Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EĞ İ Tİ M Ezbercilik üzerine Ezbercilikten yakınmayı da ezberledik. Peki ezbercilik nedir, o kadar kötü müdür? Ezbercilikten vazgeçseniz bile kurtulma şansınız var mı? Proj. Dr. Bekir Onur A.U.Eğitim Bilimleri Fakültesi ğu kıtabın makalenın araştırma raporunun yazarını elestırmekten çekınır genellıkle Gerekçe hep aynıdır Yuce bır bılım adamını, koskoca bır oğretım uyesını, yaygın bır kuramı, herkesın beğendığı bır çalışmayı bız nasıl eleştırebılırız9 Bu yanıt oyle çok gelır kı benım ıçın ılgınc olmaktan çıkmıştır artık Baskının dar kapısı gazete yazısı" yazma odevmı veren mes lektaşı da anlaşılan hıç gazete okumamış Bu ezıyete bır ogrencı olsa olsa tatılde da yanabılır Aslında benım derdım ezbercılık değıl, ezbercilikten yakınma ezbercılıgı Yakınmaları ortaokul ogrencılığımden bu yana anımsıyorum da, odev konusunda olsun, ezbercilik konusunda olsun, cıddı bır ınceleme, bır araştırma bılınenı yınelemeyen bır goruş okuduğumu anımsamıyorum Her yarıyıl uç yuzbeş yuz dolayında oğrencım olur Yarıyılın başında butun sınıflarda ders kıtabına bağlı kalmama, pek çok kaynağa başvurma bol bol tartışma karan alırız hep bırlıkte Yarıyıl bıterken yalnızca uçbeş oğrencının buna uyduğunu goruruz Buyuk çoğunluk okumamayı katılmamayı, susmayı yeğlemıştır Ama sunu gormek benım ıçın gercekten ılgınçolmustur Oezbercı bıldığımız, kışısel gorusten yoksun, yorumdan eleştırıden habersız sandığımız, o ezık, o suskun gençler, uzeılerıne otorıtenın golgesının duşmedığı, "buyuğe saygı" zorunluluğunun olmadığı, kısacası ozgur oldukları yerde, kafeslerınden kurtuldukları anda hemen bulbul kesılıyorlar1 Sadece otorıtemızden değıl, sevgımızın altın kafesınden kurtulunca da Belkı sevgımızın, koruyuculuğumuzun yarattığı mınnetten de Ama hepsı aynı kapıya çıkmaz mı Baskının dar kapısı! llgınç ne demek, bunu gormek benım ıçın trajık olmuştur Demek kı kabahat bende, demek kı asıl sorun bende Bu çocukları yıllar (yuzyıllar9) boyunca otorıtemın baskısı altında susturan konuşturmayan, ezen benım Baba olarak oğretmen olarak, yonetıcı olarak H er yıl ortaoğretımde kaıneletın verıldıgı belırlı donemlerde artık 1 tıpık ' denebılecek bır şey olur Yetkılıler, ılgılıler uzmanlar, once çocukların dınlenme gereksınmesını dıle getırırler Tatılde odev verılmemesı ozellıkle ıstenır Okul karnesının yaşamda başarın.n gostergesı olmadığı açıklanır Ana babalara çocuklarını karne notlarına gore değerlendırmemelerı oğutlenır Insanın ve yaşamın notlardan daha değerlı olduğu vurgulanır Bu arada bır ya da bırkaç oğrencının ıntıhar ettığı duyulur Eğıtım sısternının "kotu ahşkanlıkları" yenıden eleştırılır Ozellıkle ezbercılığın lanetlendığı gorulur Bunlar genellıkle uğrotım yılı ortasında birinci karnenin verıldıgı tarıhlerde olur İkinci karne donemı, ardından buyuk talıl geldığı ıçın bu eleştırılerden paçayı kurtarır, çabuk unutulur Tatılı ızleyen olaylar butunleme, sınıf geçme bır ust okula gırme sorunları çevresınde oluşur Uzmanlar, ılgılıler, yetkılıler, ana babalar hep bırden eğıtım sıstemını eleştırırler yıne Bız de bu arada, bızım kadar kendını eleştıren bır başka ulusun daha olup olmadığını kendımıze sorar dururuz Ayrıca bun ca eleştırıye karşın temelde hıçbır şeyın değılmemesı de dıkkatımızı çeker Belkı de derız kendı kendımıze, bu eleştırı bılımın kuşkuya dayanan elestırısı değıl Yanı hiçbir bilginin kuşkudan, eleşlırıden, değışme zorunluluğundan, yenıden gozden geçırılme gereğınden uzak tutulamayacağı ılkesıne dayanan bılımsel eleştırı değıl Belkı de eleştırı gorunumu altında bır tur yakınma bızımkı Bu yakınmanın bugun "arabesk" bır nıtelığe burundugu bıle soylenebılır Yanı eleştırdığımız sıstemın surmesını ıçten ıçe dılemek Tıpkı enflasyona kızıp enflasyondan yararlanmaya kalkışmak gıbı Bankalara kızıp yuksek faız polıtıkasından pay kapmaya çalısmak gıbı "Iıpkı ezbercılıgı eleşlırıp ezbercılığın rahatlığına sıgınmak gıbı Belkı de eleştirme eylemı gıtgıdo eleştırme zevkıne donuşmektedır Arabesk dedığım olgu ışte bu le, değışmeyen bır şey var kı, o da bizi ezberciliğe zorluyor: içerık. Oğrenılen ıcerık değışmedıkçe oğrenme yontemının değışmesını beklemek boşuna, lyınıyet fılan vızgelıyor Ornek Okul programları. İçerık yalnızca bırkac kuşak boyunca değışmeden kalmamış, bır kısının oğrenım yaşamı boyunca da değışmeden kalıyor Bır oğrencı orta oğretım boyunca hemen hemen aynı şeylerı oğrenmek zorunda Belkı nıcelık değışıyor nıtelık değıl lcerığın değışmemesı. uç aşağı bes yukarı hep aynı kalması, yınelenmenın gıtgıde artması, tekduzelık, can sıkıntısı Sonuç: Edilginlik, sorumluluktan kaçma, konuşmaya direnme, boyun eğme, gizlı duşmanlık. Gelışım psıkolojısı okuldakı oğrenmenın gençler ıçın ne anlama geldığını açıklamak tadır Kronolojıye gore sıralanmış, kalıplas tırılmış, basıtleştırılmış, ozetlenmış bır içerık, hele bır de durmadan yınelenınce, gençlık çağının dınamıznıını taşıyan kışıyı sıkmakta, bunaltmakta, ısyan ettırmektedır Genç, nesnelerın ozune men, ılışkılerını gosteren, anlamını tartışan bılgıler oğrenmek ıstemektedır Bılgıyı de sadece bılgı olduğu ıçın değıl, yerını ve ışlevını kavrayarak oğrenmeyı dılemektedır TV belgeselleri Bu bır yontem, yaklaşım, tutum sorunu Ama aynı zamanda içerık sorunu Şımdı ıçerığın yontemı zorladığı gunlerdeyız Ornek: Televizyon. Hanı bızı aptallaştırdığı soylenen şu garıp araç Ders kıtabımdakı bılgıler bana tekduze, dar, sıkıcı geldıkçe geçıyorum karşısına, ama ınatla belgeselleri seçıyorum, ozellikle BBC damgalı olanları. inanılmaz bir bilgi zenginliği. Aptal kutusu akıl deposuna donuşuyor "Bır Sahnedır Dunya' beigeselını ızleyen hangı edebıyat oğretmenı artık o aptalca odevı verebılır9 Ezberlemek de boyle ışte, ıkı yuzu keskın bıçak Dar anlamıyla masumken, genış anlamıyla Karındeşen Jak oljyor Ezbercıler genellıkle bılgının gokten zembılle ındıgını sanırlar Bılgıler arasındakı bağ ları, gerıdekı koskoca bırıkım dağını gore mezler Zaten gosteren de olmaz Ortaogretımdekı kıtapların hıcbırınde bır bılgı sıs temının bır bırıkımın sonucu olduğu gosterılmez (nerde kaldı bıııkımı aşan devrımlerden soz etmek) Freud'e, Darwin'e karsı çıkışların temelınde bıraz da bu korluk var dır Akıl değil nakil bilimleri geleneğinden gelen bır kultur ıçın beklenen bır sonuctur bu Ama zembılle nakledılen bılgının bızı hıcbır yere goturmeyeceğı de çoktan anlaşılrnıştır Şımdı anlasılması gereken, akıl bılımlerının de akılcı yollarla verılmesi gereğıdır Kısacası yakınmalanmızın bırbırıne ben zemesı ıle hepımızın bırbırımıze benzeme mız (benzemeyene bılım adamı, sanatçı du şunur fılan dıyorlar zaten) aynı sorun Yakınma konularımız aynı, yakınma nedenlerımız aynı yakınma uslubumuz aynı Yakınmak tan oteye gıdemeyışımız de aynı (gıdebılene guçlu, atılgan, yaratıcı fılan dıyorlar) Oysa bılım yureklılık demek, alışılmıştan, bılınen den ayrılıp daha otelere gıdebılme yureklılığı Artık tutumumuzun bılımsel olma zorunluluğundan soz etmeye gerek kalıyor m u ' * * * Bu yazı bır deneme Ezbercilikten yakınma ezbercılığınden bıkarak bu ıklımın bıraz dışına cıkma denernesı Hıcbır seyı acıkla ma savında değıl Sorular uretıp kafa karıstırmayı yeğledığı bıle soylenebılır Zıhınsel gerılımın yenılıklere gebe olduğunu bılerek Ama ındırgemecı spekulasyonun dayanılmaz şehvetıne kapılmadan Asıl açıklamayı bılım sel araştırmanın getırmesını bekleyerek VUi* Tatilde ödev yartlış mı? Bız ne ıstedığımızı gercekten bılıyor muyuz 9 Odeve mı karşıyız, yoksa odevın yerıne, zamanına nıcelığıne nıtelığıne mı 9 Orneğin, neden tatılde odev verılmesi yanlış olsun? Odev yapmdk ıçın bol zamana, karıştıracak pek çok kıtaba başvuracak yetışkıne gereksınmesı olan cocuk bunları en lyı tatılde bulmaz mı ? Deıs ve sınav zamanı odevlerın nastl bır engel ve ezıyet olduğunu herkes bılmez mı 7 Oyleyse sorun "tatılde odev' sorunu değıl Asıl sorun odevın sorun halıne gelmış olması, odevın kendısı Crtaokul oğrencısıne "dort perdelik tıyatro oyunu" yazma odevmı veren edebıyat oğretmenı ya sayı saymayı bılmıyor ya tıyatronun ne olduğunu Lıse oğrencısıne "içinde haber, roportaj, konuyla ılgili makale olan 10 Yıne yarıyıl başında ezbercılıgı lanetleyen çoğunluk sıra yarıyıl sonu sınavlarına geldığınde 'test" ıster genellıkle ezberlemek basar maya yettıgı ıcın Kompozısyon sınavı duşun meye ve anımsamaya dayandığı halde, sec melı test tanımaya dayanır, şansa prım verır Tanrım nedır bu ezbercilik9 Bır bılsem, he men açıklayacağım Ama ben de bu ezber cı duzen ıçınde yetıştığım ıçın bıldıklerımın çoğu ezber Şimdi zamanımın çoğunu vaktiyle ezberlediklerimi unutmakla geçirıyorum. Isterım kı ogrencım de bu yolu benım sesın bırlıkte duşunebılelım, tartısabılelım, goruşlerımızı acıklayabılelım Odev, smav kâğıdı, yarısma yazısı okurken de aklımda hep "Pekı senın goruşun ne sen bu anlattıkla rının nerosındesın9" sorusu vardır Yanıtı genellıkle yoktur Gene de derste sunu yapan oğrencıye kendı yorumunu soyletmeye mutlaka çalısırım, sonunda bıldık şeyler gelse bıle Ilgınc bır durum, eleştırı ıstedığımde or taya çıkar hep Unıversıte oğrencısı okudu Sonra da hıc dusunmeden onlardan goruşler yorumlar, elestırıler beklıyorum Benımkı de ezbercilik değıl m ı ? Ezbercilik once bır yontem sorunu galıba Dar anlamıyla bır oğrenme yontemı Bılgıyı ogrenme yolları ya da oğrenme psıkolojısındekı adıyla sozel oğrenme yontemlerı çok ceşıtlıdır Ezberlemek de bunlardan bırı Orneğın yabancı dıl oğrenırken ozellıkle başlarda sozcuk ya da cumle kalıbı ezberlemek en geçerlı yoldur, ama yerını gıtgıde daha yetkın yontemlere bırakmak zorundadır Sonuç olarak, bırçok sozel oğrenme ezberlemekle başlıyor O halde ezberlemek, dar anlamda kalması koşuluyla, sanıldığı kadar yanlıs bır yol değıl Yanlış olan, bır yontem olan ezberlemenın bır "ızm" olan ezbercılıge donuşmesı Genışlemesı, şışmesı, onlenemez yukselışı Bız babamızdan boyle gormustuk dıyerek butun eğıtım etkınlığını ezberlenmış bır yonteme dayandırmak Ezbercilik yalnızca bır yontem, bır yaklaşım sorunu da değıl Tutumumuz değışse bı