19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: BAHADIR AKTAŞ [email protected] Irak’ta Tahran gerilimiHükümet karşıtı eylemlerde kimi gruplar tepkilerin merkezine İran’ı oturtuyor ABD askerleri, Suriye’nin kuzeydoğusunda konuşlanıyor. 75 KASIM 2019 SALI Irak’ta yolsuzluk ve işsizliğin yanı sıra elektrik, su gibi kamu hizmetlerinin yetersizliğini protesto için başlayan gösterilerde, İran karşıtları da etkisini artırıyor. Önceki gece, kimi grupların Şiilerin yoğun yaşadığı Kerbela’da bulunan İran Konsolosluğu binasına girmeye çalışması sırasında yaşanan olaylarda, en az dört kişinin yaşamını yitirdiği bildirildi. Konsolosluk binasının girişinde Irak bayrağı açan göstericilerin, binayı taşladığı, İranlı diplomatların Kerbela’yı terk etmeleri için sloganlar attığı belirtildi. Güvenlik güçlerinin ateş açtığı olayda, dört kişinin mermiyle vurularak hayatını kaybettiği duyuruldu. Şiiler açısından kutsal Kerbela’daki çatışma sırasında, aralarında güvenlik güçlerinin de bulunduğu çok sayıda kişinin yaralandığı kaydedildi. Abdülmehdi’den ekonomi uyarısı İran üzerindeki baskıyı artıran ABD Başkanı Donald Trump’ın, Kerbela Konsolosluğu’nda yaşanan olayların görüntüsünü “Yorumsuz” şekilde Twitter hesabından paylaşması dikkat çekti. ABD ile İran arasındaki nüfuz mücadelesinin sahalarından biri olan Irak’taki gösteriler, geçen ay başında patlak vermiş, bir aranın Kerbela’da, önceki gece İran Konsolosluğu önünde protestolar şiddetlendi. Tahran karşıtı sloganlar atıldı. Bölgede açılan ateşte, en az dört kişi yaşamını yitirdi. Başkent Bağdat başta olmak üzere Irak genelinde haftalardır yolsuzluk ve altyapı hizmetlerindeki yetersizliklere karşı protestolar düzenleniyor. Kerbela’da ise önceki gece bir grup, İran Konsolosluğu’na girmeye çalıştı. ardından ay sonunda yeniden alevlenmişti. Önceki gece Kerbela’da yaşanan olayların ardından Bağdat’taki Tahrir Meydanı’nda yeniden şiddetlenen gösterilere de güvenlik güçlerinin sert müdahalede bulunduğu bildirildi. Uluslararası ajanslar, görgü tanıklarına dayandırdıkları haberin de güvenlik güçlerinin gerçek mermi kullandığını duyurdu. Bir ayı aşkın süredir devam eden gösterilerde yaşamını yitirenlerin sayısının 270’e ulaştığı belirtildi. Protestolara rağmen istifa etme mekte direnen Irak Başbakanı Adil Abdülmehdi ise önceki gün yaptığı açıklamada, göstericilerin reform taleplerini çok net bir şekilde ilettiklerini söyledi. Abdülmehdi, “Protestolar nedeniyle limanların kapatılması ülkeye milyarlarca dolar zarar verdi. Hayatın normale dönmesi, okullarla üniversitelerin yanı sıra bütün çarşıların yeniden açılması zamanı gelmiştir” ifadelerini kullandı. Sadr, Kum’a gitti Öte yandan, daha önce Abdülmehdi’nin istifasını isteyen Irak meclisindeki en büyük grup olan Sadr Hareketi’nin lideri, Şii din adamı Mukteda Sadr’ın geçen hafta sonu gizlice İran’ı ziyaret ettiği öne sürüldü. İran medyası, Sadr’ın Necef’te protesto gösterilerine katılmasının ardından bu kentten bir uçakla İran’ın Kum şehrine geçtiğini öne sürdü. Arap milliyetçiliği çizgisindeki Sadr’ın, Tahran’a mesafeli duruşu bilinse de son dönemde İran’a yaptığı sık ziyaretler soru işaretlerine neden olmuştu. ‘‘MTİTruDİmNLEpDİ’’ıİDsDeİAsSI kaydı ikna etti’ ABD Başkanı Donald Trump’ın danışmanlığını yapan damadı Jared Kushner’in, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın yakalanması için Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a yeşil ışık yaktığı öne sürüldü. İddiaya göre, Türk istihbaratı bu duruma dair bir ses kaydına sahipti ve o kayıt, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Suriye’deki harekât öncesinde Trump’ı çekilmeye ikna ettiği görüşmelerde gündeme geldi. İngiliz Spectator dergisinde Washington kulislerinden sızan bilgilerin yayımlandığı “Cockburn” isimli köşede yer alan iddialara göre, Kushner’in Muhammed bin Selman’la kurduğu yakın ilişkinin Kaşıkçı’nın öldürülmesine sebep olduğu ve MİT’in bu duruma ilişkin bir ses kaydı edindiği belirtildi. ABD’nin Suriye’nin kuzeyinden çekilerek Barış Pınarı Harekâtı’na “yeşil ışık” yakmasına da, Erdoğan’ın bu ses kaydını kullanarak Trump’ı ikna ettiği ileri sürüldü. Dergide yer alan haberde, “Kaynağım, Türk istihbaratının Kushner ile Bin Selman arasındaki telefon konuşmasını dinlediğini öne sürüyor. Ve Erdoğan da bunu, Trump’ın pes etmesini ve harekâttan önce askerlerini çekmesini sağlamak için kullandı” ifadeleri yer aldı. l Haber Merkezi Kaliforniya’da güç mücadelesi ABD’nin Kaliforniya eyaleti, son iki haftadır orman yangınlarıyla boğuşurken Başkan Donald Trump’tan bölgeye federal yardımların kesilebileceği tehdidi yükseldi. Cumhuriyetçi Partili Trump, Demokrat Partili Kaliforniya Valisi Gavin Newsom’a yönelik Twitter mesajında “Her yıl aynı şey. Vali, federal hükümetten yardım talep ediyor. Bundan sonra yok. Kendinize çekidüzen verin” dedi. Newsom ise Trump’a “İklim değişikliğine inanmıyorsunuz. Bu konuşmadan muafsınız” yanıtını verdi. Gorbaçov: Savaş bitmedi Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) son lideri Mihail Gorbaçov, Berlin Duvarı’nın yıkılışının 30. yıldönümü öncesi BBC’ye konuştu. Rusya ve Batı arasındaki mevcut gerilimin dünya için “büyük bir tehlike” oluşturduğunu söyleyen Gorbaçov, “Tüm devletler, bizler ve gezegenimiz için nükleer silahların imha edilmesi gerektiğini deklare etmeli. Kitlesel imha silahları var oldukça, tehlike de o denli büyük olacaktır” ifadelerini kullandı. BBC muhabiri, “Soğuk Savaş”a atıfta bulunarak Gorbaçov’a, bugün yaşanan gerilimi “nasıl tanımladığını” sordu. Gorbaçov, şu yanıtı verdi: “Serin... Ama hâlâ bir ‘savaş’. Hâlâ farklı yerlerde çatışmalar var.” İran’ın başkenti Tahran’da, dün düzenlenen eylemde ABD, İsrail, Suudi Arabistan karşıtı sloganlar atıldı. Yıldönümünde uranyum ilanı Washington yönetimi ve bölgesel maney, “İslam Devrimi ile ABD’nin müttefiklerinin üzerindeki ba bir kere daha İran’a siyasi açıdan ti. 21 Ocak 1981’de Almanya’daki bir Amerikan askeri havaalanında esirler sıncı artırdığı İran’da, ABD’nin Tah nüfuz etmesine izin vermediklerini” teslim edilmişti. Tahran’da dünkü gös ran Büyükelçiliği binasının işgalinin de sözlerine ekledi. ABD’nin İran’la terilerde ABD, İsrail ve Suudi Arabis 40. yıl dönümünde kitlesel gösteri yapılan uluslararası nükleer anlaş tan karşıtı sloganlar atıldı. ler düzenlendi. İran Cumhurbaşkanı madan (JCPOA) çekilmesi sonrasın Öte yandan, JCPOA’dan ABD’nin Hasan Ruhani yaptığı açıklamada “4 da, iki ülke arasında gündeme ge çekilmesi sonrasında Avrupa ülkele Kasım, İran halkının bağımsızlık iste len müzakereler hakkında da konu rinden yaptırımları aşacak mekaniz ğinin bir simgesi olarak ‘Dünya Em şan Hamaney, diyaloğun hiçbir neti maların geliştirilmesini talep eden peryalizm ile Mücadele Günü’ olarak ce vermeyeceğini savundu. İran, uranyum zenginleştirme konu adlandırılmıştır” ifadelerini kullandı. İran’da Şah yönetiminin devrilme sunda yeni hamleler yapıyor. İran Musaddık dönemi sinin ardından 4 Kasım 1979’da bir Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali grup öğrenci, Washington’ın İslami yö Ekber Salih, “Bugün (dün) 30 adet vurgusu Bakanlar Kurulu toplantısında konuşan Ruhani, “4 Kasım 2018 günü ABD, tarih boyunca eşi görülmemiş en kötü yaptırımları İran halkına dayatmaya çalıştı. Ancak ABD yine bu komploda da yenilgiye uğrayacak” dedi. İran’ın dini Ruhani’denlideri Ali Hamaney de önce ki günkü açıklamasında ülke Suudi Kralı’nasinin ABD ile ihtilafının Tahmektupran Büyükelçiliği işgaliyle de ğil, 1953’te millileştirme politikaları uygulayan Başbakan Muhammed Musaddık’ın İngiltere ve ABD müdahalesiyle devrilmesinin ardından başladığını söyledi. Ha netimi devirmeyi planladığı iddiasıyla, IR6 santrifüjün lansmanına tanık büyükelçiliği basmış, 66 çalışanı rehin oluyoruz. Bu hamle İran’ın kapasite almıştı. ABD ile İran arasında uzun sü sini ve kararlılığını gözler önüne se ren Cezayir müzakerelerinin ardından riyor” ifadelerini kullandı. 20 Ocak 1981’de varılan anlaşmanın JCPOA, İran’ın sadece ilk nesil IR resmen imzalanmasıyla rehinelerin bı 1 kullanarak zenginleştirilmiş uran rakılması kabul edilmiş yum üretmesine izin veriyordu. Üzerindeki uluslararası baskı yı hafifletmeye çalışan Tahran yönetiminin gerilim yaşadığı Sünni bölge ülkeleriyle diya log arayışı sürüyor. İran Hükümet Sözcüsü Ali Rebii, Cumhurbaşkanı Ruhani’nin Suudi Arabistan Kralı Sel man bin Abdülaziz’e “bölgede barış ve istikrarı” konu alan bir mektup gönderdiğini söyledi. Ruhani, ekim ayında, Birleşmiş Milletler 74’ün cü Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Hürmüz Barış Girişimi” planını açıklamış, gergin ilişkilerinin olduğu Suudi Arabistan’ın da plana katılmasını istemişti. Sthaoülkekabükimlyaeertınni Lübnan’da ekonomi politikalarına ve WhatsApp gibi iletişim ağlarına vergi getirilmesine tepkiyle başlayan protesto gösterileri, üçüncü haftasında yeni hükümetin kurulması çağrısıyla devam ediyor. Ekim sonunda Başbakan Saad Hariri’nin istifasının ardından tansiyonu düşen eylemler, önceki gün Cumhurbaşkanı Mişel Aun’a destek için partisi Özgür Yurtseverler Hareketi’nin yaptığı gösterinin ardından yeniden canlandı. Başkent Beyrut başta olmak üzere birçok kentte yolların kapatıldığı bildirildi. Mecliste en büyük grubun lideri olan Aun, Hariri’nin istifasının ardından teknokratların öne çıktığı bir hükümetin kurulması için harekete geçeceğini duyurmuştu. Göstericiler de yeni hükümetin bir an önce kurulmasını talep etti. Keşmir tansiyonu düşmüyor Hindistan’ın Cammu Keşmir bölgesinde dün pazaryerine düzenlenen el bombalı saldırıda bir kişi öldü, 34 kişi yaralandı. Cammu Keşmir’deki Srinagar kentindeki saldırıyı üstlenen olmazken yetkililer, Pakistan destekli olduklarını belirttikleri ayrılıkçı militanları sorumlu tuttu. Hindistan, geçen şubat ayında bölgede paramilis konvoyuna düzenlenen ve 44 kişinin öldüğü saldırıyı üstlenen Ceysi Muhammed örgütünü Pakistan’da konuşlu olduğunu açıklamış, kamplara hava saldırısı düzenlemişti. Bu adımla, iki ülke arasındaki gerilim, askeri hamlelerle tırmanmıştı. İslamabad, ülke hava sahasını ihlal ettikleri gerekçesiyle Hindistan’a ait iki jetin düşürüldüğünü açıklamıştı. Suriye’de ABD üsleri yine yeniden Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü YPG’ye karşı düzenlediği Barış Pınarı Harekâtı’yla bölgeden çekilme manevrasına girişen ABD, petrol bölgesi Dey ez Zor’da iki yeni üs kurmak için çalışma başlattı. AA’nın haberine göre Trump yönetimi, geçen hafta, Suriye’deki petrol sahalarında askeri varlığını güçlendireceğini açıkladıktan sonra, ülkenin doğusundaki Deyr ez Zor civarında askeri tahkimatlarını artırdı. Yerel kaynaklara dayandırılan haberde, ABD’nin, kentin 113. Tugay bölgesinde ve Sur beldesi yakınında üs çalışması başlattığı aktarıldı. İki bölgede çok sayıda iş makinesinin çalıştığı, bu bölgelere 250300 ek askeri personel, zırhlı araçlar, ağır silah ve mühimmat da sevk edildiği belirtildi. ABD, bölgede üç ayrı noktada daha üsse sahip. Öte yandan ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’ndan (CENTCOM) Sputnik’e konuşan bir sözcü, “Suriye’nin kuzeydoğusunda TSK destekli muhalif ÖSO’nun bulunduğu bölgeden ABD askeri konvoyuna ateş açıldığını, ancak mermilerin isabet etmediğini” söyledi. CENTCOM sözcüsü, “3 Kasım’da Suriye’nin kuzeydoğusunda ABD devriyesi birkaç topçu saldırısına tanıklık etti, ancak mermiler konvoyun hareket ettiği yoldan 1 kilometre veya daha uzun bir mesafeye düştü” ifadelerini kullandı. ABD güçlerinin kendilerini savunma hakkını saklı bulundurduğunu, güçlerin güvenliğine öncelik verildiğini kaydetti. Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi Başkanı Tümgeneral Yuriy Borenkov önceki gün, ABD’nin Rus tarafına “Suriye’de Türk yanlısı güçlerin Amerikan askerlerinin bulunduğu konvoya ateş açtıkları, olayda ölen olmadığı” konusunda bilgi verdiğini açıklamıştı. Milli Savunma Bakanlığı, ise bu yöndeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını duyurmuştu. B52 uçağı iddiası Bu arada Avia.pro isimli havacılık haberleri sitesi, Rusya’nın Suriye’deki Hmeymim Hava Üssü yakınlarında, ABD Hava Kuvvetleri’ne ait bir B52 stratejik bombardıman uçağının uçuş yaptığı iddiasını aktardı. İsrail polisinin hukuksuzluğu kameradasFıilritstıinndlaiynivurdu İsrail’in işgali altındaki Batı Şeria’da bir Filistinlinin İsrail polisi tarafından plastik mermiyle arkadan vurulmasının görüntüleri ortalığı karıştırdı. İsrail Adalet Bakanlığı ise geçen yıl mayıs ayında yaşanan olayla ilgili hukuki sürecin sürdüğünü açıkladı. Soruşturmanın tamamlandığı ve polis memuruyla ilgili kararın yakında açıklanacağı belirtildi. Channel 13 adlı kanalın yayımladığı polislere ait cep telefonuyla çekildiği belirtilen video da, polis memuru, Filistinli genci kontrol noktasından geri döndürüyor. Filistinli adam, ellerini havaya kaldırarak geri dönüp yürürken, polis memurları Arapça olarak “Git” diye arkasından bağırıyor. 20 saniye kadar sonra sırtından vurulan adam, bağırarak yere yığılıyor. Olayın ortaya çıkmasının ardından sorumlu polisin görevden uzaklaştırıldığı, olay yerinde bulunan diğer memurların ise başka görevlere tayin edildiği duyuruldu. YILLAR SONRA BULUŞTULAR Kudüs’te dün gözleri yaşartan bir buluşma yaşandı. Yunan Melpomeni Dina (92) 2. Dünya Savaşı sırasında Nazilerden kurtardığı Mordechai ailesinin üyeleri ile bir araya geldi. Soykırım anma müzesindeki buluşmaya, Dina ile onun sayesinde soykırımdan kurtulan ailenin iki üyesi Sarah Yanai (86) ve Yossi Mor (77), çocukları ve torunları katıldı. BBC’nin haberine göre, Nazi işgali sırasında Melpomeni Dina ve iki kız kardeşi, Mordechai ailesinin altı üyesini evlerinin yakınlarındaki terk edilmiş bir camide sakladık, durum kötüleşince de evlerine aldılar. Naziler, 194145 yılları arasında Yunanistan’ı işgal etmiş, ülkede bulunan Yahudilerin 80 bin kadarı Nazi zulmünde yaşamını yitirmişti. ‘Erdoğan’ı, Putin’i öpmem Avrupa’ya zarar vermedi’ Liderleri öptüğü, beşlik çaktığı samimi karşılamalarıyla bilinen AB Komisyonu’nun görevini devretmeye hazırlanan başkanı JeanClaude Juncker, Der Spiegel dergisine ilginç açıklamalarda bulundu. “Ekibim bazen beni şu ya da bu insana sarılmamam konusunda uyarır” diyen Juncker, “Ama Erdoğan tarafından öpüldüm, dolayısıyla ben de onu öptüm. Putin’in öptüm, o da beni öptü. Her iki durumda da bu kesinlikle Avrupa’ya zarar vermedi” ifadelerini kullandı. AB anlaşmaları uyarın ca beş yıllık süresi dolan Juncker başkanlığındaki AB Komisyonu’nun görevi 1 Kasım’da, yeni seçilen Ursula von der Leyen’e devretmesi gerekiyordu. Ancak bazı üye ülkelerin komisyon adaylarının Avrupa Parlamentosu’ndan onay alamaması süreci geciktirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle