsulayı karıştırması doğal karşılanmaktadır Sonuç olarak Kolomb ve diğer kaşiflerin Yeni Dünya'ya yaptıkları gezilerle Avrupahlar daha önce görmedikleri: Mammea amerlcana, Annona türleri, V V 'i Çarkıfelek, Paldlum guajava, Persea rıertcana Avokado) tatmışladı ama Isnya'dan alışık oldukları unlu gıdaları natemin edeceklerdi? Kolomb'un ayak bastığı Karaib Adaları klaşık 1000 yıldan beri meskundu. Tarımı en yerliler, Güney Amerika'nın kuzayinn Trinidad'a, oradan da diğer adalara ka'ları ile gidip gelirler ve bazı bitkileri beraırlerinde taşırlardı Adaların yerli halkını jşturan Aravvaklar'ın taşıdıkları bitkiler asında, ekmek hazırlamada kullandıkları anlhot esculenta'nın ayrı bir yeri vardı. jlomb, yerlilerin aynı zamanda yetiştirdikı ve ekmek yapımında kullandıklarıbu bitere başlangıçta "niame" adını verir. Zira jzey Afrika'da da, benzer şekilde toprak rnda havuca benzeyen kısımları olan ve mek yapımında kulianılan bitkilere "niae" deniyordu, üstelik tadları da aynıydı. >yir defterinin 9 Kasım tarihini taşıyan saysında Kolomb, bu bitkilerin söz konusu lalarda genış çapta yetiştirildiğini, yerlileı ana besin kaynağı oldugunu ve ekmek ızırlanış tekniğini ayrıntılı bir şekilde belir denmektedir. Bu bitkilerin yanında dışarıdan getirilmiş Dloscorea batatas; "tania", "dasheen", "poi", "ape" gibi adlarla bilinen Colocasia esculenta ve diğer bazı Araceae türlerinın yumruları aynı amaçla kullanılır. Kolomb'un zamanında olduğu gibi bugün de patates (Solanum' tuberosum), yüksek yerleri tercih ettiğinden, pek yetiştirilemez onun yerine dı^arıdan getirilir. Kolomb sonraki gezilerinde, mürettebatın alışık olduğu tahılları adalara taşıdıysa da, hiçbirini yetiştirmeye muvaffak olamadı. Bu arada şeker kamışı (Saccharum ofllclnarum)un Araplar tarafından Yenı Gine'den Afrika'ya, oradan Ispanyaya getirildiğini Kolomb'un 2. gezisinde de Karaip Adalan'na taşındığını ancak başarılı plantasyonların 1506'da kurulablldiğini, nihayet 1520'den itibaren de şeker kamışının Meksika'da yetiştirilmeye başlandığını belirtelim. Kolomb zamanında Avrupa'da bezelye (Plsum sativum), mercimek (Lens esculenta) ve bakla (Vlcla faba), bilinen yegane Söz konusu defterin bir yerinde "Bu topraklar çok verimli, Panizo bol olarak yetiştiriliyor" der Panizo Ispanyolca'da çavdar anlamına gelir. Kolomb'un adalarda bol olarak yetiştiriliyor dediği "Panizo", yerli dilindeki karşıhğı "mahis", bildiğimiz mısırdan başka bir şey değildi. "Maize" olarak Ingilizce'ye aktarılan "mahis", bugünkülere göre daha uzun boylarıve daha ufak koçanları ile adalarda büyük tarlalar halinde ekilmekteydi. Adalarda mtsır dışında başha hiçbir tahıl yoktu Yeni Dünya'nın Eski Dünya'ya verdiği hedlyelerden belki de en büyüğü mısırdı. Kolomb seyir defterinin bir yerinde "Du topraklarda pamuk büyük ağaçlar üzerinde yetişmektedir" der. O donemde pamuk Akdeniz Bölgesinde Gossyplum arfooreum ve G. herbaceum türlerinden elde edılirdi. Yeni dünya pamuklarına (Gossyplum hirsutum ve Q. barbadense) benzeyen bu iki tür onlardan lif uzunluğu açısından farklıdır. Yerliler Güney Amerika'dan beraberlerinde getirdikleri pamuğu iplik haline getirdikten sonra, hem giyim eşyası Carlca papaya, Monstera dellciosa, Passlflora (Çarkıfelek) türleri, PsMium gua|ava, perseaamerlcana (Avokado), Phaseolus (Fasulye) türleri, Gossypium barbadense ve G. hirsutum (Yeni Dünya pamukları), Capslcum annuum ve C. frutescens (Yeni dünya biberleri), Ananas comosus (Ananas), Solanum tuberosum (Patates), Zea mays (Mısır), Helfanthus ainuus (Ayçiçeği), Hellanthus tuberosu» (Yeralmesa), Lycopersicon esculentum (Domates), CucurbHa (Kabak) türleri, Arachls hypogea (Yer fıstığı), NlcoUana tabacum (Tütun), Thebroma cocao (Kakao), Vanilla planttolla (Vanilya), Manlhot esculenta, Ipomea batatas (Tatlı patates) ve diğer ekonomık de ğere sahip bitkilerle tanıştılar Diğer taraftan yine bu gezilerle: Avena sativa (Yulaf), Trltlcum sativum (Buğday), Secale cereale (Çavdar), Hordeuın vulgare (Arpa), Musa (Muz) türleri ve Saccharum otficinarum (Şeker kamışı) gibi önemli ekonomik türler de Yeni Dünya'ya ulaştırıldı * Doç. Dr. Itt. ÜniversHesl Eczacılık Fakültesi 2969
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle