19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 56 HAZİRAN 2019 PERŞEMBE ‘Sertifikalı’ başkan önerisiAKP, seçim mevzuatında kapsamlı değişiklikler yapmak için düğmeye basıyor Seçim mevzuatında değişiklik planlayan AKP’nin gündeminin birinci sırasında sandık kurulları ve ilçe seçim kurullarının yapısı bulunuyor. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), İstanbul seçimiyle ilgili verdiği son karar tartışma konusu olurken; AKP’nin seçimden sonra yapacağı kapsamlı yasa değişikliklerinin ba şında seçim mevzuatı geliyor. Sandık kurulu başkanı ve memur üyelerin kamudan atanmasını yeterli görmeyen AKP, başkanlaEMINE rın seçim mevzuatıyla ilgiKAPLAN li özel eğitim almış sertifikalı isimler arasından belirlenmesi üzerinde duruyor. Muhtarlık seçiminin de yerel seçimden ayrılması gerektiğini düşünen AKP, ilçe seçim kurulu başkanlarının o yerin “en kıdemli hâkimi” olması uygulamasını da kaldırmak istiyor. Mühürsüz oyların geçerli sayılması, İstanbul seçimlerinin iptali, son olarak haklarında suç duyurusunda bulunulmasına karar verilen ilçe seçim kurullarının, 23 Haziran İstanbul seçiminde de görevlerine devam etmesi başta olmak üzere, son dönemlerde aldığı kararlar nedeniyle YSK tartışmaların odağında yer alıyor. Yeni sistemle ilgili uyum yasalarının bir kısmını 24 Haziran seçimleri öncesinde çıkaran ancak kapsamlı değişiklikleri zaman darlığı nedeniyle erteleyen AKP, İstanbul seçimlerinin ardından seçim mezuatına el atmayı planlıyor. Milletvekili Seçim Yasası, Mahalli İdareler Seçimi Yasası, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri Hakkında Yasa ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi Yasası olmak üzere 4 ayrı yasada düzenlenen seçim mezuatını tek bir yasa çatısı altına toplamak isteyen AKP, son seçimlerde sandık kurulu başkanlarının belirlenmesi ve ilçe seçim kurullarının kararları üzerine yaşanan tartışmalar nedeniyle bu konulara ilişkin de düzenleme getirmeyi hedefliyor. Anayasa değişikliğinin ardından seçim mevzuatında yapılan dar kapsamlı uyum yasasında, ittifak düzenlemesiyle birlikte sandık kurulu başkanlarının kamu görevlisi olması başta olmak üzere tartışmalı hükümler getirilmişti. Ancak 31 Mart seçimlerinde bazı sandık kurulu başkanlarının kamu görevlisi yerine dışarıdan atandığı gerekçesiyle İstanbul seçiminin iptal edilmesi tartışmalara neden oldu. Sandık kurulu başkanları ve üyelerinin seçim öncesi aldıkları kısa eğitimin yeterli olmadığından hareket eden AKP, özellikle sandık kurulu başkanlarının daha donanımlı ve eğitimli olması için farklı formüller üzerinde duruyor. Bu formüllerden birini de başkanların seçim mevzuzatı konusunda özel eğitim almış sertifikalı isimler arasından belirlenmesi oluşturuyor. Eğitim kursu açılmıştı AKP yetkilileri, Adalet Akademisi, halk eğitim merkezleri ya da benzeri kurumlar bünyesinde sandık kurulu başkanlığı ve üyeliği için özel eğitimler verilebileceği, bu eğitimler sonrasında da katılımcıların sertifika alabileceği, ilçe seçim kurullarının da sandıklarda görev alacak kamu görevlilerini belirlerken sertifika almış kişilere öncelik verebileceğini kaydediyor. YSK’nin de geçen yıl Milli Eğitim Bakanlığı ile imzaladığı protokol kapsamında halk eğitim merkezlerinde “sandık kurulu görevlilerinin eğitimi” kursu açılmıştı. Yasa değişikliğiyle uygulamanın kalıcı hale gelmesinin amaçlandığı belirtiliyor. Seçim mezuatına göre o yerin “en kıdemli hâkimi” ilçe seçim kurulu başkanı oluyor. Bu hükmün seçim mevzuatına tam hâkim olmayan kişilerin seçim kurulu başkanı olmasına yol açtığını kaydeden AKP yetkilileri, “en kıdemli hâkim” kriterinin yerine birinci derece hâkimler arasından YSK ya da üyelerini Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) belirlediği adalet komisyonlarınca atanmasına yönelik bir düzenleme getirilebileceğini belirtiyor. Mevzuatta yapılması planlanan bir başka değişikliğin de seçim müdürleriyle ilgili olacağı belirtiliyor. Daha önce seçim müdürlerine “rotasyon” koşulu getirilmişti. Ancak rotasyona rağmen durumdan memnun olmayan AKP, müdürlerin çoğunluğunun değiştirilmesine yönelik bir düzenleme planlıyor. Yapılacak düzenlemelerle ilgili çalışmanın İstanbul seçiminin ardından olgunlaştırılarak Meclis gündemine getirilmesi bekleniyor. l ANKARA Şeker Bayramı nedeniyle siyasi partiler arası bayramlaşma programları kapsamında DSP, AKP, BBP, ANAP, SP, DP ve CHP, MHP’yi ziyaret etti. Ziyarete gelen partileri, MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, MHP Ankara Milletvekili Nevin Taşlıçay ve MHP MYK üyesi Necmi Yıldırım karşıladı. Bayramın gündemi İstanbul Siyasi partiler arasındaki bayramlaşmalarda gündemin birinci sırasında 23 Haziran’da yapılacak İstanbul seçimi yer aldı. AKP ve MHP ile HDP arasında bu yıl da bayramlaşma ziyaretleri gerçekleştirilmedi. MHP’yi, AKP, CHP, DSP, BBP, ANAP, SP ve DP ziyaret etti. AKP’li Emrullah İşler, MHP’yi ziyarette İstanbul seçimlerini anımsatarak “İnşallah 23 Haziran’da huzur ve kardeşlik içerisinde şaibesiz bir seçim yaşarız. Artık seçimler dönemini kapatıp, ülke olarak 2023’e kadar önümüze bakmamız lazım” dedi. MHP’li Mevlüt Karakaya da sonuca Türk milletinin karar vereceğini belirterek, “Hepimiz de ona boyun eğip kararına rıza göstermek zorundayız” diye konuştu. CHP, heyetinde yer alan Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, yeni sistemi eleştirerek, parlamentonun güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. HDP’yi CHP, DSP ve SP heyetleri ziyaret etti. CHP’li Yıldırım Kaya, 82 Siyasi partiler arasında bayram nedeniyle karşılıklı ziyaretler yapıldı; AKP ve HDP arasında yine bayramlaşma olmadı. milyonun barış içinde yaşamasını hedeflediklerini belirterek “Bir sonraki bayramda siyasi partiler arasında ayrımın yapılmadığı, samimi duygularla kucaklaşmanın olduğu süreçler mutlaka olacak” diye konuştu. SP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez, ülkede bütün insanların eşit olduğu, kardeşlik ve barışın hâkim olduğu düzen için çalıştıklarını belirterek “Bundan sonra da hepimizin hayrına olan çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu konuda da bütün partilerle işbirliği bizim siyasi geleneğimiz” görüşünü dile getirdi. MHP, DP, SP ve Anavatan Partisi heyetleri CHP’yi ziyaret etti. CHP, MHP, İYİ Parti, SP, BBP, HÜDAPAR, DSP, DP, Vatan Partisi ve Anavatan Partisi heyetleri de AKP’yi ziyaret etti. AKP, İYİ Parti, HDP ve BBP heyetleri CHP’yi ziyaret etti. Ziyarette konuşan CHP’li Ünal Çeviköz, Millet İttifakı’nın 31 Mart’ta göstermiş olduğu başarıyı 23 Haziran’da daha güçlü bir şekilde tekrarlayacağını söyledi. İYİ Partili Hasan Seymen de, Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının iptal edilmesinin her ne kadar ülkedeki hukukun düştüğü durumu gözler önüne serse de 23 Haziran’da çok daha ciddi bir farkla bu hukuksuzluğa cevap vereceğine inandıklarını belirtti. YSK’nin son kararının yeni bir tartışma başlatacağını belirten Çeviköz de, “O kadar garip oldu ki keşke hiç bu konuya girmeselerdi. 31 Mart’ın hangi koşullarda iptal edildiği en son alınan YSK kararıyla çok daha net ortaya çıktı” diye konuştu. l ANKARA / Cumhuriyet AKP ADAYI BİNALİ YILDIRIM: Canlı yayında her şeyi konuşuruz AKP İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Binali Yıldırım, İstanbul’daki seçim çalışmalarına ara vererek Şeker Bayramı’nın ikinci gününde ilk olarak Sivas’ı ziyaret etti. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldırım, seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile canlı yayın programına çıkma konusuna ilişkin, “Mahir Ünal, CHP Genel Başkan yardımcısı ile görüştü. Onlar da Sayın CHP Genel Başkanı Kemal Bey’e aktarmışlar. Kemal Bey de izin vermiş. Biz baştan söyledik. Biz her şeye hazırız. İstanbul önceliğimiz, ama gereken her şeyi konuşuruz. Problem yok” dedi. İmamoğlu’nun memleketi Trabzon’da kiraz ağacına çıkıp, kiraz toplamasına yönelik soru sorulması üzerine Yıldırım, “Kiraz ağaçları gevrek olur, dikkat etsin düşmesin. 23 Haziran’da bize lazım” ifadelerini kullandı. l İç Politika Soylu’nun bayram namazı skandalı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katıldığı bayram namazında yapılan hatalar sosyal medyanın gündemine oturdu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Şeker Bayramı’nın birinci gününde Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde bulunan Kato Dağı’nda askerlerle bir araya geldi. Soylu’nun askerlerle kıldığı bayram namazı sosyal medyanın gündemine oturdu. Namaz sırasında, iktidara yakın A Haber canlı yayına geçti. Bu esnada bayram namazını kılan sivil ve askerlerin arasında namazı karıştıranlar oldu. Başta Anadolu Ajansı olmak üzere namaz kılanla rı görüntüleyen ve fotoğraflamaya çalışan basın mensuplarının önünde gerçekleştirilen ibadetin görüntüleri sosyal medyada birçok kez paylaşıldı. Öte yandan, Soylu’nun bayram namazı kılmak için Kato Dağı’na gitmesi ve yaşanan namaz skandalı “gösteriş” olarak yorumlandı. l İç Politika TOBB BAŞKANI KOPUZ: Soylu’yu protesto edenler Pontus İstanbul Ticaret Borsası Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı Ali Kopuz, Trabzon’da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu protesto eden yurttaşlara “Pontus” dedi. Kopuz, Trabzon’da yurttaşların protesto ettiği Süleyman Soylu’yu savundu ve “Süleyman Soylu’yu protesto eden gruba bakın, tamamı Ekrem gibi Müslüman gözüken Pontuslar” yazdı. Kopuz, daha sonra attığı tweet’te ise “yanlış anlaşıldığını” ileri sürerek “Okuduğunu anlamak güzel bir haslettir. Trabzonlulara laf söylemek kimsenin haddi değil. Makaryosun heykelini diken adama tepki göstermeyen ama Trabzonun has milliyetçi bir evladına tepki gösterenlere tepkimiz” dedi. l Haber Merkezi AKP’nin adayı rektör vekili oldu 2014’teki yerel seçimde AKP’nin Giresun Belediyesi başkan adayı olan Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yılmaz Can, Giresun Üniversitesi’ne Rektör vekili olarak atandı. Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cev det Coşkun’un görev süresinin tamamlamasına az bir süre kalmasına karşın sağlık sorunlarını gerekçe gösterilek istifa etmesinin ardından Cumhurbaşkanlığı tarafından atama yapıldı. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Yılmaz Can, Giresun Üniversitesi Rektör Vekili olarak atandı. Can, 30 Mart 2014’te AKP Giresun Belediyesi başkan adayı, 7 Haziran 2015 Milletvekili seçimi için AKP’den Giresun milletvekili aday adayı olmuş ancak seçilememişti. l İç Politika Bütün mesele halkın gerçeği öğrenmesinde! Geçmiş bayramınızı kutlamaya bir fıkra anlatarak başlamak istiyorum: Ağayla arabacısı, köy yolunda gidiyorlarmış. Yol uzun, vakit geçmiyor. Ağanın canı sıkılıyor. Yolda taze bir manda boku görüyor. Aklına bir oyun oynamak geliyor, arabayı süren marabasına, “Şu boku yersen araba da at da senin olacak” diyor. Yemeyeceğinden emin. Maraba bir düşünüyor, iki yutkunuyor. Etrafta da kimse yok. Yerim ulan diyor. İniyor, yiyor boku! Arabaya biniyorlar yeniden. Bu kez ağa önde, maraba arkada, at da araba da onun ya! Ağanın canı daha da sıkkın. Ne halt ettim diye kendine kızmakta. Marabanın da kıçı kalkmış ağanın elinden arabayı, atı aldı diye, ama gururu da kırılmış, ağzında bok tadı. Yola bakıyor ki ne görsün; manda bir kez daha yapmış mı ortaya? Şeytan dürtüyor. Ağaya, “Şu boku yersen araba da at da yeniden senin olur, var mısın?” diye deniyor. Ağa bir sağa bakınıyor, bir sola bakınıyor, kimse yok. Zaten arabayla at gitti diye içine oturmuş, yerim ulan diyor. Yiyor mu! Tekrar geçiyor arabanın arkasına, yola devam ediyorlar, durum, biraz öncekinin aynısı, ama ikisinin de ağzında bok tadı. Birbirlerine bakıyorlar, maraba, “Arabayla at senindi, yine senin; ben marabaydım, yine marabayım, peki biz bu boku niye yedik?” diye soruyor! Tartışılan karar Yüksek Seçim Kurulu, İstanbul Büyükşehir Belediye seçimini, ilçe seçim kurullarını, sandık kurullarının oluşmasında devlet memuru atamayarak usulsüzlükler yaptığı gerekçesiyle iptal etti. 18 gün sonra seçilmiş Belediye Başkanı İmamoğlu’nun mazbatası geri alındı. Seçimlerin yenilenmesine karar verildi. Üstelik aynı zarfın içine konularak atılan 4 pusuladan sadece birinin iptal edilmesi herkesin aklında tuhaf soru işaretlerine yol açtı. Seçim kurulları hatalıysa, demek ki sayımda hata yapıldı. O zaman neden ilçe belediye seçimleri, belediye meclisleri de iptal edilmiyor da sadece büyükşehir iptal ediliyor? Oradaki usulsüzlük neden seçim sonuçlarını etkilemiyormuş? Gerekçeli kararın açıklanması uzun bir süre aldı. Minareye kılıf bulmak kolay değil tabii. Sonunda 200 küsur sayfa bir gerekçe yazdılar, ama incelediğiniz zaman hâkimlerin yazdığı 11 sayfa, gerisi AKP’nin itirazı. İçinde kısıtlı seçmen listeleri bile var ki, bunlar hasta haklarına aykırı. Gizli olması gereken bilgiler. Mesela bir kadın feryat etti. “Eşimden boşanmıştım, psikolojim bozuktu, hastanede iki kez psikiyatri servisine gittim. Antidepresan hap kullandım. Geçti, bitti. Şimdi kısıtlı listesinde adım var, bu ne rezillik!” Sineye çekmiş, kabullenmiş göründük bu saçmalıkları. 23 Haziran’a yenilenecek seçim tarihi verildi. Herkes tatil planı, seyahat planı yapmış, düğün tarihi ayarlamış. Her şey iptal edildi. İnsanlar maddi manevi mağdur oldu. Okullar tatil edilecek, evi olan aileler yazlığa gidecek, geri mi gelecek, gidiş tarihini mi erteleyecek? Bir sürü sıkıntı. Fakat ne oldu, mağdur edilen seçilmiş belediye başkanı İmamoğlu’na rağbet ve sempati arttı. YSK’nin ilçe seçim kurullarını, sandık heyetlerini eksik ve yanlış oluşturmakla suçlayıp sadece İBB seçimini iptal etmesinin ardından yeni bir gelişme bayramın ilk gününde yaşandı, yenilenecek seçimlerde de aynı ilçe seçim başkanları ve kurulları görevlendirildi! Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Şişli İlçe Seçim Kurulu Başkanı Güneş ve Seçim Kurulu Müdürü Çelebi isyan ediyor tam da yukarıda anlattığım fıkradaki gibi: “Biz suçluysak, biz çete, hırsız diye itham ediliyorsak, soruşturma geçiriyorsak, niye tekrar görevlendiriliyoruz?” YSK’nin iptal kararı verdiren hâkim üyeleri “Bunlar bize hakaret ediyor” diye kızmışlar ama YSK Başkanı Sadi Güven “Adamlar haklı diye arka çıkmış. Siz onları suçlayıp seçimi iptal ettiniz, şimdi tekrar aynı görevi veriyorsunuz?” Şişli İlçe Seçim Kurulu son derece haklı. Görevi kabul etmiyorum dese, suç işlemiş olacak. Kabul etse, hani çeteydi, hırsızdı bunlar, nasıl emanet ediyoruz oylarımızı? Daha da komiği, AKP iptal kararının ardından yere göğe koyamadığı YSK’ye bu kez kızıyor. Ve karara itiraz ediyor. Millet İttifakı ise teyakkuzda. Bu karar ne anlama geliyor? Acaba yeni bir kumpasın işareti mi? İmamoğlu seçimi kazanınca yine bu gerekçeyle iptalini mi isteyecekler? Öyle bir çamura battık ki içinden çıkamıyoruz. Çünkü hava döndü. Çünkü AKP inişe geçti. Ve İstanbul kaybedilirse bu iniş hızlanacak, rant kaynakları bitecek. Okçular Vakfı’na, TÜGVA’ya, TÜRGEV’e akamayacak. İstanbul’u kaptırmamak için ne gerekirse yapılacak. Millet Cephesi’nin elinde ise İmamoğlu gibi çok doğru bir aday ve haklı olmak gibi bir konumları dışında ne var? Seçmen. Seçmen burada marabanın durumundadır. Kanmayacak, geçici bir çıkar uğruna yanlış yapmayacak. Şimdiye kadar inandıklarını sorgulayacak. Kendisi sürünüyor, ülkenin ekonomisi çökme noktasında. İç ve dış sorunlar çözümsüzlük sarmalında. Futbol takımı tutar gibi parti tutmayacak. Seçim kurullarını suçlayıp İstanbul belediye seçimini iptal ettik, aynı seçim kurullarıyla tekrar seçime gidiyoruz, bu büyük kandırmacayı siz biliyorsunuz da herkese anlatmak boynumuzun borcudur. Bütün yapılanlar halkın çıkarı için değil, tek bir kişinin iktidarı için. Bu gerçeği tüm halkımız anladığı takdirde “Her Şey Çok Güzel Olacak!”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle