27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 6 HAZİRAN 2020 CUMARTESİ S DAMDAKİ evgili okurlar, “Dam Üstünden çocuklu bir kadına vermişti… MİZAHÇI Anılar”da bu haftaki konuğum, birlikte ça 40 yıllık bir yazarın hâlâ belediye oto lışma onuruna erdi büsüne binmesi ve üs ğim mizah ustalarının Cihan DEMİRCİ telik ayakta yolculuk en ilginçlerinden biri yapması ülkeme ve ba olan sevgili Sadık Şendil… Sadık Şendil ger Dam na hiç tuhaf gelmemiş ama gene de içimi burk Üstünden çek bir İstanbul beye fendisi, usta bir senar muştu doğrusu... Yanına yaklaşıp Sadık ağa Anılar2 yo ve oyun yazarıy dı… Toplum onu daha beye “Merhaba” dedikten sonra, ne tarafa git çok, sayısız kez sahne tiğini sordum... Bana; lenmiş, hatta filmi çekilmiş o unu “Evladım, aslında akşam olsun di tulmaz tiyatro oyunu “Yedi Kocalı ye vakit geçiriyorum o yüzden bin Hürmüz”le bilir!.. dim, nereye gittiği pek önemli de Yıl: 1983… O dönemler Müjdat ğil” dedi. Şaşırdığımı görünce de Gezen’in Cihangir’in en tepesin açıkladı: “Cihancım, evladım... Şu de bulunan çatı katı dairesinde ça saatlerde bizim hanımın evde ka lıştığım o güzelim günler... İşyeri bul günü var, ben de böyle çeşit miz; GÜM, yani “Güldürü Üretim li otobüslere binip dolaşıyor ve va Merkezi”... Müthiş bir kadroyla, kit geçiriyorum... Misafirler varken gazetelere mizah sayfaları hazırla eve gitmek istemiyorum çünkü ben dığımız bir dönem. İşte o günler evde salondaki yemek masasının de 70’ine merdiven dayayan sevgi üzerinde çalışıyorum... Şimdi orası li Sadık ağabey de, bizler gibi her kek, kurabiye, börek filan etrafı da gün Fındıklı’dan yaklaşık 200 ba bir sürü kadın doludur... Hayır, ya samak filan tırmanarak Cihangir’in tak odasındaki yatağın üzerine otu tepe noktasındaki bu daireye geli rup yazdığım da oluyor ama o za yordu... manlarda belime müthiş bir ağrı Fındıklı’da Güzel Sanatlar giriyor işte, naparsın evladım!..” Akademisi’nin önünden otobüse İşte Sadık Şendil buydu... 70 ya binmeye hazırlandığım bir gün Sa şında, 40 yıllık ünlü bir mizah us dık ağabeyi otobüs durağında gör tasıydı, senaristti, oyun yazarıydı düm... Üstünden hiçbir zaman ek ve hâlâ bir çalışma odası, onu bıra sik olmayan şık takım elbisesi, kın bir çalışma masası bile yoktu!.. şapkası ve elinde kibarca tuttuğu O zamanlar 20 yaşlarındaydım ve bastonuyla durağın bir köşesinde henüz ailemle oturuyordum... Ben sessizce duruyordu... O anda oto de salondaki yemek masasının büs geldi ve Sadık ağabeyi de o itiş üzerinde çalışıyor ve bu durumdan kakış hengâmesinde benimle aynı hep yakınıyordum, ta ki Sadık ağa otobüse bindi... 70 yaşında olduğu beyin durumunu öğrendiğim o gü ve otobüste boş yer bulunduğu hal ne dek... Gerçek bir İstanbul beye de Sadık abi oturmamış ve yerini fendisinin anısına sevgiyle... l Zafer Temoçin l Cemalettin Güzeloğlu EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ l Murat Sayın l Burak Ergin l Murteza Albayrak l Birol Çün l Zeki Bol l Halit Kurtulmuş Aytoslu l Cem Koç l Oğuz Gürel YÜKSEK YERİLİM HATTI Erdinç UTKU Yandaş medya, “Sekiz sütuna TEKTİP manşet” atıyor. Muhalif medya, “Sekiz sütuna TEKZİP manşet”... H Virüsle mücadele için Kanun Hükmünde KORUR name... H AKP’nin aleyhine çıkan anketler artınca AKP’den “sahte ve hileli anket” açıklaması geldi. Ben ankete anket demem anket benim olmayınca... H Türk Milli Klavye Takımı, rekor kırarak dünya şampiyonu oldu. Biz artık sadece sanal âlemde cirit atıyoruz. Klavye yeni milli sporumuz... l Dr. Kadir Doğruer l Akdağ Saydut CUK Günel ALTINTAŞ Bir yasanın uygulanışının kişiden kişiye değişmesi çok komik oluyor. Bence, bu kahkahaları önlemek için, bir an önce, muhalifler için ayrı, yandaşlar için ayrı yasalar çıkarılmalı! H Bilim Kurulu’nun “65 yaş üstü”ne düşmanlığı acaba kan davası mıdır? H Sürücünün suç işlemesi için konmuş azami hız levhaları kaldırılmadan yeni trafik cezalarını uygulamak soygun olur. l Mehmet Selçuk l İsmet Lokman HÜSREV BEY’İN GÜNLÜĞÜ Günhan AYDIN Tepsideki Mahzun Fasulyeler 1 HAZİRAN: Cüce Ragıp (kendisi tablet kadar zaten) eski tabletini bana bırakmıştı. Sükunet içinde geçen günlerimde ihtiyaç duyduğum bir malzeme değildi, ama kırmak da istemedim kardeşimi; alıp bir kenara koydum. Dün gece münasebetsiz bir saatte aradı; bir hayli bira içtiğini (bende iki parmak rakı içmiştim fasulye ayıklarken), Huzur Kıraathanesi’nde geçen şen günlerimizi ve prafa oynamayı çok özlediğini, ekmeğinin Bundesliga’dan çıkaran emekli tarih öğretmeni İhsan Bey’in Dortmund’daki Norveçli çocuğun aslında bir cyborg olduğunu ısrarla bir ciddiyetle iddia etmesi gibi tutumlarının bile hasretini duyduğunu söyledikten sonra pat diye “senin bir dizin var mı” diye sordu. Önce anlayamadım, bacaklarımdan bahsettiğini sanıp rahatsız oldum, sonra toparlayıp, “yok,” dedim, “bir tepsi ayıklanmış fasulye ile öyle duruyorum...” Bir dizi tavsiye etti, bıraktığı tablete müracaat edebilirmişim, aklım duracakmış... Tableti kurcalarken, alışkın değilim, karşıma hoş bir hanımefendi çıkıp, reklamlarla bölünmeden kesintisiz bir yoga deneyimi vaad etti. Meşakkatli bir arayıştan sonra tavsiye edilen diziye ulaştığımda konusuyla ilgili düşündürücü bir not vardı; “Lyra ve Çiganlar kuzeye giderek cadılar konseyi ve zırhlı bir kutup ayısından yardım ister.” Tepsideki mahzun fasulyelere hitaben “bu yaştan sonra böyle ortamlar beni yıpratır” dedim. Belki de en doğrusu zırhlı bir kutup ayısından yardım istemektir, yine de şimdilik zorlamayalım. Ragıp kusura bakmasın artık. 2 HAZİRAN: İnsan güzel bir şiir okuduğunda rüyasında Romy Schneider’i görmüş gibi olur; ben rüyamda Romy Schneider’i görmüş olmak için şiir okurum. Hangi filmdi hatırlamıyorum, Romy, pencerenin önünde daktiloyla neler yazarken acaba, galiba elma yiyordu ve birden dönüp Michel Piccoli’ye gülümsemişti. En iyisi güzel bir şiir okuyup Romy’i görmek. “Sevmediğim bir sınıfın içine bu beyin kimyası ile doğdum ben.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle