18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 25 MART 2020 ÇARŞAMBA AKP’nin MHP ile uzlaştığı teklif geçerse çok sayıda cinsel suç faili de tahliye olacak Cinsel suçlara af ısrarı AKP’nin muhalefet partilerinin görüşüne sunduğu infaz paketinde uyuşturucu ve cinsel suçlarda infaz oranının yüzde 75’ten (dörtte üç) yüzde 67’ye (üçte iki) düşü rülmesi ve bu suçların bir kereye özgü getirilecek 3 yıllık denetimli serbestlik hükmünden yararlandırılmasnın öngörülmesi tartıemine şılıyor. AKP’nin muhalefekaplan tin itirazlarına rağmen geri adım atmaması ve düzenlemenin TBMM’den bu şekilde çıkması durumunda cinsel suçlarla ilgili olarak tablo şöyle olacak: n Cinsel saldırı suçu: Türk Ceza Yasası’nın ‘cinsel saldırı’ suçunu düzenleyen 102. maddesinin “fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on iki yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur” hükmünü düzenleyen ikinci maddesinden hüküm giyenler de indirim kapsamına alınıyor. Buna göre en az 12 yıl verilecek bir cezanın infazı, 9 yıl yerine 8 yıl olarak uygulanacak. Cezasının bitmesine 3 yıl kalanlar infaz paketinin çıkmasıyla tahliye edilecek. n Çocukların cinsel istismarı: Türk Ceza Yasası’nın ‘çocukların cinsel istismarı’ başlıklı 103. maddesine göre çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi 8 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor. Paketin çıkması durumunda 8 yıl hapis cezası alan bir hükümlü, 6 yıl yerine 5 yıl 3 ay, 15 yıl ceza alırsa 11 yıl yerine 10 yıl cezaevinde yatacak. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası veriliyor. İnfaz paketine göre, bu suçtan 1 Mart’ta 3 yıl ceza alan bir kişi denetimli serbestlik süresi 3 yıla çıktığı için hemen tahliye olacak. Tüm bu suçlarda cezaevinde halen yatan hükümlülerden yapılacak infaz indiriminden sonra 3 yıl süresi kalanlar tahliye edilecek. Çocukların cinsel istismarında ölümüne neden olanlara verilen ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası 39 yıl, ömürboyu hapis cezasının infazı da 33 yıl olarak uygulanıyor. Bu sürelerde herhangi bir indirim öngörülmüyor, ancak cezasının bitmesine 3 yıl kalanların tahliyesinin önü açılıyor. n Reşit olmayanla cinsel ilişki: Türk Ceza Yasası’nın ‘reşit olmayanla cinsel ilişki’ başlıklı 104. maddesine göre, suçun mağdur ile evlenme yasağı bulunan kişi ya da evlat edinme öncesi bakımını üstelenen kişi tarafından işlenmesi durumunda 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası veriliyor. İnfaz paketinde, bu suç da dörtte üç yerine üçte ikilik indirim ve 3 yıllık denetimli serbestlik kapsamına alınıyor. n Erken yaşta evlilikler de kapsamda: Pakette, cinsel istismar suçlarının kapsama alınması, AKP’nin bir süredir çalışmalarını sürdürdüğü erken yaşta evliliklere af getirilmesine ilişkin çalışmalarını da ilgilendiriyor. Tam olarak bir af olmasa da bu suçtan hüküm giyenlerin cezaları düşecek, cezalarının bitmesine 3 yıl kalanlar tahliye edilecek. l ANKARA CHP, ‘kırmızı çizgilerini’ AKP HEYETİNE anlattı MAHMUT LICALI CHP; infaz düzenlemesinde uyuşturucu ticareti, cinsel suçlar ve kadına şiddet suçlarının kapsam dışı olması konusundaki hassasiyetini AKP heyetine iletti. CHP kaynakları infaz düzenlemesine bu kapsamda olumlu katkı vermek istediklerini bildirirken, iki parti arasında mutabakat sağlanması amacıyla görüşmelerin devam edeceği belirtildi. İnfaz düzenlemesiyle ilgili olarak AKP heyeti dün CHP heyetiyle görüştü. Görüşmede, CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, CHP Grup Başkanvekilleri Engin Özkoç ve Engin Altay, milletvekilleri Bülent Tezcan, Zeynel Emre, Alpay Antmen ve Murat Emir de yer aldı. AKP heyetinde ise AKP Grup Başkanvekilleri Mehmet Muş, Cahit Özkon ile AKP milletvekilleri Ali Özkaya ve Yılmaz Tunç bulundu. Görüşmeye katılan AKP ve CHP temsilcilerinin aralarında birer koltuk boşluk bırakarak oturduğu gözlendi. Edinilen bilgiye göre AKP ile CHP arasındaki görüşme bilgi notu üzerinden gerçekleşti. Görüşme kapsamında ortak bir mutabakat arayışının amaçlandığı belirtilirken, görüşmelerin devam etmesi kararlaştırıldı. İki parti arasında yapılan ilk görüşmede düzenlemeyle ilgili henüz kesinleşen bir karar olmadığı belirtilirken; CHP heyetinin hassasiyetlerini anlattığı öğrenildi. CHP’liler cinsel suçların tamamı; kadına karşı şiddet suçları ve uyuşturucu suçlarının infaz düzenlemesinin kapsamı dışında olması gerektiğini dile getirdi. CHP heyeti ayrıca düzenlemenin tamamen hükümlülere yönelik olduğunu, tutuklulukla ilgili de düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu bildirdi. CHP’liler; tutuklu gazetecilerle ilgili iddianamelerin ivedilikle hazırlanması gerektiğini dile getirdi. Örgütlü suçlar ve terörle mücadele yasasının yanlış yorumlanması nedeniyle ciddi mağduriyetler yaşandığına dikkat çeken CHP heyeti; Osman Kavala’nın durumunu örnek gösterdi. l ANKARA CHP’Lİ ENGİN ÖZKOÇ: Haksızlıklar giderilmeli CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç TBMM’de düzenlediği basın toplantısında infaz düzenlemesi konusunda AKP heyetiyle yapılan görüşme hakkında bilgi verdi. CHP’li Özkoç, uyuşturucu, cinsel suçlar ve kadına şiddet konularında hassasiyetlerini AKP’ye ilettiklerini ifade etti. Terörle mücadele yasasının uygulanmasında ortaya çıkan sorunlar nedeniyle yaşanan haksızlıkların giderilmesi için bir adım atılması gerektiğini dile getiren Özkoç, “Düşünceleri nedeniyle tutuklu olan gazeteciler, akademisyenler ve iktidar muhaliflerine yönelik de düzenleme olması gerektiğini bildirdik” diye konuştu. Özkoç, CHP’nin önerilerini içeren çalışmaları AKP’ye ileteceklerini ve hafta içinde tekrar bir görüşme daha gerçekleştirileceğini ifade etti. l ANKARA/Cumhuriyet iğneli fırça zafer temoçin İYİ PARTİ’DEN Üç KONUDA ŞERH ‘Cumhur’ uzlaştı SELDA GÜNEYSU Türkiye’deki koronavirüs vakalarındaki artışın ardından AKP’nin yeniden raftan indirdiği ceza infaz yasası ile ilgili çalışmalar kapsamında, Cumhur İttifakı’nın iki bileşeni, önceki akşam yeniden bir araya geldi. Görüşmede MHP kanadı, “AKP’nin çalışmasına tam destek vereceği, cezaevlerindeki yoğunluk ve artan koronavirüs vakalarının aksi takdirde milli güvenlik sorununa dönüşeceğini” belirtirken “örgütlü olmayan terör suçlarına karşı da çalışmada dikkatli davranılması gerektiği” uyarısında bulunduğu kaydedildi. MHP’li heyetin AKP heyetine “MHP’nin kırmızı çizgisi terör suçlarıdır. Düzenlemede bırakılacak en ufak bir açık, terör örgüt mensuplarına yarayabilir. Bu nokta üzerinde hassasiyetle yaklaşılmak zorunda. Terör suçlarına, hangi kapsamda olursa olsun, infaz indirimi olmaz” dediği de kaydedildi. AKP kanadının da “MHP’nin uyarıları doğrultusunda teklifi TBMM’ye sunmadan önce bir kez daha elden geçireceği” kaydediliyor. MHP’nin hukuk işlerinden sorumlu genel başkan yardımcısı Feti Yıldız da sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, teklife ilişkin şunları kaydetti: “Bu kanun teklifi ay sonuna kalmaz, yasalaşır. 75 bin kişi tahliye olur. Ardından bir infaz ertelemesi getirilirse bu sorun büyük oranda çözülür.” AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan da infaz düzenlemesine ilişkin, “Siyasi partilerle görüşmeleri tamamladıktan sonra teklifi en kısa sürede vereceğiz. Bu hafta Meclis’e sunmayı, önümüzdeki hafta da gündeme getirmeyi planlıyoruz” açıklamasını yaptı. l ANKARA Cinsel suç, terör ve uyuşturucu suçları SELDA GÜNEYSU AKP, infaz düzenlemesiyle ilgili MHP ile görüşmelerin ardından dün muhalefetin kapısını çaldı. Bu kapsamda, AKP heyeti, İYİ Parti grup başkanvekilleri Müsavat Dervişoğlu ve Lütfü Türkkan ile partinin hukukçu milletvekilleri Feridun Bahşi ile Ayhan Erel ile görüştü. Edinilen bilgiye göre AKP heyeti görüşmeye, “teklifle değil, iki sayfadan oluşan bilgi notuyla” geldi. İYİ Parti kanadından bu duruma “Böylesine önemli bir konuda TBMM’den uzlaşı istiyorsunuz. Ancak bilgi notuyla karşımıza geliyorsunuz” tepkisinin gösterildiği ifade edildi. Görüşmede İYİ Parti kanadı “cinsel saldırı, taciz, tecavüz, çocuklara yönelik işlenen her türlü cinsel suçlar, terör ve uyuşturcu suçları”nın altını çizdi. İYİ Parti’nin düzenlemeyi enine boyuna inceleyeceği ve ondan sonra AKP’yle “yeniden temas kuracağı” da ifade edildi. l ANKARA Takipsizliğe itiraz AKP’li Ünal’ın evinde ölen Nadira Kadirova ilgili soruşturmada takipsizlik verilmişti ALİCAN ULUDAĞ AKP İstanbul Milletvekili Şirin Ünal’ın evinde intihar ettiği öne sürülen Özbekistan Vatandaşı 23 yaşındaki Nadira Kadirova’nın ölümüne ilişkin verilen takipsizlik kararına itiraz edildi. Ailenin avukatı İlyas Doğan, “Bu olay, tipik bir Şule Çet vakasıdır” dedi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Kadirova’nın şüpheli ölümüyle ilgili 3 Mart’ta takipsizlik kararı verdi. Kadirova’nın annesi Rano Xidirovna’nın avukatı İlyas Doğan, karara itirazın son günü olan dün nöbetçi Ankara Sulh Ceza Hâkimliği’ne dilekçe vererek, kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararın kaldırılmasını ve şüpheli Ünal hakkında “İşçiişveren hiyerarşisini kullanarak cinsel saldırı, cinayet” suçlarından dava açılmasını istedi. İtiraz dilekçesini; İHD, ÇHD ve ÖHD üyesi 132 avukat imzaladı. Delillerin özensiz ve dikkatsizce toplandığı belirtilen dilekçede, Ünal, eşi, kızı ve Hilal adlı çalışanın olaydan önceki ve sonraki HTS kayıtlarının incelenme si; “şüpheli Şirin Ünal’ın DNA örneği ile ölen Kadirova’nın anal sürüntüsünden elde edilen PSA antijenin karşılaştırması” talep edildi. ‘Cinsel saldırı’ iddiası “Öncelikle bahse konu cinayet davasında bir cinsel saldırı fiili mevcuttur” ifadesi kullanılan dilekçede, “Bu suçun failinin maktulün patronu konumundaki Şirin Ünal olduğu” savunuldu. Kadirova’nın geride bıraktığı veda mektubundaki yazının ona ait olduğuna iliş kin raporun yeterli olmadığı ve yeniden inceleme yapılması gerektiği belirtilen dilekçede, “Ölenin not yazdığı defterin yanında bulunan tükenmez kalem üzerinde niçin parmak izi yapılmamıştır? Genç, gelecek için kariyer planı yapan canlı ve neşeli olduğu tanık ifadelerine yansıyan birinin kabin görevlisi olmak için İngilizce öğrenme konusunda dershaneden arayanlara dönüş yapacağını söylemesinden birkaç saat sonra intihar etmesi ne kadar inandırıcı olabilir” soruları soruldu. l ANKARA MHP’Lİ AKÇAY TEPKİ ÇEKTİ Saldırıya uğrayan avukata hakaret etti MHP’yi ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi yazılarında ve sosyal medya paylaşımlarında eleştirdiği iddia edilen Avukat İsrafil Kumbasar, saldırıya uğradı. Kumbasar’ın darp edilirken çekilen görüntülerini sosyal medyada paylaşan MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, paylaşımında Avukat Kumbasar için, “Bu yakışıklı(!) kim? Şerefsizlik testi pozitif çıkmış diyorlar” ifadelerini kullanarak hakaret etti. Akçay, birçok yurttaşın tepki göstermesine karşın paylaşımını kaldırmadı. l Haber Merkezi CİRİT’İN GÖREV SÜRESİ DÜN DOLDU Yargıtay’ın yeni başkanı Akarca Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit’in dün itibarıyla yaş haddinden emekliye ayrılması nedeniyle yeni başkanı belirlemek amacıyla seçim yapıldı. Yargıtay Konferans Salonu’nda yapılan seçimde, 6 kişi aday oldu. 326 Yargıtay üyesi oy kullandı. İlk turda hiçbir aday, üye tam sayısının salt çoğunluğu olan 197 oyu alamadı. İlk turda, adaylardan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca 193, 4. Hukuk Dairesi Başkanı Sadık Demircioğlu 38, 19. Hukuk Dairesi Başkanı Mehmet Bülent Selçuk 22, 17. Hukuk Dairesi Başkanı Şahabettin Sertkaya 15, 10. Ceza Dairesi Başkanı Hüsnü Uğurlu 16, 19. Hukuk Dairesi Üyesi Abdullah Yaman ise 32 oy aldı. İkinci turda ise 332 kişi oy kullandı. Oyların 267’sini alan Akarca Yargıtay’ın yeni başkanı oldu. ‘Sancak’ın akrabası’ Yeni Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’nın, Sakarya’daki Tank Palet Fabrikası’nı Katar ile birlikte alan BMC Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Sancak’ın eniştesi olduğu iddia edildi. OdaTV’nin haberine göre Akarca, Sancak’ın kuzeni Murat Sancak’ın dayısı olarak biliniyor. Akarca, Ethem Sancak’ın da eniştesi oluyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan Akarca, İzmir hâkim adayı olarak mesleğe başladı. Akarca; sırasıyla Uşak/Ulubey, Van/Gevaş, Aydın/Sultanhisar Hâkimliği, Sivas Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı, Kütahya Ağır Ceza Mahkemesi ve Komisyon Başkanlığı ile Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi ve Komisyon Başkanlığı görevlerinde bulundu. Akarca, 18 Ocak 2010’de Yargıtay üyeliğine, 2013’te Yargıtay 14. Ceza Dairesi Başkanlığı’na seçildi. Akarca, 18 Mayıs 2015’ten bu yana da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yapıyordu. l ANKARA/Cumhuriyet Tutuklama, ağırlaştırılmış infazdır... Hukuksuzluğun en ağırı, özgürlüğü yok edendir. Bu, hukuksuzluktan öte zalimliğe girer. Türkiye ne yazık ki, tutukluluğun hem çok hem uzun olduğu ülkeler arasında. Buna, yargılama sonucu beraat edenlerin yüksekliği de eklenince ortaya şu çıkıyor: Hukuk kullanılarak işlenen özgürlük cinayetleri! Koronavirüs salgını sonrası gündeme gelen “cezaevleri boşaltılsın” kararı usul usul şekilleniyor. İktidar, bu konudaki taslağı muhalefetle paylaştı. Ortak nokta arayışı başladı. Konu kamuoyunda “af” olarak gündeme geliyor, ama özü infaz indirimi. Alınan cezanın, hapiste yatmayı gerektirecek bölümü azaltılınca, fiilen affa dönüşmüş oluyor. Bu durumda tutuklular da özel bir düzenleme yapılmadığı sürece kapsam dışı kalıyor. Gün, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı bu salgın günlerinde hukuksuzluk salgınını da önleme günüdür. İktidarı daha geniş ve daha gerçekçi düşünmeye çağırıyoruz. Erdoğan 5 Eylül 2018’de şöyle demişti: “Devlete yönelik suçlarda, devlet affedici olabilir. Şahsa karşı işlenmiş olan suçlarda bu olmaz...” Bugün tartışılan taslakta bunun tersi bir tablo ile karşı karşıyayız... HHH AKP iktidara geldiğinde Türkiye’de hapiste olan kişi sayısı 60 bin kadardı. 2003’ten 2010’a kadar sayı adım adım arttı, ikiye katlandı, 120 bin aştı. Sonraki 10 yılda 300 bine yaklaştı. Bir başka anlatımla AKP döneminde hapishanelerin doluluğu beş katına çıktı. Bu, olayın bir boyutu. Öteki yanı ise yargılamalar... En hassas noktadan örnek verelim... Şubat 2020 verilerine göre, FETÖdarbe girişim davalarında yerel mahkemenin verdiği kararlar Yargıtay’da “son kez” incelendiğinde şu sonuçlar çıktı: Sanıkların 17’si ağırlaştırılmış müebbet, yüzde 16.5’i müebbet hapis, yüzde 22’si 14 ayla 20 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırıldı. Buna karşın yüzde 37’si beraat etti, yüzde 7.5’i cezaya gerek olmadığı kararıyla aklandı. Son iki durumu toplayınca yüzde 45 ediyor. Kamuoyunun gözü önündeki davalarda bu oluyorsa, ötekiler hakkında yorum yapmayalım... Binlerce sanık da yargılanmayı bekliyor. Yukarıdaki istatistikle karşılaştırıldığında yarıya yakını beraat edecek. Hal böyle iken tutuklu yargılama ne kadar adil, ne kadar insani? Kaldı ki, 15 Temmuz sonrası davalarda hüküm giyenlerin de iktidarın vermek istediği “amansız mücadele ediyoruz” görünümünün parçası olduğu dikkati çekiyor. Bu davalarda hüküm giyen askeri öğrencilerin durumunun da güncel tartışma kapsamına alınması kamu vicdanının gereği... HHH “Devlete karşı suçlar” kapsamındaki tutuklamaların önemli bir bölümünü özünde iktidara karşı “suçlar” oluşturuyor. Yargılamalarda da tutukluluk istisna olması gerekirken, özgürlük istisna! Osman Kavala’yı hapiste tutmak için harcanan çaba ortada. Çağdaş Hukukçular Derneği’nin Başkanı Selçuk Kozağaçlı, yönetim kurulu üyeleri yıllardır hapiste... Mart ayı başında yaşanan Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Murat Ağırel’in tutuklanmasına giden operasyonlar bütün bunların üstüne geldi. İktidara çağrımız şu: Devleti koruyan en güçlü kale, adalettir. Gelin bu salgın belasıyla başlayan temizlik girişimi, hukuksuzlukları da temizlesin. Hiç kimse, durum ne olursa olsun “ben yargılanmak istemiyorum” diyemez. Ama şunu diyebilir: “Ben adil yargılanmak istiyorum...” Adil yargılamanın temellerinden biri tutuksuz yargılamadır. Suçüstü hali, yüz kızartıcı suçlar dışında tutuksuz yargılama esas olmalıdır. Bu genel doğru Türkiye’de de geçerli olsun. Uzun tutuklama ağırlaştırılmış infazdır! Savcı Doğan Öz katledilişinin 42. yılında anıldı Cumhuriyet Savcısı Doğan Öz, katledilişinin 42. yılında Yargıçlar Sen dikası, Hukuk Defterleri Dergisi ve Avukatlar Sen dikası tarafından yayımla nan ortak bir açıklama ile anıldı. Her yıl düzenlenen anma töreninin koronavi rüs salgını nedeni ile ertelendiği belirtilen açıkla Doğan Öz mada, “Doğan Öz yolumuzu aydınlatmaya de vam ediyor” denildi. Açıklamada Öz’ün yaşa mını yolsuzluklar, faşizm, gericilik ve kontrge rilla ile mücadeleye adamış bir hukukçu oldu ğu ifade edilirken, ona şimdi her zamankin den daha fazla ihtiyaç duyulduğu vurgulandı. Ankara Cumhuriyet Savcılığı yapan Öz, 24 Mart 1978 sabahı işe gitmek üzere bindiği arabasında katledilmişti. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle