19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KÜLTÜR EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: SERPİL ÜNAY Mardin’de kısa film uzun etki Sabancı Vakfı’nın düzenlediği kısa film yarışmasının dördüncüsü vesilesiyle Mardin’de bir gösterim yapıldı. Yarışmanın bu yılki teması “Dijital Yalnızlık” Genç kadın “Sen sanal ortamda ‘Koy bana bir çay’ diyebiliyor musun? Olmaz tabii” diyor, “Dijital Yalnızlık” temasının aklına getirdiklerini sıralarken. Sadece o değil, Mardin sokak larında bu konuyla ilgili konuşan onlar ca kişiden alınmış emrah görüş, yorum ve fikolukısa kirlerin harmanlan dığı kısa bir video ile memleketin her köşesinde ki insanlar için bir şeyler ifade eden bu meselenin ne gibi açılımları olduğunu görüyor ve hayatımızın sıkışıp kaldığı büyükşehirlerin ötesinde de ne denli Zeynep Atakan Nevgül Bilsel Safkan canlı, zihin açıcı ve çoksesli/çok renkli yaşamlar olduğunu fark ediyoruz. Sırf bu bile takdire değer doğrusu. cilerden de... Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Saf Mardin’de bir akşam Sabancı Vakfı’nın toplumsal sorunlara sanat aracılığıyla dikkat çekmek amacıyla 2016 yılından bu yana düzenlediği Kısa Film Yarışması kapsamında önceki akşam Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi’nde özel bir film gösterimi gerçekleştirildi. Müzenin hemen dışındaki kan, yarışmanın Sanat Yönetmeni Zeynep Atakan, önceki yıllardaki finalistlerin katılımı ile gerçekleşen ve bugüne kadar ödül alan filmlerin gösterildiği etkinliğe 300’ün üzerinde sinemasever katıldı. Mardin’de gerçekleşen gösterimde konuşan Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, “Sabancı Vakfı ola alana dizilen sandalyelerin hemen hepsinin dolduğunu göz rak kurulduğumuz yıldan bu yana kültür sanata destek veriyor lemlediğimiz gösterime büyük ve gençleri teşvik ediyoruz. Bu bir ilgi vardı, üstelik sadece ye yıl dördüncüsünü gerçekleştir rel halktan değil çeşitli vesileler diğimiz Sabancı Vakfı Kısa Film le kente gelmiş yabancı öğren Yarışması, her sene olduğu gibi sosyal sorunları farklı ve yaratıcı bir şekilde ele alan genç sinemacıları arıyor. Bu yılki “Dijital Yalnızlık” temasının genç sinemaseverlerin kendilerini ve sanatlarını dile getirmeleri için iyi bir fırsat sunduğunu düşünüyoruz. İnternetin ve sosyal medyanın hepimizin hayatını ele geçirdiği günümüzde gençlerin giderek dijital bağımlılığa ve yalnızlığa doğru gittiğini görebiliyoruz. Gençlerin sosyal medyada daha fazla ‘like’ almak üzerine kurdukları bu sanal dünyada, teknolojinin doğru kullanımı çok önemli” dedi. Bu yılın kanaat önderi Bource Sabancı Vakfı 4. Kısa Film Yarışması’nın kanaat önderi, Oscar ödüllü film müziği bestecisi Ludovic Bource oldu. Fransız besteci, Mardin’de gerçekleşen özel film gösterimine video mesajı ile katılarak, gençlere yarışmaya katılma çağrısı yaptı. Michel Hazanavicius imzalı “Artist” adlı filmin Oscar ödüllü bestecisi Ludovic Bource, “Dijitalleşmeyi inkâr etmenin ve kendimizi bu dünyanın dışında tutmanın imkânsız olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu da ne yazık ki dijital yalnızlığı beraberinde getiriyor ve bu yalnızlık gözle görülmese bile her yerde bizi takip ediyor, adeta toplumumuzu kemiren bir olguya dönüşüyor. Ki şisel verilerimizi, vicdani değerlerimizi, özgürlüklerimizi ve bizi biz yapan birçok şeyi elimizden alıyor. Paylaştığımız her şeyi bize karşı kullanan dijitalleşmenin doğurduğu yalnızlık hepimizin içinde. Ancak aslında artık yalnız değiliz, çünkü o (dijital dünya) yaptığımız her şeyi görüyor” dedi. Yarışmanın Sanat Yönetmeni Zeynep Atakan da, “Dijitalleşme ile iletişim modelleri yeniden yapılanma sürecine girdi. Bu yeni iletişim modelleri ile eski ve yerleşik iletişim modelleri değişiyor ve bir anda yörüngelerimiz kalabalıklaşıyor. Ama bu kalabalığın içinde kendinizi yalnız olarak bir klavyenin başında bulabiliyorsunuz. İşte bu yeni durumun artı ve eksi yönlerini bir arada görebilmek ve bunu üretime çevirebilmek çok önemli. Günümüzde bu temanın, bugüne dair önemli referansları filmler yolu ile geleceğe taşımasını hedefliyoruz” dedi. Başvurular 22 Kasım’a dek Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması için başvurular 22 Kasım’a kadar devam edecek. Yarışmaya başvuracak eserlerin en fazla 5 dakika uzunluğunda olması ve dijital yalnızlık sorununu anlatmaları gerekiyor. Yarışmaya www.kisafilmuzunetki.org adresinden başvurulabiliyor. İDOB sezonu açıyor İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB), 20192020 sezon açılış konserini, Beethoven’ın “9. Senfoni” ve “Koral Fantezi” eserleriyle 5 Ekim’de Aya İrini Müzesi’nde yapacak. Orkestra şefliğini Zdravko Lazarov, koro şefliğini Volkan Akkoç’un üstlendiği konserde piyanist Birsen Ulucan yer alacak. “9. Senfoni” için solist olarak Otilia İpek, Barbora Hitay, Hüseyin Likos ve Suat Arıkan, “Koral Fantezi” için Sevim Z. Ateş, Hale Soner, Özge Kalelioğlu, Ufuk Toker, Onur Turan ve Umut Tingür sahnede olacak. l AA Side’de konser keyfi Antalya’nın Manavgat ilçesinde 18’incisi düzenlenen Side Dünya Müzikleri Kültür ve Sanat Festivali’nde şarkıcı Della Miles konser verdi. Manavgat Belediyesi’nin düzenlediği festival 26 Eylül’de sona erecek. l AA Della Miles ‘Bir oyun 368 bin TL’ İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın yeni sezon repertuvarından çıkarılan Necip Fazıl Kısakürek’in “Reis Bey” oyunuyla ilgili İBB Sözcüsü Murat Ongun bir açıklama yaptı. Ongun, şu ifadeleri kullandı: “Değerli İstanbullular; Şehir Tiyatroları’nda 7 Nisan 2018’den beri oynanmayan Reis Bey isimli oyunun sadece 1 kez sahnelenmesinin maliyeti 368 bin TL’dir. Hem maliyeti hem de önceki dönemden beri oynanmadığı için repertuvardan çıkarılmıştır. Bunun dışındaki haberler maksatlıdır.” l Kültür Servisi Kadıköy’de caz ezgileri Uysal’ın sergisi Sarı Köşk’te Yedinci Kıta” temalı 16. İstanbul Bienali’nin paralel etkinlikler listesinde yer alan Lalehan Uysal’ın “Kurda, Kuşa, Aşa ve Göze” adlı atalık tohum fotoğrafları sergisi Sarı Köşk’te açıldı. Uysal’ın 10 Kasım tarihine kadar Ogliv Platformu’nun Çengelköy Yerleşkesi Sarı Köşk’te ziyaret edilebilecek olan “Kurda, Kuşa, Aşa ve Göze” sergisi süresince sergiye paralel olarak farklı konularda söyleşiler ve atölye çalışmaları yapılacak. l Haber Merkezi KADFEST Uluslararası Kadıköy Festiva anlatan “Caz Almanya’yı Fethediyor” sergisinin açılışı yapılacak. Festival, “Cadillac Re li kapsamında düzen cords” adlı film gösterimiyle lenen Caz Günleri 25 üçüncü gününün açılışını ya Eylül’de başlıyor. Kon pacak. Festival “Caz Nereye?” ser, sergi, paneller ve konulu panelle devam edecek. film gösterimleriyle do Panelin ardından ilerici mü lu bir programla me zik konusunda çalışmalar ya raklılarıyla buluşacak pan davul virtüözü Turgut Alp festival, Kadıköy Be Bekoğlu’nun Love Jazz Quartet lediyesi Yeldeğirmeni Sanat Merkezi, Fe “Get on Up” filminin gösterimi 28 Eylül’de yapılacak. konseri başlayacak. Caz Günleri, Müzik Albümle nerbahçe ve Kalamış ri ve Plak Koleksiyonerliği ad Parkı’nda düzenlenecek etkinlikler lı panelle kapanıyor. Yeldeğirmeni Sa le 28 Eylül’e kadar sürecek. Caz Gün nat Merkezi’ndeki panelin konuşmacı leri, şef Christof Griese yönetimindeki ları gazetemiz müzik yazarı Murat Be Berlin Caz Bestecileri Orkestrası Jay şer ile koleksiyoner Ercan İmre ola JayBeCe konseri ile 20.30’da, Kalamış cak. Caz Günleri, Kalamış Parkı’nda Parkı’nda başlayacak. Festivalin 2. gü TRT İstanbul Radyosu’nun Hafif Mü nü “Türkiye’de Caz Eğitimi ve Öğreti zik ve Caz Orkestrası ile konuk sanat mi” adlı panele sahne olacak. Panelin çı Kerem Görsev’in yer alacağı konser ardından cazın Avrupa’daki tarihini ile son bulacak. l Kültür Servisi 1322 EYLÜL 2019 PAZAR Hak, hukuk, yasak arası sanat Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasası var mı? Her birimizin birey olarak, bu Cumhuriyetin vatandaşları olarak anayasal hakları var mı? Ben artık emin değilim. Vardır diyene de inanmıyorum. Bu ülkede yargı bağımsızlığı diye bir şey var mı? Hayır, yok. Ya da yukarıdaki soruları şöyle yanıtlayabiliriz: Evet, anayasal hak ve özgürlükler sadece ve sadece biat edenler için, yandaş olanlar için var. Şu birkaç gün içinde hepimizin gözü önünde yaşananları alt alta koyunca insanın midesi bulanıyor. Tam içeride yattığı süre göz önüne alınıp tahliye olacakken sil baştan Demirtaş ve Yüksekdağ hakkında yeniden soruşturma ve tutukluluk kararı... Demirtaş’ın tepkisi: “Yargı yok, adalet yok... Sadece bize değil hiçbirinize yok.” Sabahat Akkiraz’ın Ankara’da vereceği konser yasaklandı Ankara Valiliği’nce. Neden? Muhalif olduğu için denmiyor; “güvenlik nedeniyle” deniyor. Akkiraz’dan tepki: “Bir düzen, türkülerden korkmaya başladı mı; artık o düzeni kimse ayakta tutamaz!” (Hasan Hüseyin’in Ruhi Su’yla yaptığı söyleşiden.) İlahiyatçı erkek Nurettin Yıldız, “Kadınların 90 km’den fazla araç kullanmasının caiz olmadığını” ilan etti. Ne dediniz? Bu kafalar oldukça, ayda 3040 kadının erkekler tarafından öldürülmesi az bile, değil mi!!! Okurlardan özür dilerim. Zaman zaman buranın sanat kültürü sayfası olduğunu unutuyorum... Ancak bu yukarıda anımsattıklarım da artık kültürümüzün bir parçası oldu: Nefret kültürü... Ayrıştırma, bölme kültürü... Yasaklama kültürü... Sanata dönüyorum: Bodrum Mimarlık Kitaplığı... Yeni değil. Birkaç yıldır orada. Ben hep duyuyordum ama yeni keşfettim. Sakin, sessiz, ağırbaşlı, hercai, beyaz, abartısız ama alımlı... İki katlı özgün bir taş yapı. Bodrum Mimarlık Kitaplığı. (Belediye binasının arkasındaki Türkkuyusu Caddesi No: 60) Benim için mimarlık, tüm sanatların en kapsayıcı olanı. Gittim gördüm ve hayran oldum. Burası, mimarlık üzerine her türlü kitap, dergi, broşür, belge ve özgün çizimleri içeren bir kitaplık. Mimarlık, tarih, sanat, şehircilik, arkeoloji, mühendislik ve kültürel araştırmalarla; yakın ve uzak coğrafyalarla ilgili çalışmalar yapan herkesin yararlanabileceği bir merkez. Kurucusu, yöneticisi Suha Özkan. 25 yılı aşkın süre Ağa Han Mimarlık Ödülleri’nin genel sekreteriydi. Sonra da ODTÜ rektör yardımcısı. 2012’de emekli olduktan sonra Bodrum’a yerleşmiş ve tüm birikimini (başka mimarlardan katkılarla da) dileyenler, gereksinim duyanlar yararlansın diye burada toplamış. Müthiş bir birikim sonucu oluşmuş bir kitaplık. Haftada iki kez 5060 kişilik toplantı salonunda yerli ve yabancı uzmanlarla söyleşiler düzenleniyor. Han Tümertekin, Murat Tabanlıoğlu, Faruk Malhan, Uğur Tanyeli ve daha niceleri ilgiyle izlenmiş bu salonda. Suha Özkan ve en büyük destekçisi eşi, Yasemin Aysan’ı kutluyorum Bodrum’a katkıları için. Sarıyer Edebiyat Günleri Eylül ayı geldi mi İstanbul’a sonbahar yapraklarıyla birlikte Sarıyer Edebiyat Günleri de gelir yerleşir. Bu yıl sekizinci kez yapılıyor. (2529 Eylül: Kireçburnu Haydar Aliyev Parkı’nda) 40 yayınevi ve 210 yazarın katılımı az buz bir şey değil... Bu yılın onur konuğu hiç eskimeyen bir çınar: Hıfzı Topuz... Beyaz Martı Edebiyat Onur Ödülü’nün sahibi ise Ahmet Ümit... Bu yılın müzik katkısı ise Selda Bağcan ve Grup Gündoğarken’den. Bu yılın heyecan verici panellerinden biri dört büyükşehir belediye başkanının katılacağı “Yerel Yönetimler ve Edebiyat” paneli. (27 Eylül) Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş, Tunç Soyer ve Zeydan Karalar... Böylelikle İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana da gelip Sarıyer’e yerleşecek... Panelin moderatörü Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’e hem bu panel hem de “Sarıyet Edebiyat Günleri” için teşekkür ediyorum. Sevgili okurlar, 28 Eylül’de saat 16.00’da yolu Sarıyer’e düşenleri “O Güzel ve Büyülü İnsanlar” başlıklı söyleşime beklerim... Böylece hak, hukuk, anayasa yokluğu ve yasaklar arası sohbeti sürdürebiliriz... pazartesi sendrom yok, film var GoetheInstitut İstanbul ve Beyoğlu Sineması işbirliğiyle 30 Eylül21 Ekim tarihleri arasında Beyoğlu Pe ‘Karanlıkta Dersler’ ra Sineması’nda Pazartesi Filmleri etkinliği düzenlenecek. Pazartesi Filmleri, güncel bir konu olan doğa ve çevreyi ele alıyor. Programın 30 Eylül’deki açılışı İstanbul Almanya Başkonsoluğu’nun yürüttüğü “EU Climate Diplomacy Weeks” sırasında ve GoetheInstitut İstanbul bu yıl işbirliği yaptığı 6. Uluslararası Eko lojik Belgesel Festivali’nin (913 Ekim) hemen öncesinde gerçekleşiyor. Program şöyle: 30 Eylül (19.00) Karanlıkta Dersler, Werner Herzog. (20.00) Kötü Tohum, Ethem Özgüven (Filmin ardından yönetmen ile söyleşi). 7 Ekim (19.00) Taste the Waste, Valentin Thurn. 14 Ekim (19.00) Fukuşima Sevgilim, Doris Dörrie. 21 Ekim (19.00) Yeşil Karıncaların Düş Gördüğü Yer, Werner Herzog. Girişler ücretsiz olacaktır. l Kültür Servisi Şipal uğurlandı İstanbul’da çoklu organ yetmezliği nedeniyle 93 yaşında hayatını kaybeden yazar ve çevirmen Kâmuran Şipal, önceki gün memleketi Adana’da son yolculuğuna uğurlandı. Bakırköy’deki özel bir hastanede yaşamını yitiren Şipal için merkez Yüreğir ilçesindeki Asri Mezarlık’ta cenaze töreni düzenlendi. Törene, Şipal’in oğlu Can Şipal, kızı Suzan Şipal Bachmann, torunları ve yakınları katıldı. Cenaze namazının ardından Şipal’in cenazesi aile mezarlığında toprağa verildi. l AA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle