Katalog

KÜLTÜR EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 13 6 HAZİRAN 2020 CUMARTESİ AKBANK SANAT MÜDÜRÜ DERYA BIGALI, SANATIN IYILEŞTIRICI VE MOTIVASYON ARTIRICI GÜCÜNE VURGU YAPTI ‘Umut aşılamaya devam’ Koronavirüs salgını sonrası geçici olarak kapanarak etkinliklerini erteleyen mekânlar arasında Akbank Sanat da var. Haziran ayı sonuna kadar kapalı kalacak olan Ak bank Sanat’ta salgın öncesinde Sakıp Sabancı Müzesi’ndeki Marina Abramovic sergisi kapsaORHUN mında video ve belgesel ATMIŞ gösterimleri yapılıyordu. Akbank Sanat Müdürü Derya Bigalı ile bu süreci konuştuk. Bigalı, “Zor bir dönemden geçiyoruz, bu pandemi sadece fiziksel sağlık olarak değil, psikolojik olarak da bizi zorluyor. Bu dönemde sanatın iyileştirici ve motivasyonu artırıcı gücü çok önemli. Tüm dünyada sanat kurumları hem arşivlerini açarak hem de dijital etkinliklerle insanlara umut aşılamaya devam ediyor. Bir kez daha sanatın önemini kavrıyoruz” diyor. n Akbank Sanat koronavirüs salgınından ve karantina sürecinden nasıl etkilendi? Bu sürecin başından beri biz de diğer kültür sanat merkezleri ile koordinasyon halindeydik ve mart ortasında merkezimizi izleyiciye kapattık. Önceliğimiz her zaman toplum sağlığı oldu ve bu süreçte bizi tedbirler almaya yönlendirdi. Akbank Sanat ekibi olarak hepimiz uzaktan çalışma uygulamasına hızlıca geçerek tüm çalışmalarımızı online kanallar üzerinden yürütmeye başladık. Abramovic sergisi uzatıldı n Hangi etkinlikler iptal oldu, hangileri dijitale geçti? Kültür ve sanat etkinlikleri toplumun yaratıcı gücünü ve potansiyelini geliştirmek, estetik düşünce ve bilinç için son derece gerekli. Bu boşluğun oluşmaması için her türlü çalışmayı yapı Derya Bigalı, sosyal medyayı artık daha aktif bir şekilde kullanacaklarını belirtiyor. KISA FILM YARIŞMASI DA ÇEVRIMIÇI n Akbank Kısa Film Yarışması çevrimiçi olarak düzenlenecek, yarışmayla ilgili bilgi alabilir miyiz? Evde vakit geçirdiğimiz bu günlerde, kısa film çekme heyecanını evlere taşıyarak çevrimiçi Akbank Evde Kısa Film Yarışması ile filmseverlere yepyeni bir deneyim yaşatmak istiyoruz. Jüri üyeliğini Yönetmen, Senarist, Yapımcı Selim Evci, Yönet men, Reklam Yönetmeni Fatih Kızılgök, Akbank Sanat Sosyal Medya Yöneticisi Sami Kısaoğlu, Akbank Sanat İletişim ve Basın Yöneticisi Çağla Demiralp, TBWA İstanbul Kreatif Direktörü Arkın Kahyaoğlu ve TBWA İstanbul Metin Yazarı Vehbi Bozdağ‘ın üstlendiği yarışmanın sonuçlarını 22 Haziran’da saat 17.00’de Akbank Sanat Sosyal Medya kanallarında duyuracağız. yoruz. Zengin bir etkinlik arşivimiz söz konusu ve online kanallardan geçmiş etkinliklerimizi sanatseverlere sunuyoruz. Bizi sosyal medya kanallarımızdan takip edebilirler. YouTube kanalımızda kültür sanat alanında bir arşiv ve dijital bellek oluşturmak için hazırladığımız “Akbank Sanat Konuşmaları” serimiz son derece değerli bir kaynak ve bu seriye yeni söyleşiler eklemeye devam ediyoruz. İçinden geçtiğimiz bu dönemde arşiv çalışmaları dışında birçok yeni online etkinliğimizi de “Akbank Sanat Evinizde” çatısı altında sanatseverlerle buluşturduk ve buluşturmaya da devam ediyoruz. Bu yıl Akbank Caz Festivali’nin 30. yılı, bu kapsamda tüm seneye yayılan “Yıl Boyu Caz” konserleri planladık ve pandemi sürecinde de konserlerimize ara vermeden “Evin Caz Hali” serisi ile online olarak canlı yayında caz severlerle buluşturuyoruz. Bu dönemde çocuklarımız için uzun yıllardır severek sürdürdüğümüz eğlenceli ve yaratıcı atölye çalışmalarını da online kanallarımıza taşıdık. Sanat eğitmeni Barış Karayazgan’ın yürütücülüğünde çocukların evdeki malzemelerle, kendi kendilerine veya ebeveyn desteği alarak gerçekleştirebilecekleri atölyeler Akbank Sanat YouTube kanalından yayımlanıyor. Marina Abromovic sergi videoları sergi kapsamında olduğu için MAI’nin telifine tabiler, onların YouTube’a konulması söz konusu değil, ancak sergi süresi uzatıldı, izleyiciler ileriki tarihte film ve videoları izleyebilecekler. Yeni normal... n Genel olarak, sanat ortamında salgın sonrası nasıl değişiklikler olabileceğini öngörüyorsunuz? Olağanüstü bir süreç söz konusu, şu anda tüm dünya yeni dönem için tedbirleri oluşturmaya, yeni normali tanımlamaya çalışıyor. Sanat da bunun önemli bir parçası, bu alanda da araştırmalar devam ediyor. Toplu etkinliklerde sosyal mesafeyi korumak için birçok tedbir alınacak. Muhtemelen izleyici sayıları çok kısıtlı tutulacak, mekânlara özel işaretlemeler ve kurallar konulacak, sterilizasyona büyük önem verilecek. Bu konuda Kültür Bakanlığı’nın da öngörüleri olacaktır. Dijital etkinlikler devam ederken yavaş yavaş izleyicili etkinliklere de çok yavaş ve tedbirli olarak geçiş yapılması lazım. Biz de Akbank Sanat olarak planlamalarımızı yapıyoruz. Ceylan, Göç Filmleri Festivali Jüri Başkanı Bu yıl ilk kez düzenlenen Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nin 7 kişilik Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması’nın jüri başkanı ödüllü yönetmen Nuri Bilge Nuri Bilge Ceylan Ceylan oldu. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün düzenlediği, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteklediği festival1421 Haziran tarihleri arasında dijital olarak yapılacak. 50’den fazla filmin gösterileceği Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nde, “En İyi Uzun Metraj Film” 15 bin Avro para ödülünün sahibi olacak. Onur Yazarı Nazlı Eray TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım AŞ tara fından Türkiye Yayın cılar Birliği işbirliğiyle hazırlanan 39. Ulus Nazlı Eray lararası İstanbul Kitap Fuarı’nın teması, fantastik edebiyattan bi limkurguya edebiyatın büyülü gerçekçilik akımına odaklanarak “Kitabın Büyülü Dün yası” olarak belirlendi. 31 Ekim 8 Kasım tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre MerkeziBüyükçekmece’de düzenlenecek olan fuarın “Onur Yazarı” ise TÜYAP Kül tür Fuarları Danışma Kurulu kararıyla ya zar Nazlı Eray oldu. Çocuklara özel dijital eğlence İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV), kültür ve sanat etkinliklerine erişim ve katılım imkânlarını artırmak amacıyla kurduğu İKSV Alt Kat, haziran ayında da çocuklara ve ailelere yönelik eğlenceli ve öğretici çevrimiçi etkinliklerini düzenlemeye devam ediyor. Bu kapsamda 12 Haziran Cuma günü “Eda Erdoğmuş ile Çizgi Film Atölyesi” yapılacak. Erdoğmuş, minik seyircileri için çizgi filmlerin nasıl yapıldığına dair eğlenceli bir atölye düzenleyecek. Atölyeden çıkan üretimler İKSV Alt Kat’ın sosyal medya sayfalarında paylaşılacak. yer alacak. “Yetkin Dikinciler ile Ba İKSV’nin 47. İstanbul Mü balar Günü Özel” etkinliği zik Festivali kapsamında ya ise 19 Haziran Cuma günü yımladığı “Fanfar Müzik İKSV YouTube ve İKSV Ins li Bir İstanbul Masalı” kita tagram hesaplarından izle bının yazarı Göknil Özkök, nebilecek. Oyuncu Yetkin 26 Haziran Cuma günü mü Dikinciler, İKSV Alt Kat’ın zikli bir söyleşiyle çocuklar Babalar Günü için hazırla la buluşacak. İzleyicileri fes yacağı özel içerikle izleyi tivalin en özel mekânlarından cilerle buluşacak. Babalar Aya İrini’de hayali bir yolcu Günü’ne özel hazırlanacak Yetkin Dikinciler luğa çıkacak bu etkinlikte, olan bu videoda Yetkin Di Özkök’e müzisyen arkadaşla kinciler iki yaşındaki kızı Lal ile birlikte rı da enstrümanlarıyla eşlik edecek. “Green Screen Gringo” isimli film de gösterilen kısa metrajlar arasında. KISA FILM KEYFI 1 TEMMUZ’A KADAR SÜRÜYOR COVID19 salgını döneminde hazırladığı 10 kısa filmden oluşan “İçeriden Bir Gezinti” başlıklı film seçkisini mayıs ayında internet sitesi üzerinden izleyicileri ile buluşturan Kundura Sinema, yoğun ilgi nedeniyle gösterimlerini 1 Temmuz’a kadar uzatıyor. Bu özel kısa film seçkisiyle uzun süredir evlerinde kalan izleyicileri farklı coğrafyalara doğru yolculuğa çıkarmayı amaçlayan Kundura Sinema, tüm takipçilerini düşünsel doğa ile ilişki kurmaya ve içlerindeki gizli odayı keşfetmeye davet ediyor. Seçki www.beykozkundura.com adresi üzerinden izlenebiliyor. Fakir Baykurt ödülle anıldı Sarıyer Belediyesi’nin düzenlediği, ortaokul, lise ve yetişkin kategorisinde toplam 450 öykünün yer aldığı “Fakir Baykurt Öykü Yarışması” sonuçlandı. Yarışmanın ortaokul kategorisinde Hamza Ensar Ünal “Geceleyin Okunan Hikâye” adlı eseriyle birinci oldu. Lise kategorisinde İnci Mina Varol “Ağlar Ağlatır” eseriyle zirveye ulaştı. Yetişkin kategorisinde Hande Çiğdemoğlu “Otlu Gözleme” adlı çalışmasıyla ilk sırada yer aldı. Fakir Baykurt Öykü Kitabı Ödülü’nde ise Mustafa Orman “Ovada Paldır Küldür” adlı eseri ile birinci oldu. Orhan Kemal: Sevgi ve iyimserlik Kentleşmenin sancılarını çeken, getirdiği sorunlarla boğuşan küçük, sıradan insanları, aydınlık bir bilinçle, tadına doyulmaz bir insani sıcaklık ve duyarlıkla, insana olan güvenle, umutla anlattı. Yoksul ve yoksun insanları edebiyata taşıdı. İnsanlık temelinde yükselen, özveriyle yüklü, yaşamın acımasız duvarlarına çarpıp tuzla buz olan sıcak, insancıl, gerçek sevgilerin yazarıydı. Aydınlık tohumları saçan, sevgi ve öfke rüzgârı estiren Orhan Kemal’in umuduyla, iyimserliğiyle yarattığı yapıtlar, aydınlık geleceğimizin onur taşlarıdır. Ekmek kavgasının yazarı Ekmek Kavgası’nın yazarıydı, Kardeş Payı’nın, İşsiz’in. Çamaşırcı’nın Kızı’nı anlattı, Sarhoşlar’ı, Arka Sokak’ları. Dünyada Harp Vardı dedikten sonra Grev’i, Küçükler ve Büyükler’i, Mahalle Kavgası’nı, 72. Koğuş’u yazdı, Önce Ekmek diyenleri. Baba Evi’ni, Avare Yıllar’ı anlattı. Murtaza’ları, Cemile’leri, Suçlu’ları, Serseri Milyoner’leri, Eskici Dükkânı’ndakileri, Hanımın Çiftliği’ndekileri, Kanlı Topraklar’da yaşayanları yazdı. Hep Vukuat Var’dı, Bereketli Topraklar Üzerinde. Gurbet Kuşları, Üçkâğıtçı’lar, Kötü Yol’a düşenler, Sokakların Çocuğu ve El Kızı olanlar, Evlerden Biri’nde yaşayanlarla olanca gerçeklikleri, çıplaklıklarıyla onun yazdıklarında söyleştiler bizimle. Bir Filiz Vardı dedi hüzünle, Tersine Dünya ile selamladı. Vedat Günyol’un “Bize üç şey getirdi: Kinsiz, herkese açık, cömert yüreğinde insan sıcaklığı; hayat serüveninden sonra da kafasının ışığından bilinç; insana olan sonsuz güveninde umut” dediği Orhan Kemal’in yapıtlarındaki insan ve yaşam gerçekliği, toplumsal yapımıza tutulan anlamlı bir ışıldaktı. Işık Öğütçü’nün kazandırdığı Asım Bezirci’nin eski yılların dergilerini ve gazetelerini didik didik ederek kültürümüze kazandırdığı birçok kitap arasında Tevfik Fikret’in Bütün Şiirleri (3 c.), Nâzım Hikmet’in Tüm Eserleri (8 c.), Bütün Şiirleri (Orhan Veli) de vardır. Orhan Kemal’in oğlu Işık Öğütçü, Bezirci gibi çalışıyor. Orhan Kemal Roman Armağanı’nı sürdürürken Orhan Kemal Müzesi’ni zenginleştirerek yaşatıyor ve babasının tarihine uzanıyor. En küçük bir ipucunu bile değerlendirerek inanılmaz bir sabırla babasının yazdıklarının izinde koşuyor yıllardır. Eski sayfalarda kalmış olan yapıtları gün ışığına çıkararak kutlanası bir iş yapıyor. Büyükbabası Abdülkadir Kemali Bey’in Anıları’nı ve yazılarını (Toksöz 1924) güne getirirken Yazmak Doludizgin’le Orhan Kemal’in şiirlerini, günlüklerini armağan ediyor. Önemli Not!’ta, Bekçi Murtaza’nın Demokrat Parti’nin iktidara gelmesinden sonraki serüveni ve ardından Orhan Kemal’in dergilerde kalmış düzyazıları bir bir akıyor: “Sait’in (Faik) büyüklüğü dilinin sihrinden ileri gelir… Ben, aydınlık, umut dolu, okuduğum zaman bana yaşama sevinci, kötülüklerle savaşabilme gücü veren romanları seviyorum… İnsanoğlunun en büyük düşmanı bilgisizliktir.” Orhan Kemal’in eleştiri ve röportajlarını (Zamana Karşı Orhan Kemal, Orhan Kemal Soruyor), fotoğraflarını (Sessizlerin Sesi), Bilinmeyen Senaryolar’ını, Unutulmuş Öyküler’ini, yarım yüzyıl öncesinde gazetelerde tefrika edilmiş olan Kaybolan Romanlar’ını (Yüz Karası, Uçurum, Kenarın Dilberi), mektuplarını (Eşe Dosta Selam) ilk kez “kitap olarak” sunuyor. Orhan Kemal’e selam Yazdığın son cümleler, “İnandığım doğruların adamı olduğum, böyle yaşadığım, karınca kararınca bu doğruların savaşını daha çok sanatımda yapmağa çalıştım... Kursağıma hakkım olamayan bir tek kuruş dahi girmemiştir” olan seni, 56 yaşında aramızdan ayrılışının 50. yılında (2 Haziran 1970) saygıyla anıyorum Orhan Kemal… Sinafi Trio ‘İho – Ekho’ (Kalan) “İho – Ekho” ilk albüm ama topluluk yeni değil. Sinafi Trio 2014 yılından bu yana Anadolu ve çevresindeki coğrafyanın yerel ve şehirli müziklerini icra ediyor. Muhtelif ülkelerde sahneye çıkmışlar, şarkıları yoğura yoğura kendi öz malları gibi içtenlikle söylemişler. Repertuvarlarında kendilerine ait beste olmamasına rağmen, yaptıkları nefis düzenlemeler ve mükemmel uyumları sayesinde, üç Yunan kadın müzisyenden (vokalde Elena Mudiri Hasiotou, kanunda AsinethFotini Kokkala ve utta Marina LiontouMochament) oluşan Sinafi Trio’nun kendine has bir karakteri var. Türkçe, Yunanca, Azerice, Er menice, Kürtçe ve Süryanice dillerinde söyledikleri şarkıların odağında üç kadının çalgı ve sesi bulunsa da, usta Türk ve Yunan müzisyen dostlarının eşlikleri de azımsanacak gibi değil. İlginç tesadüf; topluluğu kuran üç kadının yolu İstanbul’da kesişmiş. Tutkuları hepsinin âşık olduğu bu şehirde ortaklaşa celallenmiş. Repertuvar keşiflerine, şarkılara kattıkları lezzete bu şehrin manzarası eşlik etmiş; onlar da kentsel mekânı musikiyle birleştirmiş. Albüm adını şarkı söyleyen bir su perisinden alıyor. Sinafi Trio sadece müzik yapmıyor, bir yandan da çilingir masasında demlenircesine ilerleyen ağır bir sohbetin ateşini harlıyor. [email protected] Orhan Osman ‘Buzuki Harmanı’ (On Müzik Yapım) Salgın günleri müzisyenin dünyasında da taşları yerinden oynattı. Kimi evinden canlı yayın yaptı, kimi de kapandı, kayıtlar aldı, albüm çıkardı. Buzuki Orhan Osman çalışkanlar sınıfından; enseyi karartmadan müziğiyle bizi iyileştirmeye çalışanlardan. Yeni albüm “Buzuki Harmanı”, Buzuki’nin karantina şartlarında hazırlanmış sıra dışı çalışması. Bu albümü yapabilmek için kayıtta ihtiyacı olan tüm enstrümanları öğrenmek zorunda kalmış. Ana çalgısı dışında basları, gitarları ve vurmalı çalgıları çalmış. Bununla da yetinmemiş, teknik açıdan da kayıt operatörlüğünü geliştirmiş. Tek kişilik orkestrasıyla elinden gelenin en iyi sini yapmış. İşin tüm zorluğunu bir keyfe çevirmiş; bütün albümü destek almadan bir oyun oynar gibi organik bir şekilde kurgulamış. Bu ev yapımı ürünün en güzel tarafı içtenliği ve duygusal yoğunluğu. O yüzden onun sahnedeki enerjisini burada da duymak kabil. Albümdeki 18 özgün bestenin motifleri İspanya’dan Balkanlar’a, Anadolu’da Romanlara kadar uzanıyor. Müzisyen dünyasının sadece niyet ve samimiyet açısından değil, her yönden örnek portrelerinden biri Buzuki Orhan. Başa dönecek olursak: ne demişler kötü komşu ev aldırır, salgın günleri de insana yeni çalgılar öğretiyor.