Katalog

10 28 NİSAN 2021 ÇARŞAMBA ekonomi@cumhuriyet.com.tr EKONOMİ Vaka sayısını düşürmek için alınan tam kapanma çalışanı da esnafı da işvereni de zora soktu ACIL DESTEK TALEBI Bir yıldır sıkıntıda olan esnaf, vergi ve borçların ertelenmesinden nakdi desteğe kadar belirlediği 12 talep açıkladı. Alışveriş Merkezi yatırımcıları döviz borçlarının TL’ye çevrilmesini, yeme içme sektörü ise kredi borçlarının ertelenmesini istiyor. MUSTAFA ÇAKIR ALI CAN POLAT İktidar artan vakalar nedeniyle 17 Mayıs’a kadar tam kapanma kararı aldı ancak bu dönemde kapalı kalacak işyerleri ve çalışanlar için hiçbir yeni destek açıklamadı. Kapanmadan ekonomik olarak en çok etkilenecek olan ayakkabıcısından konfeksiyoncuya, kırtasiyeciden terziye kadar işyerleri kapanacak esnaf öncelikle nakdi destek bekliyor. BağKur ve SSK primlerinin devlet tarafından karşılanmasını, borçların ertelenmesini talep eden esnaf yeni Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a 12 talebin yer aldığı bir dosya sundu. Bütün sektörlerde ise tam kapanmanın sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi için kredi desteği talebi öne çıkıyor. Salgın nedeniyle kapalı tutulan işyerleri için daha önceden uygulanan bazı destekler var. Genelge ile kapanan işyerleri için büyükşehirlerde 750 TL, diğer yerlerde ise 500 TL kira yardımı yapılıyor. Bunun için kira sözleşmesi olması ve banka üzerinden ödemelerin yapılması gerekiyor. Yine kapanan bazı işyerlerine bin lira da nakdi destek veriliyor. Yiyecek, içecek sektörlerinde faaliyet gösteren işyerlerinde mart ayı itibarıyla ücretsiz izne ayrılan çalışanlara nisan ve mayıs aylarında günlük 50 lira ödenecek. Bunların dışında esnaf ile bu işyerlerinde çalışanlara yönelik herhangi bir yeni paket açıklanmadı. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlâr Konfederasyonu (TESK) 12 talebin yer aldığı dosyayı yeni Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a sundu. TESK, duruma göre taleplerini yeni bir mektup ile Cumhurbaşkanlığı’na da iletecek. Dosyada yer alan temel talepler şöyle: “Esnaf ve sanatkârların gelir vergisi, stopaj vb. gibi tüm vergilerden muaf olması. Elektrik, su, doğalgaz gibi enerji girdilerinin geçici olarak devlet tarafından finanse edilmesi. Tüm meslek dallarında sıkıntı yaşayan esnaf ve sanatkârlar ile yanlarında çalışanlara ekonomik destek verilmesi. Tüm meslek dallarında sıkıntı yaşayan esnaf ve sanatkârlar ile yanlarında çalışanların SGK primlerinin devlet tarafından karşılanması. Ticari araçların kullandığı akaryakıt fiyatlarında KDV ve ÖTV indirimine gidilmesi. Esnaf ve sanatkârların borçlarının süresiz ve faizsiz olarak ertelenmesi.” Borçlar TL’ye çevrilsin Tam kapanma ile Alışveriş Merkezleri de (AVM) kapatılıyor. 17 Mayıs tarihine kadar kapalı kalacak olan AVM’lerin dövizle alınmış kredi borçları olduğunu söyleyen Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hüseyin Alkaş, “Bu dönemde ya kredilerimizin bir yıl faizsiz ertelenmesini ya da kiraların TL’ye döndüğü zamanki kurdan TL’ye çevrilmesini talep ediyoruz” dedi. Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer de restoranların paket servis ile kirasını karşılama şansı olmadığını, yapılandırılmış vergi borçları ve kredilerin 6 ay ertelenmesi gerektiğini belirtti. l ANKARA “Tam kapanmanın otobüsçüye faturası 1 milyar TL olacak” THY’DEN AÇIKLAMA THY, 29 Nisan 17 Mayıs 2021 tarihleri arasında uygulanacak tam kapanma sürecinde yapılacak yurt içi uçuşlarında seyahat izin belgesinin zorunlu olacağını duyurdu. l AA OTOBÜSÇÜ 2 MAYIS’A KADAR UZATMA ISTIYOR Kapanmada kısıtlama getirilen ve yüzde 50 yolcu kapasitesi kısıtlaması ile sadece izinli yolcuları taşıyabilecek olan karayolu yolcu taşımacılığı sektöründe önceden bilet alan yolcuların durumu belirsizliğini korurken, yolcular bilet sitelerini çökertti ve otogarlarda büyük kalabalıklar oluştu. Sektör olarak önceden bilet almış yolculara 2 Mayıs tarihine kadar izin verilmesini talep ettiklerini belirten Tüm Otobüsçüler Federasyonu Başkanı Mustafa Yıldırım, Yıldırım, “Seyahat bileti almak ekmek almak gibi bir şey değildir, insanlar haftalar öncesinden alıyor. Bilet almış insanlara bir izin verilmeli” dedi. Yıldırım, Yolcu sayılarının yüzde 80 oranında düşeceğini ve sektörün yaklaşık 1 milyar TL kayıp yaşayacağını söyleyen Tüm Otobüsçüler Federasyonu Başkanı Mustafa Yıldırım, şunları söyledi: “Bütün bu kayıplara rağmen biz otoyollara ve köprülere aynı parayı ödemeye devam edeceğiz. Bu, büyük bir haksızlık. Yani hem yolcu sayımız yüzde 50 ile kısıtlanacak ama bütün masraflarımız eşit kalacak. Burada sektörümüzün tek çaresi bilet fiyatlarını artırmak olacaktır. Bu süreçte vergi ve kredi borçlarının 2022 yılına ertelenmesini talep ediyoruz. Ayrıca, araçlarımızın bir çoğu çalışmayacağı için Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin 2021 yılı birinci ve ikinci taksitlerinin alınmamasını istiyoruz. Yine aynı sebeple, riskler azaldığı için, zorunlu araç sigortalarının da 6 ay süreyle ücretsiz uzatılmasını talep ediyoruz.” IŞSIZLIK GELECEĞIMIZI TEHDIT EDIYOR TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone ğını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: Kaslowski, işsizlik rakamlarında artışın “Masada çözmemiz gereken bir enflashızla devam ettiğini “İşsizlik ve hayat paha yon problemimiz var. Bu temel sorunu çözlılığı, sadece bugünümüzü değil, gemek için para politikasının öngörülebilir olleceğimizi de tehdit eder duması, disiplinli ve şeffaf bir şekilde rumdadır. Bu alanlarda çok yönetilmesi ve Merkez Bankamıciddi adımlara ve ilerlezın enflasyon hedeflemesi konumeye ihtiyacımız var. İssunda her türlü aracı bağımsız tihdama yönelik destekbir şekilde kullanmasını bekliler devam etmeli” dedi. yoruz. Enflasyon ile mücadeTürk Girilede başarılı olmazsak diğer şim ve İş Dünyamakroekonomik sorunlarımızı sı Konfederasyonu’nun da çözemeyiz. Bu durumda is(TÜRKONFED) 23. Girişim tihdam ve işsizlik sorunları daha ve İş Dünyası Zirvesi’nde koKaslowski da derinleşecektir.” nuşan Kaslowski, kısa çalışma TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başödeneğinin yeniden uzatılmasına dakanı Orhan Turan da KOBİ’lerin büyük teir çıkan kararı olumlu karşıladıklarını belirt darik şirketlerinin en önemli halkası ve ihti. Ekonomideki sorunlara da değinen Kas racatın da yüzde 40’ını gerçekleştirdiğine lowski, bir taraftan salgın kaynaklı baskı dikkat çekerek, “KOBİ’lerimizin sıkıntıları sürerken, diğer taraftan çeşitli ekonomik devam etmektedir. Destekler acilen devreyapılarda arka arkaya yaşanılan değişiklik ye girmelidir. Kısa Çalışma Ödeneği yıl solerin öngörü yapılabilmesini imkânsız kıldı nuna kadar genişletilmelidir” dedi. Türkiye, halkına en az yardım yapan ülkelerden Uluslararası Para Fonu (IMF), dünya çapında ülkelerin gayri safi yurtiçi hasılalarında pandemi harcamalarının oranlarını gösteren bir rapor yayımladı. Rapora göre Türkiye, yüzde 1.9 oran ile en az yardımı yapan ülkeler arasında. Raporda, Ocak 2020’den Mart 2021’e kadar hükümetlerin duyurduğu ekonomi ve sağlık yatırımları, harcamaları ve yardımları baz alınarak, hangi ülkenin halkına ne oranda destek verdiğini gösteriyor. Yapılan haritalandırmada, ülkelerin GSYH bütçelerine göre harcama oranları, yüzde 10+, yüzde 7.510, yüzde 510, yüzde 2.55 ve yüzde 2.5 altı olarak sıralandı. Türkiye, en düşük destek veren yüzde 2,5 altı grubuna giriyor. Burada, yüzde 1.5 orana sahip olarak, destek harcamaları yapan ülkeler arasında en alt sıralarda yer alıyor. YOKSULLUK ORANI ARTTI Dünya Bankası analizlerinin yer aldığı “Türkiye Ekonomik İzleme Raporu”nda, 2019 yılında yüzde 10.2 olan yoksulluk oranının 2020’de yüzde 12.2’ye yükseldiği ve bu oranı pandemi öncesi seviyelere getirmenin zorlaştığı belirtildi. Raporda “kredi patlaması” gibi adımların desteğiyle, Türkiye’nin 2020 yılında pozitif büyüme sağlayan G20 ülkelerinden birisi olduğuna dikkat çekildi. Bu büyümenin beraberinde yükselen enflasyon, uluslararası rezervlerde düşüş, TL’de zayıflama, cari açıkta artış ve şirketlerde finansal stres getirdiğine de vurgu yapıldı. T.C. İSTANBUL ANADOLU 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2020/397 Esas Gümüşhane ili, Merkez ilçesi,PirahmetMahallesi, Cilt No: 81, Hane No:33, BSN:69 ‘da nüfusa kayıtlı 33238574982T.C.No’lu İsmail ve Fatmaoğlu07/06/1998doğumlu, Abdul Bekir Çilenk’in Abdul Bekir olan isminin TMK 27. Maddesi uyarınca “ Bekir “ olarak değiştirilerek NÜFUSA TESCİLİNE, karar verilmiştir. İlan olunur.09/12/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1363689) T.C. ÜNYE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2021/100 Esas, KARAR NO: 2021/175 Davacı, NAZİK TUĞBA AKTAŞ ile Davalı, ÜNYE NÜFUS MÜDÜRLÜĞÜ arasında mahkememizde görülmekte olan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davası nedeniyle; Davanın KABULÜ İLE, Ordu İli, Kabataş İlçesi, Alankent Mahallesi/ Köyü, Cilt No:30, Hane No:389, Bsn No:103’da nüfusa kayıtlı, Selahattin ve Fatma kızı, Ünye, 20/02/2001 doğumlu, 63556157918 T.C kimlik numaralı NAZİK TUĞBA AKTAŞ’ın nüfus kayıtlarında “NAZİK TUĞBA” olan adının iptal edilerek, adının “MELİSA TUĞBA” olarak düzeltilmesine, düzeltilmiş şekli ile nüfusa kayıt ve tesciline karar verilmiştir. İLAN OLUNUR.19/04/2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1365244) T.C. NURDAĞI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2018/112 Esas Davacı, BOTAŞ BORU HATLARI İLE PETROL TAŞIMA A.Ş ile Davalılar, BALO null, KAMBER null arasında mahkememizde görülmekte olan Kamulaştırma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davası nedeniyle; BOTAŞ (Boru Hatları İle Petrol Taşıma A.Ş.) tarafından davalılar aleyhine Gaziantep İli, Nurdağı İlçesi, Gökçedere Mahallesi, 0 ada 651 parsel numaralı taşınmazın 1691.11 m2 lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ile BOTAŞ (Boru Hatları İle Petrol Taşıma A.Ş.) adına tapuda tesis ve tescilitalep edilmiş olup;Kamulaştırmaya konu taşınmaz malın maliki/malikleri tarafından, kendisine yapılan tebligat gününden, kendilerine tebligat yapılamayanlara tebligat yerine geçmek üzere gazete ile yapılan ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal ve maddi hatalara karşı da adli yargıda düzeltim davası husumetin belirtilen idareye yöneltilmesi koşuluyla açılabileceği, Aynı süre içerisinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açanların dava açtıklarının ve yürütmenin durdurulması kararı aldıklarının belgelendirmedikleri takdirde, kamulaştırma işleminin kesinleşeceği ve mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmaz malın kamulaştırma yapan idare adına tescil edileceği, mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedelinin hak sahipleri adına Nurdağı Ziraat Bankasına yatırılacağı, konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerin tebliğ tarihinden itibaren davalılar tarafından on gün içinde mahkemeye yazılı olarak bildirmeleri gerektiği2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 07/03/2018 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1364183) T.C. İSTANBUL ANADOLU ÇOCUK AĞIR CEZA MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2020/127 Esas İSTANBUL ANADOLU ÇOCUK AĞIR CEZA MAHKEMESİNDEN İLAN İLANEN TEBLİGAT ESAS NO: 2020/127 KARAR NO: 2021/118 KARAR TARİHİ: 11/03/2021 SUÇ: Nitelikli yağma MÜŞTEKİ KİMLİĞİ: AHMED ZİYA MUHAMMAD RAHIM: Muhammed Rahım ve Prıma oğlu, 1993 doğumlu, Afganistan vatandaşı. KARAR ÖZETİ: Şikayetçisi olduğu 2020/127 esas sayılı dosyada sanık Kasım Soner Tüysüz hakkında Nitelikli yağma suçundan dolayı yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında beraat kararı verilmiştir. Adı geçen müştekiye mahkeme kararıbütün aramalara rağmenkendisinin yada konutunun bulunamaması nedeniyle tebliğ edilememiş ve ilanen tebligat yoluyla tebliğine karar verilmiştir. 7201 sayılıKanunun 29.maddesine göre hüküm özetinin gazetede ilan edildiği tarihten 15 gün sonra tebliğ edilmiş olacaktır. Müştekinin kararı tebliğ tarihinden başlayarak 7 günlük süre içerisinde CMK’nın 272. ve 273. maddeleri uyarınca mahkememize dilekçe verilerek veya zabıt katibine beyanda bulunulmak sureti ile Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildiği ilanen tebliğ olunur. 26/04/2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1364802) Merkez bankacılığına giriş TCMB’nin yitik rezervi açıklamalarına, yorumlarına, değerlendirmelerine karşı; merkez bankacılığına ilişkin bazı kurallar, uygulamalar, giriş düzeyinde de olsa özetlenmiştir. Merkez bankaları banknot çıkarma tekeline sahip olduklarından, bilançolarında kasa hesabı yer almaz. Mevcut sınırlı tutarda yabancı para banknotlar, efektif deposu, Yabancı Para Banknotlar hesabında (TCMB bilançosu A. 2, 2013 öncesi II. A a) gösterilir. MB’ler, yabancı para varlıklarını atıl tutmaz, uluslararası finansal piyasalarda, güvenilir yabancı bankalara mevduat olarak yatırarak, kaliteli tahvil ve benzeri menkul kıymetler alarak değerlendirirler. Rezervin, değer yitirmeme, likit olma, getiri sağlama, dış yükümlülüklerle uyumlu olma kuralları çerçevesinde değerlendirilmesi, rezerv yönetimi, MB’lerin önemli bir karar ve uygulama alanıdır. TCMB’nin rezervinin ana tutarı, bilançosunda Yurtdışı Bankalar (A. 3; eski II. A. b) kaleminde yer alır. Anılan hesabın özellikle 2020 yılında büyük ölçüde azalması, TCMB’nin rezerv kaybının kanıtıdır. * TCMB brüt rezervinin ana kaynağını, bankaların yabancı para yükümlülüklerinin (döviz tevdiat hesapları DTH ve kullandıkları dış krediler) zorunlu karşılığı (Z / K) oluşturur. Z/K’ler TCMB için yükümlülük, borç, emanet para niteliğindedir. Bankaların YP yükümlülükleri azaldığında karşılığının, MB’ce bankalara iadesi zorunludur. Z/K’ler MB için yükümlülük olduğundan, bilançonun pasifinde (P.3.3.2.3) hesabında yer alır. * Bankaların yatırdıkları YP Z/K, MB’nin brüt rezerv hesabına dahil edilmekte, banka için borç niteliğinde olduğundan, net rezerv hesabına dahil değildir. TCMB’nin YP yükümlülükleri, dış varlıklarından daha fazla olduğundan, döviz pozisyon açığı, eksi rezerv söz konusudur. TCMB’nin eksi rezervi, bankaların YP olarak emaneten yatırdıkları Z/K’lerin bir bölümünün de TMBC’ce satıldığını, kullanıldığını göstermektedir. Döviz pozisyon açığı, eksi rezerv; temerrüt, dış yükümlülükleri zamanında yerine getirememe riskini doğurmakta, ülkenin kredi değerliliğini azaltmakta, kredi temerrüt sigorta primini (CDS) yükseltmekte, uluslararası finansal piyasalarda likidite bolluğuna, düşük faize karşın, dış kredi bulunmasını zorlaştırmakta, maliyetini aşırı artırmaktadır. * Günümüz kambiyo piyasalarının yaygın rejimi, dalgalı kurdur. Kur, kambiyo piyasalarında, arz ve talebe göre belirlenmekte, serbestçe dalgalanmaktadır. Dalgalı kur rejiminde MB’nin belirli bir fiyattan döviz alma ve satma yükümlülüğü yoktur. MB’nin döviz kurunu etkilemek amacıyla, takdiri olarak piyasada döviz alımsatım işlemi yapması, gözetimli, kirli dalgalanma olarak nitelendirilmektedir (dirty float). MB’lerin alımsatımında genellikle uyguladıkları yöntem ihale olup iki türde yapılmaktadır. İlkinin satımda, MB tutarı, finansal kurumlara bildirmekte, belli sürede talep toplamakta, alım taleplerini en yüksek fiyattan başlayarak sıralamakta, alım talebinde bulunan bankalara tahsis etmekte, satmaktadır. İhalenin diğer uygulama türünde, MB satmak istediği döviz tutarını, kuru da belirleyerek bankalara duyurmakta, belirlediği kurun üstünde gelen talepleri, talebe göre yayımlayarak, bankalara tahsis ederek satmaktadır. TCMB’nin hangi yöntemle bankalara döviz sattığı, banka veya bankaları nasıl seçtiği konusunda şeffaflık yoktur. “Satış, elektronik ortamda yabancı bankalardaki hesaplardan, ilgili bankaların hesaplarına aktarma yoluyla yapılmıştır” ifadesi işleme açıklık getirmemektedir. * Merkez Bankası, döviz sattığında bir yönüyle döviz arzını artırarak kuru aşağıya çekerken; diğer yönüyle, satış karşılığı ulusal para aldığından, ekonominin likiditesini azaltmakta, banka kredilerini daraltmakta, faiz haddinin yükselmesine yol açmaktadır. MB, ekonominin likiditesini azaltmak, banka kredilerini daraltmak, faiz haddini yükseltmek hedeflemiyorsa, bankacılık jargonuyla sterilizasyon yapmakta, satış ile emdiği likiditeyi APİ yoluyla bankalardan DİBS alarak geri vermektedir. TCMB, kredi genişlemesini, faiz haddinin düşmesini hedeflediğinden, döviz satışı yaptığı banka veya bankalara APİ yoluyla alım için gerekli TL’yi de sağlamıştır. TCMB bilançosunda kesin DİBS alımı Menkul Kıymetler (A. 5. 1); ters repo, geri satma taahhüdü ile alımları da Para Politikası İşlemlerinden Alacaklar (A.6.1) hesaplarında yer almaktadır. TCMB, bankalardan DİBS almak yoluyla, Hazine’nin nakit açığını finanse etmiş; döviz satışı nakit açığını gidermek için yapılmıştır. * Döviz satışı, kuru kontrol etmekte, hele kur yükselişi, spekülatif ataklardan değil de yapısal nedenlerden kaynaklanıyorsa, başarılı sonuç vermemektedir. BOE ve ECB gibi güçlü bankaların bile geçmişteki müdahaleleri zararla sonuçlandığından; MB’ler, kambiyo piyasasına doğrudan müdahaleden kaçınmaktadırlar. TCMB, görünürde kuru aşağıya çekme, faizi düşürme, banka kredilerini genişletme, Hazine’nin büyüyen nakit açığını fonlama, enflasyonu kontrol etme gibi, eşanlı bağdaşmayan imkânsızı gerçekleştirmeyi denemiş; doğal olarak imkânsız gerçekleştirilememiş, yönetim hatası rezerv kaybı ile başarısızlıkla sonuçlanmıştır.