19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 6 HAZİRAN 2020 CUMARTESİ [email protected] EDİTÖR: ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR TASARIM: ECE KURTULUŞ DURSUN OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Amerikan Rüyasının Çöküşü: Diallo ve Floyd Cinayetleri PROF. DR. SUAT GEZGIN YEDITEPE ÜNIVERSITESI AVRUPA ÇALIŞMALARI ENSTITÜSÜ MÜDÜRÜ Yıl 1999. Yer Amerika Birleşik Devletleri. Daha iyi bir gelecek umuduyla, tüm sevdiklerini geride bırakarak Afrika Gine’den Birleşik Devletler’e gelen Afrikalı göçmen Amadou Diallo, dört polis memuru tarafından 41 kurşunla öldürüldü. Öldürüldüğü 4 Şubat akşamı Diallo, işinden Bronx’taki evine dönmüş, evinin bulunduğu binanın önünde duruyordu. Sivil bir araçla devriye gezen dört polis memuru evine girmek üzere olan Diallo’yu gördü ve onu yalnızca siyahi olduğu için 41 kurşunla katletti. Tam 41 kurşun! Polis memurlarının gözünde bir siyahi potansiyel suçluydu, Diallo’nun cebinden çıkarmaya çalıştığı cüzdan da bir silah olabilirdi. Öldürüldüğünde Diallo henüz 22 yaşındaydı. Üzerinde ne bir silah ne bir bıçak; hiçbir suç unsuru yoktu, yalnızca evine girmeye çalışan sıradan bir kişiydi. Annesine, Gine’den ayrılırken “Amerika’ya gidiyorum çünkü bilgisayar diploması almak istiyorum ve merak etme anne, seni gururlandıracağım” diyen Diallo, o akşam polisler tarafından vahşice katledildi. İlk günden ötekileştirme Polis vahşetinin yaşandığı günün ertesi, farklı bir sabaha uyanmıştı Birleşik Devletler. Gazeteler, polis tarafından vahşice öldürülen bir göçmenden bahsediyordu. New York Post muhabiri Frankie Edozien’in 41 kurşun belgeselinde aktardığı gibi “Medya ölenin kim olduğuyla ilgilenmiyordu. Ona şöyle diyorlardı: ‘sokak satıcısı’, fakir bir mahallede oturan siyahi’. Daha ilk günden tamamen ötekileştirilmişti.” Diallo’nun tek suçu(!) Afrikalı siyahi bir göçmen olmak mıydı? Polis için öyleydi, medya için öyleydi fakat halk gerçeğin farkındaydı ve aksini düşünüyordu: Diallo’nun ölümü Amerika Birleşik Devletleri’nde haftalarca sürecek ve binden fazla kişinin tutuklanmasıyla sonuçlanacak ırkçılık ve polis şiddeti karşıtı eylemlere yol açtı. Birleşik Devletler, Diallo’nun geleceği ve umuduyken mezarı olmuştu ve bu, ülkedeki ilk polis şiddeti olayı değildi, maalesef sonuncusu da olmadı. Yıl 2020. Yer yine Amerika Birleşik Devletleri. Hikâye çok benzer. 46 yaşındaki Afro Amerikan George Floyd, 25 Mayıs akşamı kelepçeli ve etkisiz halde olmasına rağmen Minneapolis polis memuru Derek Chauvin tarafından öldürüldü. Polis memuru tam 8 dakika 46 saniye Beyazların üstünlüğüne inanan, köleliği yücelten düzenle kurulmuş bir devlet, kanlı tarihinden aldığı güçle 21. yüzyılda halen siyahileri hedef alabiliyor, tek umudu hayalindeki yaşama erişmek olan göçmenlere yönelik baskıya fütursuzca devam edebiliyor. Bu asla kabul edilemez. boyunca Floyd’un boynuna bastırdı. Üstelik yaptığından hiç şüphe duymadan, büyük bir soğukkanlılıkla! Ve Floyd haykırıyordu: “Lütfen lütfen, nefes alamıyorum!” 25 Mayıs akşamı, Minneapolis’teki marketten bir paket sigara alan Floyd, dükkân çalışanı tarafından kendisine 20 dolarlık sahte bir banknot verdiği iddiasıyla polise ihbar edildi ve ihbar eden kişi şunları da ekledi: müşteri kendini kontrol edemiyordu, sarhoş olabilir. Kısa bir süre sonra olay yerine gelen polisler köşeye park edilmiş bir arabada Floyd’u arkadaşlarıyla otururken buldu ve onu araçtan indirip etkisiz hale getirdikten sonra acımasızca öldürdü. Ve şimdi tıpkı Diallo’nun cinayetinde olduğu gibi bugün Floyd için de Amerika Birleşik Devletleri’nde halk sokaklara döküldü; ırkçılığı ve polis şiddetini protesto ediyor. Peki, Amadou Diallo cinayetinde ne olmuştu, biliyor musunuz? Dört polis memuru aylar süren davanın ardından SUÇSUZ bulunmuştu! Bu dev bir hayal kırıklığı ve “Amerikan Rüyası”nın çöküşüydü! Kanlı tarih Tarihi Kızılderililere, siyahilere, göçmenlere, farklı cinsel yönelimi olan bireylere karşı ayrımcılıklarla ve baskılarla dolu olan Amerika Birleşik Devletleri’nde ırkçılık kadim bir mesele. Amerika kıtasının keşfinden bu yana, bu topraklarda ırkçılık her daim kazandı; ırkçılar ödüllendirildi, hak ettikleri cezaları almadı; ırkçılık gerilimi, gerilim şiddeti tetikledi. Howard Zinn, Amerika Birleşik Devletleri Halklarının Tarihi kitabında Kolomb’un gemi günlüğünden Arawak halkı için yazdığı bir cümleyi şöyle aktarıyor: “Bize papağanlar, pamuk kozaları, mızraklar ve daha birçok şey getirip bunları cam boncuklar ve çıngıraklarla değiş tokuş ettiler. Sahip oldukları her şeyi değişmeye hazırlar. Gelişmiş ve sağlıklı vücutları, yakışıklı yüzleri var. Silahsızlar ve silahları tanımıyorlar. Onlara bir kılıç gösterdiğimde keskin kenarlarından acemice tutup kendilerini kestiler. Demir kullanmıyorlar. Mızraklarını kamıştan yapıyorlar. Bunlardan iyi köleler olabilir. Elli kişiyle bunların hepsine boyun eğdirebilir, istediklerimizi yaptırabiliriz.” Irkçılık zehirlidir Beyazların üstünlüğüne inanan, köleliği yücelten düzenle kurulmuş bir devlet, kanlı tarihinden aldığı güçle 21. yüzyılda halen siyahileri hedef alabiliyor, tek umudu hayalindeki yaşama erişmek olan göçmenlere yönelik baskıya fütursuzca devam edebiliyor. Bu asla kabul edilemez. Diallo ve Floyd cinayetleri, 1999’dan 2020’ye hastalıklı ırkçılık düşüncesinin değişmediğini ve polis şiddetinin son bulmadığını gösterse de şimdi adaletin yerini bulmasının tam zamanı! George Floyd’u öldüren Derek Chauvin ve olaya karışan diğer polisler en ağır cezayı almalılar. Çünkü ırkçılık zehirlidir, şiddet zehirlidir ve insan yaşamı her şeyin ama her şeyin üzerindedir! COVID 19’la savaş ve dürüstlük EMEKLI PROF. DR. HASAN YAZICI İÜ CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESI Albert Camus’nun ünlü romanı “Veba (1947)”, Cezayir’in Oran şehrinde bir veba salgınını anlatır. Romanın kahramanlarından Dr. Rieux şöyle der. “... Burada söz konusu olan şey kahramanlık değil, sadece dürüst olmak. Bu öyle bir fikir ki insanı güldürebilir, fakat vebayla savaşmanın tek çaresi dürüst olmaktır.” (Çev. O. Akbal 1985) COVID 19 salgını gün geçmiyor ki bana bu sözleri anımsatmasın. Dış basından öğreniyorum. Meğer “Veba” son bir kaç aydır Avrupa’da en sık okunanlar listesine girmiş. Geçen hafta Türk Tabipleri Birliği (TTB) aynı gün içinde, kanımca çok önemli, iki bildiri yayımladı. Bunlardan ilki COVİD 19 salgını dolayısıyla yapılacak tüm bilimsel çalışma ve yayınların Sağlık Bakanlığı kontrolünde yapılması yolundaki yeni ve gerçekten olabildiğince tuhaf bir uygulamaya karşı çıkıyordu. Uygulama için verilen örnek daha da üzücüydü. COVID 19 hastalarına bakan 125 kurumda çalışan 175 hekim ve 1014 hastayla ilgili klinik bilgileri açıklayıp tartışan bir makaleyi ünlü bir tıp dergisine, bir Bilim Kurulu üyesi birinci bir diğeri ise sonuncu isim olarak, ülkemizden COVID 19’la ilgili ilk klinik veriler diye yayın için sunmuşlar fakat kısa zamanda geri çekmişlerdi. İlgili TTB bildirisinde makalenin geri çekilme nedenleri ve içeriği hakkında oldukça ayrıntılı ve haklı eleştiri var. Açıklanan nedenler arasın da en dikkatimi çeken ise “geri çekilen araştırmanın bir tam makale olmaması”. Yani 175 hekimimiz yayına hazır olmadığını düşündükleri bir çalışma metnini basılmak üzere dergiye göndermişler öyle mi? Hadi canım siz de. Hamlet’te Polonius oğluna şöyle nasihat eder: “Hepsinden evvel, kendine karşı doğru ol!” TTB’nin ikinci bildirisi ise Sağlık Bakanlığı protokollerine göre COVID 19 hastalığının her evresinde kullanılması önerilen Hidroksiklorokin (HK) isimli sıtma ilacıyla ilgili. Altını hemen çizeyim. Literatür’de HK’nın COVID 19 koruma ve tedavisinde etki ve yan etkileri hakkında tam bir bilgi kirliliği bulunuyor. İlgili bildiride istenen ise olabildiğince somut ve haklı. Bakanlıktan sorulan yaş, cins, hastalık evresi ve sonuçları olarak ülkemiz hastalarında HK kullanımının ne sonuç verdiği. Unutulmasın. Böyle bir soru sormak TTB’nin doğal olarak hakkı olmak yanında bir yerde yasal görevi de. Neyse ki İngiltere’de önümüzdeki haftalarda 11 bin dolayında hastanın katıldığı RECOVERY çalışmasının sonuçları açıklanacak ve ilacın gerçekten etkili olup olmadığını yakında umarım çok daha iyi anlayacağız. Kuşkulu rapor Bu tartışmalar arasında unutulmaması gereken diğer bir vahim nokta COVID 19 çalışmalarını değerlendirip yayımlayan dergilerin bilimsel kıstasları global olarak oldukça gevşemiş durumda. TBB’nin HK’le ilgili raporunda anlatıldığı gibi HK lehine ilk Fransa’dan ge len bilimsel verinin bilimselliği kuşkusuz olabildiğince kuşkuluydu. Bunun yanında halen ABD’nin COVID 19 tedavisinde kullanımına ruhsat verdiği Remdisivir adlı gerçekten çok pahalı ilacın yayımlanan çalışmaya göre kanıtlanmış ana etkisi sadece iyileşme süresini 4 gün azaltmak oldu. Ölümcüllüğe etkisi gösterilemedi. Söz ettiğim gevşemiş bilim eşiğiyle ilgili kişisel bir deneyimi de sizinle paylaşayım. Annals of Internal Medicine iç hastalıklarının belki de tartışmasız en bilimsel dergisidir. Dergi bir kaç hafta evvel 11 COVID19 hastasının otopsi bulgularını anlatan Almanya kökenli değerli bir çalışma yayımladı. Ancak yazarlar maalesef önemli bir bilimsel ayıp işleyip 11 hastada gözlemlediklerini yüzdelerle belirttiler. Diyelim 8/11 ve 80/110’in her ikisi de yüzde 73 eder ancak 11 kişi ile 110 kişi arasında aynı yüzdede yapılan gözlemlerin bilimsellikleri arasında dağlar kadar fark vardır. Sözünü ettiğim bilim ayıbının diğer yönleriyle gerçekten kıymetli yazının değerini maalesef düşürdüğü yönünde dergiye bir not gönderdim. Notumu hemen web sayfalarına koydular ancak 48 saat içinde, yani yine hemen, kaldırdılar. Sakın bu dediklerimden “Şu menhus salgın sade bizde değil yurtdışında da bilim eşiğini düşürdü, hoca bu kadar da hoşgörüsüz olma” sonucunu çıkarmayın. Eskilerden gelen çok güzel bir deyişimiz var. Kötü örnek, örnek olmaz. Girişte Dr. Rieux’nun dediği gibi isterseniz gülünç bulun. COVID19’un da esas ilacı dürüstlük. Server "1ÿ//ÿ Voltaire ve "Ô=µFD:FE: 5(ÿ1 +/%+=2ô/8 2´FA¨$:LAPE &)0&7 "#"6"."/ .ÅJCAÔ´?FAF °´EGCJ:¶A µF:Mµ 60"ÿ/ "..+ 21(8ã *´¶K:DGPPA Çocuklar ¬TÔÅ İ1&5 81$&5 ³L¶K:>: ¬´E:D?AF :M:LD:Jµ /8ã İ5."1 #JE´FA GJLFLFL "FD:E:C 867"'" "/#"< :DCµE TtÅK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle