23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 19 OCAK 2020 PAZAR EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER Adalar’da atlı fayton utancına son! Yıllardır beklediğimiz haber çarşamba günü geldi.  CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden kendisine iletilen atlı faytonu tamamen kaldırma kararını, TBMM kürsüsünden duyurdu.  Adalar’da artık atlı fayton dönemi bitti!  Ulaşım elektrikli araçlarla sağlanacak. Atlar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından kamulaştırılacak, karantina döneminin sonunda Tarım Bakanlığı’na bağlı doğal yaşam alanlarında rehabilite edilecek ve orada yaşamaları sağlanacak.  Bu noktaya nasıl gelindi biliyor musunuz? Atlı faytonlara karşı mücadele, yıllardır süren uzun soluklu bir mücadele oldu. Çok sayıda insan, aktivist bu zulmün bitmesi için yıllarca uğraştı. Atlı faytonun hayvan hakları ihlali olduğuna dair kamuoyunda yaratılan algı, bütün o çabaların ürünüydü.  Sürekli olarak bunun bir adalet ve özgürlük mücadelesi olduğunu topluma anlattık. Bu sonuçta mücadeleye omuz veren herkesin katkısı ve emeği var.  Ancak şunun altını bir kez daha çizmek istiyorum: Bunun bedelini atlar canıyla ödedi! 105 atın ruam hastalığı yüzünden öldürülmesi, bu sorunun tamamen ortadan kaldırılması zorunluluğunu tartışmasız olarak ortaya koydu. 105 attan önce yıllardır Adalar’da fayton işkencesi ile öldürülen atların ruhu hep aramızdaydı...  Karar tüm Türkiye’ye örnek olmalı Ekrem İmamoğlu ile 20 Aralık’ta yaptığımız görüşmede, “İstanbul’u 21. yüzyılda atların sırtına kamçı ile vurulan bir kent olma utancından kurtarın lüften” demiştim. At mezarlığına dönen Adalar’a çöken utanç bulutu artık dağılacak!  Bu tarihi bir karardır ve hayvan hakları açısından Türkiye’ye örnek olmalıdır. Aylardır TBMM Hayvan Hakları Komisyonu Raporu’nda tüm ülkedeki atlı faytonların sonlandırılması önerisi çıksın diye çaba gösterildi. Ancak raporda bu açık hayvan hakları ihlali, “nostaljik” denilerek “sembolik” olarak korunurken, Ekrem İmamoğlu doğru olanı yaptı ve zulme tümüyle “hayır” dedi.  Adalar’da 150 yıldır kullanılan ve bir sektör haline gelmiş ulaşım aracını sonlandırmak, çok boyutlu bir projeyi gerektiriyordu. Şimdi belli kesimler, faytonculara ödenecek parayı gerekçe göstererek projeye karşı çıkıyor.   İnsan hayatı kurtulsa yine para hesabı yapacaklar mıydı? Bir zulmü bitirmek, bir canı kurtarmak için ne kadar para ödenirse ödensin, doğrudur! Üstelik Adalar’ın turizm potansiyeli nedeniyle kısa sürede proje kendini finanse edecektir.  Bir uyarı ve bir talep  Bu süreçte gördüm ki Ekrem İmamoğlu’nun sözleri açıkça çarpıtılıyor.  “35 sembolik faytonun kalması yönünde bana talep iletildi ama ben de faytonun devam etmesinin gerekli olmadığını düşünenlerdenim” dedi, “İmamoğlu 35 sembolik fayton kalacak dedi” diye aktarıp manşet attılar. İBB önünde devam eden eylem için, “Elbette o sizin tercihiniz ama ben bana güvenmenizi dilerim. Yok, diyorsanız o tabii sizin demokratik hakkınız” dedi. Bu yanıt sosyal medyada ve Sabah gibi yandaş gazetelerde, “Soğukta yatabilirsiniz dedi!” diye yansıtıldı.  Benzer bir manipülasyon, Adalar’da üç aylık karantina sürecinde atların içinde bulunduğu koşullar konusunda da söz konusu olabilir. Toplumda bu konuda önemli endişeler var. Valilik ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın devrede olduğu bu süreçte kamuoyuna gerekli bilgilerin verilmesi, spekülasyonların önlenmesi açısından şart.  Atların durumu hakkında toplumun sık sık bilgilendirilerek bu sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerekiyor. Aksi halde şüpheli bilgiler yayılmaya devam eder.  Bu konuda hem İstanbul Büyükşehir Belediyesi hem de Adalar Belediyesi gereken çabayı göstermeli. HHH Bütün bu tartışmalar bittiğinde herkes bir gün atların sırtından kamçıyı çekme mücadelesinin ne anlama geldiğini anlayacak.  İnsan gibi bilinç sahibi duyarlı canlıların metalaştırılmasının yanlışlığını herkes görecek.  Sömürünün “nostalji” olamayacağı öğrenilecek. Adalet sadece insanlar için değil, hayvanlar için de istenecek.   Toplumlar iyi ve doğru olanı koruyup, kötü ve yanlış olanı terk ederek çağdaşlaşacak.  Ve sonunda iyilik kazanacak! Buna inanmazsak, bu umut için mücadele etmezsek, nefes almanın da bir anlamı olmadığını herkes görecek. Partisinin eğitim çalıştayında konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu eğitim politikalarını eleştirdi: HARF KALMAYACAK Kılıçdaroğlu, eğitim sisteminin bugüne kadar her bakanla birlikte değiştiğine dikkat çekerek “LGS’yi getirdiler olmadı, OKS’yi getirdiler olmadı, SBS’yi getirdiler olmadı, TEOG’u getirdiler olmadı, tekrar LGS’ye döndüler. Alfabede harf kalmayacak” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’de eğitim sisteminin bugüne kadar her bakanla birlikte değiştiğine dikkat çekerek, “LGS’yi getirdiler olmadı, OKS’yi getirdiler olmadı, SBS’yi getirdiler olmadı, TEOG’u getirdiler olmadı, tekrar LGS’ye döndüler. Neredeyse alfabede harf kalmayacak” diye konuştu. CHP, başta eğitim sendikaları, eğitim dernekleri ve sivil toplum örgütleri olmak üzere eğitim paydaşlarının katılımıyla Türkiye’de eğitim alanında yaşanan sorunların tespiti ve çözüm önerilerinin belirlenmesi amacıyla “Nasıl Bir Eğitim İstiyoruz?” başlıklı çalıştay düzenledi. ‘Yol haritası olacak’ Çalıştaya Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra TBMM Başkan Vekili Levent Gök, milletvekilleri ve bazı siyasi partilerin temsilcileri katıldı. Çalıştayda, “Eğitim hakkı ve eğitime erişim sorunları”, “Laik ve bilimsel eğitim”, “Eğitimde özelleştirme politikaları”, “Öğretmen yetiştirme politikaları ve öğretmenlerin sorunları”, “Eğitimde teknoloji kullanımı ve yaklaşımları” ile “Yükseköğretim politikaları ve sorunları” olmak üzere 6 temel konuda çalışma grupları ve masalar oluşturuldu. Çalıştayın, sonuç bildirgesi haline getirilerek CHP’nin parti programında eğitim politikaları bölümüne eklenmesi hedefleniyor. CHP Genel Merkezi’nde düzenlenen çalıştaya yoğun ilgi gösterilmesine dikkat çeken CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un karne notu CHP’nin eğitim çalıştayından çıkacak olan sonuç bildirgesi, parti programına eklenecek. nun düşük olduğunu dile getirdi. Eğitimi siyaset üstü gördüklerini belirten Kaya, çalıştaydan çıkacak sonuçların CHP’nin yol haritası olacağını ifade etti. CHP lideri Kılıçdaroğlu, çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada şu değerlendirmelerde bulundu: 4 Cumhuriyetin sayesinde okudum: Anadolu’nun kuş uçmaz, kervan geçmez bir köyünde doğdum. Hâlâ yolu yok. Cumhuriyetin sayesinde okudum. Fırsat eşitliği verildi bana. Benim kuşağım genelde zor koşullarda okudu. Ama bir fırsat eşitliği vardı. Cumhuriyeti kuranların, Gazi Mustafa Kemal’in ve arkadaşlarının sayesinde bugün biz belli yerlere gelebiliyoruz. 4 Atatürk yolu gösterdi: Kapsayıcı ve eşitlikçi bir eğitimden yanayız. Adına “milli eğitim” diyoruz. Eğitim partiler üstüdür. Bakanlığın adı da milli olmak zorundadır. Milli olmak kendi değerlerimizi, evrensel değerlerle buluşturmak demektir. Bu çerçevede bakana göre milli eğitim sistemi değişmez. Eğitim sisteminin evrensel ve milli değerlerini içeren bir yapı içinde ele alın ması lazım. Bunun yolunu Mustafa Kemal göstermiş bize: Çağdaş uygarlığın üzerine çıkmak. Bilimle, düşünceyle, eğitimle çağdaş uygarlığın üzerine çıkacaksınız. Osmanlı’nın batışının temel öğesi bilimden ve eğitimden yoksun olmasıdır. Laikliğe uygun eğitim 4 Alfabede harf kalmadı: 18 yılda 7 kez Milli Eğitim Bakanı değişiyor ve her bakan değiştiğinde eğitim politikası değişiyorsa bir sorunumuz var demektir. Sorun kişinin eğitim politikasını belirlemesidir. Bakana göre eğitim politikası olursa, o eğitim politikası çocukların denek olarak kullanılmasına yol açar. LGS’yi getirdiler olmadı, OKS’yi getirdiler olmadı, SBS’yi getirdiler olmadı, TEOG’u getirdiler olmadı, tekrar LGS’ye döndüler. Neredeyse alfabede harf kalmayacak. Bu doğru değil. Kalıcı, tutarlı, bilime, laikliğe uygun bir eğitim politikasının sürdürülmesi lazım. 21. yüzyılın Türkiyesi’nde bakanlar çıkıp nitelikli okul, niteliksiz okul ayrımı dahi yaptılar.  4 4+4+4’ün sonuçları: 4+4+4 siste TOGG heyetini kabul etti CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu başkanlığındaki Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) heyetini kabul etti. Görüşmede, genel başkan yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak ile Genel Başkan Yardımcıları Fethi Açıkel ve Aykut Erdoğdu da hazır bulundu. Heyet tarafından Kılıçdaroğlu’na, TOGG tarafından özel olarak hazırlanan “Türkiye’nin Otomobili”nin karakalem çiziminin olduğu tablo hediye edildi. mi nasıl geldi? Eğitim şuralarında, bakanlıkta tartışıldı mı? Hayır. Kanun teklifini eğitimci olmayan 5 milletvekili verdi. Böyle bir eğitim sistemi olur mu? Eğitimci olmayanların eğitim politikasını belirlemesi aklın mantığın alamayacağı şeydir. Bütün öğretmenlerin karşı çıkması gerekirdi. Sistemin sonuçlarını üniversite sınavlarında gördük. Fizik, kimya, biyoloji testinde milyonlarca öğrenci tek bir soruyu dahi yanıtlayamadı. 4 Öğretmenlere özel yasa: Öğretmenlere ekonomik olarak azap yaşatıyoruz. Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmeli. Öğretmenler sıradan bir devlet memuru değildir. Öğretmenlerle ilgili özel bir yasa olmalı. 24 Kasım’da öğretmenlere bir aylık ikramiye verilmeli. Kadrolu, sözleşmeli öğretmen gibi bir sürü tanım var. Öğretmenler eşit ve aynı haklara sahip olan bir statüye kavuşturulmalı. Binlerce öğretmen atama beklerken açık kadro olmalı. Taşımalı eğitime son verilmeli. 21. yüzyılda birleştirilmiş sınıflar ve ikili eğitim de olmamalı. l ANKARA/Cumhuriyet KADIN CINAYETLERI ELEŞTIRISI Hangi ülkede işlense yas ilan edilirdi HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, 2019’un son 10 yılda en fazla kadının öldürüldüğü yıl olduğunu belirterek “474 kadının katledildiği va him bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu kadar cina yet hangi ülkede işlenirse işlensin ülke genelinde yas ilan edilirdi” dedi. HDP 3. Kadın Konferansı, dün Ankara’da bir otelde başladı. İki gün süre cek konferansta “kadın mü cadelesi” ve “örgütlülük” ko nuları ele alınacak. Buradan çıkacak öneriler, partinin 23 Şubat’ta yapılacak 4. Olağan Kongresi’nde değerlendirile cek. Konferansın ilk gününde konuşan HDP Eş Genel Başka nı Buldan, HDP İstanbul İl Başkanlığı önünde bir saldırganın Pervin Buldan havaya ateş açarak gözdağı vermeye çalıştığını ileri sürdü. Buldan, “Bu tetikçilerin hangi merkez den yönlendirildiğini, kimlerin gönderdiğini tah min etmek zor değil. Bu saldırıdan birkaç gün ön ce Selahattin Demirtaş’ın kitabının uyarlandığı ti yatroyu ve tiyatroya katılanları hedef gösterenin kim olduğu da iyi biliniyor. Kadın buluşmasından rahatsız olan gücün kim olduğunu iyi tanıyoruz” ifadelerini kullandı. 2019’un son 10 yılda en fazla kadının öldürüldüğü yıl olduğunu belirten Buldan, “Maalesef, 474 kadının katledildiği vahim bir tab loyla karşı karşıyayız. Bu kadar cinayet hangi ül kede işlenirse işlensin ülke genelinde yas ilan edilirdi. l ANKARA/Cumhuriyet Yavaş’ın acı günü Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ın amcası Şadi Yavaş (86) yaşamını yitirdi. Sadi Yavaş’ın naaşı, dün Polatlı Çarşı Camisi’nde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Polatlı Şehir Mezarlığı’na defnedildi. Cenazeye, ABB Başkanı Yavaş, İYİ Parti Ankara İl Başkanı Yetkin Öztürk, CHP Polatlı İlçe Başkanı Bilal Haşim Avcı, eski Polatlı Belediye Başkanı Sami Çay, eski Haymana Belediye Başkanı Hacı Aysu, Polatlı Ticaret Odası Başkanı Ulvi Sakarya, Sobacılar Odası Başkanı Cabbar Çepur ve çok sayıda yurttaş katıldı. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle