22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER 7 dishab@cumhuriyet.com.tr 29 MART 2021 PAZARTESİ Ermenistan Başbakanı, Dağlık Karabağ yenilgisinin ardından nihayet pes etti Paşinyan bırakıyor Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ile yapılan savaşta Ermenistan’ın aldığı ağır yenilginin ardından ülkede eleştirilerin hedefi olan Başbakan Nikol Paşinyan, dün istifa edeceğini açıkladı. Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan ile erken parlamento seçimlerini görüştükten sonra düzenlediği basın toplantısında konuşan Paşinyan, kararını “ülkeyi saran siyasi krizi durdurma çabalarının bir parçası” olarak tanımladı. Nisan ayında görevi bırakacağını belirten Paşinyan, 20 Haziran’da yapılacak erken parlamento seçimlerine kaAzerbaycan karşısında yenildiği savaşın ardından istifa baskısı altında olan Paşinyan, nisan ayında istifa edecek ama seçimlere kadar görevde kalacak. dar görevde kalacağını belirtti. Paşinyan, “Seçmenler ve ekibimi desteklerlerse eskisinden daha iyi hizmet vermeye devam edeceğiz” diyerek seçimlerde şansını deneyeceğinin Paşinyan sinyalini verdi. Azerbaycan karşısındaki yenilgiden ve ateşkesi kabul etmesinden ötürü istifa etmesi için uzun süredir baskı altında olan Paşinyan, 18 Mart’ta muhalefet liderleri ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından 20 Haziran’da erken parlamento seçimleri yapılmasına karar verildiğini duyurmuştu. Ermenistan Genelkurmay Başkanı Onik Gasparyan ve üst düzey komutanlar, 25 Şubat’ta Başbakan Paşinyan’a istifasını içeren bir bildiriyle muhtıra vermiş, Paşinyan buna karşılık, Gasparyan’ı görevden aldığını duyurmuştu. Ancak Cumhurbaşkanı Sarkisyan, görevden alınmasına ilişkin kararnameyi imzalamamıştı. Bu arada Ermenistan Güvenlik Konseyi Sekreteri Armen Grigoryan, Rus barış gücü birliklerinin Dağlık Karabağ’da mümkün olduğunca uzun kalmalarını umduklarını ve barış gücünün istikrar anlamına geldiğini söyledi. ‘Rus askeri gitmesin’ Ermenistan devlet televizyonu Pervıy Kanal’a konuşan Grigoryan, “Görevimiz, barış gücü birliklerinin Dağlık Karabağ’da daha uzun kalmaları için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışmak” dedi. Grigoryan, güvenlik konusunda istikrarın sağlanması için buna ihtiyaç olduğunu kaydederek “Barış gücü bölgede güvenliği sağlamaya çalışıyorsa, biz de bu doğrultuda çalışmalıyız. En iyi seçenek bu” diye ekledi. RUSYA YINE SUÇLADI Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Aleksandr Karpov, Suriye’de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) kontrolündeki bölgelerde bulunan yasadışı silahlı grupların, “Türkiye ile 25 Mart’ta varılan mutabakata karşın” sivillerin İdlib ve Halep’te açılan geçiş noktalarından çıkış yapmasını engellediğini öne sürdü. Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi’nden geçen günlerde yapılan açıklamada İdlib gerilimi azaltma bölgesinde iki ve Halep bölgesinde bir geçiş noktasının, ağır insani durum nedeniyle 25 Mart’tan itibaren tekrar faaliyete geçirilmesi önerisini Türkiye’nin kabul ettiği bildirilmişti. İdlib gerilimi azaltma bölgesindeki Serakib, Miznas ve Halep’teki Ebu Zeydin geçiş noktalarındaki son duruma ilişkin dün Rus basınına bilgi veren Karpov, şöyle konuştu: “Merkeze gelen bilgilere göre TSK’nin kontrolündeki bölgelerde bulunan yasadışı silahlı grupların savaşçıları, güç kullanımı ve yakalama tehdidiyle kişi ve araç hareketlerini bloke ederek bölgedeki sakinlerin söz konusu geçiş noktalarından çıkış yapmalarını engelliyor.” Karpov, silahlı grupların geçiş noktasına giden yollar üzerinde barikatlar kurduklarını ve insani koridorun yeniden açılmasını önlemek için destekçilerinin katılımıyla mizansen mitingler düzenlediklerini kaydetti. Yükümlülüklere uyulsun Karpov, açıklamasında “Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi, Suriye topraklarında kontrol faaliyetleri yürüten TSK birliklerinin komutanlığını, üstlendikleri yükümlülükleri yerine getirmeye ve varılan mutabakata uygun olarak sivillerin koridorlardan serbestçe ve güvenli şekilde çıkış yapmalarını sağlamaya çağırıyor” ifadelerini kullandı. Brezilya’da salgın ‘soykırıma’ benzetildi ‘Saatte 100 kişi ölüyor’ Brezilya’da Covid19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 300 bini geçerken, “önü alınamayan” mutant virüsün de etkisiyle saatte en az 100 kişinin hayatını kaybettiği belirtiliyor. Bu hafta üst üste iki gün ölü sayısının 3 bini geçtiği ülkede, her gün ölen binlerce kurbanı toprağa vermek için gece kazılan mezarlardan gelen görüntüler şok etkisi yarattı. Eski Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, salgınla mücadelede yetersiz kalmakla suçlanan aşırı sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’yu hedef alırken, ölüm sayılarının ülke tarihindeki “en büyük soykırıma” işaret ettiğini söyledi. Lula, ülkenin bu yönetimle salgını atlatmasının zor olduğunu kaydetti. Nüfusu 210 milyonu aşan Güney Amerika ülkesi Brezilya, son haftalarda hem yoğun bakım ünitelerindeki doluluk hem de virüsün daha bulaşıcı türü P1’in yayılması nedeniyle zor günlerden geçiyor. İspanya’da 5 bin kişilik konser İspanya’da koronavirüs salgını döneminde ilk kez sosyal mesafe kuralı olmayan ve yüksek katılımlı konser gerçekleştirildi. Barselona’da bir spor salonunda düzenlenen konsere katılan 5 bin kişiye konser öncesi hızlı Covid19 testi yapıldı ve FFP2 tipi maske takma ve dezenfektan kullanma zorunluluğu getirildi. l İHA ElBurhan ‘İLKELER BEYANNAMESİ’ ElHilu IMZALANDI İç çatışmalarla sarsılan Sudan’da hükümet, dün isyancı Kuzey Sudan Halk Kurtuluş Hareketi (SPLMN) ile anlaştı. Sudan Devlet Başkanı General Abdülfettah elBurhan ve SPLMN Başkanı Abdülaziz elHilu tarafından imzalanan ve “İlkeler Beyannamesi” adını taşıyan anlaşmada silahlı kuvvetlerin birleştirilmesi, din özgürlüğü ile demokratik, laik bir devletin kurulması gibi maddeler de yer alıyor. SPLMN, ülkenin güneyindeki Kordofan ve Mavi Nil eyaletlerinde etkin. Anlaşma daha önce Sudan’dan ayrılıp bağımsızlığını ilan eden Güney Sudan’ın başkenti Juba’da gerçekleşti. EMEKLI TUĞGENERAL NEJAT ESLEN: ‘Kuşak Yol dünyanın kaderini belirleyecek’ SARP SAĞKAL Dış İlişkiler Konseyi (CFR), Çin’in modern İpek Yolu olarak da tanımlanan “Bir Kuşak Bir Yol Projesi”ne ilişkin hazırladığı raporunda, “‘Bir Kuşak Bir Yol’ girişimi, ABD’nin ekonomik, siyasi, iklim değişikliği ve küresel sağlık çıkarları için ciddi bir meydan okuma teşkil ediyor” yorumunu yaptı. Raporda, Çin’in projesine alternatif olmaya yönelik ekonomik öneriler sıralandı. Çin’in projesini ve CFR’nin raporunu değerlendiren emekli Tuğgeneral Nejat Eslen ise “Kuşak Yol inisiyatifi dünyanın kaderini belirleyecektir. ABD bu mega projeyi engelleyemezse Çin, küresel liderliğe ulaşacaktır. Bunun yanında Rusya ve Çin yakınlaşması gelişir ve ABD’nin baskısı artarsa, bir tarafta ABD liderliğinde Atlantik yapısı diğer tarafta RusyaÇin bloku şeklinde iki kutuplu bir dünya düzenine dönülür. Bu da yeniden bir ‘Soğuk Savaş’ düzeni oluşturabilir” dedi. Dünyada iki faktörlü bir küresel güç mücadelesi olduğunu belirten Eslen, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, “Bunlardan biri düşüşteki ABD, ikincisi de yükselişteki Çin. Aralarında çok ciddi bir rekabet var. Üçüncü aktör de Rusya. Ben günümüzde 2.5 kutuplu bir dünya olduğunu söylüyorum. Yani iki küresel güç Amerika ve Çin ile kıtasal güç Rusya” dedi. Eslen, “ABD’nin amacı 2. Dünya Savaşı’ndan sonra kurumlarıyla, kurallarıyla kurduğu dünya düzenini sürdürmek ve küresel liderliğini devam ettirmek. Bunlar nelerdi? Birleşmiş Milletler, NATO, Dünya Bankası...” ifadelerini kullandı. ‘Çin askeri gücünü geliştiriyor’ Şimdi ABD’nin kurduğu bu düzenin bozulmaya başladığına dikkat çeken Eslen, “ABD savaş sonrası dünyadaki üretimin yarısını gerçekleştiriyordu. Bu şimdi yüzde 20’lere düştü. Ama 1978’den sonra yaptığı atılımlarla Çin hızla büyüdü ve üretimde ABD’yi geçti. Ayrıca Çin askeri gücünü geliştiriyor. ABD’nin kurduğu liberal düzen artık Çin’in lehine çalışıyor. ABD giderek tüketim toplumuna dönerken, Çin küresel üretim yeri haline geldi” diye konuştu. ‘Başarı Kuşak Yol’a bağlı’ ABD’nin küresel liderliğini sürdürebilmesi için Çin’in “Bir Kuşak Bir Yol Projesi”ni engellemesi gerektiğine atıfta bulunan Eslen, “ABD, Avrasya’daki hâkimiyetini önce askeri güçle sonra ‘Arap Baharı’ rejim değişiklikleriyle gerçekleştirmeye çalışırken, Çin mega bir proje başlattı. Karayolları, demiryolları, optik sistemler, limanlar gibi yatırımlarla alanını genişletmeye başladı. Avrasya Yatırım Bankası’nı kurdu. Buradan ülkelere krediler veriyor ve yatırım yapıyor” değerlendirmesini yaptı. Eslen, şunları kaydetti: “ABD’nin strateji üretim merkezleri ‘Ortadoğu’da yatırım yapalım. Ekonomiyi canlandıralım’ diyorlar. Burada Çin’in ‘Kuşak Yol’ inisiyatifine karşı bir hamle yapmak istiyor gibiler ama çok geç kaldılar. Aynı zamanda Çin’in hazinesi para dolu. ABD ise borç içinde bir ülke. Çin’in başarısı ‘Kuşak Yol’ inisiyatifinin başarısına bağlı. ABD’nin de mevcut düzeni sürdürmesi bu projeyi engellemesine bağlı.” ‘Çıkar doğu ekseninde’ “Kuşak Yolu hem Türkiye hem Çin için önemli” diyen Eslen, Türkiye’nin en çok değer vermesi gereken jeopolitik eksen, doğu eksenidir” dedi. Türkiye’nin AKP yönetiminde güneye yöneldiğini ve “başarısız olduğunu” ifade eden Eslen, “CFR’nin yazdığı geç kalmış tedbirlerdir” yorumunu yaptı. Eslen, “ABD’nin pandemiyi Çin’e karşı kullanamayacağını” sözlerine ekledi. l ANKARA ACI KAYBIMIZ ‘YABANCI GÜÇLER KALSIN’ Afganistan Ulusal Uzlaşma Yüksek Konseyi Başkanı Abdullah Abdullah, Türkiye’de yapılacak olan barış konferansının Afganistan’ın kaderini belirlemeye yardımcı olacağını söyledi. Abdullah France 24’e verdiği röportajda Taliban ile nisan ayında Türkiye’de yapılacak olan barış görüşmelerinde “önemli ilerlemeler” kaydedileceğini umduğunu belirtti. ‘Savaş çıkar’ Afganistan Cumhurbaşkanı Gani’nin Ulusal Güvenlik Danışmanı Hamdullah Muhib ise ülkesinde barış sağlanmadan yabancı güçlerin çekilmesi halinde tekrar iç savaş çıkabileceğini söyledi. Muhib, düzenlediği basın toplantısında, Taliban’ın barış istemediğini söyledi. Muhib, “Taliban’ın, İstanbul’da yapılacak konferansa karar alma yetkisine sahip kişileri göndermesi lazım” dedi. CUNTACILAR PARTI VERMIŞ Darbe karşıtı protestolarda önceki gün 114 kişinin asker ve polis tarafından öldürüldüğü Myanmar’da aynı gün cunta lideri Min Aung Hlaing ve generallerin düzenledikleri bir partiyle Ordu Günü’nü kutladıkları bildirildi. Güvenlik güçlerinin, dün düzenlenen cenaze törenlerine de ateş açtığı kaydedilirken, 12 ülkenin savunma bakanları, protestoculara karşı ölümcül güç kullanılmasını kınadılar. ABD, Avustralya, Kanada, Almanya, Yunanistan, İtalya, Japonya, Danimarka, Hollanda, Yeni Zelanda, Güney Kore ve İngiltere savunma bakanları yaptıkları ortak açıklamada, profesyonel bir ordunun uluslararası standartlara uyması ve hizmet ettiği insanlara zarar vermek yerine onları koruması gerektiği belirtilirken, “silahlı kuvvetleri, şiddeti durdurmaya ve eylemleri nedeniyle Myanmar halkına karşı kaybettiği saygıyı ve güvenilirliği yeniden tesis etmeye çağırıyoruz” denildi. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres de güvenlik güçlerinin, aralarında çocukların da olduğu çok sayıda kişinin ölümüne neden olmasını kınadı. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken de “Myanmar güvenlik güçlerinin döktüğü kandan dehşete düştük, cunta azınlığa hizmet için insanların hayatını feda ediyor” dedi. Cenazelere de saldırdılar Myanmar güvenlik güçlerinin şiddeti dün de hız kesmedi. Polis ve askerler önceki gün öldürülen darbe karşıtlarının çeştili kentlerde düzenlenen cenaze törenlerine müdahale etti. Ülkenin ticari başkenti Yangon yakınlarındaki Bago kasabasında düzenlenen bir cenaze töreninde protestoculara ateş açan güvenlik güçleri bir kişiyi öldürdü. Myanmar Siyasi Mahkumlara Yardım Derneği de yaptığı açıklamada 1 Şubat darbesine karşı çıkan protestolarda şu ana kadar 423 kişinin öldürüldüğünü bildirdi. Merhume Hatice ve Merhum Mehmet Köse’nin oğulları, Seniye ve Merhum İsmail Sertel’in damatları, Semiha Köse’nin sevgili eşi, Serkan, Volkan Tuğba Köse’nin biricik babaları, Güngör Sözer ve Gönül Alişanoğlu’nun kardeşleri, Merhum Ahmet ve Alper Köse’nin ağabeyleri, Necla, Selma, Tayfun ve Alp Sertel ve Ayçın Üst’ün enişteleri, Merhum Şevket Sözer, Ahmet Alişanoğlu, Hülya ve Sakine Köse’nin kayın biraderleri, Gülçin ve Metin Sözer, Pelin Aynacı ve Cemil Alişanoğlu’nun dayıları, Çağatay, Cankat ve Utku Köse’nin amcaları, İnşaat Mühendisi, Canımız HÜRMET KÖSE 27 Mart 2021 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 29 Mart 2021 Pazartesi günü saat 13:30’da Çekmeköy Yukarı Baklacı Mezarlığı’nda kılınacak cenaze namazını takiben defnedilecektir. Daima kalbimizdesin. AİLESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle