18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 527 MART 2019 ÇARŞAMBA AKP işi propagandaResmi kurumlar AKP için çalışırken okullar siyaset alanına çevrildi. Manipülasyon zirvede ‘ADİLERE DERS VERİN’ Tarım Bakanı ağzını bozdu Pakdemirli’nin sözleri için CHPİYİ Parti’nin ortak adayı Özgür Özdemir suç duyurusunda bulunacak. MEHMET MENEKŞE Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, partisinin se çim çalışmasına katılmak için geldiği Amasya’nın Taşova ilçe sinde seçime günler kala AKP’ye oy vermeyenleri kastederek, Pakdemirli “Bu adilere sandıkta derslerini verecek misiniz?” dedi. Ba kan Pakdemirli’nin konuşması ilçede yoğun tep kilere neden oldu. CHPİYİ Parti’nin ortak adayı Özgür Özdemir, bakan hakkında suç duyurusun da bulunmak için hazırlık yaparken CHP Amasya İl Başkanı Reşat Taragöz “Atanmış bakan derhal istifa et” diye tepki gösterdi. Karagöz, “Ağabeyi Mehmet Pakdemirli FETÖ tu tuklusu olan Bekir Pakdemirli’yi, Amasya halkı olarak kötü söz sahibinindir diyor ve atanmış Ba kanı istifaya davet ediyoruz. Kişisel hırs, ihtiras ve çıkarlarınız için yerel seçimleri genel seçimmiş al gısı yaratarak toplumu ayrıştıran, kin ve nefret söylemlerinizle halkımıza hakaret etmekten bir an evvel vazgeçmelerini istiyoruz” dedi. ‘Korkunun dışa vurumu’ CHP ve İYİ Parti’nin Taşova ortak adayı Özgür Özdemir ise “Bu, kaybettikleri için yaşadıkları telaşın, korkunun dışa vurumudur. Bakan Pakdemirli AKP’ye oy vermeyenleri ‘adi’ diye tanımlayıp, nefret dilini kullanmıştır. AKP’li olup da bana oy verecek bir sürü AKP’li kardeşimiz, akrabamız var. Bu ayrımcı, nefret dilini kullanan Bakan hakkında suç duyurusunda bulunacağız” diye konuştu. l ANKARA Miting için MEB seferberliği OZAN ÇEPNİ dağ Milli Eğitim Yerel seçimlere günler ka Müdürü’nün kişisel mail hesabı üzerinden ida la AKPMHP it recilere ve öğret tifakı okullar menlere “Toplan daki çalışma tıya katılın” me larını hızlandır sajı gönderdiği dı. Okullarda ik öğrenildi. Ayrıca tidar blokunun okullara gönderi yürüttüğü faaliyetlere Milli Eği Ziya Selçuk len yazıda, Elmadağ Belediyesi’ne tim Bakanlığı’nın ait 15 Tem (MEB) soruşturma açma muz Demokrasi ve Sanat ması tepki çekerken, Ba Merkezi’nde Milli Eğitim kan Ziya Selçuk çalışma Bakanı Ziya Selçuk’un ko lara dahil oldu. Selçuk’un, nuşma yapacağı duyurul “Eğitim Buluşmaları” adı al du. Yazıda, etkinliğe katılı tında düzenlediği toplan mın zorunlu olduğu ve ka tı Ankara’nın Elmadağ il tılan idareci ve öğretmen çesinde bugün gerçekleş lerin o gün “görevli izinli”, tirilecek AKP mitingi ile öğrencilerin ise izinli sayı aynı güne denk getirildi. lacağı belirtildi. Selçuk’un toplantısı nedeniyle ilçe genelinde eğitim ‘Kabul edilemez’ öğretim faaliyetlerinin dur MEB uygulamasına tepki durulmasına karar veril gösteren Eğitim İş yöneti di. Eğitim toplantısının ar mi sosyal medya üzerinden dından ise Soylu’nun ilçede yaptığı açıklamada, “Eği yapacağı mitingle AKP’nin tim, siyasete alet edilmeye ilçe adayını tanıtacak olma devam ediyor. Ankara’nın sı dikkat çekti. Elmadağ ilçesinde düzen ‘Hazır olun’ talimatı lenecek olan AKP mitingi için, ilçedeki tüm okulla Selçuk’un toplantısı için ra yazı gönderilerek adeta Elmadağ’da öğretmen seferberlik ilan edildi. Böy ler idari izinli sayıldı. Bu le bir uygulama kabul edi gün saat 10.30’da düzen lemez. Çocuklarımızın eği lenecek toplantı için ilçe tim öğretim hakkı engelle deki eğitim öğretim faali nemez” ifadelerini kullandı. yetleri durduruldu. Elma l ANKARA KAYMAKAM GÖREVDE! İlçe başkanlığı gibi çalışıyor Sultanbeyli Kaymakamlığı’nın etkinliği için veliler okula çağırılıp AKP’li belediyenin projeleri anlatılıyor. LEYLA KILIÇ Sultanbeyli Kaymakamlığı tarafından ilköğretim okullarında “Çevre ve şehircilik buluşmaları” adı altında düzenlenen etkinlikte AKP propagandası yapıldığı ileri sürüldü. Seminerlerde AKP’nin faaliyetlerinin anlatıldığını belirten CHP Sultanbeyli İlçe Başkanı Murat Kantekin, “Milli Eğitim Müdürlüğü adına aileler okula davet ediliyor, sonra da belediye yöneticileri çıkıp propaganda yapıyorlar” dedi. Sultanbeyli Kaymakamlığı tarafından “Veli Akademileri” etkinlikleri kapsamında “Çevre ve şehircilik buluşmaları” konulu seminere öğrenci velileri çağırıldı. Etkinlikte kent çalışmaları adı altında AKP’li belediyenin projeleri anlatılırken, bazı okullarda veliler arasında tartışmaların yaşandığı belirtildi. Okullarda AKP propagandası yapıldığını söyleyen Murat Kantekin, “Sultanbeyli Kaymakamlığı, bir süredir okullarda AKP’li Belediyeye propaganda yaptırıyor. Milli Eğitim Müdürlüğü adına aileler okula davet ediliyor, sonra da belediye yöneticileri çıkıp propaganda yapıyorlar” dedi. ‘Hem okula hem öğrenciye darbe’ Resmi yazı ile kaymakamlığı uyardıklarını anlatan Kantekin, “Okulları siyaset alanına çevirmek, bu ülkenin geleceğine darbe vurmaktır. Hem okula, hem öğrencinin geleceğine, hem yasaya, hem de devlete darbe vuruluyor. Kişisel ikbaliniz için yasayı çiğneyerek okulda seçim propagandası yaptırmayın, aileleri ve öğrencileri kutuplaştırıp germeyin. Hata yapıyorsunuz” diye konuştu. l İSTANBUL ‘DAHA ÇOK VERGİ ALINMALI’ Yıldırım’ın sözlerine düzeltme Hürriyet gazetesinden Ertuğrul Özkök’e dün söyleşi veren AKP İBB başkan adayı Binali Yıldırım’ın “İstanbul’dan daha çok vergi almamız gerekir” sözleri gelen tepkilerin ardından internet sitesinde değiştirildi. Yıldırım da sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile sözlerinin yanlış aktarıldığını savundu. Açıklamada “Türkiye’de ödenen vergilerin yüzde 49’u İstanbul’da toplanırken, İstanbul bu gelirden yüzde 10 pay almaktadır. İstanbul’un vergiden aldığı pay artmalıdır. Kamuoyuna duyurulur” denildi. Yayın yönetmenleriyle buluşmada da Binali Yıldırım, “Benim ‘İstanbul’dan daha çok vergi alacağım’ diye bir ifadem yok. İstanbul Türkiye’nin vergisinin yüzde 50’sini veriyor ama yüzde 10’unu bile almıyor. Türkiye’yi taşıyan bir şehir ve daha fazla pay alması gerekir” dedi. Kısaltırken olmuş! Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök de köşesinde yer alan Binali Yıldırım söyleşisine ilişkin bir açıklama yaparak, “Binali Yıldırım’la ilgili yazımın İstanbul vergileri ile ilgili bölümü kısaltılırken sanki, ‘İstanbullu’dan daha fazla vergi alınacakmış’ gibi bir anlam çıkmış” dedi. ‘Ülke kalkınır’ Söyleşide Binali Yıldırım, “İstanbul’u yatırım yapılacak cazip şehirler arasına sokacağım. Bunu da o insanlara sadece yemek yaparak sağlayamazsın. Yatırımcıların beklentilerini karşılamalısın. Yani yatırımcının önüne kırmızı halı sermen gerekirse onu da sermen lazım. Bunları yapabilmek için İstanbul’dan daha çok vergi almamız gerekir. Daha çok vergi alındıkça ülke kalkınacak, İstanbul kalkınacak” dedi. l İç Politika Cumhuriyet’in sorusunu yanıtlayan Binali Yıldırım’dan yerel seçim yorumu: Referanduma dönüştü Cumhur İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Binali Yıldırım dün gazetelerin genel yayın yönetmenleriyle sabah kahvaltısında buluştu, kampanya sürecini değerlendirdi. Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya’nın da katıldığı toplantıda soruları yanıtlayan Yıldırım, “İstanbul benim ortak paydam” diyerek kucaklayıcı ve kapsayıcı bir yönetim sürdüreceğini belirtti. Binali Yıldırım, Küçükkaya’nın yönelttiği “7 Ocak’taki açıklamanızda ‘Yerel seçime gidiyoruz, genel seçimlere değil’ demiştiniz. Seçimlerin yerel seçim havasında kalmasını istediniz. 23 aylık süreçte meydanlarda, TV’lerde siyasi liderlerin söylemlerinde bu isteğiniz gerçekleşmedi. Bu durum sizin mi, yoksa rakibiniz Ekrem İmamoğlu’nun lehine mi oldu” sorusuna şu yanıtı verdi: “Bu şekilde değerlendirme yapmak doğru değil. Bunu pazar günü göreceğiz. Ben her şeye rağmen İstanbul yerelini ön plana çıkarmaya gayret ettim. Tüm toplantılarımda, medyada hep İstanbul’u ön plana çıkardım. Genel siyasetten anlamadığımdan değil ben bu ülkede bakanlık, başbakanlık yaptım. Bunun bir faydası olmadığına inanıyorum, hâlâ da aynı görüşteyim. 31 Mart referanduma dönüştü. Adaylar konuşulsaydı, adayları mukayese etme imkânı olsaydı çok daha farklı bir sonuç doğurabilirdi.” Yıldırım’ın diğer mesajları da özetle şöyle: rör örgütü ile arasına mesafeyi bugüne kadar koyamadı. n Sandık çağrısı Seçime katı lım oranının düşeceğini tahmin et miyorum. Böyle bir iddiada olanlar var, sandığa gidiş düşük olacak di ye. Ama bizim insanımız seçimleri önemser. Batı’daki veya otokratik ül kelerdeki gibi değil. Sandığın gücü ne güvenir Türk insanı. Sandığa gi decektir. Bu aynı zamanda bir çağrı. Sandığa gidilmeli. İstanbul’un gele ceği, bu şehirde yaşayan ve oy kulla nan 10.5 milyon hemşerimizi ilgilen Yıldırım’ın toplantısına gazetemiz genel yayın yönetmeni Aykut Küçükkaya katıldı. diriyor. Dolayısıyla “Söyleyecek sözüm var” diyen herkes sandığa gitmeli diye düşünüyorum. Genel seçim n HDP’ye eleştiri Hep şunu söyle değil bu, şehrimizle ilgili seçimimiz. dik: Biz bir genel seçime gitmiyoruz. İstanbul’un seçimini yapıyoruz. Siya Da Vinci ve futbol... si görüşü ne olursa olsun, hangi par Buluşmada Haliç gündeme geldi. Yıl tiye gönül verirse versin, İstanbul’un dırım, “Leonardo da Vinci’nin ünlü bir geleceği için, evlatlarımızın geleceği köprüsü var. Haliç için çizdiği söyle için herkesten destek istiyoruz. Buna nir. Onun bir kopyasını yapma projesi HDP’ye oy verenler de dahil. Benim de var mı” sorusu üzerine fotoğrafa bakıp, diğim şu: HDP aday göstermediğine gö “köprüyü beğenmediğini” söyledi. Yıl re, HDP’lileri bağlayacak bir şey yok. dırım, daha sonra, “Çok iyi anlaşılmı Pekâlâ beni destekleyebilirler. Geçmiş yor bu fotoğraftan. Mühendis gözüyle te de bugün de AK Parti HDP’yle birlik baktım, sanatkâr gözüyle bakmadım” te bölgeden Kürt vatandaşlarımızdan sözüyle durumu kurtardı. Konu futbola en fazla destek alan partidir. Bu yüz gelince Yıldırım’ın, “Milli takımımız iyi den ben HDP’nin Kürtlerin oylarını pa başladı. Antrenmanlarına gittik, takı zara çıkarmasının çok dürüst bir iş ol mın seçilmesine de katkımız oldu. So madığını düşünüyorum. Pazarlık yapıl nuçlarını Şenol Hoca’yla istişare ettik. masının siyaseten de etik olmadığını Fransa maçında da Fransız kalmayız” düşünüyorum. HDP ile Kürtleri birbi sözleri salonu güldürdü. rinden ayırmak lazım. HDP bölücü te l Haber Merkezi Erdoğan: Aynı alçaklık peşindeler Erdoğan Van mitingindeki konuşması sonrasında alandakilere çay dağıttı. YUSUF ZİYA CANSEVER Cumhurbakanı Recep Tayyip Erdoğan muhalefete yüklenerek, “Biz yıkmaya değil inşa etmeye talibiz. Bu ülkeye yıkım ekibi değil inşa ekibi lazım. Ecdadımız Süleymaniye’yi Selimiye’yi inşa etti. Biz de Çamlıca Camii’ni Külliye’yi inşa ettik. Biz inşa ve ihya için varız” dedi. Geniş güvenlik önlemlerin alındığı Beşyol Meydanı’nda Vanlılarla bir araya gelen Erdoğan, “Birileri yıllarca milletin içine nifak sokmaya çalıştı, milleti birileri yıllarca sağcı solcu, Türk Kürt Alevi Sünni diye bölmeye çalıştılar. Mahalleleri birbirinden ayırmak için çukurlar kazdılar, tüneller açtılar. İnsanlarımızın mahremlerine girdiler. Van bu vahşeti iyi bilir. Van’da da anaları ağlatan, çocukları öksüz bırakan bunlar oldu. Hâlâ aynı alçaklıkları yapmanın peşindeler. Şa yet bu teröristleri inlerinde kıstırıp yok etmiş olmazsak her gün masum insanlarımızın kanını dökecekler” dedi. ‘Akrabalarınızı arayın’ Erdoğan, Vanlılardan Ankara ve İstanbul’daki akrabalarını arayıp Binali Yıldırım ve Mehmet Özhaseki için destek istemelerini de söyledi. Erdoğan, dün Adıyaman’da düzenlediği mitingde ise CHP’nin ülkede zerre kadar emeği ve hizmeti olmadığını ileri sürerek, “Hak ve özgürlük mücadelesinde aynı şekilde. Cuntacıların güya adaleti tesis için bir sağdan bir soldan astığı delikanlıların bunlarda vebali var. O sandıkta 22 yaşında darbecilerin darağacına gönderdiği şehit Mustafa Pehlivanoğlu’nun ana hasreti var. Rahmetli Özal’ın, Türkeş’in, Erbakan’ın, Yazıcıoğlu kardeşimin cesareti var” dedi. l VAN ‘Rabia Naz’ın saçının tokası dahi kayıp’ Önce Çorlu tren kazasında ölen Oğuz Arda Sel’in annesi... Sonra şüpheli ölümü intihar olarak kayda geçirilmeye çalışılan Şule Çet’in babası ve ağabeyi... Ve şimdi de kendisini çatıdan atarak intihar ettiği söylenen Rabia Naz Vatan’ın babası. Hukuka, devlete güvenmeyen, yaşadıkları acıların ardından adalet peşinde kendi tükenen bu insanlar, gözündeki bağı çoktan açmış, dilediğine sağır olmayı seçmiş yeni ve soysuz bir adaletin isyanındalar. Şaban Vatan’ın sosyal medyada dolaşan görüntülerini izleyin. Evinin çatısında, kızının kilosunu söylüyor, yaşını söylüyor, metrelerden bahsediyor. O yaşta, o kiloda bir kız çocuğu ne kadar hızlı koşarsa nereye nasıl düşer... Bir çuvaldan bahsediyor, çatıdan atılan ve yerde tahribat yapan. Keşiflerden, bilirkişilerden, telefon konuşmalarından bahsediyor. Sonra bir iskemle gösteriyor bize. Bir çantadan bahsediyor, önce olmayan, sonra bulunan... Ardından sokakta görüyoruz babayı. Kamera kayıtlarından bahsediyor. Kızının geçtiği sokaklardan, geçmediği sokaklardan... Elindeki dondurmadan bahsediyor, cebindeki harçlıktan, bir market torbasından... Kayda geçmeyen tanıklardan, dosyaya girmeyen ifadelerden bahsediyor. Sonra... Sonra o baba sırtüstü yatıyor. Ölmüş kızının tam düştüğü yere. “Burada böyle kucakla bırakılmış gibi bulundu Rabia Naz’ımız” diyor. Tam orada, o noktada tüm ülke sırtüstü yatıyor. Tam orada, o noktada bu ülkenin adalet sisteminin can damarı bir daha patlıyor. O baba, hepimizin artık adalete kuşkuyla baktığı sisli, karanlık bir ortamda neredeyse bir yıldır kızının katilini arıyor. Kaybının yasını tutacağı yerde, adalete güvenilmez bir iklimde, örtbas edilmek istenmiş gibi görünen bir cinayetin izini sürmekle lanetlenmiş korkunç bir kaderle. HHH 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan, 12 Nisan 2018’de evinin önünde yaralı olarak bulundu. Hemen Görele Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı ve orada yaşamını yitirdi. Ajanslar haberi “küçük kıza çarpan ve kaçan” bir araçtan bahsederek verdi. Ama polis, aileye küçük kızın kendisini çatıdan atarak intihar ettiğini söyledi. Baba Şaban Vatan polisin söylediklerine ikna olmadı ve olayın peşine düştü. Araştırdığında öğrendi ki... Kızına Doblo marka siyah bir araç çarpmıştı. Çarpma anının kamera kayıtları silinmişti. Arabanın sahibi olayın hemen ardından aracı yıkatmaya götürmüştü. Araba yerel politikada önemli bir ismin bir akrabasına aitti. Ve Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Bölümü’nün verdiği rapor da ölüm nedeninin trafik kazası olabileceğini söylüyordu. Şaban Vatan... Adalete güvenemeyip kızının başına geleni çözmeye çalışan bir adam... Kendi imkânlarıyla bir kamuoyu oluşturmaya soyundu. Afişler yaptı, kasabanın her yanına astı, videolar çekti, sosyal medyada yaydı, “Birileri bu cinayete intihar süsü vermek istiyor” diyerek sesini duyurmak için elinden geleni yaptı. Ve nihayetinde yakınları tarafından psikolojisi bozuk denildiği için gözaltına alınıp sonra kamuoyu baskısının da etkisiyle serbest bırakıldı. HHH Adaletin kendi şaibeli yapısını korumak için geliştirdiği refleksle işlediği şu korkunç günlerde... Çocuğu ölen, hatta belki de öldürülen insanların ne devlete ne de adalete güvenmemesi en sağlıklı duruştur. Bu kirli siyasi iklimde, Şaban Vatan’ın psikolojisi değil, şüpheli bir ölümü tüm incelikleriyle araştırmak yerine, acılı babanın hızla gözaltına alınmasını sağlayan sistem temelden bozuktur. O görüntüleri izleyin... Babanın kurduğu cümleler aklınızdan çıkmayacak ve aklınız olan biteni yine almayacak. Çünkü “Rabia Naz’ın saçının tokası dahi kayıp”. KERESTECİOĞLU BAŞVURDU AİHM, hükümetten savunma istedi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu’nun dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili başvurusu nedeniyle hükümetten savunma istedi. Avukat Benan Molu, Twitter’dan “Mahkeme dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili ilk kez bir başvuruyu hükümete bildirmiş oldu” dedi. Molu, “AİHM, muhalefet partisinden bir vekilin dokunulmazlığının anayasanın 83. ve 85. maddelerindeki usule aykırı olarak kaldırılması ifade özgürlüğünü ihlal eder mi, diye sormuş ve dokunulmazlıkların kaldırılmasının etkileriyle ilgili taraflardan bilgi istemiş” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle