16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY 324 Ocak 2019 PERŞEMBE 150/8 0 170/6 0 110/2 0 130/1 0 0 140/4 0 40/ 2 0 10/ 1 1 0 70/3 0 120/1 0 0 100/0 0 110/1 0 140/9 0 00/ 5 0 200/1 2 0 40/ 1 0 90/170 40/10 130/20 30/20 120/20 80/20 90/30 TARİHTE BUGÜN 1955: Zonguldak’ta, Ereğli Kömür İşletmelerine ait Gelik ocağındaki grizu patlamasında 52 işçi öldü. 1959: İstanbul Küçükyalı’da Neşe Sineması çöktü, 37 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı. Vekile lüks hizmetMeclis’teki garsonlar, eğitim için 5 yıldızlı otellere gönderiliyor Meclis’te ilk kez garson ve aşçılara yönelik “5 yıldız ardından çalışmalarına ara vermiş, en son Gelir Vergisi Yasası ile Sinema lı otelde çalışma” uygula Yasası’nda değişiklik ya ması başlatıldı. 5 Şubat’a dek tatile giren Meclis’te SELDA GÜNEYSU pılmasına ilişkin tekliflerin görüşmelerinin TBMM ki garson ve aşçılar, dönü Genel Kurulu’nda tamam şümlü olarak “hizmet sektörün lanmasının ardından iki hafta de bilgilerinin artması, daha iyi lık tatile girmişti. hizmet imkânı sunabilmeleri ve Uygulama Meclis yönetimi garsonluktaki mesleki tecrübe tarafından, “Meclis’in yemek lerini güncellemeleri” amacıy hanesinde 40 yılı aşkın süredir la, Meclis yönetimince 5 yıldız restorasyon, tadilat yapılmamış. lı otellere gönderiliyor. Meclis, Geçen yıl ise Meclis Lokantası 18 Ocak’ta, yoğun bir temponun tadilata girdi ve geliştirilerek, 5 yıldızlı otellerin mutfaklarıyla eşit hale getirildi. Daha iyi hizmet vermeye başladı. Garsonlarımız ve aşçılarımız, hizmet sektöründe yaşanan gelişmeleri yakından takip etmek, insanlarla iletişimin daha güçlü kurulması, Meclis’e gelen yabancı konukların daha iyi ağırlanmasına imkân sağlanması, arkadaşlarımızın Meclis dışındaki gelişmelerle kendilerini yenilemeleri, hizmet sektörünün inceliklerini öğrenmeleri amacıyla, dönüşümlü olarak gönderiliyor” şeklinde savunuluyor. Meclis’te görev yapan ve “parlamento kartı” taşıyan gazeteciler, daha önce Meclis Lokantası’ndan yemek yiyebilirken, uygulama ile birlikte lokanta, parlamento muhabirlerine kapatılmıştı. Parlamento muhabirleri artık yemeklerini, Meclis Tören Salonu’nun altına yapılan ve “girişinde iki yanda tuvalet bulunan” lokantada yemek yiyor. l ANKARA ‘Bilerek yaptırdık’ Tecavüz sonucu ikiz bebek dünyaya getiren 12 yaşındaki E.Ş’nin babası: Ailenin parmağı var İzmir’in Tire ilçesinde, üvey ağabeyi Baki Ş’nin cinsel istismarı sonrası ikiz bebek dünyaya getiren 12 yaşındaki E.Ş’nin babası İ.G., “İstismarı kimseye söylememesi için ölümle, organlarını satmakla ve yakmakla kendisini korkuttuğunu anlattı. En ağır cezanın verilmesini istiyorum” dedi. Kızının, hamile olduğunu mide ağrısı şikâyetiyle hastaneye götürdüklerinde öğrendiklerini söyleyen baba İ.G., “Çocuğum pedagog eşliğinde alınan ifadesinde olayı üvey ağabeyinin yaptığını söyledi. Şok yaşadık. İstismarı kimseye söylememesi için ölümle, organlarını satmakla ve yakmakla kendisini korkuttuğunu anlattı. Üvey ağabeyin yakınları, ‘Biz bilerek yaptırdık bunu. Annesinin intikamını aldı’ diyorlarmış. Bu olayda bu şahıs kadar, ailesinin de parmağı var. Hepsinin yargılanıp cezalandırılmasını istiyorum” diye konuştu. l DHA Para için tartıştığı kızını bıçakladı Bursa’da para yüzünden tartıştığı kızını 14 yerinden bıçaklayarak ağır yaralayan baba çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Bursa’nın merkez Yıldırım ilçesi Şıble Caddesi’nde meydana gelen olayda Mehmet Adnan Soyudemir (65), kızı Ayşe Soyudemir’le (32) para yüzünden tartıştı. Tartışma büyüyünce öfkeli baba mutfaktan aldığı bıçakla kızını 14 yerinden bıçakladı. Ağır yaralanan genç kadın hastaneye kaldırılırken öfkeli baba ise gözaltına alındı. İlk ifadesinde kızının sürekli parasını yediğini iddia eden baba Soyudemir çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. l İHA İzmir’de 3 katlı eski bina çöktü İzmir’in Konak ilçesinde, Anafartalar Caddesi’ndeki 3 katlı eski bir bina dün henüz belirlenemeyen bir sebeple çöktü. Çöken binada 4 kişinin bulunduğu, bunlardan 2’sinin kendi imkânlarıyla çıktığı, 1 kişinin de itfaiye ekiplerince yaralı olarak kurtarıldığı öğrenildi. Binada kaldığı belirtilen 60 yaşlarındaki kişiye ise telefonla ulaşılamaması üzerine kurtarma çalışmasına hız verildi. l AA ‘İhtiyaç olmayan kışlalar Hazine’ye’ CHP milletvekili Murat Bakan şehir merkezlerindeki askeri alanların akıbetini TBMM gündemine taşıdı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar verdiği yazılı yanıtta, “Kullanılmasına ihtiyaç duyulmayan kışlalar gerektiğinde diğer kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edilmek üzere Hazine’ye devredilebilecektir” dedi.İzmir şehir merkezindeki askeri birliklerin şehir dışına taşınması ve arazilerin başka kurumlara tahsisine ilişkin bir çalışma bulunmadığını belirten Akar, İzmir Özdere’deki askeri kamp alanın Katarlılara satıldığı iddialarını ise reddetti. l DHA Kampus yetmediMÜ Nişantaşı Kampusu arazisinin bitişiğindeki gecekondular yıkılıyor Bu ağaç tanık Tapu tahsis belgelerinin iptal edildiğini söyleyen yurttaşlardan 80 yaşındaki Hatun Dügel “50 yıldır bu evde yaşıyorum. Çocuklarım bu evde doğdu, eşim burada yaşamını yitirdi. Bu ceviz ağacını da eve girdiğim yıl diktim. Bu ağaç gerçeğin tanığıdır. Tahliye için 45 gün mühlet verdiler. Ne yapacağız ? Bir kira paramız bile yok. Talebimiz, evin buradaki değerinin verilmesidir” diye konuştu. MEHMET KIZMAZ İstanbul’un en değerli semtlerinden Nişantaşı Teşvikiye’de yer alan Marmara Üniversitesi’nin kampusu bitişiğindeki 33 gecekondu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından, üstü yeşil alan olmak üzere zemin altına 6 katlı bir otopark yapılacağı gerekçesiyle yıkılmaya başlandı. Belediyenin tebligatından sonra 33 haneden 20’si evlerini boşaltıp gitmek zorunda kalmış. Mülkiyeti İBB’ye ait araziye 1950’lerde gecekondu ya pan yurttaşlar söz konusu arazinin DAP’ın projesine dahil edilmeye çalışıldığını iddia etti. Marmara Üniversitesi’nin Nişantaşı Kampusu 21 Mart 2018 tarihinde, 1 milyar 763 milyon 750 bin TL’ye DAP Holding İştiraki Eltes İnşaat ve İstlife İş Ortaklığı’na satılmıştı. DAP tarafından konut ve ticaret binaları yapılması planlanan 25 bin metrekarelik alanın bitişiğindeki gecekonduların yıkımına tepki gösteren yurttaşlar, tapu tahsis belgelerinin olduğunu belirterek “Burada kaçak bir yapı yok, tapu için ödeme yaptık ama koalisyon yönetimi döneminde tapuyu vermekten vazgeçtiler. Yıllardır evimizin vergilerini, faturaları ödüyoruz. Evin enkaz bedeline 435 bin TL arasında bir ücret veriyorlar. Girmemiz için bize gösterilen evler ise Seyrantepe’de oturulmayacak bir daireye 380 bin TL istiyorlar. Evlerimiz DAP inşaata peşkeş çekiliyor” ifadelerini kullandı. Mahkemeye başvuracaklarını söyleyen yurttaşlar, “Madem, tapu verilecek diye para alındı, niye hakkımız verilmiyor” dedi. l İSTANBUL Onun için bağışlanan ilikler başkasına uydu Öykü hayat kurtardı 7. kattan düştü Denizli’nin Merkezefendi ilçesin şı Burçin A. ile sohbet ettikten sonra de bulunan Şemik balkona çıktı. Bu ler Mahallesi Cinka rada henüz bilin ya Bulvarı’ndaki bir meyen bir nedenle sitede yaşayan Ay dengesini kayben çin Işık (21), 7. kat Işık 7. kattan be balkonundan düşerek hayatını kaybet Ayçin Işık ton zemine düştü. Işık’ın balkondan ti. Pamukkale Üniversite düştüğünü gören arkada si Gastronomi ve Mutfak şı Burçin A. ise ifadesi alın Sanatları Bölümü öğren mak üzere polis merkezi cisi genç kız, ev arkada ne götürüldü. l DHA Bidonda bebek cesedi Denizli’nin Sarayköy ilçesinde dün boş tarlada bir bidon içerisinde bebek cesedi bulundu. Yakayurt Mahallesi’nde boş bir tarlada plastik bidon içerisinde bebek cesedi olduğunu fark eden vatandaşlar, durumu jandarmaya bildirdi. Olay ye rine gelen 112 Acil Servis ekipleri yaptıkları incelemede cesedin 7 aylık doğan bir bebeğe ait olduğunu tespit etti. Yaklaşık 3 ay önce öldüğü değerlendirilen ve cinsiyeti belirlenemeyen bebeğin cesedi, otopsi yapılmak üzere morga kaldırıldı. l AA Lösemi hastası Öykü Arin’in annesi Eylem Yazıcı, kızı için başlatılan ilik kampanyasının birçok kişinin hayatının kurtulmasına sebep olduğunu belirterek “Öykü Arin için kök hücre bağışı yapan birinin kanı 1.5 aylık bir bebeğe uydu. Başkalarına uyanları da duyuyoruz. Daha ilginç şeyler de oldu. Bursa İnegöl’de ilk hafta kampanyaya katılan biri, kendi yeğenlerinin lösemi olduğunu öğrendiler ve Öykü’nün kampanya süresince bağışlanan kök hücrelerinden biri onlara uydu. Yine dün İzmir’de, 4050 yaşlarında birisi kök hücresi bağışı için Kızılay’a gitti. Kan araştırması sonrası kendisinin lösemi olduğu ortaya çıktı. Yani henüz başlangıç aşamasında olduğu için yan etkilerini görmemiş ve farkında değilmiş. Kendi hayatını kurtarmış oldu. Çok erken dönemde ortaya çıktığı için tedavi olabilecek” dedi. l İHA Erdoğan cezasıyla Gülen dosyası indi Bugün Fethullah Gülen ile karşı karşıya geleceğiz. Meclis’te vekil değiliz. Yandaş medyada da yazmıyoruz. Haliyle Fethullah Gülen’le Pensilvanya’da fotoğrafımız yok. Ancak mahkemelerde karşı karşıya geliyoruz. Hayır, hayır, sandığınız gibi bu bir “FETÖ davası” da değil. Aksine Fethullah Gülen’in şikâyetçi olduğu, OdaTV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan’ın hapis talebiyle yargılandığı bir dava. Kafanız mı karıştı? Şöyle anlatayım… Yıllar yıllar değil, hepi topu 910 yıl önceydi. Adliyesiyle polisiyle, devlet Pensilvanya’nın emrindeydi. Yalnız askerler tutuklanmıyordu. Yalnız gazeteciler soruşturulmuyordu. Haber sitelerine Fethullah Gülen aleyhinde yorum yapan vatandaşların bile adreslerini polis tespit ediyor, okurların kimi korkutuluyor kimi ise hapisle cezalandırıyordu. Elbette ilk sırada OdaTV’de Gülen aleyhinde yorum yapanlar vardı. Yüzlerce insan bu nedenle soruşturuldu. Yetmedi, OdaTV’ye dava açıldı. Neler söylüyordu vatandaşlar? Fethullah Gülen’in darbeye hazırlandığını, rejimi değiştirmeye çalıştığını, devletin içinde örgütlendiğini, yabancı istihbarat örgütleriyle ilişkileri olduğunu anlatıyorlardı. Gülen, avukatı Orhan Erdemli aracılığıyla aleyhindeki yorumları yasaklattı. Yetmedi, 49 tanesi hariç karara direnen OdaTV yayın yönetmeninden şikâyetçi oldu. Beyoğlu savcısının iddianamesiyle açılan davada, İstanbul 12. Sulh Ceza Hâkimi Barış Pehlivan’a 5 ay hapis cezası verdi. 10 Ocak 2012’de verilen cezayı, 5 yıl içinde bir daha “aynısını yapmaması” şartıyla erteledi. Salonda ‘Oha’ sesi O gün Dünya Gazeteciler Günü’ydü. Çalışma arkadaşım Barış Pehlivan duruşmaya kelepçeyle getirilmişti. Çünkü Fethullahçıların kumpasıyla açılan OdaTV davasının tutuklu sanığıydı. Hâkim ceza kararını okuduğunda salonda “Oha” diye bir ses duyuldu. O sesin sahibi ise yargılanmak için bir sonraki duruşmayı bekleyen, bir başka tutuklu gazeteci Ahmet Şık’tan başkası değildi. Gel zaman, git zaman 5 yıl geçti. Evet, eski ortaklar avın başında kavgaya tutuştular. AKP ile FETÖ’nün yolları ayrıştı. Peki, Türkiye’de çok şey değişti mi? Şöyle anlatayım... ABD’li ünlü komedyen John Oliver, çoğu zaman politikacıları hicvediyor. HBO kanalındaki programında tabiri caizse yerin dibine batırıyor. Hedefinde yalnız Trump yok. Sözleri Erdoğan’a kadar uzanıyor. 2014 yılındaki programlarından birinde gündemi Beştepe’ye yapılan saraydı. Oliver, Saray’daki oda sayısından harcanan ölçüsüz paraya kadar bir dizi eleştiride bulundu. Yer yer de ağır espriler yaptı. Dünyanın en çok izlenen programlarından birinde geçen Erdoğan bölümünün, haliyle haber değeri vardı. Nitekim OdaTV’de de yer aldı. ABD’ye giden Türk politikacılar “Türkiye’de basının tam anlamıyla özgür olduğunu” anlatıyordu. Ancak ABD’li komedyenin sözleri Türkiye’de bir genel yayın yönetmeninin başını yakıyordu. OdaTV Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan’a bu kez de Cumhurbaşkanı’na hakaretten dava açıldı. 3 yıl süren davanın sonunda 11 ay 20 gün hapis cezası verildi. Ceza ertelendi ama Erdoğan’ın açtığı davada cezanın kesinleşleşmesi çok kritik bir şeye sebep oldu. Yargı, Fethullah Gülen’in şikâyetiyle ertelenen dosyayı yeniden açtı. İddianame raftan indi. Yargılamanın baştan yapılmasına karar verildi. İşte bugün o davanın ilk duruşması var. Türkiye’de şimdilerde Fethullah Gülen’e söylenmedik söz yok. Edilmedik hakaret de... Mensupları ağır suçlarla müebbet cezaları alıyor. Gülen, sayısını bilmediğimiz kadar davada yargılanıyor. Ancak İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi bugün bir gazeteciyi Fethullah Gülen’in şikâyetiyle yargılamaya başlayacak. 8 sene önce yazılan iddianameye dayanarak sorgulayacak. Davanın savcısı duruşmaya gelip, “Fethullah Gülen’e hakaret eden yorumları nasıl yayımlarsınız” diye soracak mı? O gün hapis cezası veren hâkimler salona gelip Fethullah Gülen lehine tanıklık yapacak mı? Gülen’in avukatlığını yapan olacak mı? Sanmıyorum... Şimdi neredeler Sizin gibi ben de 8 yıl önce başlayan hikâyenin aktörleri nerede diye merak ettim. İlki Fethullah Gülen’in 19 yıl avukatlığını yapan Orhan Erdemli. Örgüt üyeliğinden kısa süre tutuklu kalan Erdemli, çeşitli itiraflarda bulundu ve geçen mayıs ayında tahliye oldu. İddianameyi yazan savcının izine ulaşamasam da, tasfiye edilen yargı mensupları arasında adını göremedim. Adliyede, emekli olduğu konuşuluyor. Ceza veren hâkim ise halen görevde. Belki gelecekte birilerinin FETÖ davasına bakacak. Korku insanın doğal bir duygusu. Ancak bir ülkede yargı mensuplarının kararlarına korku eşlik ediyorsa, orada mahkemelerden her karar çıkabilir. Bir dönem yargıya şekil veren FETÖ giderken, yerine başkaları yerleşir. Hastalıklar bitmez, biçim değiştirir. Keşke haberlerin altına yorum yazan vatandaşlar kadar cesur olsalardı. Evet, bugün Türkiye’de bir gazeteci Fethullah Gülen’in şikâyetiyle yargılanacak. Yargılanan gazeteci mi? Yoksa geçmiş tarihin yeni düzendeki kalıntısı mı? SAYISAL LOTO 14 15 18 34 38 45 6 BİLEN: 814 bin 530 TL (1 kişi) 5 BİLEN: 5 bin 45 TL 4 BİLEN: 74 TL 3 BİLEN: 11 TL ŞANS TOPU 110 1829 30+10 5+1 BİLEN: 1 milyon 358 bin 898 TL (1 kişi) 5 bilen: 4 bin 756 TL 4+1 bilen: 332 TL 4 bilen: 37 TL 3+1 bilen: 16 TL 3 bilen: 4 TL 2+1 bilen: 5 TL 1+1 bilen: 3 TL C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle