19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: EMİNE BİLGET 3 21 HAZİRAN 2020 PAZAR Türkçe ve sayısal belirleyici Uzmanlara göre LGS soruları geçen yıla göre daha zordu Eğitim uzmanı Hatice Yılmaz, “Bu sene sınavın belirleyicisi Türkçe, matematik ve fen bilimleri olacak. Sınavın geçen yıldan daha zor olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla tam yapan öğrenci sayısı çok fazla olmayacaktır diye düşünüyorum. Ancak unutmayalım ki sınav zorsa herkese zor, kolaysa herkese kolaydır. Kolay bir sınavda en çok istenilen okula örneğin 90 soruda 88 netle giriliyorsa zor bir sınavda aynı okula 80 netle girilebilir. Öğrencilerin sınavın zorluğuna takılmaması gerekir. Özellikle düzenli çalışan öğrenciler için zor sorular daima avantajlıdır’’ dedi. Oğuzkaan Koleji eğitim koordinatörü Hatice Yılmaz ve bölüm başkanlarının değerlendirmeleri şöyle: l TÜRKÇE: Orta zorlukta bir sı nav hazırlanmış. Grafik ve görsel yorumlama sorularında yeni ne sil akıl yürütme gerektiren soru lar kurgulan mış. Diğer sorular da TEOG man tığına yakın bilgi ve kav rama düze yinde sorular hazırlanmış. Süreyi yetiş tirme konu sunda iyi bir sınav örne Hatice Yılmaz ği olmuş. Ay rıca dil bilgisi, yazım kuralları ve noktalama işaretleri konularından gelen soruların oldukça kolay ve basit olduğunu da vurgulamak ge rekir. MEB bu sınavla bilgiden çok üst düzey bilişsel süreçleri sorgu lamış. Müfredat dışı soru yok. Öğ rencilerin en çok A kitapçığı 1,10, 15, 13 ve 6 sorularda zorlanabile ceğini söyleyebiliriz. l İNKILAP TARİHİ: Orta seviyede bir sınav. Yayımlanan örnek sorulara benzer sorular sorulmuş, görsel okuma sorularına yer verilmemiş, paragraf yorumlama ve paragraftan çıkarımda bulunma sorularına yer verilmiş. Öğrencilerin ön bilgilerini kullanarak yorum yapacağı sorulara da yer verilmiş. l İNGİLİZCE: Okuduğunu anlamaya yönelik soruların yer aldığını ve kelime bilgisinin de sorgulandığını görüyoruz. Geçen yıllara göre daha kolay diyebiliriz. l DİN KÜLTÜRÜ: Sorular kolay ve orta düzeyde. Genel olarak yorum soruları çok ön plana çıkıyor. l MATEMATİK: Önceki yıla göre el oyalayan, dikkat gerektiren, ince düşünülmesi gereken sorular. Dört soru belirleyici olacak. (A kitapçığı 9,17,18,19) Bu yıl yapılan sınav genel anlamda orta üstü ve zor diye nitelendirilebilir. l FEN BİLGİSİ: Öğrencilerin en çok zorlanacağı, eleyici sorular A kitapçığında 6, 7, 9 ve 17. Zorluk seviyesi olarak zor seviyede 4 soru, orta seviyede 5 soru var. Geri kalanlar kolay. 290/1 8 0 310/2 0 0 230/1 6 0 290/1 9 0 310/1 6 0 250/1 0 0 200/9 0 280/1 4 0 380/2 0 0 300/1 8 0 290/1 7 0 300/2 0 0 210/1 4 0 300/2 3 0 240/1 5 0 250/1 7 0 220/1 3 0 340/1 7 0 220/1 2 0 250/1 6 0 270/2 1 0 260/1 8 0 TARİHTE BUGÜN 1905: Fransız yazar ve filozof JeanPaul Sartre doğdu. 1934: Soyadı Kanunu kabul edildi. 2010: Gazetemiz imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk’un (85) ölüm yıldönümü. KORONA GÖLGESİNDE HAYALLERİNDEKİ LİSE İÇİN YARIŞTILAR ANTALYA Çocuklar bu yıl kendi okullarında sınava girdiler. Velilerin oturum arasında bahçeye çıkan çocuklarını görme isteği yüzünden bazı okullarda sosyal mesafe hiçe sayıldı, okul kapıları önünde neredeyse izdiham meydana geldi. En stresli sınav FİGEN ATALAY Liselere Geçiş Sınavı (LGS) dün yapıldı. Sınav stresine salgının getirdiği koşullar da eklenince öğrenciler heyecan ve kaygıları çok artmış olarak geldiler okullarına. Acıbadem Ata Ortaokulu çevresinde, sınavdaki çocuklarını bekleyen veliler gruplar halinde sohbet halindeler. Her öğrenci kendi okulunda sınava girdiğine göre haliyle herkes birbirini en az 8 yıldır tanıyor. Yani sohbet hali normal ama normal olmayan “maskeli mesafesizlik’’ durumu. Kimisi tek başına uzakta bekliyor ama çoğunluk yan yana. “Salgın yüzünden dersleri çok saldı, hiç hazırlanmadı”, “Maskeyi çok stres yaptı, çıkarmasam rahat edemem, çıkarırsam ya hastalık bulaşırsa dedi durdu dün gece”, “Sınava giren sayı da çok, iyi okul kazanması imkânsız”, “Kahvaltı da edemedi stresten. Acıkmış mıdır acaba?” kulağıma çalınan cümlelerden. Sınava giren öğrenciler, maske ve dezenfektan kurallarına uyularak sınıflara alındı. Sınavdan çıkan kimi öğrenciler ise ailelerine sarılarak ağladı. Milli Eğitim Bakanlığı 18 bin 139 binada ve 111 bin 918 salonda gerçekleştirilen sınavda sorun yaşanmadığını açıkladı. l DHA ANKARA Hepsi maskeli İlk oturumun bitmesi yaklaşırken veliler okul kapısı önüne yığılmaya başladı. Ellerinde sular, meyveler, simitlerle çocuklarını bekleyen anne babaların, sosyal mesafe hiç umurlarında olmadı. Saat 10.45’te çocuklar bahçeye çıkmaya başladı. Hepsi maskeli olan çocuklar önce sosyal mesafeye dikkat ettiyse de bir süre sonra arkadaşlarıyla gruplar halinde toplanmaya, okul kapısının ardından kendilerini çağıran annebabalarının yanına gelmeye başladı. Görevliler sürekli “maskenizi çıkarmayın, sosyal mesafenizi koruyun’’ anonsları yaptı. Velilere yapılan “kapı önünde kalabalık oluşturmayın’’ uyarısı ise hiç işe yaramadı. Maskeler çıkarılmadı ama hem oturum arasında bahçeye çıkan çocuklar hem de onları bekleyen veliler açısından sosyal mesafeye uyulduğu da söylenemez. KITAPÇIKLAR YARIN Yaklaşık 1 milyon 700 bin öğrencinin girdiği sınavın soru kitapçıkları yarından itibaren okullardan alınabilecek. LGS sonuçları ise 16 Temmuz 2020 tarihinde https://www.meb.gov.tr internet adresinde açıklanacak. ‘TEDIRGIN GIRDILER’ Çocuğu sınava giren Esra Yenalcı, öğrencilerin kaygılarının bu yıl çok katlandığına dikkat çekerek “Zaten çok zorlu bir süreçten geçtiler. Hastalık korkusu, sokağa çıkma yasakları, yüz yüze eğitim olmaması yeterince etkiledi çocukları. Bu yıl sınava daha çok sayıda öğrencinin girecek olmasının yarattığı olumsuzluğa bir de salgın önlemleri eklenince kaygıları çok arttı” dedi. Sınavın bitmiş olmasının velileri çok rahatlattığını söyleyen Yenalcı, “Öğrenciler de rahatladı mı? Emin değilim. Bu sınavın da bir biçimde yapılması gerekiyordu. Çünkü zaten bir yerleştirme sorunu yaşayacak çocuklar, okulların yetersiz olduğunu da biliyorlar. Bu durum da onları tedirgin ediyor’’ diye konuştu. çoğunluğu kadınlar dan oluşur, vs...’ şek lindeki hükümleri öne sürebilir ve bunu ya parken çelişkiye düş tüğünü bilmez.” (İlhan Arsel, Top Din adamının lumsal Geriliklerimizin Sorumluları DİN olumsuz rolü ADAMLARI, Kaynak Yayınları, 3.basım, 1996, s.139) HHH Osmanlı’dan bu yana Müslüman din adamları ne yazık ki toplumsal gelişmenin önünde en büyük engel olmuş ve gene ne yazık ki siyasal güç sahibi olmak için her türlü kötülüğün içinde yer almıştır. HHH “Şeriat ortamında ve din adamının elinde yetişen kişilerin ortak özelliği, birbirine ters, birbirine zıt ve birbirini cehreden (çürüten) şeyleri aynı zamanda benimseyebilmektir. Bundan dolayıdır ki Müslüman kişi, hem bir yandan ‘İslam dini hoşgörü dinidir’ diyebilir ve hem de aynı zamanda Kuran’ın: ‘İslamdan gayrı bir dine inananlar sapıktırlar’ şeklindeki hükmünü benimseyebilir. Bu iki düşüncenin birbirine zıt, tersi olduğunu düşünmez. Hem bir yandan Kuran’ın ‘Dinde zorlama olmaz’ şeklindeki hükmüne sarılabilir ve hem de aynı Kuran’ın, ‘müşrikleri’ (puta tapanları) İslama zorlamak için ‘Müşrikleri öldürünüz’ şeklindeki emrini rahatlıkla uygulayabilir. Bu iki davranışın çelişkili ve bağdaşmaz olduğunu fark etmez. Bir yandan ‘Tanrı dileseydi puta tapmazlardı’ şeklindeki şeriat hükmüne inanırken diğer yandan puta tapanların Cehenneme atılacaklarına dair hükmü doğal ka Yapılması gereken ne? Yapılması gereken çağının çağdaşı olmak ve çağa uymayan hükümleri savunmamak; bu gibi durumlarda anayasal ve yasal görüşlerin yanında yer almak. Diyanet İşleri Başkanlığı ile imam hatip okullarının kuruluş gerekçeleri de yorumsal çağdaşlaşmayı gerektirmektedir: Anayasanın 136. maddesinde, Diyanet İşleri “Genel idare içinde yer alan Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışmayı ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir” hükmü yer almaktadır. HHH 3 Mart 1924 tarihli ve 430 sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu gerekçesinin 4. maddesinin sonunda “İmamlık ve hatiplik gibi dini hizmetlerin yerine getirilmesiyle görevli memurların da ayrı okullar açılacaktır” diye yazar; bu okulların adı imam hatip okullarıdır ve temel amaçları Cumhuriyete bağlı, aydın din adamları yetiştirmektir. Bu amaç anayasanın 2. maddesi ile 136. maddesinde yazmaktadır: “Laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dı bul etmekten geri kalamaz ve bu şında kalarak ve milletçe da iki hükmün çelişir şeyler olduğu yanışmayı ve bütünleşmeyi nu düşünmez. amaç edinerek” imam ve hatip Bir yandan ‘Allah kimi doğru yo yetiştirmek. Daha sonra yasaya la koymak isterse onun kalbini İsla yapılan eklentiler anayasa ve ya miyete açar, kimi de saptırmak is sanın özgün metnine aykırıdır. terse... kalbini dar ve sıkıntılı kılar’ HHH şeklindeki hükme inanır fakat aynı Peki, Diyanet İşleri Başkanlığı zamanda bu hükmün uzatması ‘Al ve imam hatip okulları bu amaç lah, inanmayanları küfür bataklığın lara uygun işlev görmekte mi da bırakır’ şeklindeki satırları doğal dir? Elbette hayır! Günümüzde bulur. Bu iki hüküm arasında çeliş ki işlev kimlikleri ile Diyanet İşleri me olduğunu aklından geçirmez. Başkanlığı ve imam hatip okulları Bir yandan ‘Şeriat dini, kadı 1924 yılından önceki şeyhülislam nı yüceltmiştir, yirminci yüzyı ve medrese kimlikleriyle iş gör lın ulaşamadığı haklara eriştir mekte ve Cumhuriyet için büyük miştir; kadının şahsiyet hakları bir tehlike oluşturmaktadırlar. na saygılıdır, kadın erkek eşitli Diyanet İşleri Başkanlığı, san ğini öngörür’ şeklinde konuşur ki Osmanlı’nın şeyhülislamlık ken diğer yandan: ‘Kadınlar ak ve fetva makamı kimliği ile bü len ve dinen dun yaratıklardır; yük bir sorun oluşturmakta: Hü erkeklerin kadınlardan üstün de kümetin yasadışı işlerine şeria receleri vardır; iki kadının tanık tı referans alan fetvalarla meşru lığı bir erkeğin tanıklığına bedel iyet (!) kazandırmak çabası için dir; mirasta erkeğin payı iki dişi dedir. Bilim alanına giren konu nin payı kadardır; namazı bozan larda dinci yorumlar yapmaktan eşek, kara köpek, domuz ve ka çekinmemektedir. 12 milyon li dındır; kadınlar insanın karşısına ralık bütçesini görev dışı işlerde şeytan gibi çıkarlar; Cehennemin kullanmakta. 20 HAZİRAN CUMARTESİ 41 BİN 112 1248 22 1312 2 MİLYON 904 BİN 744 186 BİN 493 4927 781 318 158 BİN 828 KAYIP TAHMINI KITAPÇIKLARI İBB’den 39 ilçe için deprem raporu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Düzce ve Gölcük depremlerinden edinilen deneyimler ışığında, deprem tehlikesi ve riskleri yeniden ele alınarak, 39 ilçe için ayrı ayrı ‘İlçe Olası Deprem Kayıp Tahmini Kitapçıkları’ hazırladı. Kitapçıklarda, olası bir depremde her mahallede kaç binanın hasar göreceği, olası can kayıpları ve yaralanmaların sayıları ile altyapı hasarlarının ne boyutta olacağı anlatılıyor. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü işbirliğiyle hayata geçirilen kitapçıklar sayesinde, her bir ilçeye özgün sorunlar teşhis edildi. Kitapçıklarda, Fatih’te 15 bin, Sultanbeyli’de 45 bin yapıda orta ve üstü hasar meydana gelmesi beklenildiği, Avcılar’da 35 bin, Esenyurt’ta 67 bin hane için, geçici barınma ihtiyacı ortaya çıkacağı yazıldı. Kitapçıklara, https://depremzemin.ibb.istanbul/ guncelcalismalarimiz web sitesi üzerinden ulaşılıyor. l Haber Merkezi ICOPAL SHINGLE SİSTEM Avrupa’nın öncü shingle markası Icopal’in en yeni teknolojilerle ürettiği, zorlu hava koşullarına dayanıklı shingle ve tamamlayıcı sistem bileşenleri: Yağmur derelerinden, baca diplerine her ayrıntısı çözülmüş, estetik shingle çatı sistemi. bmigroup.com/tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle