Katalog

HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 524 EYLÜL 2019 SALI Samimiyeti sorunlu‘IMF ile görüşme gizli değil’ diyen Öztrak, yargı reformu paketini yorumladı: Saray’ı ve iktidarı sert sözlerle eleştiren CHP Sözcüsü Öztrak, yargı alanında yapılan hukuksuz uygulamalar nedeniyle yargı reformu paketinin inandırıcılığını sorguladıklarını söyledi. CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP’nin IMF yetkilileriyle yaptığı görüşme konusunda, “Kimse öküzün altında buzağı aramasın. Görüşme gizli değil. İktidar IMF ile 4. madde görüşmeleri kapsamında ne kadar muhatapsa biz de muhalefet olarak o kadar muhatap olduk” diye konuştu. Öztrak, partisinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin yaptığı toplantıya MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye geçmiş olsun dileyerek başladı. Öztrak, özetle şunları dile getirdi: n İktidarın gündemi kıyak atamalar: İktidarın gündeminin başında vatandaşın vergileriyle karşılanan Saray hayatının itibarı, ballı maaşlar ve kıyak atamalar var. Geçen hafta eski bir bakan, Egemen Bağış, Çekya Büyükelçiliği’ne atandı. Bakanlık dönemindeki icraatlarından çok, “Bakara, makara” diyerek dinimizle, milletin değerleriyle dalga geçmesiyle ve henüz daha hesabını vermediği rüşvet iddialarıyla tanıdığımız Bağış, AKP Genel Başkanı tarafından ülkemizi temsil etmeye layık bulundu. Ne diyelim; tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş. Bu atamanın anlamı açıktır: Ne yapmış olursan ol, aklanmış olmana gerek yok. Saray sosyetesindeysen kimse sana dokunamaz. Yasa, kanun, hukuk sana işlemez. n Saray emrediyor, yargı karar veriyor: Yargıtay, Cumhuriyet gazetesi çalı KILIÇDAROĞLU, MYK’DE YARGI PAKETİNİ DEĞERLENDİRDİ: Memleketin menfaati varsa konuşuruz MAHMUT LICALI CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun yargı paketi konusundaki ilk değerlendirmeyi dünkü MYK toplantısında yaptığı öğrenildi. Yargı paketi konusunda MYK üyelerinin değerlendirmelerini dinleyen Kılıçdaroğlu’nun, “Tabii bunun tartışılacağı yer komisyonlardır ama biz yine de hiç bir görüşü peşinen reddetmeyelim” ifadelerini kullandığı aktarıldı. Grup Başkanvekili Engin Özkoç’a yapılacak çalışmalarla ilgili talimat veren Kılıçdaroğlu’nun, “Bizim görüşümüz şu; kimden gelirse gelsin ülkenin, insanlarımızın menfaatine bir düzenleme varsa oturalım, konuşalım. Ama doğruyu söylemekten de asla çekinmeyelim. Katkı sağlayacağımız yer lerde katkı sağlayalım, eleştireceğimiz, karşı çıkacağımız yerler varsa bunu şeffaf bir şekilde anlatalım” ifadelerini kullandığı belirtildi. Kılıçdaroğlu’nun, yargıdaki sorunların çözülmesi için ciddi bir anayasa değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirterek “Bu anlayışla hazırlanan yargı paketleri sorunları çözmez” dediği öğrenildi. l ANKARA şanlarıyla ilgili gerekçeli kararını açıkladı. Kararında, “Basının görevi denetlemek, eleştirmektir” diyor. Bunun ifade özgürlüğünün devamı olduğunu söylüyor. Muhalefet etmek yardım ve yataklık için delil sayılmazdır. Bir partinin genel başkanı tahliye edilmesi gerekirken, Saray bırakmayız deyince tekrar tutuklanıyor. Saray emrediyor, yargı karar veriyor. Ülkemizdeki yargı bağımsızlığı manzaraları bu. n Samimiyetini sorgulamadan geçemiyoruz: Basın ve ifade özgürlüğüne yönelik yargı süreçleri kamuoyuna yansırken, HSK üyeleri yürütmenin başındaki bir parti genel başkanı tarafından atanırken, Saray yargı reformuna ilişkin bir paket hazırlamış. Bugün TBMM’deki grubumuza iletildi. Gerçekten ülkede yaşananlar karşısında yargı reformu girişiminin samimiyetini sorgulamadan geçemiyoruz. n Tank ve Palet için dava açacağız: Savunma sanayiini hülleyle başka bir orduya devrediyorsun. Benim mühendislerimin ürettiği tank modelini bana satacaklar. Yandaş işadamı ve Katar ordusu kazanacak. Bunda ciddi hukuksuzluklar olduğu ve yapılanın mevzuata uymadığı konusunda ciddi iddialar var. Bu iddialar üzerinden Grup Başkanvekilimiz Engin Özkoç dava açacak. Kimse öküzün altında buzağı aramaSın: (IMF yetkileleriyle yapılan görüşme konusunda) Biz gizli saklı bir görüşme yapmadık. Ankara’da bir otelin lobisinde, orada bulunan bir odada görüşme yaptık. Yani bu görüşmenin gizli olduğu nereden çıkarılıyor? Naci Bey’in haberi yoksa, onun kusuru. Sanki Uluslararası Para Fonu’nu ülkeye biz davet etmişiz gibi konuşuyorlar. Uluslararası Para Fonu’nu 4. madde kapsamında görüşme yapmaya davet eden Hazine ve Maliye Bakanlığı. 4. madde konsültasyonlarının öncelikli muhatabı ekonomi yönetimi ve bürokrasisidir. Aynı zamanda Uluslararası Para Fonu yetkilileri, iş dünyası ile akademisyenlerle, muhalefetle de görüşür. Bizimle yapılan görüşme de bu kapsamdadır. Kimse öküzün altında buzağı aramasın. İktidar partisi yetkilileri de bu işin üzerine mal bulmuş mağribi saldırmasın mahcup olurlar. 4. madde kapsamında görüştük: Bizim bir gayemiz var, o da Türkiye IMF’ye muhtaç olmasın, IMF kapısına gitmesin. Efendim, orada ne konuşulmuş... Hiç merak etmeyin arkadaşlar, biz devletten geliyoruz, başkaları gibi değiliz, devlet ter biyesi almışız. Size ne söylüyorsak onlara da onu söylüyoruz. Bizde gizli olan hiçbir şey yok, ama karşı tarafta gizli gizli Tank Palet Fabrikası’nı peşkeş çekme var. İktidar IMF ile 4. madde görüşmeleri kapsamında ne kadar muhatapsa biz de muhalefet olarak o kadar muhatap olduk. Ama ben iktidarda çok ciddi bir kaygı görüyorum. Yok gizli ajandaymış... Bunlar nereden çıkıyor? Hele hele bunu IMF’de icra direktörü olarak gönderdiğimiz birinin söylemesi oldukça garip. Demek ki IMF’nin kurallarını bilmiyor. Biz IMF’nin bütün dünyada muhalefetle görüştüğünü biliyoruz. Davet onlardan geliyor, gidiyoruz, konuşuyoruz.” n İktidar yönetemiyorum derse: (Erken seçim tartışmaları üzerine) Bizim gündemimizde erken seçim yok. Ama şöyle bir şey olursa; yani iktidar derse ki ben artık yönetemiyorum, bu işin üstesinden gelemiyorum, ben metal yorgunuyum, onun için mührü sahibine iade ediyorum... Biz de bundan kaçmayız. Genel Başkanımız diyor ki şu anda size bu iktidar bu ülkeyi yönetebiliyor gibi gözüküyor mu? Bir an önce dümeni ellerine alamazlarsa işin nereye gittiği belli. Yani işin nereye gittiğini söylüyor Genel Başkanımız. l ANKARA/Cumhuriyet ABB BAŞKANI YAVAŞ 701 araçlık tasarruf Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, belediyedeki araç sayısını 1953’ten 1252’ye düşürdüklerini ve sayıyı daha da düşüreceklerini belirtti. Yavaş, ihalelerdeki şeffaflıklara da dikkat çekerek “Bana eksik yapıyor desinler, ama asla ve asla, ‘Çalıyor ama çalışıyor’ dedirtmeyeceğim” ifadelerini kullandı. Bir televizyon programında canlı yayına katılan Yavaş, göreve geldiği günden bu yana Ankara’da yaptığı faaliyetlere ve belediyecilik misyonuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Yavaş’ın açıklamaları özetle şöyle: İhaleleri bilgisayar üzerinden yapacağız: Seçilir seçilmez meclis yayınını halka açtık. Daha sonra ihaleleri canlı yayımlamaya başladık. Doğrudan teminle yapılan ihalelerin de geniş kapsamlı bir şekilde yapılması için de çalışmalarımız devam ediyor. İlk defa, örnek olacak şekilde ihaleleri tamamen bilgisayar üzerinden, ihaleye katılan kimsenin birbirini görmeyeceği şekilde yapacağız. Bunu, Kamu İhale Kurumu yıllardır yapmak istiyor. Makam araçlarını kullananları açıklayacağız: İsrafı ortadan kaldırdık. Araç sayısını 1953’ten 1252’ye düşürdük ve daha da düşüreceğiz. Burada yıllık 30 milyon lira tasarruf ettik. Hatta hangi makam aracını kimin kullandığını plakalarıyla birlikte internetten yayımlayacağız. Bu Türkiye’de ilk olacak. Bu güvenlik riski yaratmaz, zaten bunlar kiralık araçlar. Bu araçların birçoğu çok pahalı kiralanmış. ‘Çalıyor ama çalışıyor’ dedirtmeyeceğim: Acemiliğimiz olabilir, birtakım eksikliklerimiz olabilir. Biz bunları kabul ediyoruz ve bir şeyi geciktirdiğimiz zaman hemen vatandaştan özür dileyen tabelaları da asıyoruz. Bana eksik yapıyor desinler, ama asla ve asla “Çalıyor ama çalışıyor” dedirtmeyeceğim. Bugüne kadar bir Allah’ın kulu gelip bana şu ihaleyi ayarla diyemedi. Çünkü ilk günden beri tavrımızı ortaya koyduk. l ANKARA/ Cumhuriyet İmamoğlu ve Türkmen, birbirlerine armağanlar sundu. İLK ‘ORTAK MASA’ ÜSKÜDAR’DA KURULDU İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’daki 39 ilçenin belediye başkanlarıyla yapacağı, kentin sorunlarının tespiti ve çözüm yolları konusunda görüş birliği kurmak üzere ilk “ortak masa” toplantısını Üsküdar Belediyesi’yle düzenledi. Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’i makamında ziya ret eden İmamoğlu, “Ortak akılla, İstanbul’un hafızasına iyi işleri, inşallah hep beraber yaparız. Ortak akıl, hizmet, vatandaş, insanlara açık, vatandaşın isteğini bilmek. İçine siyaseti sokmadan başarabilmeliyiz. Milletin bizden öyle bir beklentisi var” dedi. İmamoğlu ve Türkmen, daha sonra kurmaylarıyla birlikte top lantı odasına geçti. Türkmen yaptığı sunumda İmamoğlu’na, İBB’nin Üsküdar’da devam ettiği işler ile ilgili ve yurttaşların ilçede uzun vadeli taleplerine ilişkin bilgilendirmede bulundu. İmamoğlu ile Türkmen ayrıca Kirazlıtepe Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm konusunda fikir alışverişinde bulundu. l İç Politika ‘Kanal İstanbul büyük hata’ İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la Kanal İstanbul projesini görüşmek istediğini belirterek, “Ben bu projenin büyük bir hata olacağını savunuyorum. Bize göre yanlış, eksikliklerini görüşmek isterim” dedi. İBB Başkanı İmamoğlu, dün akşam katıldığı bir canlı yayın programında değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşme talebini yineleyen İmamoğlu, Kanal İstanbul projesini tartışmak istediğini vurguladı. İmamoğlu, “Yarım kalan şantiye, tünel... Fiziki riskleri var. Duran yatırımlar, deprem, mülteci meselesi. Her şeye rağmen İstanbul’u yönetmiş birisiyle konuşmanın kolay olacağını düşünüyorum. Erdoğan’la Kanal İstanbul’u ve ‘İşe alımlara liyakat getiriyoruz’ İBB’de işten çıkarılan personelle ilgili tartışmalar sürerken, Ekrem İmamoğlu işe alımlara ilişkin Twitter’dan açıklama yaparak “İşe alımlarda şeffaflığı ve liya kati getiriyoruz. İBB ve iştirakleri personel alımlarını ve kriterlerini açıkça ilan edecek. İş arayan online olarak başvurup tüm süreci takip edebilecekler” dedi. planını tartışmak isterim. Ben bunun İstanbul’da büyük bir hata olacağını savunuyorum. Bize göre yanlış ve eksikliklerini görüşmek isterim” dedi. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in kurmaylarına “Ben artık İBB’den hiçbir atama beklemiyorum, böyle bir talebiniz de olmasın” dediği iddia edilerek yöneltilen “İttifakta çatlak mı var” sorusuna İmamoğlu, “Hayır, bizim Sayın Akşener ile diyaloğumuz hiç kesilmedi. Bize genel başkanlıktan öte abla ses tonuyla dönüş yapar. Çok sorun suz dönem yürüttüğümüzü düşünüyorum” yanıtını verdi. Borçlanma imkânı verilmemesinden dolayı projelerin nasıl gerçekleştirileceğine yönelik soruya ise İmamoğlu, “Şu anda kamunun bütün birimlerinde sorun yaşamayan hiçbir kurum yok. Biz de onlardan biriyiz. Sıkıntılarımız var. Ama ilk mecliste bunu aştık. Borçlanmayla ilgili arkadaşlarımız belli dilimde bize borçlanma hakkını verdiler. Biz bütçeyi 3 milyar liraya yakın aşağıya çektik” şeklinde yanıt verdi. l Haber Merkezi DEMİRTAŞ’IN AVUKATLARI: Söz konusu dosyada şüpheli bile değiller 68 Ekim olayları nedeniyle hakkında yeniden tutuklama kararı verilen eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatları, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, soruşturma savcısı ve tutuklama kararını veren Ankara 1. Sulh Ceza Hâkimi hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Demirtaş’ın avukatları Aygül Demirtaş Gökalp, Mehmet Emin Aktar, Mesut Beştaş, Mahsuni Karaman dün Diyarbakır Barosu Adli Yardım Hizmet Binası’nda açıklama yaptı. Demirtaş’ın, yaklaşık 3 yıldır Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu olduğunu anımsatan Mahsuni Kahraman, “Selahattin Demirtaş’ın denetimli serbestlikle cezaevinden çıkmasını sağlama amacıyla yaptığımız başvurunun karara bağlandığı gün, emsaline hiç rastlamadığımız bir yargı skandalı ile karşı karşıya kaldık. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 20 Eylül 2019 tarihinde telefon ile Edirne Cezaevi Müdürlüğü’nü arayarak Sayın Demirtaş’ı SEGBİS odasında hazır etmelerini istemiştir. Savcının 68 Ekim olayları ve suç isnatları nedeniyle şüpheli olarak ifadesini almak istediğini öğrenmiştir. Sayın Demirtaş, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda beyanda bulunacağını belirtmiş ve ifade alma işlemine son verilmiştir” dedi. İfade işleminden bir süre sonra kendilerine Demirtaş’ın tutuklamaya sevk edildiğinin bildirildiğini söyleyen Kahraman, “Öyle ki, günün nöbetçi hâkimliği, 6. Sulh Ceza Hâkimliği olmasına rağmen, 1. Sulh Ceza Hakimliği’ne sorgu yaptırılarak müvekkil tutuklattırılmıştır. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı’nın ve Başsavcı vekillerinin de adeta hükümet komiseri gibi, müvekkilin tutuklanmasına karar verildiği ana kadar adliyede nöbet tuttuğunu da not etmek isteriz. Demirtaş, 2 Eylül 2019 tarihinde tahliye edildiği ve halen Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılaması süren bir suçtan dolayı yeniden tutuklanmıştır. Üstelik bu tu tuklama kararı, süren mevcut dava dosyası üzerinden değil, şüphelisi olduğu iddia edilen başka bir soruşturma dosyası üzerinden verilmiştir” diye konuştu. ‘Görevi kötüye kullandılar’ Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Demirtaş ve Yüksekdağ’ın 2014/146757 soruşturma sayılı dosyası kapmasındaki suçlamadan tutuklandıklarını, mükerrer bir soruşturma ve yargılama olmadığını söylediğini kaydeden Kahraman, özetle şunları kaydetti: “Basın aracılığı ile kamuoyuna sunulan bu beyanı gerçekdışı olarak nitelemenin hafif kalacağını, bilerek ve isteyerek yapılan yalan bir beyan olduğunu, görevi kötüye kullanma, suç uydurma, evrakta sahtecilik, adil yargılanmayı etkilemeye teşebbüs ve hürriyeti tahdit suçlarına vücut verdiğini önemle belirtmek isteriz. Çünkü Sayın Demirtaş ve Sayın Yüksekdağ, haklarında halen devam eden davalardaki aynı suçlamalarla tutuklandıkları gerçeği bir tarafa, her ikisi de, haklarında tutuklama kararı verilen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/146757 soruşturma dosyasının şüphelisi bile değiller. Sayın Demirtaş ve Sayın Yüksekdağ, haklarında olmayan bir soruşturma üzerine tutuklanmışlardır.” Adalet Bakanlığı ile Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na’da seslenen Kahraman, “Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, Soruşturma Savcısı ve tutuklama kararını veren Ankara 1. Sulh Ceza Hakimi hakkında derhal ve resen soruşturma başlatın. Yok hükmündeki bu kararı telafi edici çareler bulun. Aksi halde, sorumluluk makamında olanlar olarak, olmayan soruşturma dosyası üzerinden verilen bu tutuklama kararına karşı tutumsuzluğunuz Türkiye yargısının tamamen yok olduğunun tescili olacaktır. Ayrıca tüm sorumlular hakkında tarafımızca da suç duyurusunda bulunacağını kamuoyunun bilgisine sunarız” dedi. l İç Politika HDP Parti Meclisi’nden ‘yargı paketi’ne eleştiri ‘Dağ fare doğurdu’ HDP, 21 Eylül’de Ankara’da toplanan parti meclisinin sonuç bildirisini yayımladı. “Yargı paketi” için “Dağ fare doğurdu” nitelemesi yapılan bildiride, “Toplumun beklentileri dikkate alınmaksızın AKPMHP iktidar blokunun ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hazırlanmış bu düzenleme, demokratik yargı reformu olarak nitelenemez” ifadeleri kullanıldı. Bildirgede, “Yargı, iktidarı ve muhalefetiyle bütün toplumu ilgilendiren bir konudur. Türkiye’nin göstermelik düzenlemelere değil, gerçek reforma ihtiyacı vardır. Bu nedenle başta hukuk örgütleri olmak üzere bütün toplum kesimlerinin katılımıyla hazırlanacak ve uzlaşmayla sonuçlandırılacak bir demokratik yargı reformu için Meclis’i göreve çağırıyoruz” denildi. l ANKARA/Cumhuriyet ‘Demokrasi Nöbeti’ 36. gününde sürdü İçişleri Bakanlığı’nın Diyarbakır, Van ve Mardin büyükşehir belediye başkanlarını görevden almasının ardından HDP’nin başlattığı “Demokrasi Nöbeti” dün 36. gününde sürdürüldü. Diyarbakır Lise Caddesi’nde yapılan eyleme, 78’liler Girişimi yöneticileri de katıldı. 78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, “Kayyım olayı, Kürt meselesidir. Kürtlere bir yandan ‘kardeşim’ diyorlar, bir yandan da kayyım atıyorlar. Peki, kardeşlik ve barış nasıl olacak” dedi. l İç Politika Aile sayısı 46 oldu Çocukları dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi başlatan aile sayısı 46’ya yükseldi. Eylemin 21. gününde destek için Trabzon’dan gelen, Diyarbakır’da 2017’de şehit olan polis memuru Kadir Miraç Özcan’ın annesi Gülşen Özcan, “Biliyoruz ki bu aileler asla çocuklarını teröre vermezler. Kandırılarak götürüldüler, onun için buradayız” dedi. l İç Politika