Katalog

4 26 EYLÜL 2019 PERŞEMBE EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ HABER AKP, infaz sistemiyle ilgili ikinci yargı paketinin çalışmalarına başladı İnfaz sistemi sil baştan 1. yargı paketini muhalefete sunan AKP, mahkumların merakla beklediği infaz sistemiyle il gili yapılacak düzenlemeler konu sunda Adalet Bakanlığı bürokratla rı ve hukukçu milletvekilleriyle ça lışmalara başladı. İn faz Yasası’nda kapsam lı bir değişiklik düşü nülürken, cezaların ya emine kaplan rı oranında infaz edilmesi, tüm hapis cezalarında tahliyeye 1 yıl ka la “denetimli serbestlik” koşuluyla tahliye uygulamasına ceza süresine göre kademeli bir sistem getirilme si, özel infaz hükümleri ve iyi hal indiriminin yeniden düzenlenme si üzerinde duruluyor. Paketin yasa laşmasıyla binlerce hükümlü ceza evlerinden tahliye olacak. ‘Örtülü af’ tartışması “Örtülü af” olarak da nitelendirilebilecek infaz indirimiyle ilgili düzenlemeleri 1. yargı paketine koymayan AKP yönetimi, Cezaların İnfazı ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasa’da yapılacak değişiklikler için çalışmalarına başladı. Adalet Bakanlığı’nda hazırlanan taslak metin üzerinde önceki gün AKP Grubu’nda, grup yöneticileri, Adalet Bakanlığı bürokratları ve hukukçu milletvekilleriyle ilk toplantı yapıldı. Milletvekilleri, infaz sisteminde değişiklik yapılırken mağdurlar, işin sosyal ve psikolojik boyutunun dikkate alınarak dengeli bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğini belirte Bazı suçlar hariç hapis cezalarının yarısı infaz edilecek, özel infaz hükümlerinde değişikliğe gidilecek. 1 yılın altındaki hapis cezalarının 24 günü, her gün gece ya da hafta sonu cezaevinde geçirilebilecek. rek, uyuşturucu ve cinsel suçlarda kriterlerin farklı olmasının önemine dikkat çekti. ‘İyi hal’e yeni tanım İyi hal indiriminin tanımının da yeniden yapılmasının gündeme geldiği toplantıda, bunun otomatiğe bağlı olarak yapılmaması, psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarının yer alacağı komisyonların raporlarının dikkate alınması gerektiği vurgulandı. AKP, kendi iç çalışmasını bitirdikten ve pakete son şeklini verdikten sonra muhalefet partileriyle uzlaşma arayacak. AKP’nin infaz sisteminde yapmayı düşündüğü değişiklikler şöyle: n Cezaların infazında ‘yarısı’ formülü: Mevcut infaz yasasında, ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına mahkum olanların cezası 30, ömürboyu hapis cezasına mahkum olanların 24, diğer süreli hapis cezalarına mahkum olanların cezasının ise üçte ikisi infaz ediliyor. Suç işleme için örgüt kurmak ve yönetmek suçlarından ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası alanlar 36 yıl, ömür boyu hapis cezası alanlar 30 yıl, süreli hapis cezası alanlar ise cezalarının 4’te 3’ünü yattıktan sonra “koşullu salıverilme” kapsamında cezaevinden çıkıyor. Cinsel istismar ve uyuşturucu suçlarında ise infaz süreleri ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası alanlar için 39, ömürboyu hapis cezası alanlar için 33, diğer süreli cezalarda ise 4’te 3 olarak uygulanıyor. Yeni getirilecek düzenlemeyle terör, cinsel istismar ve uyuşturucu suçları hariç süreli hapis cezalarında infazın “üçte iki” değil “yarısı” olarak uygulanması üzerinde duruluyor. n Denetimli serbestliğe kademelendirme: Mevcut yasada, açık ceza infaz kurumunda cezasının son 6 ayını kesintisiz olarak geçiren hükümlülerden koşullu salıverilmesine 1 yıl veya daha az süre kalan iyi halli olanlar talebi halinde “denetimli serbestlik” uygulanarak infaz hâkiminin kararıyla tahliye edilebiliyor. ‘İndirim, oran üzerinden’ Yeni getirilecek düzenlemeyle tüm hapis cezaları için standart “1 yıl” uygulanması yerine cezanın süresine göre “beşte bir” oranı üzerinden denetimli serbestlik hükmü getirilmesi düşünülüyor. Buna göre bir hükümlü, mahkemenin verdiği 20 yıl hapis cezasının “yarı yarıya” infazla 10 yılını cezaevinde geçirecek. Aynı hükümlünün “denetimli serbestlik”ten yararlanması durumunda cezaevinde geçireceği süre 8 yıla düşecek. Özel infaz hükümlerinde değişiklik: Mevcut yasada, 6 ay veya daha az süreli hapis cezasının her hafta cuma günleri saat 19.00’da girmek ve pazar günleri aynı saatte çıkmak suretiyle hafta sonları, her gün saat 19.00’da girmek ve ertesi gün saat 07.00’de çıkmak suretiyle geceleri cezaevinde infazı yapılabiliyor. Ancak bu hükmün pratikte hiç uygulanmadığını belirten AKP yöneticileri, bu maddeye işlerlik kazandırılabileceği, “suçlular hiç cezaevine girmeden kurtuluyor” görüntüsünün ortadan kaldırılabilmesi için hükümlülerin 1 gün bile olsa cezaevinde geçirmesini sağlayacak bir düzenleme getirilebileceğini belirtiliyor. Bu kapsamda, hükümlünün talebi üzerine kasten işlenen suçlarda toplam 1.5 yıl, taksirle işlenen suçlarda ise toplam 3 yıl veya daha az süreli hapis cezasının belli bir oranını geceleri ya da hafta sonları cezaevinde geçirmesinin sağlanması planlanıyor. Burada da belli bir oran getirilmesi, 6 aylık hapis cezalarında 12 gün, 1 yıl olan hapis cezalarında ise 24 günün cezaevinde geçirilmesi üzerinde duruluyor. Aynı düzenleme kapsamında kadın veya 65 yaş üstü hükümlülerin “evde hapis” olanağından yararlanabilmeleri için mahkum oldukları hapis cezasının üst sınırının da artırılması düşünülüyor. l ANKARA Fatura bürokrasiye kesildiCumhurbaşkanlığı’na göre yeni sistem yüzde 99 başarılı, aksaklıklar bürokrasiden EMİNE KAPLAN Seçimlerin hemen ardından yeni sistemde yaşanan aksaklık ve eksiklikleri belirlemek üzere Cumhurbaşkanlığı’nca yapılan çalışmada, sistemin yüzde 99 oranında başarılı olduğu, yaşanan sıkıntıların uygulama ve işleyişten kaynaklandığı, bunun da sorumlusunun bürokrasi olduğu sonucuna varıldı. Başarılı bulundu! Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın başkanlığında gerçekleştirilen çalışmada sistemde yaşanan sıkıntı ve aksaklıkların uygulamadan ve bürokrasiden kaynaklandığı saptaması yapılırken, başarılı bulunmasındaki gerekçeler de şöyle sıralandı: “Yeni sistem için anayasa değişikliği yapılırken vesayetin ortadan kaldırılarak bütün kurumların demokratik denetime açılması, anayasal krizlerin ortadan kaldırılması ve devlete işlerlik kazandırılması hedeflendi. İlk iki hedef başarıldı. Devlete işlerlik kazandırılması konusu ise uygulama meselesi. Bürokraside sorunların çözümünde devletin üst makamlarına ayak uyduramaması nedeniyle uygulamada sıkıntı yaşanıyor.” Parlamenter sisteme dönüşün kesinlikle düşünülmediğini, bir anayasa değişikliği de olmayacağını kaydeden AKP yöneticileri, uygulamayla ilgili Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ya da kararlarla bazı düzenlemelerin olabileceğini, vatandaşın işinin daha hızlı görülmesini sağlayacak mekanizmaların hareketlendirileceğini, bu mekanizmalara ayak uyduramayan bürokratların değiştirilmesi yoluna gidileceğini kaydetti. TBMM’nin işlevi TBMM’nin işlevsiz kaldığı eleştirilerinin de değerlendirildiği çalışmada, içtüzük değişikliğiyle TBMM’ye işlerlik kazandırılması gerektiği saptaması yapıldı. AKP yönetimi, vekillerin “bakanlara ulaşamıyoruz, taleplerimizi iletemiyoruz’ diyerek yeni sistemle ilgili eleştirilerini ortadan kaldırmak için geçen yasama yılının sonunda başlatığı “nöbetçi bakan” uygulamasını sistemli hale getirecek. Bakanların yurtiçi ve yurtdışı programlarına göre her hafta ya da her gün bir bakanın mutlaka TBMM’de olması sağlanarak vekillerin yeni sistemden kaynaklı yakınmaları önlenmiş olacak. l ANKARA iğneli fırça zafer temoçin Eylem yapan ailelere kadın desteĞİ Çocuklarının dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi başlatan ailelere Türkiye’nin 81 ilinde kadınlardan destek geldi. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının kadın temsilcileri tarafından düzenlenen destek eylemleri, 81 ilde eş zamanlı yapılarak, “Annelerin başlattığı bu hareket karşısında karanlık yapıların yıkılacağına gönülden inanıyoruz” denildi. İstanbul’da Saraçhane Parkı’ndaki eylemde, “Bizler, Edirne’den Kars’a, tek yürek olmuş kadınlar ve anneler olarak ‘Anne acısının etiketi olmaz’ diyor, ulusal ve uluslararası kamuoyunu annelerin yanında olmaya davet ediyoruz” denildi. l İç Politika YENİ ÖĞRETMENLİK YASASI SENDİKALARLA KONUŞULDU Okuluna göre maaş dönemi OZAN ÇEPNİ Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) yeni “Öğretmenlik Meslek Yasası” taslağının ayrıntıları belli oldu. Yasanın ek mali yükü nedeniyle aylardır Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda bekletildiği öğrenilirken, okulların sınıflandırılacağı yeni sistemde, kurum yöneticilerinin maaşları da buna göre belirlenecek. Öğretmenlik kariyer basamaklarına yeniden dönüş yapılacak sistemde, hükümetin söz verdiği 3600 ek gösterge sadece “kıdemde en üst kademeye gelen öğretmenler” için uygulanacak. MEB, eğitim sendikalarının başkanları ile bir araya geldi. Görüşmeye Bakan Yardımcısı Mustafa Safran, Personel Genel Müdürü Hamza Aydoğdu, Öğretmen Yetiştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı ile EğitimSen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, Eğitimİş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, EğitimBirSen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Türk EğitimSen Genel Başkanı Talip Geylan katıldı. Görüşmenin gündeminde yeni “Öğretmenlik Mselek Yasası”, sözleşmeli öğretmenlik ve özlük hakları, yönetici atamaları başlıklarının ele alındığı öğrenildi. Cumhuriyet’in edindiği bilgi ye göre, görüşmenin ana maddesini MEB’in aylardır üzerinde çalıştığı ve bakanlığın planlamasında 2019’da çıkarılmasını öngördüğü yeni “Öğretmenlik Meslek Yasası” oluşturdu. Yasa taslağına ilişkin çalışmaların MEB tarafından tamamlandığı ancak mali planlaması için aylardır Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın onayında bekletildiği öğrenildi. Öğretmenlere küçük de olsa ek özlük haklarının tanınacağı belirtilen taslağa ilişkin de sendikalarla görüşmede Bakan Yardımcısı Safran’ın mali ağırlıklı bir sunum yaptığı aktarıldı. Okullara sınıflandırma Yasa taslağında okulların koşulları, bulundukları bölgeler ve imkânlarına göre A, B ve C olarak sınıflandırılacağı öğrenildi. Bu kapsamda okul yöneticilerinin de bu kategorilere göre belirleneceği ve maaş haklarının da bu kapsamda değişiklik yaşanacağı belirtildi. MEB’in bir dönem uygulamaya çalıştığı ancak öğretmenler arasında çok tartışılan kariyer basamaklarına da geri dönüş yapılacağı öğrenildi. Daha önce “Öğretmen, Uzman Öğretmen, Kıdemli Uzman Öğretmen, Başöğretmen” gibi başlıklarla tartışılan basamakların MEB tarafından yeniden formü le edileceği aktarıldı. Ayrıca Doğu ve Güneydoğu illerinde, çok talep edilmeyen bölgelerdeki okullara ilişkin öğretmenlere 800 ile 1000 TL arasında ek ödemeler yapılması da gündemde. Hükümetin seçim öncesinde bütün öğretmenlere vaad ettiği 3600 ek gösterge de yeni kanun taslağında yer aldı. Merkezi bütçeye ciddi bir yük getirebilecek düzenlemenin sadece meslekteki en yüksek kıdem olan birinci kademedeki öğretmenlere uygulanması planlandığı öğrenildi. Bunun ayrıca emeklilik hakkını elde eden öğretmenleri teşvik edeceği ve yeni öğretmen alımlarının da önünü açacağı ifade edildi. Torpil engellenmeli Sendikalarla MEB arasındaki görüşmenin bir diğer maddesi de okul yöneticisi atamalarındaki torpil tartışmaları oldu. Sendika yöneticilerinin mülakatın kaldırılarak yazılı sınavla atama yapılması talebi yine bakanlık tarafından karşılık bulmadı. Mülakatın kaldırılmayacağı durumda da atamalarda torpilin engellenmesi için mülakatların kameralı kayıt sistemi ile ve sendika yetkilisinin katılımıyla yapılmasını önerdiği öğrenildi. l ANKARA PAYLAN: GASP GİRİŞİMİ Patrik seçimi öncesi talimatname tartışması Türkiye Ermenileri 85. patriğini seçmeye hazırlanırken; İçişleri Bakanlığı seçim esaslarını düzenleyen talimatnameyi Patrikhane ve Müteşebbis Heyet’e gönderdi. Talimatnamede Patrik adayları için yer alan “İstanbul Ermeni patrikhanesi’ne mahsus episkoposlar sınıfına dahil olmak” şartı tartışma yarattı. HDP milletvekili Garo Paylan, ilk kez getirilen şartla ilgili “Seçilme hakkının gasp edilme girişimi” değerlendirmesini yaptı. Agos’un haberine göre, 1961’den bu yana patrik seçimi öncesinde seçim esaslarını düzenleyen İçişleri Bakanlığı’nın, yeni seçimin esaslarını içeren talimatnamesi 23 Eylül’de Patrikhane ve Müteşebbis Heyet’e ulaştı. Talimatnamede, patrik seçimi ile ilgili bölümde yer alan “İstanbul Ermeni Patrikhanesi’ne mahsus episkoposlar sınıfına dahil olmak” koşulu tartışma yarattı. 1961’de yayımlanan ve sonraki patrik seçimlerinde tekrarlanan talimatnamelerde böyle bir koşul yoktu. 1961’den sonraki üç patriğin ikisi yurtdışında görev yaparken seçilmişlerdi. ‘Bir sorun var’ Müteşebbis Heyet olağanüstü toplanarak gelen talimatnameyi değerlendirdi. Patrik seçimi yapılana kadar Patrikhane’yi yönetecek isim olan Değabah (Patriklik Kay makamı) Sahak Episkopos Maşalyan, talimatname için “Bir sorun olduğu açık” yorumunu yaptı. Maşalyan, “Şahsım Değabah olmakla birlikte aynı zamanda bir patrik adayıdır. Talimatnamenin bu şekliyle şahsıma ve makama bağlı diğer episkoposlara seçimde haksız bir avantaj sağlama olasılığı vardır” dedi. “Bu sorunlu konunun bir sonuca bağlanmasının tarihi sorumluluğunu tek başına üstlenmem söz konusu olamaz” diyen Patriklik Kaymakamı, ilgili mercilere sorunun müzakere edilerek karara bağlanması çağrısında bulundu. Konuyu TBMM gündemine taşıyan ve İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren HDP’li Paylan şu soruları yöneltti: “Ermeni Patrik Seçim Talimatnamesine; yurtdışındaki doğal adayların katılımını engelleyen madde neden eklenmiştir? Ruhban Okulu kapalı olan ve yeni ruhaniler yetiştirme konusunda büyük sıkıntılar yaşayan Ermeni Patrikliği’nin, “babadan Türk” olan yurtdışı Episkoposlarının seçime girmesi neden engellenmek istenmektedir? Anayasa Mahkemesi’nin 10.07.2019 tarihli din özgürlüğünün ihlal edildiği yönünde verdiği karar göz önüne alındığında, hükümetinizin Ermeni Kilisesi’nin iç işlerine müdahalesine devam ettiği anlamı taşımaz mı?” YARGITAY’DAN GEREKÇELİ KARAR: ‘KCK, nitelikli ve silahlı bir terör örgütüdür’ Yargıtay 16. Ceza Dairesi, terör örgütü PKK’nin şehir yapılanması olarak kabul edilen KCK’nin ana davasındaki temyiz incelemesini tamamladı. Yargıtay’ın gerekçeli kararında, terör örgütü PKK ile KCK’nin yapısı, sistemi, amaçları irdelendi. Daire, KCK’yi, “PKK ile organik bağlantısı, açıklanan amaç ve stratejisi, hiyerarşik yapısı, üye sayısı, sahip olduğu silahlı ve zorlayıcı gücü itibarıyla devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden cebren ayırmaya yönelik amaç suçu gerçekleştirmeye elverişli nitelikte silahlı bir terör örgütü” olarak tanımladı. KCK adı verilen oluşumun, PKK silahlı terör örgütünü bir devlet sistemi gibi yapılandırmayı hedefleyip birimlerini ve üyelerini siste matik bir yapıya kavuşturmayı amaçladığı belirtilen kararda, bu amaçla PKK silahlı terör örgütünün sözde yasama meclisi olduğu tespit edilen PKK/ KONGRAGEL tarafından KCK yapısının anayasası olarak nitelendirilen KCK sözleşmesinin kabul edildiği anımsatıldı. “KCK sözleşmesi” adı verilen bu sözleşmede, KCK yapılanması ile PKK’nin ideolojik, ahlaki, felsefi ve örgütsel bağlantısının açıkça vurgulandığına işaret edilen gerekçede, KCK örgütlenme modelinde aynen devletlerde olduğu gibi yasama, yürütme ve yargı olarak örgütlenmeler oluşturulduğuna dikkat çekildi. Gerekçede, “Bu kapsamda gerçekleştirilen eylem ve faaliyetlerin siyasi faaliyet olarak değerlendirilmesi mümkün değildir” değerlendirmesi yapıldı. l ANKARA KAYYIMLARA KARŞI EYLEMLER İstanbul ve İzmir’de ‘Demokrasi Nöbeti’ Mardin, Diyarbakır ve Van büyükşehir belediye başkanlıklarının görevden alınarak yerlerine kayyım atanmasının ardından HDP’lilerin başlattığı “Demokrasi Nöbeti” 38. gününde İstanbul, İzmir ve Van’da yapıldı. HDP Milletvekilleri Garo Paylan, Hüda Kaya, Kemal Bülbül, Ahmet Şık, Necdet İpekyüz ve Ömer Öcalan, dün kayyımları protesto etmek için Esenyurt’ta bulunan Cumhuriyet Kent Meydanı’nda oturma eyle mi başlattı. Polis eylemin yasak olduğunu belirterek eylem yapan grubun dağılmasını istedi. Göstericilerin dağılmaması üzerine gruba müdehale eden polis gaz fişeği sıkarak partili iki kişiyi gözaltına aldı. İzmir’de HDP milletvekilleri olarak demokrasi için nöbet başlattıklarını duyuran HDP milletvekili Serpil Kemalbay da “Kayyım darbesine karşı tüm demokrasi güçlerini birlikte mücadeleye, dayanışmaya çağırıyoruz” dedi. l İSTANBUL İZMİR MHP Şırnak İl Başkanlığı’na silahlı saldırı MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, MHP’nin Şırnak İl Başkanlığı’na silahlı saldırı düzenlendiğini açıkladı. Yalçın, saldırıda ölen veya yaralanan kimsenin olmadığını belirtti. Saldırının PKK terör örgütü üyelerince yapıldığı nı öne süren Yalçın, “Adana ve Şırnak saldırıları, PKK’nın sözde milisleriyle ses getirme amaçlı amatör eylemlere giriştiğini göstermektedir. Söz konusu saldırılar; PKK’nın, çaresizlik ve tükenişinin de işareti ve son çırpınışlarıdır” dedi. l ANKARA