Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İNSANVE DAVRANIŞI İnsanın olumsuz özellikleri Utanca boğularak yetlştirilen kişiler ne kendilerini, ne de başkalarını olduğu gibi kabul edebilirler. Diğerleriyle ilişkilerinde sürekli bazı olumsuz karakter özellikleri gösterirler. Doğan Cüceloğlu, Los Angeles ureklı ve tutarsız olumsuz karakter özellikleri kuçukken utanca boğulma ıle yaratılan ıç boşluğu, belırlı tur davranışlarla doldurma çabasından ılerı gelır Olumsuz karakter ozellıklerının bellı başhları şunlardır Mükemmelliyetçilik (perfectıonısm) Mukemmellıyetçı olanlar, insanın doğal sınırlarını tanımazlar, hıçbır kusura, ne kendılerınde ne de başkalarında tahammullerı yoktur Anababaları bu ınsanları onların başarısı oranında takdır ve sevmış oldukları ıçın, yaptıklarını en mukemmel şekılde yapmak ve herkesten daha çok başarılı olmak ıçın çırpınırlar Hıçbır zaman tatmın olmazlar, her şeyde mutlaka bır kusur bulurlar Başkaiarının başarılarıyla kendilerini kıyaslayarak sureklı yarışma ıçındedırler Yaptıkları ışın surecınden zevk alma dıye bır kavram tanımazlar tamamıyle sonuca bakarlar Sürekli güçlenme ve denetlemeye yöneliktirler. Çocukken guçsuz bır gelışım aşamasında ıken anababası tarafından utanca boğulan kişı, her koşulda çevresındekılerın davranışlarını denetlemeye çalışır, çunku, çevresındekılerın davranışlarını sureklı denetledığı zaman kendısını guçlu ve emnıyette hısseder Kışılerın kendısıyle ılgılı duşunce, duygu ve davranışlarını yonlendırmek ve denetlemek ıster Bu kışı, eşının ve çocuklarının kendılerıne aıt blr duygu ve duşuncelerı olmasına tahammul edemez, herkesın duşunce ve duygularını değışık yollardan denetlemeye ve yoneltmeye çalışır Bır kımse başkaiarının davranışlarını denetleme olanağını nasıl bulur"? Yollardan bırı ' kudret" kazanmaktır Kudret sıyasal mevkı, zengın olma, şohret kazanma gıbı değışık yollardan elde edılebılir Kudret kazanma peşınde koşan kışı, kuvvetlı mevkıye gelınce artık kımsenın kendısını tenkıt edemeyeceğını umar Utanca boğulmuş bır çocukluktan sonra, kımsenın kendını eleştıremeyeceğı kudretlı bır mevkıye gelmek onun ıçın "emnıyetlı bır yer e ulaşmak anlamına gelır Ne var kı bu kışıler hıçbır zaman ulastıkları kudretlı yerden tatmın olamazlar, ıçlerındekı boşluk devam eder Bırçok dıktatorlerın davranışları bu açıklama tarzı ıçınde aıılam kazanır Isvıçrelı psıkıyatrıst Alıce Mıller, Hıtler ın ve Saddam Huseyın gıbı çağdaş başka dıktatorlerın davranışlarını bu yaklaşım ıçınde açıklar Şiddetli Ofke (rafe) Çocukken utanca boğulan kışı ıfade olanağı verılmeyen kızgınlığını bırıktırerek, butun yaşamı boyunca ofkelı bırı halıne donuşebılır Öfke kışıyı ıkı bıçımde korur (1) Başkalarını kendıne yaklaşmasını onler, (2) Kendı utanç duygusunu başkalarına aktarır Öfkenın ıfadelerınden bırı ıstıhzadır Her şeyle alay eden, hıçbır şeyde anlam goremeyen bu kışıler yaşamı anlamlı 2896 S goren ve yaşadıkları olaylardan zevk alan kışılerle sureklı ıstıhza ederler, onları aşağılarlar Bu ınsanlarda ofke duygu olmaktan çıkmış, var oluş bıçımıne donuşmuştur Bu ınsanlar sureklı olumsuz oldukları ıçın uzun sure çevrelerınde kalınamaz, olumsuzlukları hastalık gıbı çevresındekılere de bulaşmaya başlar Klbir ve gurur (arrogance) Kibır bır kişının dığerlerını rencıde edecek derecede kendını onemlı gormesıdır Kışı kendı zekasının becerılerının, bılgısının başkalarından kıyaslanamayacak kadar ustun olduğunu sureklı ıma eder Kıbır ve gurur, çocukluktakı utancı kapatmak ıçın takılmış bır rhaskedır Bu maske, çocuklukta utançla buyumuş etraftakı dığer kımselerı çok rahatsız ettığı halde, sağlıkh bır ortamda yetışmış kışılerı o kadar çok rahatsız etmez Kıbır ve gurur maskesını takan kışı kendı ozbenlığının yokluğunu saklamaya o kadar alışmıştır kı, nasıl bır kımse olduğunu kendısı de bılmez Bu tur maskelerın en acı tarafı da budur Başkalarından saklanmak ıçın kullanılan maskeler, bır sure sonra kışıyı bızzat kendı gozunden de saklar Eleştirme ve suçlama. Anababa çocukluklarından getırmış oldukları utanç duygularını eleştirme ve suçlama yoluyla kendı çocuklarına aktarırlar Bır ınsanı belırlı bır davranışından dolayı eleştirme ve suçlamaya başlayan kışı, kendı utanç duygusunu eleştırdığı kışıye yukler Sureklı eleştirme ve suçlanma utanç yaratır, ne var kı, anababası tarafından çocuğa sureklı uygulandığından, bu davranışı çocuk model olarak kabul eder Eleştirme ve suçlama anababada nasıl bır tutku halındeyse, bır sure sonra çocukta da bır alışkanlık halıne gelır Çocuk dışarda arkadaşlanyla oyna mak ıçın annesınden ızın ister, anne "sen kendınden başkasını duşunmeyen" bencıl bır çocuksun, haydı gıt oyna, evın butun ışını nasıl ben tek başıma yaparım," bıçımınde cevap verır Çocuk, "ben çocuğum, bu yaşta oyun benım hakkım Madem çocuklarına ve evıne bakacak gucun yoktu, neden benı ve kardeşlerımı doğurdun ' dıye duşunemez Annenın verdığı pevap karşısında çocuk oyun oynama arzusundan, kendınden utanır Anne kendı utancını, çocuğuna başarıyla aktarmış, kendı gıbı sağlıksız bırını "topluma armağan etme<" yolunda başarılı bır adım daha atmıştır Yargılayıcılık (judgmentalısm) ve ahlak konusuna dönüştürme (moralızıng) Yargılayıcılık ve ahlak konusuna donuşturme, mukemmellıyetçılığın bır turudur Yargılayan kışı, kendını dığerınden ustun bır yere koyar, dığer kişının davranışlarımn ıçınde oluştuğu koşulları bılmeden, kendı algılama çerçevesı ıçınde değerlendırme yapar Bu tur yargılayıcı değerlendırmeler karşıdakını aşağı bır mevkıye duşurduğunden, yargılayana sahte bır ustunluk duygusu verır Ahlak konusuna donuşturme, ozellıkle ulkemızde sık sık gozlenen bır davranıştır Bırısının ahlaklı ya da ahlaksız olduğunu soyleyen kışı, kendını ahlak konusunda yuksek bır yere koymakta, "doğruluk ılkelerfnın kendınden kaynaklandığını ıma etmektedır Bır dığerını ahlaksızlıkla ıtham etmek, çok ağır bır suçlamadır ve bu kadar ağır bır suçlamayı psıkolojık bakımdan sağlıkh ınsanlar yapamaz Ahlak konusunda sık sık yargılama yapanların kışılık yapılarında mutlaka buyuk bır aksama vardır Hor/aşağılık görme (contempt) Aşağılık gorulen kışıye hıç değer verılmez onun ozbenlığı tumuyle reddedılır Aşağılık gorme sesın tonu, davranış bıçımı beden dılı ya da sozel yolla ıfade edılır unem verdığı kışıler tarafından bu tur muameleye uzun sure maruz kalan çocuk kendı ozbenlığınden utanç duymaya başlar Koruması altana almak (patromzıng) Mevkı, yaş ya da kudret bakımından yuksek olan bırı, kendınden daha duşuk duzeydekı bırını, o kişının ıznını almadan hemen koruması altına alır ve onun namına kararlar almaya başlarsa, bu kişi üzerlnde olumsuz bır etkı yapar Yuzeyde sankı kudretlı kışı, guçsuz kışıye yardım etmektedır, ne var kı bu yar dım, guçsuz kişının onurunu ıncıtmekte ve onu psıkolojık anlamda daha guçsuz yapmaktadır Bu tur uygunsuz koruması altına alma davranışı yapan kışı kendı çocukluğundan getırmış olduğu bır boşluğu doldurmaya çalışmaktadır ne yazık kı bu davranış ne yapana, ne yapılana yarar getırmez Sürekli yardım edenler. Bazı ınsanlar kendilerini o kadar değersız gorurler kı başkalarına sureklı yardım etmekle ancak bır değer kazanmaya çalışırlar Bu tur klşıler olduk olmadık yerde herkese her durumda yardım etmeye kalkarlar Esasında yardım etmeye çahştıkları kışı kendılerıdır, ne var kı onlar bunun farkında değıldırler Bu tur patolojık nedenle yardım eden kışı mekanık olarak yardım eder, yardım ettığı kışıyle zengın ınsancıl bır ılışkı gelıştırmeye yonelmez, aslında ıstese de bunu beceremeyeceğını bılır Bu nedenle, bu tur kışıler ıçın yardım etme, sıgara ıçme, alkol alma, ya da tutkunluk gelıştırdıgı herhangı bır davranışı yapma gıbı kışıler arası derınlığı pek olmayan yuzeysel bır davranıştır Başkalarına sürekli hoş görürtenler. Kendı ozbenlığıyle temas etmek ıstemeyen kişının uyguladığı yonternlerden bırı herkese her yerde, her zaman hoş gorunme ve hoş davranmadır Bu kişıler, "hoş davranmayı" bır zırh olarak kullanırlar Bu konuda araştırma yapan Amerıkalı psıkolog George Bach ve Herb Goldberg sureklı hoş gorunenlerın hem kendılerıne hem de karşıdakıne hıçbır tyılık yapmadığını, aslında psıkolojık anlamda her ıkı taraf ıçın oldukça sağlıksız bır ortam yarattığını şoyle açıklar 1 Sureklı hoş davranan, sahte bır dostluk ve yakınlık havası yaratarak, kımsenın kendını uzecek durustçe bır soz soylemesıne ızırt vermezler Durustçe etkıleşımın onlendığı bu ılışkıde kişının gehşmesı durur 2. Sureklı hoş davranan başkalarına açık, durust ve samımı soz soylemez, sureklı hoş faKat yuzeysel ve sahtedır Boylece ılışkı ıçınde bulunduğu kışılere gelışme fırsatı vermez ustelık eğer karşısındakıler kızgınlık ve engellenme gıbı olumsuz duygular gelıştırırlerse "boyle sıne hoş bır ınsana ben nasıl oluyor da bu tur olumsuz duygular besleyebılıyorum," dıye kendı kendılerınden utandığından onlara zarar bıle vermış olur 3. Sureklı hoş davranan kışı gerçek benlığını ortaya koyarak ılışkı ıçıne gırmedığı ıçın onunla kurulan ılışkıler doyumlu olamayacak ve karşı tarafı duş kı rıklığına uğratacaktır Haset duymak/ kıskanmak (envy) Başkaiarının başarısı kışılığı, malı arkadaslığı eşı onların kendı ıç boşluklarını hatlrlatacak bır nıtelık taşıyorsa derın bır haset ıçınde kıvranırlar Bu haset duygusunu olduğu gıbı açığa vuramazlar bu nedenle karşıdakını sankı beğenıyormuş gıbı davranırlar ama onemlı bir noktada bır kusura ışaret ederler orneğın, ılgınç konuşmasıyla un yapmış bı rının konferansından çıkınca "çok guzel bır konuşmaydı, bır de kasaba şıvesı olmasaydı, gerçekten ılgınç birı olarak dınlenirdl," glbl konuşurlar Bazen karşıdaklnl abartmalı biçımde overek haset duygularını saklamaya çalışırlar, ne var kı ovgulerı de sahte ve yuzeyseldır