Katalog

B İ L İ M D U N Y A S I N D A N KISAKISA Kuduza karşı aşı Capella'yı vurmaya çalışmış ve II. Dünya Savaşı yıllarında da Japonya'ya doğru yol alan bir B29 uçağının topçusu Venüs'ü düşürmek için oldukça uğraşmıştı. D Alkol göğüs kanseri tehlikesini arttırıyor A şıların kullanımındaki amaç, sağlıklı organizmanın bağışıklık sistemini devinime geçirmektir. Aşılanan zayıf mikroplar organizmada gelişemez ve yaşayamazlar, ancak bağışıklık sistemi hastalık tehlikesi olmamasına karşın antikor üretir. Aynı mikroplar vücuda bir kez daha girdiğinde (bu sefer zayıf olmayanlar), savaşa hazır antikorlar tarafından tanınıp saldırıya uğrarlar ve yok edilirler Louis Pasteur tarafından bulunan klasik kuduz aşısının işlevi aynıdır. Genetik aşı: Bağışıklık sisteminin, bir gözeyi, onu oluşturan proteinlerden tanıdığı olayından yola çıkan Fransız Transgene Firması'nın araştırmacıları, genetik manipülasyonla aşının DNA'sına, kuduz virüsü taşıyan bir protein için kodlanmış gen yerleştirdiler. Bu şekilde manipüle edilen ve zayıflatılan aşı, kuduz aşısı görevi yapabilıyor. Örneğin bir kurtun organizmasına yerleştirilince kuduza neden olmuyor, çünkü bu protein tam bir virüs üretmek için yeterli değil. Buna karşın bu tek proteinin varlığı, hayvanın bağışıklık sisteminin kuduza karşı antikor üretmesi için yeterli oluyor. Bu şekilde üretilen aşının etkinliği kanıtlandı: Birçok hayvan üstünde yapılan testler, bu yöntemle aşılanmış hayvanların daha sonra kuduz virüsü aşılandığında kendilerini mükemmel bir biçimde savunduklarını gösterdi. ( J A lkol kullanan kadınlarda göğüs kanseri tehlikesi, kullanmayanlara oranla 50 kere daha fazla. American National Cancer Institute, 2574 yaş arası 7000 kadında yapılan çalışmalar sonucu, haftada en az üç şise alkol tüketen kadınlarda göğüs kanseri riskinin iki katı arttığını belirledi. Aynı sonuçlar 8900 kadın üstünde çalışan Harvard Medical School tarafından da elde edildi. Araştırmacılar, alkolün hastalığın gelişmesindeki etkilerden yalnızca biri olduğunu vurgulamayı unutmuyortar. Artık istatistiklerin ötesine geçip içkiyle göğüs kanseri arasındaKİ kesin ılişkiyi bulmak kalıyor. D daşları tarafından Seyfertler çerçevesinde yaptıkları genel çalışmalar sırasında dikkate alındı. Simkin ve grubu Palomar Gözlemevi'nde Schmidt teleskobuyla 348'deki gazın içeriği ve hareketlerini kırmızı ve yeşil ışık tabakalarına kaydederek, ayrıca 21 cm.'lik doğal hidrojen yayılımıyla radyo gözlemlerini oldukça geniş biçimde incelediler. Astronomlar Markarian 348'in çapının 1.3 milyon ışık yılı olduğunu (Samanyolu'nun çapından 13 kez daha büyük), bu arada Hubble parametresinin sn./megaparsekte 50 km. olduğunu belirlediler. öncekı ölçümlere kıyasla, alınan yeni veriler Markarian 348'in iki kat daha büyük olduğunu gösteriyor, çünkü radyo gözlemlerinin duyarlılıgı eskiye oranla 3 kat artrnış durumda. Markarian 348 geniş bir galaksi grubunun parçası olmayabilir, bununla birlikte Simkin'e göre gelgit olaylarına neden olan küçük bir topluluğa sahip olması olasıdır. O Gutenberg'in sırlarını siklotron ortaya çıkardı Cevre kirliliğine karşı balıklar B Uzay mekiği ll'nin tasarımı belirienivor ir Japon tekstil firması, Unitika Ltd. suyun kirliliğini ölçmek için sazan balıklarından yararlanıyor. Dikdörtgen şeklindeki bir akvaryuma yerleştirilen balıklardan tek bir şey yapmaları isteniyor; solumak. Balık solurken elektrotların yakaladığı çok zayıf bir elektrik akımı yayıyor. Çok düşük dozlarda bile, kırietici maddeler solumayı etkıliyor ve elektrik sinyali oluşuyor. Unitika, bu sistemle suyu kırletebılecek binlerce şüphelı maddeden %97'sinin belirlendiğini açıkladı. D B Yanan kömür yakmıyor Yatay olarak kullanılacak uzay mekiği IV,nin resimde görülen bugünkü mekiğe .göre bazı avantajları olacak. Gerçek bir UFO T anımlanamayan uçan cisimler (UFO) konusu güncelliğini korumaya devam ediyor. Bunun nedeni belki de basının UFO'larla ilgili öyküleri dikkate değer bulmasıdır. Geçen yılın sonlarında, geçmiş yıllardakilere benzer bir olay yaşandı. 18 kasımda uçuş yapan Japon Havayollan'na bağlı 1628 sefer sayılı uçağın pilotu,, uçağının yaklaşık 40 dakika Pasifik Okyanusu üzerinde beyaz ve sarı ışıklarla ızlendığini rapor etti. Hikâyesi ülke televizyonunda ve popüler magazin basınında yer aldı. Ancak uzman UFO araştırıcıları ve bilimadamları bu olayı pek fazla ciddiye almadılar. Pilot doğrudan, parlaklığı 2.6 kadir olan Jüpiter'i görmüştü. Paranormal Olayları Bilimsel Araştırma Kbmitesi'nden Philip Klass bu konuda şöyle diyor: "Deneyimli pilotlar tarafından parlak gök cisimlerinin UFO sanılması olayı ile çok sık karşılaşılıyor, bu olay da ne ilk ne de sonuncusu olacak." 1950'li yıllarda ise hava kuvvetlerinin bir pilotu 30 dakikadan fazla bir zaman U zay mekiğinin yakın bir gelecekte gündeme gelmesi beklenıyor, ancak NASA yeni kuşak mekiklerin nasıl olacağını düşünmeye başladı. NASA'nın ilerlemiş programlar eski müdürü Ivan Bekey'e göre, uzay mekiği II, NASA'nın, gelecekte, başlıca insan taşıyan aracı olacak. NASA mekiğin yatay olarak kalkıp inmesi için çalışmalarını yoğunlaştırıyor. Bu şekilde araç önce 30 m, sonra 300 m,... fırlatılarak testler aşamalı yürütülebilecek. Mekiğin büyüklüğü henüz belirlenmedi. Kargo taşımazsa küçük olacak. U ugüne kadar modern matbaacılığın doğuşu hakkında çok az şey bilıniyordu. Kısa süre önce Amerikalıların yaptığı çalışmalar Gutenberg'in tarihin en büyük mucitlerinden biri olduğunu ortaya çıkardı. New York Pierpont Morgan Kütüphanesi'nden araştırmacılar ve Kaliforniya Üniversitesi'nden fizikçiler, nükleer billmin en mükemmel gereci siklotronu kullanarak Gutenberg'in bastığı dokümanların kâğıt, parşömen ve mürekkebini çözümlemeyı düşündüler. Hızlandırılmış bir proton kümesi, dokümanların üstüne gönderıldı; çarpışan atomlar doğalarına göre değişen X ışınları yaydılar. Bu enerjıyi ölçmek için bir dedektör ve bulunan unsurları belirlemek için bir bilgisayar yeterliydi. Araştırmacılar bu şekilde Gutenberg'in dehasını mürekkebin oluşumunda da' izlediler. 15. yy'ın (ve bugünün tüm matbaacıları) yağ ve karbon bazında mürekkepler kullanıyorlardı. Fakat Gutenberg'in dokümanlarındaki mürekkep, kurşun ve bakır yönünden zengindi. Bu bir anlamda onun imzasıydı. Bu özel mürekkep, Gutenberg'in dokümanlarının bugün basılmış gibi yeni ve parlak olmasının altındaki sırrı da açığa çıkarıyor. Bu arada, kullanılan mürekkeptekı farklılıklar her işçinin genel bir tertibi izleyerek kendi karışımını oluşturduğunun sanılmasına yol açıyor. D Enbüyükgalaksi Elma kokusu rahatlatıyor ogiciler, mistik güçlerini kanıtlamak amacıyla yıllarca yanan kömürler üstünde yürüdüler. Bu motive olmayı gerektirmesinin yanı sıra fiziksel olarak nasıl gerçekleşiyordu? Colorado Üniversitesi'nden Prof. John Taylor, araştırmalan sırasında ince bir kül tabakasının sıcaklığı çok az geçirdiğini ortaya çıkardı. Kısa mesafede hızlı yürüyerek ısının etkisinden kurtulunabiliyor. D O ptik ve radyo gözlemleri şu anda bilinen en büyük galaksinin 300 milyon ışık yılı uzaklıkta olduğunu belirtiyor. PiscesAndromeda kıyısındaki NGC 262 uzun bir zaman Seyfert galaksisi (alışılmadık bir şekilde aktif çekirdeğe sahip) olarak adlandırıldı. Ermeni astronom Benjamin E. Markarian ise bunu çok mavi sistemler kataloğuna 348. olarak almıştır. Markarian 348'in özellikleri Susan M. Simkin (Michigan Üniversitesi) ve arka Y ale Üniversitesi'nden ve New Yorklu parfüm şirketi International Flavors and Fragrances'den araştırmacılar bazı kokuların insanlar üstünde rahatlatıcı etkileri olduğunu ortaya çıkardı. 200 kişi entelektüel ya da fiziksel şiddetli bir stres altında bırakıldı. Daha sonra, çeşitli kokular bu kişilerde denendi. Bu arada kişilerin nabızları ölçüldü ve elma kokusunun gerilimi ve sınirliliği azalttığı ortaya çıktı. I.F.F. şirketi, antislres bir koku üretmek için çalışmalarını sürdürüyor. D Y 10