28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: İLKNUR FİLİZ 319 NİSAN 2019 CUMA BERAT KANDİLİ Bu gece Berat Kandili. Berat, Arapçada “temize çıkmak” anlamına geliyor. Berat Kandili üç aylardan şabana denk geliyor. 110/5 0 190/1 0 0 110/5 0 150/7 0 130/7 0 100/1 0 40/ 2 0 70/5 0 200/7 0 120/6 0 120/2 0 180/1 0 0 190/60 190/120 210/8 0 90/0 0 210/9 0 180/7 0 200/8 0 180/8 0 140/9 0 210/1 1 0 TARİHTE BUGÜN 1925: Cumhuriyetin ilan edildiği tarih 29 Ekim’in milli bayram olması yasalaştı. 1926: Türk karasularında her türlü denizcilik işlerini Türk vatandaşlarına tahsis eden ve yabancıların kabotaj hakkına son veren Kabotaj Kanunu, Meclis’te kabul edildi. Soma’da son tekme!301 işçinin öldüğü faciada patron Can Gürkan tahliye edildi, yeniden maden işletmesinin önü açıldı YUSUF ÖZKAN zı gereken toplam hapis ceza Manisa’nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitir sının 5 yıl 6 ay olması ve yattığı süre, dosyada gerekçeli karar ve temyiz taleplerinin tebliği için geçecek süre ile diği faciayla ilgili 5’i tutuk Yargıtay’a gidiş dönüş süresi lu 51 sanıklı davanın temyiz nazara alındığında toplam in başvurusunu inceleyen İz faz süresini aşacak şekilde tu mir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi, mahke Can Gürkan tuklu kalacağı anlaşıldığından yurtdışı yasağı uygulanarak menin verdiği kararı onayıp, 15 yıl tahliye edilmesine karar verdi. hapis cezasına hükümlü Soma Kö Soma’da 13 Mayıs 2014 tarihinde mür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Ku meydana gelen facianın ardından rulu Başkanı Can Gürkan’ı tahli başlatılan adli soruşturmada, hakla ye etti. Ayrıca Gürkan’ın 3 yıl süre rında, 301 kez, 2 yıldan 25 yıla ka ile maden ocağı işletme icrasından dar hapis cezası istemiyle dava açı yasaklanmasına dair yerel mahke lan toplam 51 sanık, Akhisar Ağır me kararı kaldırıldı. Bu karara gö Ceza Mahkemesi’nde yargılanmış re Can Gürkan tekrar maden işlete tı. 19 Mayıs 2014’te tutuklanan Can bilecek. Daire, Gürkan ile ilgili infa Gürkan’a geçen temmuzda görülen duruşmada 15 yıl hapis cezası verilmiş ve Gürkan, 3 yıl süreyle maden faaliyetlerinde bulunmaktan men edilmişti. Daire, 5 sanığın 15 yıl ile 22 yıl arasında hapis cezalarını, tutuksuz yargılanan 9 sanığın adli kontrol şartını ve 37 sanığın ise beraat kararlarını yerinde buldu. Genel müdür Ramazan Doğru, işletme müdürü Akın Çelik, teknik müdür İsmail Adalı’nın tutukluluk hallerinin devamı yönünde karar çıktı. Bu arada Gürkan için tahliye kararı verilirken davada ailelerin avukatlığını yürüten KHK ile kapatılan ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, ‘terör örgütü yöneticiliği’ suçlamasıyla 13 Kasım 2017’de tutuklanmış 11 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. l İZMİR AİLELER İSYAN ETTİ 301 canını yitiren acılı aileler, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin verdiği kararla bir kez daha yıkıldı. Başta Can Gürkan olmak üzere tutuklu sanıklara verilen cezaların artırılmasını beklerken, Gürkan’ın salıverilmesinin şaşkınlığını yaşadılar. Katliamda oğlu Uğur Çolak’ı yitiren İsmail Çolak, tahliye kararını duyar duymaz tansiyonunun düştüğünü, artık söyleyecek bir söz bulamadığını söyledi. Çolak, 301 Madenciler Sosyal ve Yar dımlaşma Derneği olarak bugün saat 13.00’te Beşyol Madenci Anıtı önünde kararı protesto edeceklerini bildirdi. Ailelerin avukatlarından Can Atalay, kararla birlikte Gürkan’ın yeniden maden işletebileceğine dikkat çekerek, “Bu kararla birlikte yüzlerce insan yeniden ölüme gönderilebilecek. 301 işçinin katli basit bir kaza gibi gösterilmeye çalışılıyor. Bu hukuk dışı karara karşı herkesi sesini yükseltmeye çağırıyoruz” dedi. Çorlu’da bugün başlıyor Uçak biletini geçtiİstanbul Havalimanı’na gitmek için taksi ücretleri belli oldu 25 can için adalet nöbeti Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de 25 kişinin yaşamını yitirdiği tren faciasında ölenlerin ve yaralananların yakınları bugün itibarıyla adalet nöbetine başlıyor. Faciaya ilişkin 4 kişi hakkında dava açılmasına ve esas sorumlular hakkında bir şey yapılmamasına tepki gösteren aileler yaptıkları açıklamada, “Bu karar gerçek sorumluları gizleme ve aklama anlamına gelmektedir. Buna sessiz kalmayacağız, bu hukuksuzluğa izin vermeyeceğiz” dedi. Aileler, hukuka ve vicdana aykırı bu kararın değerlendirileceği ve kaldırılacağı güne kadar her gün Çorlu Adliyesi önünde 10.0012.00 saatleri arası adalet nöbeti tutacaklarını belirtti. l Haber Merkezi Ankara’da yine katliam Bu kez sosisle zehirlediler Ankara’da, boş bir arazide 7 köpek ölüsü ve çevrede üzerinde kimyasal madde bulunan çok sayıda sosis bulundu. Başkentte geçen haftalarda Batıkent’te 16 köpeğin zehirlenmesinin ardından 2 gün sonra da zehirlenmiş ve poşetlerin içine koyulmuş biçimde 8 köpek daha ölü bulunmuştu. Önceki gece de Çankaya ilçesi İncek Mahallesi 1730’uncu Cadde’deki boş bir arazide yurttaşlar yine köpek ölülerine rastladı. Köpeklerin zehirlendiği ihtimali üzerinde duran Belediye ve polis ekipleri, çevrede önlem aldı. Köpek ölüleri ve üzerinde kimyasal madde bulunan sosisler, ekiplerce toplanarak incelenmek üzere götürüldü. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. l ANKARA / Cumhuriyet Ramazan Bayramı tatili 9 gün oldu Cumhurbaşkanlığı kararı ile 4 Haziran günü başlayacak olan Ramazan Bayramı tatili 9 gün oldu. Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından kamu kurum ve kuruluşlarındaki bütün çalışanların, Ramazan Bayramı tatili dolayısıyla 3 Haziran Pazartesi günü yarım gün ve 7 Haziran Cuma günü tam gün idari izinli sayılmalarının uygun görüldüğü belirtildi. l ANKARA SÜPER LOTO 11, 18, 33, 36, 37, 52 6 BİLEN: (1 kişi) 15.356.555,40 TL 5 BİLEN: 13.060,10 TL 4 BİLEN: 201,30 TL 3 BİLEN: 15,25 TL ikramiye kazandı. İstanbul Taksiciler Esnaf Odası (İTEO), İstanbul Havalimanı taksi ücretlerini açıkladı. İstanbul Havalimanı’na ulaşım en düşük 52 TL ile Arnavutköy’den, en yüksek 272 TL ile Şile’den yapılıyor. 38 ilçe için paylaşılan rakamlara bakıldığında 32 ilçede yaşayanlar havalimanına ulaşmak için, köprü ve otoban paraları hariç 3 haneli bir rakam ödemek zorunda. İstanbul Havalimanı’nda tam kapasiteye ulaşıldığında 1000 taksi görev yapacak. Bu araçların 800’ü sarı taksi, 100’ü turkuaz renkli üst seg ment taksi, 100’ü de vito tarzı lüks taksi olarak planlandı. Taksimetre açılışının 4 TL ve km başının 2.5 TL olduğunu kaydeden İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu, “Belirlediğimiz ilçe ilçe fiyatlarda insanların bu rakamları da aklında tutması kıymetli. Trafiğin yoğun olduğu güzergâhlar da sadece tutarlarda değişkenlik olabiliyor. Ancak ufak değişiklikler olsa da aşağı yukarı tarife bu şekilde olacaktır” dedi. THY’nin İstanbul Ankara arası 1 saatlik uçuşunun fiyatı 129 TL ile 300 TL arasında değişiyor. l Haber Merkezi Artı köprü ücreti Şehrin ana arterlerinden Beyoğlu ve Beşiktaş’tan İstanbul Havalimanı taksi tarifesi 145 TL yazarken bu ücret Kadıköy’den 168 TL, Şişli’den 147 TL, Esenyurt’tan 155 TL ve Beylikdüzü’nden 154 TL olarak hesaplanıyor. Bu rakamlara yol ve köprü ücretini de ayrıca dahil etmek gerekiyor. En fazla çocuk nüfusu Şanlıurfa’da, en azı Tunceli’de Nüfusun yüzde 28’i çocuk Baba oğulun acı kaderi 9 yıl arayla aynı şekilde öldüler İzmir’in Bayraklı ilçesinde, freni boşalan kum yüklü hafriyat kamyonun kontrolden çıkarak kahveye girmesi sonucu 2 kişi öldü, 6 kişi yaralandı. Ölenlerden Hasan Küçükdemir’in babası Veli Küçükdemir’in, 9 yıl önce otomobilin aynı kahveye girip çarpmasıyla hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Kazada, inşaatta bekçilik yaparak geçimini sağlayan 2 çocuk babası Haki Küçükdemir (51) ile kömür ocağından emekli olduğu öğrenilen 5 çocuk babası Hasan Küçükdemir (59) hayatını kaybederken, 6 kişi de yaralandı. Kamyonun binanın ana kolonuna çarpma sı nedeniyle, yıkılma tehlikesine karşın bina boşaltıldı. Kahvehaneye giren kamyon, vinç yardımıyla çıkartıldı. Kazada yaralanan kamyon şoförü Özcan Ç. ise tedavisinin ardından gözaltındı. Öte yandan, kazayla ilgili bir detay ortaya çıktı. 2010 yılında da İ.Y. (40) idaresindeki bir otomobilin frenlerinin boşalması sonucu kahvehaneye girdiği ve kazada yaralanan Veli Küçükdemir’in (78) öldüğü öğrenildi. Veli Küçükdemir’in öldüğü bu ilk kazada, Hasan Küçükdemir’in de kahvehanede olduğu ve o zaman yaralanmadan kurtulduğu belirtildi. l DHA Türkiye’nin çocuk nüfusu, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 920 bin 422 olarak belirlendi. Çocuklar, ülke nüfusunun yüzde 28’ini oluşturuyorken, çocuk nüfus oranının 2040 yılında yüzde 23.3’e, 2060’ta yüzde 20.4’e ve 2080’de yüzde 19’a gerileyeceği tahmin edildi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2018 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı. Türkiye’nin toplam nüfusu geçen yıl sonu itibarıyla 82 milyon 3 bin 882 iken, çocuk nüfusu 22 milyon 920 bin 422 olarak kayıtlara geçti. Birleşmiş Milletler tanımına göre 017 yaş grubunu içeren çocuk nüfus 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48.5’ini oluştururken, bu oran 1990’da yüzde 41.8’e, geçen yıl ise yüzde 28’e geriledi. Nüfus projeksiyonlarında, çocuk nüfus oranının 2040 yılında yüzde 23.3’e, 2060’ta yüzde 20.4’e ve 2080’de yüzde 19’a gerileyeceği öngörüldü. Yusuf ve Zeynep Ülkede geçen yıl en yüksek çocuk nüfus oranına sahip il yüzde 46.3 ile Şanlıurfa, en düşük çocuk nüfusuna sahip il ise yüzde 16.7 ile Tunceli oldu. Doğan çocuklara verilen en popüler erkek isimleri Yusuf, Eymen ve Ömer Asaf, en popüler kız isimleri ise Zeynep, Elif ve Defne olarak kayıtlara geçti. 2017’de meydana gelen trafik kazalarında 787 çocuk yaşamını yitirdi. Avrupa Birliği’nde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkelerin yüzde 24.8 ile İrlanda, yüzde 21.9 ile Fransa olduğu görüldü. Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise yüzde 16.2 ile İtalya, yüzde 16.4 ile Almanya oldu. l AA ‘Kurtuluştan Kuruluşa’1y0ü0r. yüıylüaşyakışır Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak lanacak. Yürüyüşçüler, Anıtkabir’e ulaşana kadar 420 kilometre yürüyecek ve yılında bir minnet teşekkürü olarak yapılacak yürüyüşe, Türkiye’nin dört bir yanın için Samsun’a çıkışının 100. yılında Çay 52 noktada mola verecek. Yürüyüşçü daki üniversitelerden katılacak öğrenci yolu Platformu, Samsun 100. Yıl Platfor ler, Merzifon, Çorum, Kırıkkale üzerinden ler, bulundukları şehirlerden aldıkları vatan mu ve 200 sivil toplum kuruluşunun katı Ankara’ya gelecek. toprağını Anıtkabir’e taşıyacak. Yürüyüşün lımıyla “Kurtuluştan Kuruluşa Büyük Yürüyüşü” düzenlenecek. 23 Nisan Salı gü Şehirlerin toprağı Anıtkabir’e ilk durağı olan Mağmur Dağı’nda Samsunlu sanatçı Yaşar Gündem, 23 Nisan günü nü Samsun’dan başlayacak olan yürüyüş, “Özgürlük ve bağımsızlık benim karak “Kuvayı Milliye Destanı” adlı oyunu sahne 19 Mayıs Pazar günü Anıtkabir’de son terimdir” diyen Atatürk’e 19 Mayıs’ın 100. leyecek. l ANKARA / Cumhuriyet Ne yapmalı? Bir zamanlar yazarların, şairlerin “moda” olması üzerine bir soru sormuşlardı. Ben de “Moda olan demode olur” diye cevap vermiştim. Adım, ilk olarak, 1953 yılında Adana’da ancak bir sayı yayımlanan “Yağmur” dergisinde yer almıştı. 66 yıl olmuş. Bunca yıldır, ne yapmalıyım, ne yazmalıyım diye düşünüp duruyorum. Benim ve birçok şair ve edebiyat yazarının kendine sorduğu bu soruyu, hâlâ yayımlanmakta olan “Les Temps Modernes”in dergisinin ilk sayısı (1 Ekim 1945) için yazdığı “Sunu” makalesinde JeanPaul Sartre yanıtlamıştı. Arkadaşım İsmet Birkan’ın çevirdiği, Varlık dergisinin Aralık 1994 sayısında yayımlanan “Sunu” yazısının küçük bir bölümünü ilginize sunuyorum: HHH “Yazarın elinde çağından kaçmak için hiçbir olanak bulunmadığına göre, kaçmaya kalkışacak yerde onu sımsıkı kucaklamasını istiyoruz; çağı onun tek şansıdır: ikisi de birbiri için yaratılmışlardır. Balzac’ın 48 günleri(*) karşısındaki kayıtsızlığına, Flaubert’in Komün olayı karşısındaki korkulu anlayışsızlığına, ‘yazık olmuş!’ diyoruz; ama onlar için yazık olmuş: Önlerine çok büyük bir fırsat çıkmış, ama onlar bunu bir daha yakalayamamak üzere kaçırmışlar. Biz ise çağımızın hiçbir şeyini kaçırmak istemiyoruz. Belki daha güzel çağlar vardır, ama bizimki budur; bu savaşın, belki de bu devrimin içinde, bu hayat verilmiştir bize, yaşanmak üzere. Sakın bundan, bir tür ‘halkçılık’ (popülizm) havariliği yaptığımız sonucu çıkarılmasın; tam tersini savunuyoruz. Halkçılık, son gerçekçilerin yaşlılıklarında doğmuş zavallı, güçsüz çocuğudur ve bu haliyle o da bir ‘oyundan kaçma’ denemesidir. Biz ise, tam tersine, oyundan kaçılamayacağına inanıyoruz. Dilsiz olsak, taş parçaları gibi sessiz dursak bile, bu eylemsizliğimiz gene de bir eylem olurdu. Hayatını Hititler üzerine romanlar yazmakla geçiren bir adam, tutum almaktan böyle kaçınmasıyla, gene de bir tutum almış olurdu. Yazar çağının içinde, bir duruma yerleşmiş olarak yer alır: Her sözün yankıları vardır, elbette her sessizliğin de... Ben Flaubert ile Goncourtları, Komün’ün (1871) ardından gelen kanlı cezalandırma dalgasından sorumlu tutarım, çünkü bunun engellenmesi yönünde bir satır bile yazmamışlardır. Bu onların işi değildi, denecek. Calas davası(**) Voltaire’in işi miydi? Dreyfus’ün mahkumiyeti Zola’nın işi miydi? Ya da Kongo’nun yönetimi Gide’in işi miydi? Bu yazarların her biri, yaşamının özel bir anında, kendi yazar sorumluluğunu, doğru olarak değerlendirmiştir. Alman işgali de bize kendi sorumluluğumuzu öğretti. Mademki yalnız varlığımızla, varoluşumuzla bile çağımız üzerine etkide bulunuyoruz, öyleyse bu etki bilerek ve isteyerek yapılacaktır diyoruz. Burada bir noktaya açıklık getirmek gerek: Bir yazarın, kendi gücü ve yeteneğinin elverdiği ölçüde, geleceği hazırlamak kaygısıyla hareket etmesi az rastlanır bir durum değildir. Fakat, belirsiz, bulanık, kavramsal bir gelecek var ki, tüm insanlığı ilgilendiriyor ve hakkında da fazla aydınlanmış sayılmayız: Tarihin sonu var mı? Güneş bir gün sönecek mi? 3000 yılında sosyalist rejimlerde insanın durumu nasıl olacak? gibi...” HHH Tarihimizin son 200 yılından yüzlerce tema ve konu çıkartılabilir. Geçmiş bizi günümüze gönderdiği, günümüzü de yansıttığı oranda ilgilendirir. “Şimdi” ve “Gelecek”le bakışımlı yansıtma aynası olursa “Geçmiş”in estetik bir değeri olabilir. “Şimdi” adlı biçimsiz kütle önümüzde duruyor. Bu engin alan şairlerin, romancıların, ressamların, oyun yazarlarının önünde durmakta. AKP ve Başyüce’ye hesap sormak için işbaşına! (*) 2326 Haziran 1948. Parisli işçilerin ordu tarafından bastırılan ayaklanması. (**) Haksız yere idam edilen Protestan. Rabia Naz’ın ölümü Şüpheli araç araştırılıyor Giresun’un Eynesil ilçesinde, evlerinin önünde yaralı halde bulunan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Rabia Naz Vatan’ın (11) şüpheli ölümünü araştıran müfettiş ve cinayet masası ekipleri, baba Şaban Vatan’ın kızına otomobil çarptığı yönündeki iddialar üzerine soruşturmayı çok yönlü derinleştirdi. Olay günü şüpheli bir otomobilin mahallede görüldüğü bilgisine ulaşan ekipler, iz sürmeye başladı. Mahalledeki güvenlik kamera kayıtları ile olay günü çevredeki cep telefonlarına ait HTS kayıtları (görüşme ve sinyal trafiği) incelemeye alındı. Giresun Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’nde özel bir ekip de olayın yeniden soruşturulması için görevlendirildi. Müfettişlerle koordineli yürütülen soruşturmada, olay günü şüpheli bir otomobilin mahallede görüldüğü bilgisine ulaşıldı. Otomobilin izini süren ekipler, olayın kaza olup olmadığını çok yönlü araştırıyor. Bölgedeki güvenlik kamera kayıtları ile olay günü çevredeki cep telefonlarına ait HTS kayıtları da incelemeye alındı. l DHA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle