19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 2 HAZİRAN 2020 SALI EDİTÖR: ALPER İZBUL HABER CHP’li Çakırözer’den gazetemize gönderilen tekzip ve ilan kesme cezasına tepki ‘Basın infaz kurumu’ CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, gazetemize gönderilen tekzip ve ilan kesme cezasını eleştirerek “Cumhuriyet’in manşetleri, birinci sayfası gerçek haberlere bizzat Altun tarafından gönderilen tekzip kararlarıyla dolu” dedi. Gazetemizin dünkü ve önceki günkü birinci sayfalarını gösteren Çakırözer, “İşte bu görüntüler, basın özgürlüğünün, gerçeklerin nasıl susturulmak istendiğinin, sansürün kanıtıdır. Basın İlan Kurumu ‘basın infaz kurumu’na dönüşmüş durumda” dedi. Çakırözer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısı ile mayıs ayına ilişkin Basın Özgürlüğü Raporu’nu açıkladı. Mayıs ayında gözaltına alınan üç gazeteciden ikisinin tutuklandığını söyleyen Çakırözer, koronavirüs salgını döneminde gazetelerin tirajlarının büyük oranda düştüğünü aktardı. Çakırözer, “Gazetelerin yaşadığı maddi sıkıntılar, gazetecilere yönelik hukuki süreçlerinin yanı sıra basının özgürce işini yapmasını sağlamaktan sorumlu devlet kurumları olan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, RTÜK, Basın İlan Kurumu (BİK) da basını hedef alan müdahalelerini salgına rağmen sürdürmekte” dedi. Gazetemizin, “Cumhur başkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un Kuzguncuk’ta kiraladığı vakıflara ait arazide izinsiz yaptırdığı çardak ile şöminenin de içinde bulunduğu peyzaj çalışmalarının İstanbul Büyükşehir Belediyesi zabıta ekipleri tarafından yıkılmasına” ilişkin haberine gelen tekzipleri gösteren Çakırözer, “Cumhuriyet’in manşetleri, birinci sayfası, BirGün gazetesinin iç sayfaları gerçek haberlere bizzat Altun tarafından gönderilen tekzip kararlarıyla dolu. İşte bu görüntüler, basın özgürlüğünün, gerçeklerin nasıl susturulmak CHP’li Çakırözer, gazetemizin yayımladığı tekzipleri gösterdi istendiğinin, sansürün kanıtıdır” ifadelerini kullandı. ‘Tek adam’ vurgusu Gönderilen tekzip kararlarının, ilan kesme cezalarının ve yayın durdurma cezalarının haber alma hakkına darbe olduğunu söyleyen Çakırözer, “BİK kendini savcı yerine koyup başlık içerik denetimi yapıyor, ilan ambargosu uyguluyor. Cumhuriyet, Evrensel, BirGün gazetelerine sadece mayıs ayında toplam 47 gün ilan ambargosu kararı alındı. Basın İlan Kurumu, ‘basın infaz kurumu’na dönüşmüş durumda. Tek adam ne istiyorsa o yazılsın istiyorlar” dedi. Çakırözer, “MİT mensubunun ifşa edilmesi” gerekçesiyle tutuklanan, aralarında gazetemiz yazarı ve OdaTV Haber Müdürü Barış Terkoğlu ve OdaTV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan’ın da bulunduğu gazetecilerin tutukluluklarının “salgın gerekçesiyle 100 bin hükümlünün tahliye edildiği bir süreçte” devam ettiğini belirtirken, “Ayrıca tecrit durumları sürüyor. Pehlivan’ın tutuklandığı sırada karşılaştığı darp görüntüleri ortaya çıktı. Milyonların izlediği olayda mahkeme hâlâ çıkıp yok böyle bir şey diyebiliyor. Meslektaşlarımız bir an önce serbest kalmalıdır” ifadelerini kullandı. ‘Anadolu basınına destek’ Çakırözer, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına karşın haber sitelerinin tamamına erişim yasağı getirilmesini eleştirirken, Anadolu basınının da zor süreçlerden geçtiğini kaydetti. Basın örgütlerinin Anadolu basını için istediği destek paketlerinin bir an önce çıkarılmasını isteyen Çakırözer, “Birçok sektöre tanınan özel krediye ulaşım hakkından gazetelerin de faydalanması sağlanmalıdır” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Sağlık Bakanlığı’nın 2020 yılının ilk 4 ayında yaptığı harcamaları Hazine Bakanlığı açıkladı Afrika’ya 20 milyon lira SENA YAŞAR Sağlık Bakanlığı 2020’nin ilk 4 ayında; Nijerya, Somali, Sudan ve Bangladeş’teki hastane projelerine toplamda 20 milyon 868 bin TL harcadı. 20 milyonun 3 milyonuyla Bangladeş’e sahra hastanesi yapıldı. Ayrıca, AKP’nin 2003 yılında başlattığı Sağlıkta Dönüşüm Projesi için ise 4 ayda toplam 19 milyon 982 bin TL harcama yapıldı. Hazine ve Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı’nın 2020’nin ilk 4 ayındaki bütçe giderlerini açıkladı. Şehir hastanelerine 4 ayda ödenen 2.5 milyar TL’lik kira bedelinin yanı sıra, şu harcamalar da dikkat çekti: n Sudan Nyala Türk Hastanesi Projesi’ne 4 milyon 583 bin 570 TL, MogadişuSomaliTürkiye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Projesi’ne 9 milyon 435 bin 264 TL, NijerTürkiye Dostluk Hastanesi Projesi’ne 3 milyon 147 bin 879 TL, Bangladeş Sahra Hastanesi’ne 3 milyon 702 bin 271 TL ödendi. n Yeşilay’a 148 milyon 548 bin 420 TL’lik yardım yapıldı. n Sağlık Hizmetleri Temel Yasası’nın maddesine göre “Türkiye’de tedavi talebinde bulunan ve bu talepleri Dışişleri Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı tarafından uygun görülen yılda en fazla dört yüz yabancı hastanın tedavisi” için 1 milyon 479 bin 959 TL harcandı. Sağlıkta Dönüşüm’e 17 milyon lira n AKP hükümeti tarafından 2003 yılında başlatılan “Sağlıkta Dönüşüm Projesi” kapsamında, proje için 17 milyon 138 bin 584 TL, proje hizmetleri için ise 2 milyon 844 bin 167 TL olmak üzere toplamda 20 milyon liraya yakın harcama yapıldı. n Türkiye Sağlık Enstitüsü Başkanlığı’na 12 milyon 732 bin TL’lik ödeme yapıldı. n Cumhurbaşkanı yetkisince onaylanan sağlık alanındaki ikili anlaşmalar gereğince yapılan tedavilere ise toplamda 3 milyon 439 bin 990 TL harcandı. l ANKARA GELECEK PARTISI LIDERI: ONLARIN TUZU KURU Davutoğlu’ndan iktidara Aytekin Kaya İYİ Partili başkana saldırı Aydın’ın İncirliova Belediye Başkanı İYİ Partili Aytekin Kaya, önceki gün İncirliova Zafer Mahallesi’nde annesinin evinin önünde iki belediye personeli ile İncirliova Ülkü Ocakları’nın eski başkanı Volkan Baytaş ve Yiğit Erin’in saldırısına uğradı. Saldırı nedeniyle Kaya’nın ayağı incinirken, yanında bulunan iki belediye çalışanı da darp edildi. İki tarafın da birbirinden şikâyetçi olduğu kaydedilirken, saldırganlardan Volkan Baytaş’ın daha önce belediyede çalıştığı ve Kaya tarafından işten çıkarıldığı belirtildi. Saldırının ardın dan açıklama yapan Aytekin Kaya, “Bu olayların nedeni göreve geldikten sonra benden önceki belediye yönetiminin yaklaşık 700 milyonluk yolsuzluklarını ortaya çıkarmamdan kaynaklanıyor. Hiç kimseden korkumuz ve çekindiğimiz bir şey yok. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunduk. Bu da birilerini rahatsız etti, ediyor” dedi. Olay sonrasında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener başta olmak üzere İYİ Parti ve CHP’li birçok siyasinin Kaya’yı arayarak geçmiş olsun dileklerinde bulunduğu da bildirildi. l İç Politika HDP’DEN, KUTUPLAŞTIRMAYA KARŞI TOPLUMSAL ITTIFAK ÇAĞRISI ‘Man Adası’ göndermesi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yakınlarına ait Man Adası’ndaki şirkete 15 milyon dolar gönderildiği iddiasını anımsatan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Birileri de kalkıp insanlar Türkiye’ye güvenip paralarını Türk bankalarında ve kayıt içinde tutacaklarına Man Adası veya Malta gibi yurtdışı vergi cennetlerindeki gizli hesaplarda mı tutsaydı?” dedi. Davutoğlu, haftalık olağan değerlendirme toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. “Ekonomi yönetiminde cehalet diz boyu” diyen Davutoğlu, Erdoğan’ın oğluna, kardeşine ve özel kalem müdürüne ait Man Adası’ndaki şirkete 15 milyon dolar gönderilmesi iddiasına da değinerek “Bunların yedikleri, giydikleri, içtikleri, banka hesapları, okudukları okullar; hepsi yurtdışında hepsi yabancı. Onların tuzu kuru tabii. Ama kalkıp kahve muhabbeti düzeyinde ithalat ve ihracat analizleri yaparlar. Bu ekonomi yönetimi ne yazık ki liyakatsizliği ve ciddiyetsizliğiyle Türk iktisat tarihine geçecektir. Birileri de kalkıp ‘İnsanlar Türkiye’ye güvenip paralarını Türk bankalarında ve kayıt içinde tutacaklarına Man Adası veya Malta gibi yurtdışı vergi cennetlerindeki gizli hesaplarda mı tutsaydı’ diye sorarsa ne cevap vereceksiniz?” ifadelerini kullandı. l ANKARA/ Cumhuriyet Yeni dönemin birlik stratejisi HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar dün partinin İstanbul İl Başkanlığı’nda düzenledikledikleri basın toplantısı ile yeni döneme ilişkin stratejilerini kamuoyuyla paylaştı. Toplantıda konuşan Buldan, “İktidarın derinleştirdiği sömürü, talan ve ayrımcılık toplumumuzu sürekli kamplaştırıyor. HDP’ye yönelik tüm saldırıları, siyasi kırım girişimlerinin nedeni partimizin hedeflere ulaşmasındaki kararlılığıdır. Meclis’i etkisizleştiren, kayyım zihniyetine teslim eden bir diktatörlük inşasını hedefleyen anlayışa biz boyun eğmiyoruz” dedi. Sancar da “Onurlu bir yaşam için mücadele ediyoruz. Hiçbir baskıyı kabul etmiyoruz. Düşüncelerimizi özgürce yaşamakta kararlıyız. Kötü muameleye maruz kalma, horlanma ve hakarete uğramaya karşı çıkıyoruz. Eşitlik, özgürlük ve adalet çerçevesinde mücadele ediyoruz. Krizin kaynağı, maddi ve manevi imkânların doymak bilmeyen bir azınlı ğın kâr hırsına teslim edilmesidir. HDP bu gidişe son vermek üzere halklarımızın ilmek ilmek ördüğü toplumsal ittifakı yeniden kurmaya çağırıyor” ifadelerini kullandı. ‘9 maddelik çağrı’ Tüm demokratik ve toplumsal muhalefet güçlerinin de eşitlik, özgürlük ve adalet için bir araya gelmeye çağırıldığı 9 ilke şöyle; “Hep birlikte hak, hukuk ve adalet. Demokratik anayasa. Demokrasi. Kürt sorununda demokratik çözüm. Uluslararası ilişkilerde müzakere ve diyaloğa dayalı barışı esas alan dış politika. Herkes için aş ve iş olanağı. Kadınlar için her türlü şiddet ve ayrımcılığın sona erdirilmesi. Gençlerin önünü açan eğitim, istihdam ve gündelik hayata dair konularda söz, yetki ve karar sahibi kılan düzenlemeler. Doğayı ve yaşam alanlarını koruyan politik yönelim.” l İç Politika AKP’Lİ YOZGAT BELEDİYESİ SEVDA NOYAN’IN İFADESİ 7 çalışan ‘zimmet’ iddiasıyla gözaltında AKP’li Yozgat Belediyesi’nde Mülkiye müfettişleri ve Sayıştay denetçilerince 20162018 yıllarına ait gelir giderlerde yapılan inceleme sonucu 7 personel, “zimmet” suçu iddiasıyla gözaltına alındı. Müfettişlerce tutulan raporlar, Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim edildi. Savcılık incelemesinin ardından 7 çalışan hakkında “zimmet” iddiasıyla gözaltı kararı verildi. Yozgat Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından düzenlenen operasyonla gözaltına alınan 7 belediye çalışanı Emniyet’e götürüldü. l İç Politika ‘Amacım kamusal düzeni korumaktı’ Bir TV programında “15 Temmuz kursağımızda kaldı, benim listemde bizim sitede 35 kişi var” diyen ve hakkında soruşturma başlatılan Sevda Noyan’ın ifadesinin ayrıntıları ortaya çıktı. Noyan, ifadesinde, “Beyanlarım 15 Temmuz’un üzerimde oluşturmuş olduğu travmalar ve keskin acılar nedeniyle söylenmiş sözlerdir. Bu sözlerimle kamusal düzeni korumak adına bir şeyler söylemeye çalışmıştım ancak çarpıtıldı. O sözleri boş bulunarak söyledim. İstemsiz olarak söylemiş olduğum sözlerden dolayı üzgünüm, milletimizden özür dilerim” dedi. l Haber Merkezi Çok ciddi bir uyarı: Haziranda yüksek bulaşma öngörüsü Simülasyon, toplumun pek alışık olmadığı bir terim. Bir olayın “benzeri”ni yapmak, veya benzetim. Bilimsel bir yöntem ve öngörüler sunuyor. Bir olay veya durumun nasıl gelişeceği kestirilmekte veya bir durumun mümkün olduğu kadar aynısı “benzetilerek” canlandırılmakta. Mesela uçak “simülatörleri”, pilotların havada uçaktaymış gibi uçuş/ deneme yapmalarını sağlar. Hava tahminlerinde de çok hacimli “benzetim programları” işler. Bugünkü koşullar sürdüğü sürece nüfus dinamikleri nasıl olacak 10 50 yıl sonra gibi demografik benzetimler yapılır. Tüm bilim alanlarında kullanılır. Tabii ki yeni koronavirüsün nasıl gelişeceği konusu da iyi bir benzetim programıyla yakın geleceğe ışık tutucudur. Bilim Akademisi’nin sitesi Sarkaç’ta yeni koronavirüs üzerine bir simülasyonöngörü yayımlandı. Yazarları Özgür Ertunç, M. Pınar Mengüç ve Reyhan Diz Küçükkaya. Uyarıcı buldum, 1 Haziran’dan itibaren toplum yeni sosyal ve ekonomik ilişkilere sokulduğuna göre, acaba geçmiş 3 aylık deneyim göz önüne alırsak, koronavirüsün bulaşma olasılıkları nedir, merak etmez misiniz? Dünkü yazımdan sonra, bu makalenin ana hatlarını paylaşıyorum. Salgın nasıl dalgalanacak? Yazarlar, 1 Haziran’dan itibaren girilen yeni ekonomiksosyal düzende salgının artacağını öngörüyor. Ve diyorlar ki eğer temmuz veya ağustosta yeni normalleşme başlatılsaydı, salgın daha kontrol altına alınabilir olacaktı. Haziranda “günlük hasta sayısı günlük hasta sayısı martın ikinci yarısındaki seviyeye ulaştığında sert önlemlerin alınmasını” öngörüyor. Eğer bu önlemler 1 hafta gecikirse simülasyon “Mart ayında başlayan salgından daha büyük boyutlu bir salgının yaşanacağını” gösteriyor. Yani, yorumlarsam, martta başlayan nisan hızla yükselen yüksek salgın oranlarını aşacak bir durum tehlikesine işaret ediliyor. Hemen önlemler alınmazsa! Bundan anlaşılacak olan, yeniden kısıtlamalara gidilmesi zorunluluğu. Haziran sonuna doğru, mart ayındaki salgın durumu aşılabilir. Fakat ekonomik ve sosyal açılmaya karar vermiş siyasi iradenin, yeniden bir kapanmaya gitmesi beklenmemeli. Yapabileceği tek şey, açılım uygulamalarında çok sert önlemleri de dayatması ve sıkılaştırması olabilir. Böyle bir durumda, iktidarın elinde 18 yaş altı ve gençler ve 65 yaş üstü insanlar yine kapalı tutmayı sürdürmek olasılığı kalıyor ki, bu giderek uygulanamaz bir önleme dönüşebileceğini yani bu kesimlerin bu önlemlere artık çoğunlukla uymayacağını kestirebiliriz. Önlemlerin 2 veya 3 hafta gecikmeyle alınması durumunda ise salgın kontrolden çıkabilir. Simülasyonda gelişmeler yüzde 95 güvenilir verilerle izlenebiliyor. Saptanamayan hasta 30 katı Simülasyon “tespit edilmediği halde hastalığı geçirip iyileşen (bağışıklık kazanmış olabilecek) hasta sayısını, tespit edilen sayının 3.54.5 katı arasında olabileceğini” öngörüyor. Peki, saptanmayan ama ortalıkta dolaşan hasta /vaka sayısı ne kadar? Bu sayı “hastalığın en tepe noktasında 30 katına ulaşabiliyor.. Bu saptama asemptomatik hasta oranının çok yüksek olduğunu” gösteriyor ve araştırmacılar bu durumu buzdağına benzetiyor. Başka önemli bir saptama daha var: Haziran başında yeni döneme girerken, ortalıkta serbest gezen tanınmayan bulaştırıcı sayısı, mart ayının ortasındaki bulaştırıcı hasta sayısı kadar. “Bu kişiler, haziran başında gerçekleşecek normalleşme ile ikinci bir dalganın oluşmasının ana nedeni olacak”. Vefat sayısında artış Yeni dönemin yükselen dalgasını 15 Haziran’dan sonra göreceğiz, uyarı var: “Devlet, bir hafta gecikme ile nisan ayındaki gibi yasakları devreye sokarsa mayıs sonundaki seviyeye ulaşmak için Eylül 2020’yi beklemek gerekecek.” Mayıs sonunda 5 bin seviyesindeki vefat sayısı, 8 bin11 bin aralığına sıçrıyor! Saptanan “hasta sayısı 20 civarında olduğunda dahi, serbest dolaşan ve bulaştıran sayısı 2001000 arasında.” Dikkat: Haziran normalleşmesinde “Üç hafta gecikme ile getirilecek sokağa çıkma yasakları, vefat sayısını 20 bin bandına taşıma potansiyeline sahip.” Herkese önemli uyarılar var: Yükselen dalgalar kaçınılmaz. Bu da eğitimde ekonomide vb. derin sonuçlar yaratır. İktidar uyarılıyor: Yükselen dalgayı gördüğünüzde hemen kısıtlamalara gidin.. Kamu ve özel kurumlar, uzun vadeli planlarını olası dalgalanmalara göre yapmalı.. hastane dışında sistematik örneklemelerle yapılacak çok sayıda test ile hasta tespiti yapın. İnsanlar asla önlemleri elden bırakmamalı. Normalleşmede toplu taşıma araçlarında bulaşma riski nasıl en aza indirilecek? Okul ve üniversiteler nasıl güvenli hale getirilecek? Aynı durum, camiler ve uzun yolculuklar için de geçerli, bu sorulara verilecek olumlu yanıtlar, bulaşmanın boyutlarını belirleyecek. (https://sarkac.org/2020/05/turkiyedecovid19salgininormallesmesurecivedalgalanmalar/) Şişli Endüstri Meslek Lisesi’nden almış olduğum diplomamı kaybettim. Hükümsüzdür. SERKAN YILDIRIM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle