18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 1 ŞUBAT 2020 CUMARTESİ EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER Kuvvetli ayrılık Bizim muhalefete de bir şey beğendirmek çok zor. Neymiş efendim: “Yeni sistemle birlikte kuvvetler ayrılığı ortadan kalkmış; Meclis’in önemi azalmış; yargı, bağımsızlığını yitirmiş.” Olacak iş mi? Bırakalım kuvvetler ayrılığının ortadan kalkmasını, ayrılık şimdi daha da kuvvetli. Mesela yargıya bakalım. Yürütme ile yargı arasındaki ilişkiler nasıl? Yıllardır değişmeyen bir gerçektir. Diyelim birisi siyasi nedenlerle gözaltına alındı, iktidar da durumdan memnun. Yanıt bellidir: “Yargı süreci devam ediyor, yorum yapmak doğru olmaz.” İşte size kuvvetler ayrılığı. Diyelim ki yurttaşlar bir yağma projesine karşı çıktı, dava açtı. Yürütmeyi durdurma kararını da verdi mahkeme; ama karar uygulanmıyor, inşaat sürüyor. Bilin bakalım kim uygulamıyor? Bildiniz. Yargının kararını uygulamamak, kuvvetler arasındaki ayrılığın kanıtı değil mi? Neyi beğenmiyor muhalefet; anlamak zor. Birisi bir bildiriye imza atmış; akademisyenlikten atılmış. “Üniversiteler, akademisyenler kendileri tartışsın, beğenmeyenler karşı görüşü öne çıkarsın” diyen de olmamış. Sonra bir bakmışız ki o akademisyenler birer birer beraat ediyor mahkemelerde. Beraat ediyor da, üniversiteye dönebiliyor mu? Dönemiyor. Kim karar vermiş oluyor? Bildiniz, yürütme. “Uygulamayız” diyen bakanlar var sonuçta. Yürütme ile yargı arasında ayrılık aranıyorsa, bundan güzel örnek mi var? İşte size kuvvetler ayrılığı. Yasamaya bakalım. Adı üstünde, yasama organı yasa yapar. Efendim, Cumhurbaşkanına kararname çıkarma yetkisi verilmiş, Meclis’ten geçen yasa madde sayısından daha fazla konuyu Cumhurbaşkanı, kararnameyle düzenlemiş. Olabilir. Sonuçta Meclis açık mı? Açık. Kanun yapımı devam ediyor mu? Ediyor. Hayır, size bu da mı yetmedi? Bakın mesela bir konuda yasayla fiili durum arasında çelişki mi oluştu; ne yapıyor iktidar? Hemen yasasını, anayasasını o fiili duruma uyarlamak için değişiklik yapıyor. Tamamen yasal Yetmedi mi? Meclis’i unutuyorlar, hukuku unutuyorlar. Ama ne zaman konu toplumun kabul etmeyeceği, meşru görmeyeceği bir meseleye geliyor; bir bakıyoruz ki yetkililer hemen kanuna işaret ediyor. “Efendim, mevzuat böyle, kanun böyle. Siz kanuna mı karşısınız?”; soruyorum size, siz kanuna mı karşısınız? Bakın mesela, Kızılay Başkanı ekrana çıkıp diyor ki, “vergi kaçırmak başka, vergiden kaçınmak başkadır.” Ankara’daki şirketin özelleştirilen gaz dağıtımından, yurttaştan elde ettiği bir miktarcık parayı Kızılay üzerinden iktidarın ideolojik gündemine yakın bir vakfa bağış olarak aktarmasını açıklarken kuruyor bu cümleyi. Kâğıt üstünde her şey normal; hatta ne diyor televizyonda konuyu açıklamaya çalışırken: “Tamamen yasaldır”. Öyledir mutlaka. Kanun karşısında boynumuz kıldan ince. Konu zaten Kızılay’ın ötesindedir. Özelleştirme yağması bitmeli, vergi politikası değişmeli, yurtları devlet yapmalı, ayrıcalıklar kaldırılmalı, paralar Türkiye’de harcanmalıdır. Bu ara kamuda çok yaygınlaşan savunmalardan biri de şu: Şu kişileri almışsınız, şu kişileri kayırmışsınız, şu kişilere ayrımcılık yapmışsınız? “Yok efendim, yapılan işler tamamen yasaldır, yasalara uygundur.” Kanunseverimiz ne çokmuş! İktidardakiler fark ediyor mu, emin değilim. Kanunları, mevzuatı ayrımcı, şeffaflıktan uzak uygulamaları haklı göstermek için mazeret gibi kullananlar artınca, bir başka kuvvetli ayrılık daha çıkar ortaya, sorular da artar: “Yasal olabilir de, yapılan iş meşru ve ahlaki midir” diyenler çoğalmaya başlar. Her fırsatta topluma, kendilerini eleştirenlere ahlakilik taslayan, ahlaki tutum öğretmeye kalkan bir siyasal yapının, halkın kimi yanlış uygulamalara dair ahlaki eleştirileri söz konusu olduğunda, yapılan işin sadece yasallığını öne çıkarmaya kalkması, meşruluk ve ahlakilik tartışmasını rafa kaldırması da bu dönemin özelliği olsa gerek sonuçta. Şakayla başladık yazıya, ciddi bitirelim. “İşime gelince ahlak, işime gelince yasa” demek; ahlaki üstünlüğü kaybetmenin işaretlerinden birisidir. Zaten bunca sertlik, kavgacı üslup, zorla ve susturarak terbiye etme, halka hesap vermekten kaçma işlerinin öne çıkışı başka neyle açıklanabilir? Mızraklı için jet mütalaa Görevden alınarak yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı hakkında savcı ikinci duruşma öncesi mütalaasını açıkladı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Mızraklı hakkında “terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla 7.5 yıl ile 15 yıla kadar hapis cezası istedi. Davanın ikinci duruşması 20 Şubat’ta yapılacak. HDP ise “Mütalaanın alelacele hazırlanmasının amacı, iktidarın kayyım atamalarını kamuoyu nezdinde meşru hale getirme çabasıdır” dedi. l Haber Merkezi Minaz gözaltına alındı 31Mart seçimlerinde Van Tuşba’da seçimleri kazanan ancak KHK’li olduğu gerekçesiyle mazbatası verilmeyen HDP adayı Ayşe Minaz gözaltına alındı. Minaz, belediye meclisinde eski öğretmeni olan ve ikinci sırada olduğu halde başkanlık mazbatasının verildiği AKP’li Salih Akman’a “Bana arkadaşının kalemini, silgisini çalmamayı sen öğrettin. Ama sistem içinde büyük bir hırsız olmuşsunuz” demişti. l Haber Merkezi Böyle taslak olmazErdoğan’a randevu talebini anımsatan İmamoğlu’ndan yerel yönetimler yasa taslağına tepki: İmamoğlu, henüz TBMM’ye sunulmamış olan yerel yönetimler yasa taslağında demokratik olmayan maddeler bulunduğunu belirterek “Umarım, böyle bir taslak Meclis’e gelmez. Kabul edilemez. Buna, toplumun tepkisi büyük olur” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, “yerel yönetimler yasa taslağı” ile ilgili, “Biz, 5 aydır yerel yönetimlerin, büyükşehir belediyelerinin kanun taslağıyla ilgili, çalışmasıyla ilgili davet bekliyoruz. Bu daveti bize söz veren ülkemizin Cumhurbaşkanı. Hâlâ cevap bekliyoruz” dedi. İBB Başkanı İmamoğlu, 24’üncü ilçe belediyesi ziyaretini dün Şişli’ye yaptı. İmamoğlu, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in makam odasında gazetecilerin yerel yönetimler yasa taslağı ve gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. ‘Davet bekliyoruz’ Cumhuriyet’in ortaya çıkardığı yerel yönetimler yasa taslağında, “Devletin ortaya koyduğu projelerde hizmet aksarsa, yetki valiye ve valiliğin oluşturacağı en az 3 kişilik komisyona geçer” diye cümlenin bulunduğu, bunun da “kayyım” olarak yo İmamoğlu, Şişli Belediye Başkanı Keskin’i ziyaret etti. İlçede incelemelerde bulundu. rumlandığının anımsatılması üzerine şu değerlendirmede bulundu: “Basına düştü. Konuşuluyor. Bizim de elimize geçen bir taslak var. Bazen, ‘Bu taslak nereden çıktı’ diye düşünüyoruz. Sonra, ‘Henüz öyle bir konu yok ki’ diye cevap geliyor genelde hükümet yetkililerinden. Ondan sonra bir bakıyoruz, ‘tak’ diye önümüze gelmiş. Böyle bir süreç yönetiliyor Türkiye’de. Bahsettiğiniz eylül ayındaki buluşmamızdan bu yana tam 5 ay geçti. Biz, 5 aydır yerel yönetimlerin, büyükşehir belediyelerinin kanun taslağıyla ilgili, çalışmasıyla ilgili davet bekliyoruz. Bu daveti bize söz veren ülkemizin Cumhurbaşkanı. Karşılaştığım yerde hatırlattım. Hâlâ cevap bekliyoruz. Bizim de elimizde bir nüshası var. Madde madde inceliyoruz. Bir komisyonumuz üzerinde inceleme yapıyor. İçinde, tümüyle antidemokratik, yani yerel yönetimi hiçe sayan, yerel yönetimi boşa çıkaran bir kısım tanımlamalar var. Bahsettiğiniz de onlardan bir tanesi. Devlet projesi... Yani bir nevi Kanal İstanbul şifresiyle tanımlanan kanun maddeleri sıralanmış. Bu, tabii olması mümkün olmayan, döneme göre, kişiye göre, o dönemin siyasi bakışına göre tanımlanmış bir taslak. Yürümez. Böyle bir taslakla yerel yönetim olmaz. Demokrasi hiç olmaz. Umarım doğru değildir. Umarım, böyle bir taslak Meclis’e gelmez. Buna, toplumun tepkisi büyük olur. Tümüyle, milletin iradesine ters düşen bir anlayışla hareket biçimini doğurur. Ben hâlâ Sayın Cumhurbaşkanı’nın emaneti olan, sözü olan, talimatı olan, bizimle bu kanun hazırlanacak şeklindeki taahhüdünün karşılığını bekliyorum.” ‘Saksı yerine kreş yaparım’ Deprem toplanma alanlarında kaçak inşaat iddialarının anımsatılması üzerine İmamoğlu, “Benim şu anda bir somut bilgim yok. İmar hakkı olmayan bir yerde kaçak bir yapı varsa gider yıkarız, gözünün yaşına bakmayız” yanıtını verdi. Kentsel dönüşüm kararının çıkması gerektiğini anlatan İmamoğlu, lale ve çiçek giderlerine ilişkin bir soru üzerine de “Saksılarda çiçeğin bakımı 1015 milyon lira. ‘İstemiyorum ben bunu’ dedim. ‘İstanbul halkının da isteyeceğini düşünmüyorum’ dedim. Duvarlardaki çiçeklerin bakımı şu kadar bu kadar. Harcanan paraya yazık günah. Ben 22.5 milyona bir kreş kazandırıyorum. Her sene sadece çiçeklere harcanan parayla her sene 56 tane kreş kazandırırım. O bakımdan israf kalemlerini yok edecek bir çalışma yapıyoruz arkadaşlarımla” diye konuştu. İmamoğlu, İstanbul’da yaşanacak büyük depremin, ülkeye 400500 milyar dolar zararı olacağını söyledi. İmamoğlu, daha sonra Şişli’de saha incelemelerinde bulunarak, İBB’nin İzzetpaşa’da açtığı Bölgesel İstihdam Ofisini ziyaret etti. l İç Politika Sayıştay’ın denetim raporuna göre, AKP’li Denizli Belediyesi’nde ‘önce iş sonra güvenlik’ uygulandı Yemek parasına el koymuş Kılıçdaroğlu deprem bölgesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, merkez üssü Elazığ’ın Sivrice ilçesi olan ve 41 kişinin yaşamını yitirdiği depremin ardından dün bölgede incelemelerde bulundu. Kılıçdaroğlu gazetecilerin sorularını yanıtladığı sırada artçı bir sarsıntı meydana geldi. Kılıçdaroğlu’nun, açıklama yaptığı sırada “deprem oldu” sesi canlı yayın yapan televizyon ekranlarına yansırken alarmların da çaldı ğı duyuldu. Kılıçdaroğlu, deprem bölgesindeki yurttaşların sorunlarını dinleyeceklerini kaydederek “Yıkılan binalar umarım kısa sürede yenilenir. Başka bölgelere de gideceğiz, yurttaşları dinlemeye çalışacağız. Sivrice’de Sayın Belediye Başkanımızı ziyaret ettik. Artçı sarsıntılar olabilir, deprem bölgesindeyiz. Sayın Başkan Sivrice ile ilgili bilgi verdi” dedi. Daha sonra Kılıçdaroğlu, Elazığ Valiliği ve Elazığ Belediyesi ile Fethi Sekin Şehir ve Fırat Üniversitesi hastanelerine ziyarette bulundu. Geceyi Elazığ’da geçiren CHP lideri Kılıçdaroğlu’na Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun, Veli Ağbaba ve Gülizar Biçer Karaca ile Elazığ Milletvekili Gürsel Erol’un yanı sıra, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş eşlik etti. l İç Politika Sayıştay raporları usUlsüzlükleri ortaya koydu Kayyımlar muhasebe bile tutmamış Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyeliğini yaptığı Türkiye Gençlik Vakfı’na (TÜGVA) ücretsiz bina tahsis ettiği ortaya çıkan Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin, işçi güvenliğine de önem vermediği tespit edildi. Sayıştay’ın 2018 yılı denetim raporuna göre; iş sağlığı ve güvenliğine dair görevlendirmeleri geç yapan belediye, işçilerin yemek ücretini de ödemedi. Sayıştay’ın 2018 yılı denetim raporunda yer alan bulgulara göre belediye, iş sağlığı ve güvenliğine dair görevlendirmeleri geç yaptı. Raporda konuya ilişkin “Fen İşleri Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen işyerindeki sağlık ve güvenlik risklerini önlemek ve koruyucu hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilen işyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ve diğer sağlık personelinin, işin başlama tarihinden daha ileri tarihlerde görevlendirmelerinin yapıldığı görülmüştür” ifadeleri yer aldı. İzin tarihinde çalıştırıldılar Raporda ayrıca, belediyenin işçilerine ödemesi için verilen yemek paralarının da ödenmediği belirtilerek “Tüm personele ayda 26 gün boyunca brüt 8 TL yemek ücreti öngörülmüş ve hak edişlerde ödemesi yapılmış olmasına rağmen personele idare yemekhanesinden yemek verildiği tespit edilmiştir” denildi. Yıllık izin kullanan işçilerin çalışma formlarında imzalarının görüldüğü belirtilen raporda “Personel puantaj cetveli ile yüklenici firmadan alınan bilgi ve belgelere göre, yıllık izin kullanan işçilerin izin kullandıkları tarihlerde hayvan topladığı görülmüştür” ifadelerine yer verildi. l ANKARA/Cumhuriyet MEHMET KIZMAZ Sayıştay, 2018’de kayyımla yönetilen birçok belediyede onlarca usulsüzlük tespit ederken çoğu belediyenin denetim raporlarını yayımlamaması da dikkat çekti. Denetim raporlarında kayyımların, belediye ait olan ve diğer kurumlara tahsis edilen birçok taşınmazın muhasebe kayıtlarını yapmadığı, vergi kaybı gibi nedenlerle de belediyenin zarara uğratıldığı belirtildi. Sayıştay’ın 2018 yılı raporlarında yer alan ve o dönem kayyımla yönetilen bazı belediyelerin usulsüz işlemleri şöyle: 4 Kızıltepe: Mardin’in Kızıltepe Belediyesi bütçe giderleri ve ödenekler tablosunu Sayıştay’a göndermedi. Bazı taşınmaz kanuna aykırı bir şekilde “pazarlık usulü” ile kiraya verildi. Belediye, Sayıştay’ın 9 tespitinden hiçbirine de cevap vermedi. 4 Hizan: Bitlis’in Hizan ilçe beledi yesi bazı taşınmazları kanuna aykırı olarak pazarlık usulü ile kiraya verdi. 4 Tatvan: Bitlis’in Tatvan ilçe belediyesi “geçici kabulü” yaptığı 10 milyon 500 bin TL’lik bedelli hizmet binasının ne şekilde muhasebeleştirildiği öğrenilemedi. Belediye bazı işleri kanuna aykırı olarak “pazarlık usulü” ile yaptı. 4 Tunceli: İhalelerde taahhüt kaydı tutulmadığı için 11 milyon 417 bin 280 TL ilgili hesaplara kaydedilmedi. Aynı iş aynı firma 4 Başkale: Van’ın Başkale ilçe belediyesi başka kurumlara tahsis ettiği veya kiraya verdiği İl Özel İdaresi’nden devralınan 582 taşınmazı kayıt altına almadı. İller Bankası’ndan alınan krediler de hesaplarda eksik yer aldı. İlgili devlet kurumundan da izin alınmadan “mal ve malzeme alımları” sınırı 681 bin 795 TL aşıldı. 4 Çaldıran: Van’ın Çaldıran ilçe belediyesi, İller Bankası’ndaki 2 milyon 597 bin 246 TL’lik sermaye payını ilgili hesaba kaydetmedi. Belediyede çalışan işçiler için kıdem tazminatı karşılığı ayrılmadı. Yıl içinde aynı firmadan, aynı iş için kısımlara bölmek suretiyle 4 defa alım yapılarak firmaya 225 bin 188 TL ödendi. 4 Cizre: Finansman açığını 74 milyon 852 milyon TL borçlanarak karşılayan Şırnak’ın Cizre Belediyesi 3 adet iç denetçi alma hakkı olmasına karşın kadroyu boş tuttu. 4 Akdeniz: Mersin’in Akdeniz Belediyesi’nde 10 adet taşınmazın kaydı da yapılmadı. Yevmiye defterinde yer alan muhasebe kayıtlarından bazıları da herhangi bir düzeltme kaydı yapılmadan değiştirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle