19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL / ASLAN YILDIZ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 5 23 HAZİRAN 2020 SALI İktidarın baroları bölme projesine karşı yürüyen baro başkanlarına polis müdahalesi Savunmaya barikat! İktidarın baroları bölme projesine karşı Türkiye’nin dört bir yanından “Savunma Yü rüyüşü” başlatan baro başkan ları, Ankara’ya girişte polis en geliyle karşılaştı. Kent girişin de baro başkanlarının önüne ba rikat kuran polis, başkanların Ankara’ya girişine izin vermedi. Kalkanlarla baro başkanlarına müdahale eden polisler, zaman zaman bazı başkan ları tartakladı. 1 Ha ziran’daki “Teklif geri çekilmezse de ALICAN ULUDAĞ mokratik hakkımızı kullanırız” bildirisine imza atan Tür kiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, eylemlilik sürecinde baro baş kanlarını yalnız bıraktı. İktidarın, baroların yapısını de ğiştirme çalışmasına karşı “ey lemlilik süreci”ni başlatan ba ro başkanları, 19 Haziran Cuma günü, bulundukları illerden “sa vunma yürüyüşü”ne geçti. Yü rüyüşe katılan 41 baro başkanı, dün sabah Eskişehir Yolu Anka ra Giriş Kapısı önünde buluşa rak kente toplu giriş yapacak ve 11.30’da Anıtkabir’de olacaktı. Ankara Barosu’na bağlı avukat lar da kent girişinde başkanla rı karşılayacaktı. Ancak Anka ra Emniyeti’ne bağlı polisler, gi riş kapısına 500 metre kala baş kanların önünü kesti. Baro başkanlarına darp Yolu trafiğe kapatan polis, başkanların yürümesine kalkanlarla engel oldu. Bu sırada Gaziantep Baro Başkanı Bektaş Şarklı, polis tarafından darp edildi. Polis, İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel ile Kocaeli Baro Başkanı Bahar Gültekin Candemir’e de fiziki müdahalede bulundu. Polisin trafiği aniden açması üzerine baro başkanları kaza tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Başkanlar, bir süre sonra yolun kenarında inşaatı süren bir gökdelenin önünde toplandı. Burada oturma eylemi yapan başkanlara çok sayıda avukat da desteğe geldi. Baro başkanları, öğle saatlerine doğru birkaç kez tekrar yürüme girişiminde bulundu. Çevik kuvvet ekipleri, kalkanlarla yürüyüşü engelledi. Polis, yürütmeme gerekçesi olarak başkanların sosyal mesafeye dikkat etmemesini gösterdi. Avukatlar, aralarına mesafe koyarak tekrar yürümek istedi. Ancak polisler yine engelledi. Bunun üzerine yürüyüşe katılan baro başkanları, polis kalkanları önünde oturma eylemi yaptı. Feyzioğlu’ndan korsan ziyaret Bu sırada 15 baro başkanı da Anıtkabir’de yürüyüş yapan baroları bekledi. İki grup başkan, burada birleşerek Anıtkabir’i ziyaret edecekti. Ancak bu sırada TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Anıtkabir’e gelerek 15 baro başkanı ile Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesini ziyaret etti. Feyzioğlu, CNN Türk’te yürüyüşe ilişkin yaptığı açıklamada, “Yürüyüş yargının sorunlarını çözmek için midir, yoksa başka bir şey için mi” demişti. Sivas Barosu Başkanı Hacı Yılmaz Demir, Feyzioğlu ile görüntü veren 15 başkanın, müdahale olduğunu duyar duymaz Ankara sınırındaki meslektaşlarının yanına geldiğini, görüntünün gayri ihtiyari çekildiğini ve fotoğrafın paylaşımı konusunda uyarılmasına karşın Feyzioğlu’nun fotoğrafı paylaştığını söyledi. Demir, şöyle konuştu: “Bizim amacımız yürüyüş sonrası onları Anıtkabir’de karşılamaktı. Sonrasında polis müdahalesi geliyor denilince tabii ki bir arada olmak, onlara destek vermek zorundayız. Koşa koşa buraya geldik. Metin Başkan’ın paylaştığı fotoğraftan kaynaklı olarak ayrışma veya ikinci bir program söz konusu değil. Hatta şahsım anlamında, Sivas Barosu Başkanı olarak paylaşımda bulunmaması konusunda kendisini uyardım. Ama kendi takdiridir. Kamuoyunda farklı algılanıyor bu durum. ‘Metin Feyzioğlu kendi içinde bir organizasyon yaptı’ diye ama öyle değil. Biz meslek odaklı olarak buraya geldik ve sürece dahil olduk. Bütün başkanlarımız burada şu an.” 15 baro başkanı, ziyaret sonrası Eskişehir yolundaki baro başkanlarına desteğe geldi. NECATİ SAVAŞ DURAKOĞLU: TEK ADAM REJIMINI AFIŞE EDECEĞIZ İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, “Bize Emniyet, buranın başka bir Cumhuriyet olduğunu söylüyor. Bu bize, bu kadar kilometre yürüyüşlerimizin ne kadar haklı olduğumuzu gösteriyor. Bizi Ankara’ya sokmayan zihniyet, neden haklı yürüdüğümüzü ortaya koyuyor. Bu ülkede hukuk mücadelesini sonuna kadar yap maya kararlıyız. Bu tek adam rejimini afişe edeceğiz. Bu görüntü, bunun resmen ortaya çıktığı andır. Bir tespittir. Biz buradan geçeceğiz, bu bilinmelidir” diye konuştu. Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan ise “Bu görüntüler, faşist bir anlayışın, polis devletinin görüntüleridir. Ancak bizler mücadelemizden geri durmayacağız” dedi. IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN FEYZIOĞLU’NDAN SAVUNMA Polis engellemesi sürerken TBMM Başkanı Mustafa Şentop ile görüşen TBB Başkanı Feyzioğlu, görüşmenin ardından şu açıklamayı yaptı: “Ben ve bazı baro başkanlarımız şehir dışından gelen baro başkanlarımızı Anıtkabir’de bekliyorduk. Haberi alınca önce saygı duruşumuzu gerçekleştirdik. Sonra TBB YK üyeleri ve oradaki tüm baro başkanları şehir girişine intikal ettiler. Ben de o andan itibaren Adalet ve İçişleri Bakanlarımızla, Ankara Valimizle, Emniyet Genel Müdürümüzle görüşüyorum. Kimseye zararı olmayan bu yürüyüşün engellenmesinin yanlış olduğunu izah ediyorum.” l ANKARA Dursun: Biat ve itaat yoktur Kayseri Barosu Başkanı Cavit Dursun, anayasada hukuk devleti polis devleti tabirleri olduğuna işaret ederek “İşte hukuk burada, polis devleti ve orada. Biz burada baro başkanları olarak hedefte olan halkımızın hakları için geldik. Bugün yapılmak istenen çoklu baro projesi, anayasal devlete yakışmaz. Tek devlet, tek millet, tek bayrak diyenlerin çoklu baro demesini hayretle karşılıyoruz” dedi. Gazetecilere engel Polis, gazetecilerin görevini yapmasını da engellemeye çalıştı. Amerika’nın Sesi muhabiri Yıldız Yazıcıoğlu, canlı yayında yürüyüşü anlatırken araya giren polis kimlik sormak istedi. Canlı yayında Yazıcıoğlu ile polis tartıştı. Öğleden sonra polis, gazetecilerin bulunduğu alanı bariyerlerle kapatmak istedi. Buna karşı çıkan baro başkanları, “Burada fiili gözaltı yapılıyor. Basın özgürlüğü için barikatın içine biz gireriz. Basını engelleyemezsiniz” diyerek barikatın kurulmasını engelledi. Bunun üzerine polis, avukatlar ile gazetecilerin etrafını bariyerlerle çevirdi. Çadıra da izin yok Ankara Büyükşehir Belediyesi ekipleri, akşam saatlerinde baro başkanlarının bulunduğu alana çadır kurmak istedi. Ancak polis buna da izin vermedi. Öte yandan Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, yürüyüşe izin verilmemesine ilişkin “Anıtkabir ya da bir başka mahale gitmeleri hususunda ve varsa diğer talepleri konusunda kendilerine yardımcı olunacağı ifade edilmiştir. Buna rağmen yürüyüş yapmakta ısrar eden ve bir süre yolu trafiğe kapayan grup, usulüne uygun şekilde kenara alınarak yol trafiğe açılmıştır” denildi. Fırtınada ‘gece’ müdahalesi Avukatların bekleyişi gece saatlerine kadar yağmur altında devam etti. Polis, gece avukatlara tekrar müdahalede bulundu. Polis, avukatlara sert müdahale uygularken basın mensuplarının da görüntü alması engellenmeye çalışıldı. Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, polisin etraflarını çevirdiğini belirterek “Yağmur altında bariyer içine alındık. Polis şefleri, buradan çıkmanıza izin vermiyor. Bu fiili gözaltıdır. Desteğe gelen arkadaşları da bariyerin içine almıyorlar” dedi. Öte yandan Aydın Barosu Başkanı avukat Gökhan Bozkurt eylem yapan baro başkanlarının yemeklerine de el konulduğunu sosyal medyadan duyurdu. Bozkurt, yaptığı paylaşımda “Ankara Barosu’nca buradaki baro başkanları ve meslektaşlar için getirtilen yemeklere el konuldu az önce. Ayıbın, hukuksuzluğun tarihi yazılıyor başkent girişinde” dedi. STK’LERDEN ENGELLEMEYE TEPKİ: Sivil diyalogla sonlandırılmalı n Yargıçlar Sendikası: Anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı engellenmeye çalışılmış, barışçıl bir eylemin üzerine şiddetle gidilmiştir. Hukuk devleti adına çok olumsuz bir olay. Hiçbir makam ve mevkinin, yasa ile düzenlenmiş bu hakkı yok etmeye yeltenmemesi, demokratik hak ve özgürlüklerin kullanılması noktasında ciddi bir ihlal yaratmaması gerekmektedir. Bu tutumdan derhal vazgeçilmeli ve barışçıl eylemin sonuçlandırılması sağlanmalıdır. n Türk Eczacıları Birliği: Baroların, yasalarında yapılmak istenen değişikliğe karşı tepkilerini göstermeleri anayasal hakları ve engellenmemeli. Bu yürüyüşü sonlandıracak olan polis engeli değil, sivil diyalog olmalı. n Mimarlar Odası Ankara Şubesi: Yoksulluğun, işsizliğin, adaletsizliğin, “kimsesizlerin kimsesi”nin savunmasız kaldığı bir süreçte, savunmanın yürüyüşü hepimizin yürüyüşü, Türkiye’de adalet ve demokrasi haykırışıdır. n Aydın Tabip Odası: Meslek mensuplarının ve ülkemizin ihtiyacını yansıtmayan “çoklu baro” ve “nispi temsil” içerikli yasal düzenleme girişimlerine yönelik ülkemizin 41 ilinden Ankara’ya doğru yola çıkan baro başkanlarının yürüyüşünü destekliyoruz. l Haber Merkezi ‘Polisin gerekçesi yok’ Polis barikatı önünde açıklama yapan Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan, bugün çok tarihi bir gün yaşadıklarını belirterek “Bugün kendi illerinden kilometrelerce yolu avukatların ve baroların susturulması, sindirilmesi ve yok edilmesi furyasına karşı yürüyen baro başkanlarını başkentte coşkuyla karşılamak istiyorduk. Ancak burada baro başkanlarının, Ankara’ya girişine müsaade edilmemiştir. Anayasaya aykırı şekilde, suç teşkil edecek şekilde bizzat Emniyet mensupları tarafından engellenmiştir, yürüyüş hakları gasp edilmiştir. Soruyoruz, yazılı bir emir var mı? Yok. Kim bu emri verdi? Cevap verilmiyor. Bırakın yürüyeceğiz diyoruz. ‘Hayır yürüyemezsiniz’ deniyor. En ufak bir gerekçe gösterilmiyor bize” dedi. CHP SÖZCÜSÜ FAİK ÖZTRAK: Yargı tarihinde kapkara bir gün CHP Sözcüsü Faik Öztrak, baroların başkanlarının yürüyüşünün Ankara’da engellenmesini “Bu hem Türk demokrasi tarihinde, hem yargı tarihinde kapkara bir gündür” diye nitelendirdi. Öztrak, partisinin merkez yönetim kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, baro başkanlarının yürüyüşünün engellenmesiyle ilgili özetle şunları dile getirdi: n Adalet yoksa huzur olur mu?: Saray, adaletin terazisinin ayarını bozuyor, 12 Eylül darbecilerinin bile yapmadığını yapmaya hazırlanıyor. Baroları bölüp parçalamaya uğraşıyor. Baro başkanlarının büyük kısmı söz konusu düzenlemeye karşı aynı itirazda bulunuyor. Saray bu sesi duymuyor. Vatandaşın savunma hakkına göz dikilen bir ülkede adalet olur mu? Adaletin olmadığı yerde mülk olur mu? Huzur ve refah olur mu? Baro başkanları tepkilerini dile getirmek için yürüyüş yaptılar. n Kapkara bir gün: Anıtkabir’e gitmek istediler ama başkentin girişinde polis barikatıyla durduruldular. Avukatlar ile kanunsuz emre uyan polisler arasında arbede çıktı. Bu hem Türk demokrasi tarihinde, hem yargı tarihinde kapkara bir gündür. Gerekçe olarak da sadece “Valilik izin vermedi” deniyor. Oysa Ankara Barosu Başkanı’nın açıklamalarına göre valiliğe yazılı olarak bilgi verilmiş. Herhangi bir ret cevabı da gelmemiş. Barışçıl gösteri ve yürüyüş devletin lütfu değil, tüm vatandaşların hakkıdır. Biz CHP olarak hukuk devleti için, savunma hakkı için mücadele veren gerçek hukuk insanlarının yanındayız. n İstişare mekanizması çalıştırılmalı: (Barolarla ilgili tartışmalar konusunda) Ne yapılmak istendiği ilgili STK’lerle paylaşılmalı, önce onların görüşü alınmalıdır. Çağdaş demokrasilerde gördüğümüz bir istişare mekanizmasının çalıştırılması gerekir. l ANKARA DEVLET BAHÇELİ BAROLARI HEDEF ALDI: Güdümlü kaos yürüyüşü MHP lideri Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, baro başkanlarının “savunma yürüyüşünü”, “güdümlü kaos yürüyüşü” olarak nitelendirdi. Bahçeli, “Terörist Demirtaş hakkında Anayasa Mahkemesi’nce verilen hak ihlali kararı, sokakların karanlığında ikbal arayışları, CHPHDPİP’nin (İYİ Parti) tehlike saçan gayri meşru politikaları, dış kaynaklı tehditlere müsait ortam açmaktadır” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet BAKAN GÜL’DEN İTİRAF GİBİ SÖZLER: Teklife biz bile vâkıf değiliz Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, bir TV programında açıklamalarda bulundu. Baro başkanlarının yaptığı yürüyüşün sorulması üzerine Gül, barolarla her zaman “açık kapı diyaloğu” yürüttüklerini, baro başkanlarını dinlediklerini söyledi. Yürüyüş yapan baro başkanları na “Ortaya çıkan hangi şeye karşısınız? Teklif yok, hangi maddesine karşı çıkıyorsunuz? Ortada henüz bizim bile daha vâkıf olduğumuz bir teklif yok” diye seslenen Gül, teklif ortaya çıktıktan sonra herkesin eleştiri ve öneri yapabileceğine işaret etti. l ANKARA ADLİYE ÖNLERİNDE PROTESTO EYLEMLERİ İSTANBUL VEDAT ARIK ‘Savunma susmayacak’ “Savunma yürüyüşü” yapan baro başkanlarının Ankara girişinde durdurularak müdahale edilmesi üzerine Adana, Ankara, Antalya, Hatay, Diyarbakır, Gaziantep, İzmir, İstanbul ve Mersin’in de aralarında olduğu birçok ilde, adliye önlerinde avukatlar destek ve protesto eylemler yaptı. ‘Feyzioğlu istifa’ Taksim’de bulunan baro merkezi önünde cüppeleriyle bir araya gelen İstanbul Barosu avukatları, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Savunma susmadı susmayacak” , “Hak, hukuk, adalet”, “Feyzioğlu istifa” sloganları attı. İstanbul Barosu Başkan Yardımcısı avukat Nazan Moroğlu, “Baro başkanları Ankara’nın girişinde adeta tutsak edildi, Ankara’ya alınmıyorlar. Böyle bir şey olamaz ama Barolar Birliği Başkanı nerede?” diye sordu. İzmir Adliyesi C Blok girişinde toplanan avukatlar adına açıklama yapan İzmir Barosu Başkan Yardımcısı avukat Özgür Yılmazer, “Baroların bugün yaktığı ateş Milli Mücadele’nin Müdafaai Hukuk anlayışının bir devamıdır. Tüm barolar, yurttaşın hukukunu müdafaa etmek azminden bir nebze olsun geri adım atmayacaktır” dedi. Çağdaş Hukukçular Derneği Gaziantep Şubesi ise iktidarın barolardan özür dileyene kadar dönüşümsüz “Onur Nöbeti” tutacaklarını açıkladı. Eylemlerde sık sık “Savunma susmadı susmayacak” sloganları atıldı. Baro başkanlarının darp edilmesi ise alkışlarla protesto edildi. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle