Katalog

EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr TASARIM: SERPİL ÜNAY 1119 NİSAN 2019 CUMA Bir yılda 177 milyar dolar borç ödemesi varken TCMB’nin düşük rezervi kaygı yarattı Merkez’in şişirme rezervi yatırımcıyı tedirgin etti 4 TCMB’nin 28.4 milyar dolarlık net rezervinin 12.7 mil 4 İngiliz Financial Times gazetesinin Merkez Bankası rezer yar dolarının kısa vadeli borçtan oluştuğu ortaya çıktı. viyle ilgili haberi piyasaları altüst etti. Dolar/TL 5.85’i aştı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasını almasıyla önceki gün 5.71 seviyesine kadar inen dolar/ TL kuru, İngiliz Financial Times (FT) gazetesinin Merkez Bankası’nın (TCMB) rezervlerinin kısa vadeli borçla artırıldığına dair haberiyle dün 5.85 seviyesini aştı. Kurdaki günlük artış yüzde 2’yi bulurken, TL son 6 ayın en düşük seviyesine geriledi. 12 Nisan itibarıyla TCMB’nin net döviz rezervi 28.4 milyar dolar olurken, bunun 12.7 milyar doları yerel bankalarla son dönemde yapılan döviz takası (swap) işlemlerinden oluştu. Swap işlemlerinden gelen ve kısa vadeli borç anlamına gelen kısım çıkarıldığında TCMB’nin zaten düşük olan net döviz rezervinin 15.7 milyar dolar seviyesine gerilediği görülüyor. FT, TCMB’nin kısa vadeli borçlanma yoluyla dolar rezervlerini artırmasının, yeni bir kur şoku karşısında TL’nin değerini korumak için yeterli adım atıp atamayacağı konusunda yatırımcı ve analistlerin şüphe duymasına yol açtığını yazdı. TCMB’nin konuya dair FT’nin sorusuna verdiği yazılı yanıtta “ilk kez döviz rezervlerinin swap işlemlerinden et ERDOĞAN: NE YAZARSAN YAZ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MemurSen 6. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada FT’nin TCMB’nin rezevlerine ilişkin haberine yanıt vererek “Financial Times böyle yazmış, sen ne yazarsan yaz” dedi. Yanıtında somut bir veri kullanmayan Erdoğan, “Batı dünyasının bir kesimi medya organlarıyla ekonomimizi adeta çökmüş gibi gösterme çabasında, Türkiye dimdik ayaktadır. Türkiye’nin gücünü de kabullenecekler. Küresel adaletsizlikler konusunda sesimizi yükselttikçe saldırıların da dozu artıyor” dedi. Erdoğan şöyle devam etti: “Ey Financial Times 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’yi sen tanıdın mı? Senin ülkende ne kadar mülteci var? Bir de onu haber yap.” kilenmiş olabileceğini” ifade ettiği, ancak “bu işlemlerin tamamen uluslararası normlara uygun bir şekilde yapıldığını da vurguladığı” aktarıldı. Gazeteye konuşan ve adını vermek istemeyen eski bir üst düzey TCMB yöneticisi, “Rezerve eklenen bu kaynakların kazanılmayıp borç alınan paralar olduğunu” ve “bu yöntemin Merkez Bankası rezervlerini artırmanın geleneksel bir yolu olmadığını” söyledi. 26 kat artış FT’nin haberinden öne çıkan diğer değerlendirmeler şöyle: n Bloomberg verilerinden TCMB bilançosuna göre, 1 Ocak25 Mart döneminde borç lanma 500 milyon doları aş mazken, 8 Nisan’da bu miktar 26’ya katlanarak 13 milyar do lara tırmandı. n TCMB bu kaynağı, Türkiye’de yerleşik bulunanla rın paralarını artan bir oranda döviz mevduatlarına yatırma sı sonrasında Türk bankaların dan borç alarak oluşturdu. n BlueBay Varlık Yönetimi’nin gelişmekte olan pazarlar stratejisti Tim Ash, “Kapalı kapılar ardında olanlara dair genel bir rahatsızlık var” yorumunda bulundu. Kur operasyonu tutmadın TCMB’nin bu hamlesi, ban GPÖIYZAÜSYAASNKI’NDE1Tkyöiirny“vtzrçeeİedeoa2Lausirndrerrenn’ntbnvad.nbmeıdTlayeriTnerrdaonüke,edütiinltiyzmsrasşatadlieekioeelg.rreı1trrlnigiAmeeğyvdle7reuirseellıe7reçişhyir’zsesnriaom,eebkniirrnrçnoiiituiilrımymrçtüdülıketyk.arsmaeTnİepötmCabktnmsiİMuağscıtmnllatuieeBsnaaysotdeneımikbğiçbyaudliaeuurmakşl’nBlıBenuaürnşAiynkKgüilçanaPökinmş’ribınpeeEnBaitnövhkanDaenirnhklreicinaabBlSemeellaeeasş4irinillnlıi0ianşşİd0skkekiignlrdtrnLeseeeıieainrrddyrnddaıiaoöinTleesbismrlnCmıanaeanit,eMnıuiçrszitisrymnaaekısmvoBlTlelrlmıedknşiuüvamadeoazkrlasleökarkatlesaşrıvltıniaıiz ta yeterli re başvurusunun bulunması seçimlere Döviz mevduatı azaldızerve sahip ilişkin endişelerin tam olarak ortadan yetersiz kaldığına yönelik verilerle de değer kaybediyor. TCMB’nin net döviz rezervinin 1 Mart22 Mart döneminde 35.2 milyar dolardan 26.1 milyar dolara düşmesi ve seçim öncesinde kuru düşük tutmak için TCMB rezevlerinin kullanıldığına dair iddalarla dolar/TL 22 Mart’ta 5.84’e yükselmişti. Bu gelişmenin ardından siyasi talimatla bankalar yabancılara Londra swap (takas) piyasa sında TL vermemiş, bu şekilde kurda yeni bir artış önlenmeye çalışılmıştı. Bir önlem de, TCMB bünyesindeki döviz karşılığı TL swap (takas) piyasasında vadesi gelmemiş toplam swap satışı sınırı yüzde 10’dan kademeli olarak yüzde 40’a çıkarılmıştı. Bu sayede net rezervler artırıldı ancak bu gelişme yine rezerv kaygılarını tetikleyerek dolar/TL kurunu 5.84’ün de üzerine fırlattı. olmadıkla kalkmaması ve piyasa tepkisinin geçi YydzTrTlvlnikeçıeeoaüLiıibElrgrkn’rbdsiyv.kökilieüiiyiPrloihrirüyekekiyndeybttelaooorüeküai’lrrknrrmmrisu”lleüiaşiimniadserdSeaeıdekğirı.v isncçspiıiizinmipoylinivdkallymeıilsönlaeyragasvinrüksaieiaauunzkırçtntnlvkdmüitıearvsaanğuipealıdmneneğüksteadrnuaiaikinsdanenmbsaiesenndıuıdbireineneöaşçaganikklrzozopkeöiaeo.ökalom”rudblrernlzötyiüsickbelianmotaşilsimdieneülrfieia.r,ışmladziknB“üyoeYlbinvikrr.leuıetabşDbralmeakbüühmnmlenaskklaaiearüçdsieıvyneşerüdcrimllşiaeeshhhşaoigrvaaiiiytöninlkfzafsrtyetlkkaaemtaşuaeeigrdipbryasekirötnaaeridvilenreçtnridedktdt.eircıui,ıaiekTlysynıyanteCsimdpzuatderMüıainrlehökçeatrtBeiiiallntirı mevduat ve fonları 12 Nisan ile biten haftada yaklaşık 543.5 milyon dolar azalışla tarihi zirveden 181.33 milyar dolara geriledi. Bu rakamın 108.67 milyar doları bireysellere 72.66 milyar doları kurumlara ait bulunuyor. 5 Ekim 2018 haftasında 89.8 milyar dolar olan bireysellerin kıymetli maden dahil yabancı para mevduat ve fonları aralıksız artış yaşandığı 6 aylık dönemde yaklaşık 19.5 milyar dolar yükseldi. TL’nin değer kaybedeceğine dair genel beklenti ve TL mevduat faizlerinin siyasi baskıyla enflasyonun altında tutulması, yurttaşları ve şirketleri tasarruflarını dövizde tutmaya yönlendiriyor. Bloomberg Sefalet Endeksi: Venezüella ilk sırada, Türkiye 62 ülke arasında dördüncü SEFALET DIZ BOYU Yinal Yağan Albayrak’ın arkadaşı TÜİK Başkanı oldu Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanlığı’na, kurumda başkan yardımcılığı görevini yürüten Yinal Yağan vekâleten atandı. Yağan, eylül ayına ilişkin enflasyon verilerinin beklentilerin oldukça üzerinde gelmesi sonrası, TÜİK Başkan Yardımcısı Enver Taştı’nın görevinden alınmasıyla bu göreve getirilmişti. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın Enerji Bakanlığı’ndaki çalışma arkadaşı olduğu bilinen Yağan’ın şimdi de TÜİK Başkanlığı’na atanması, TÜİK Başkanvekili Mehmet Aktaş’ın, Merkez Bankası (TCMB) Banka Meclisi üyeliğine getirilmesinin ardından yaşandı. Aktaş ise, 2010’da başlayan TÜİK başkan yardımcılığının ardından 16 Şubat 2016’dan itibaren başkanlık görevine vekâleten getirilmişti. l Ekonomi Servisi Yoksulluk artıyor. Türkiye 2018’de sefalet en deksinde 26.8 puandayken bu yıl işşizlik ve enflasyondaki yükselişle 30.2 puana fırladı. ABD merkezli yayın kuru Böylece son 16 yılda enflasluşu Bloomberg’in enflas yon ilk kez yılı yüzde 20’nin yon ve işsizlik oranlarını top üzerin tamamlamıştı. Mart layarak oluşturduğu ve “Se ayında açıklanan verilerde falet Endeksi” olarak adlan yıllık enflasyon yüzde 19.71 dırdığı listede Türkiye 62 ül iken, yıllık bazda gıda fiyat ke arasında dördüncü sırada artışı yüzde 30’du. yer aldı. 5 yıldır yayımlanan ülke sı ralamasında ilk 5 ülke bu yıl da değişmedi. Enflasyon oranı yüzde 8 milyonu aşan Venezülla açık ara birinci olurken, onu sırayla Arjantin, Güney Afrika, Türkiye ve Yunanistan izledi. Türkiye, 2018 yılının resmi enflasyon ve iş İşsizlik arttı Geçen günlerde Türkiye İstatistik Kurumu’nun paylaştığı verilere göre, işsizlik oranı ocakta geçen yılın aynı ayına göre 3.9 puan artışla yüzde 14.7 oldu. Bloomberg’in endeksinde, puanı en düşük olan “en sizlik verilerinden hesapla az kötü” durumdaki ülkele nan bir önceki endekste 26.8 puanla 4. sıraya yerleşmişti. Ekonomistlerin tahminle re de yer veriliyor. Tayland listenin en sonunda yer alırken, ardından sırasıyla İs rine dayanan güncel endeks viçre ve Singapur geliyor. te puanı 30.2’ye yükselen Türkiye’nin sırası değişmedi. Ancak 3. sıradaki Güney Bloomberg’in anketine katılan ekonomistler, bu 62 ekonominin yarıya yakınında Afrika ile geçen yıl 5 olan enflasyon oranlarının geçen puan farkı bu yıl 2.1’e indi. Türkiye’nin 2018 enflasyon oranı yüzde 20.3 olmuştu. yıla göre daha düşük olacağını öngördü. l Ekonomi Servisi İnanıldı, direnildi, kazanıldı... Önce inanıldı. Sonra demokrasi için birleşildi. Ve çalışıldı. Mış gibi yapılmadı bu kez. Gerçekten çalışıldı. Sonuç: Kazanıldı. Kazanmak ile iş bitmedi. Zaten Türkiye’nin siyasi konjonktüründe buna kolayca izin verilmeyeceği belliydi. 17 gün süren bir sinir harbi yaşadık hep birlikte. Türkiye, demokrasi terazisinde bir aşağıya çekildi, bir yukarıya. Sonunda direkten döndük. Demokratikleşme değil ama öncelikle normalleşme yolunda önemli bir adım atıldı. 16 milyonluk İstanbul’u yönetmesi için mazbata Ekrem İmamoğlu’na verildi nihayet. Derin bir nefes aldık. 3 ay gibi kısa bir sürede kucaklayıcı, birleştirici söylemi, sakinliği, kararlılığı ile insanların gönlünde taht kurdu İmamoğlu. Sevdik bu adamı. Samimiyetini, çalışkanlığını.. “Kendime hedef koydum; gelmiş geçmiş en demokrat belediye başkanı olacağım. İstanbul buna aç” dedi, İBB başkanı olarak dün ilk kez katıldığı televizyon programında. Evet açız. Sadece İstanbullular olarak değil, tüm Türkiye olarak açız. Normalleşmeye, adalet duygusuna, insanca yaşamaya.. Hakkını verelim, 31 Mart seçimleri ile CHP de eşik atladı. Adayların seçimi, sandığa sahip çıkma, kararlılık. İYİ Parti ile ittifak. HDP tabanının oy vermesini sağlayacak adımların atılması... Umutlarımız yeniden yeşerdi. Ama unutulmamalı, bu daha henüz ilk adım. Asıl önemlisi; şeffaf, hesap verebilir bir yönetim anlayışı ile doğru belediyecilik yapabilmek. Ve hiç kolay olmayacak. AKP’nin belediye meclislerinde çoğunlukta olduğu belediyelerde “CHP’li başkana iş yaptırmama” mücadelesi içine girme olasılığı örneğin. Bu yüzden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın belediye meclisi toplantılarını halka açık hale getirme kararı son derece akıllıca. Nasıl bir belediyecilik? 2 yıldır nisan aylarını Kanada’nın Vancouver kentinde geçiriyorum. Minik Ada’nın doğumuna gitmiştim, şimdi birinci yaşında yanındayım. Dünyanın en yaşanılabilir şehirleri arasında ilk sıralarda Vancouver. İnsan uzun süre kalınca neden öyle olduğunu daha iyi anlıyor. Dünyanın her yerinden insan var burada. Birbirinden farklı onlarca kültürden, gelenekten insan, kentin düzeni ve kuralları içinde uyum içinde yaşıyorlar. Çinlisi, Meksikalısı, Arnavut, Türk, Rus, İranlı, İsrailli.. Merakla gözlüyorum. Özellikle de belediyeciliğini inceliyorum. Bizim bir türlü yapamadığımızı onlar nasıl yapıyor? Aslında 2 önemli nokta var. Biri konulan kurallara hiçbir istisna gö zBeutmtraefkiksinkiuztrahlelarkrıensdiannutyumtuans,ınçıöspalğerlainmaatkıl. masına, köpek parklarının düzeninden, inşaatlara, imar planlarına kadar her alanda geçerli. Adalet duygusunu pekiştirici. Diğeri katılımcılık. Kente ilişkin önemli kararların alınmasında halkın katılımını sağlamak. Örneğin, Vancouver’ın önemli köprülerinden birinde yaya ve bisiklet yollarının yeniden düzenlenmesi gündemde ve büyükşehir belediyesi evlere ve işyerlerine tek tek mektup gönderiyor ve görüşlerini bildirmelerini rica ediyor. Katılım süreci birkaç aşamalı ve hepsinin tarihleri belli. Örneğin kent konseyleri son derece aktif çalışıyor ve katılıp söz almak isteyenlerin uymaları gereken kurallar ve konuşma süreleri var. Onlara meclis üyelerinin sormak istedikleri sorular için bile tanımlanmış süreler var. Şimdi haklı olarak şunu diyeceksiniz: Dünyanın en medeni ülkelerinden birinin 2 milyon nüfuslu kenti ile 16 milyonluk İstanbul’u nasıl aynı kefeye koyarsın? Koymuyorum. Sadece bu iki noktaya dikkat çekmek istiyorum. Çünkü bunun para ile ilgisi yok, sadece kararlılıkla ve şeffaflıkla ilgisi var. Meclis toplantılarının hepsini YouTube’da bulmak mümkün. Tüm bunlar kapsayıcı ve adil bir belediyeciliği de zorunlu olarak beraberinde getiriyor. Peki imkânsız mı? 17 Nisan’a kadar imkânsız olduğunu düşünüyordum. Şimdi ise kuvvetle inanıyorum. İnanmak istiyorum... T.C. ORTACA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO : 2016/91 Davacı Ortaca Mal Müdürlüğü tarafından davalı Ortaca Belediye Başkanlığı aleyhine açılmış tescil davası nedeniyle; Muğla İli, Ortaca İlçesi, doğusu Vedat Yavuz,batısı Drenaj Kanalı,Kuzeyi Eşref Baştaş ve göl ile güneyi Devlet Çam ormanı ile çevrili taşınmaza ilişkin Türk Medeni Kanunu’nun 713/4 maddesi gereğince yapılan ilandır. Tarafları ve nitelikleri belirtilen dava konusu parsel hakkında hak iddia edenlerin 3 aylık yasal süre içinde Mahkememize başvurmaları gerektiği ilan olunur. 15.04.2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 984311)