Katalog

Pazartesi 11 Haziran 2018 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: FUNDA YAŞAR ER haber 3 As1ı9krvtvltaaeirlrlpyaınku,dimysaiunKryitoüçtaykesşukelt’anil!eruınnn 300/1 7 0 330/2 3 0 260/1 5 0 300/1 9 0 300/1 6 0 290/1 2 0 240/7 0 280/1 5 0 330/2 0 0 320/1 9 0 330/1 7 0 330/2 2 0 270/1 6 0 300/2 2 0 230/1 2 0 200/8 0 250/1 7 0 230/1 2 0 230/1 2 0 280/1 7 0 170/1 5 0 190/1 7 t 0 TARİHTE BUGÜN 1930 Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın kurulmasına ilişkin kanun TBMM’de kabul edildi. 1937 Atatürk bütün mallarını millete bağışladığını bildirdi. 2008 Kanada Başbakanı Harper, ailelerinden zorla alınıp uzaklardaki okullara gönderilen ve tacizlere uğrayan 150 bin yerli çocuk için resmen özür diledi. Bakir koylara villa tehdidi Turizm cenneti Bozcaada, son yıllarda yapılaşma baskısıyla karşı karşıya. Özellikle adanın güney sahillerinde artan betonlaşma, doğal güzelliği tehdit ediyor Türkiye’de köyü bulunmayan tek ilçe olan Bozcaada, son yıllarda tartışmalı imar planları ve koylarının ki imar planlarına göre alındığı ve projelerinin onaylatıldığı, bu doğrultuda da belediye tarafından inşaat ruhsatı veril kiralanarak işletmeye açılma teşebbüs diği ifade edildi. Yapılaşmadan nasibini leri ile karşı karşıya kaldı. Çevre ve Şe alan yerler arasında Sulubahçe ve Hab hircilik Bakanlığı, 20 Ağustos 2014’te bele bölgeleri de bulunuyor. Bozcaada BalıkesirÇanakkale Planlama Bölge Belediyesi’nin CHP’li başkanı Dr. Hakan si 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Pla Can Yılmaz, konuyla ilgili şunları söyle nı hazırladı. Plana göre Bozcaada ve di: “BalıkesirÇanakkale Planlama Bölge Gökçeada’nın yüzde 90’ının imara açı si 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı lacağı iddia edildi. Ancak adalarda ya 20 Ağustos 2014’te açıklanmıştı. O tarih şayan yurttaşlar ve çevreciler, protes ten itibaren adamızda tarım alanlarında to yürüyüşleri ve imza kampanyalarıyla barınma amaçlı yapı yapılamıyor. Bura imar planına tepki gösterince, Bakanlık 2015’te planı revize etti. Bozcaada’da barınma amaçlı da olsa bağ evi yapılmasına yasak getirildi. 2016’da ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca adadaki bakir bazı koylar, “şezlong, şemsiye ve büfe” konularak işletmeye açılması veya kira da özellikle güney sahillerindeki konutlar başta olmak üzere, şu anda devam eden tüm yapılar, 20 Ağustos 2014’ten önce onaylanmış, Anıtlar Kurulu’ndan geçmiş son projeler. Hatta bununla ilgili biz Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne görüş de sormuştuk. Bize gelen cevap, Tek kuruş almadan 1 milyarlık yatırım lanması için ihaleye çıkıldı. Ancak, ada bu projelerin geçerli olduğu yönündeydi. İzmir’de 1 milyar liralık Narlıdere metrosunun temeli halkının tepkisi ve sosyal medyada baş Bu nedenle ruhsat verildi.” atıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, ‘Projenin latılan kampanyalar ses getirince, Ba Bozcaada Kent Konseyi Başkanı Öznur eti de kemiği de bizim. Hükümetten talebimiz yok. Siz kanlık bu ihalelerden de vazgeçti. Evergen, ada halkı, belediye ve bütün si sadece imza atın, bizi engellemeyin’ dedi. İnşaatlar sürüyor Son olarak, dünyaca ünlü Akvaryum Koyu’na bakan tepede, bir firma tarafından 19 villanın inşası için çalışma başlatıldı. Villaların inşası sürerken, yine son zamanlarda, villa alanının dışında başka bazı konutların inşa edildiği de gözlendi. Ada’nın bakir bölgelerinde yükselen yapıların birçoğunun izninin önce vil toplum kuruluşlarıyla birlikte Adanın imara açılmaması için çok uğraş verdiklerini kaydererek şunları söyledi: “Şu anda 80 metrekarelik bir ev bile yapılamazken, son zamanda 50’ye yakın villa tipi evin yapılmasını şaşkınlıkla ve tepkiyle izliyoruz. Yazık etmesinler adamıza. Burayı tercih edenler de, adanın doğal güzelliklerine ve bakir koylarına, temiz havasına geliyorlar.” İzmir Büyükşehir Belediyesi, 1 milyar liralık F. AltayNarlıdere Metro hattının temelini attı. Narlıdere Metrosu için 176 milyon Avro’luk uluslararası kredinin sözleşmesini imzaladığını, Buca Metrosu’nun 500 milyon Avro’luk kredisinin de hazır olduğunu açıklayan İzmir Büyükşehir Beledi AKP’lilerin geçmiş dönemde İzmir’e yönelik söylemlerini anımsatan Kocaoğlu, şöyle konuştu: “Bir zamanlar bu kente başka sıfatlar ekleyenler, bir taraftan ‘sümüklü, kirli çocuk’ diyenler, bir taraftan ‘bu kentin itikadı zayıf’ diyenler, ‘bu kent bir köydür’ diyenler, şimdi ‘İzmir bizim gözbebeğimiz’ diyor. ye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Da Dedik ki; biz yerel yönetim ola Oğlunun gözlerini ha öncekiler gibi, bu projelerin eti de bizim, kemiği de... Kanunen devletin belediyeye ver rak kentimizi geliştirdik. Kendi gücümüzle, İzmir’in, hemşerilerimizin gücüyle kenti ayağa bağrına bastı mesi gereken paranın dışında kaldırdık. Siz sadece imza atın. ne bir proje desteği, ne de bir Bizi engellemeyin. Biz 81 vilatek kör kuruş yardım aldık. Her yet içinde kendi göbeğini ken İş kazasında yaşamını yitiren gencin korneaları iki kişiyi aydınlığa kavuşturdu. Nakil yapılan iki kadınla buluşan anne Sema Deveci (ortadaki), ‘İçimi buruk bir sevinç ve hüzün kapladı, oğlum onların karanlık dünyasına ışık oldu ama kendi artık geri gelmeyecek’ dedi şeyi bizim. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ve İzmirli hemşerilerimizin” diye konuştu. 11 kilometrelik raylı sis di kesecek tek kentiz. Başka bir kentte, o kentin duruşu diye bir şey yoktur. Ama İzmir’de İzmir duruşu vardır. ‘Oy verirseniz İzmir’de iş kazasında hayatını kaybeden oğlu Ümit Deveci’nin (26) kornealarını bağışlayan Sema Deveci, yapılan nakille ışığa kavuşan iki kadınla bir araya geldi. Nakilden sonra dünyaları yeniden aydınlanan Esmer Taş ile Müslüme Akcin’i bağına basan, onları kızı gibi gören Sema Deveci, “O anda içimi buruk bir sevinç ve hüzün kapladı. Çünkü oğlum onla rın karanlık dünyasına ışık olmuştu ama öbür yandan kendisi artık yoktu ve geri gelmeyeceğini anlamıştım bu da canımı acıttı” dedi. İki kadının gözlerine uzun uzun baktıktan sonra gözyaşı döken anne Deveci, iki kadını kızı gibi gördüğünü hep yanlarında olup görüşeceğini anlattı. l İZMİR/DHA tem devraldığını kaydeden Kocaoğlu, “Bugün 179 kilometre çalışıyor. 7080 bin kişi taşıyorduk günde. Konak tramvayı oturduktan sonra 850 bin kişiye ulaşıyoruz. Yani raylı sistemde günlük taşıdığımız yolcu sayısını 1213 kat artırmış olacağız” dedi. yatırım yaparız! Oy vermezseniz yatırım yapmayız’ diye bangır bangır bağıran, kürsülerde nutuk atan siyasetçilere İzmir ödün vermemiştir. Burası özgür bir kent. Kimse kimseye karışmıyor. Her yer İzmir gibi olsun; tüm Türkiye’de demokrasi meşalesi yansın.” l İZMİR ‘Antroposen’, ama umudu kesme Doğa’dan! Bu köşede de bahsettim yakına yakına: Sabi la plastik olacak! Ve plastiğe “Doğa Ana”, hafriyata yapabildiğini de ne yazık ki ha Gökçen’in yanı başın yapamıyor!.. da, Pendik’e bağlı Yenişe HHH hir beldesindeki evimin bi Yine de tamam, ümidi tişiğinde yer alan ve muci topyekun kesmeyelim! Bu ze kabilinden yapılaşmaya doğrultuda “Antroposen” açılmamış, üzerinde börtü yazıma bilimsel/akademik böceğin, kuşların, köpek çerçevede gelen bir katkı lerin raks ettiği toprağa fü yı paylaşıma açmak istiyo tursuzca, arsızca, vicdan rum! Ege Üniversitesi Zi sızca hafriyat atığı bırakıl raat Fakültesi Peyzaj Mi mıştı öbek öbek… marlığı Bölümü’nden Prof. Defalarca Pendik Dr. Adnan Kaplan bana Belediyesi’ni aradım. De gönderdiği mektupta “Do falarca talebimi kayda aldı ğanın bile artık ‘doğal’ ol lar. Defalarca gerekeni ya maktan çıkıp ‘kültürel’ ola pacaklarını söylediler. Bir rak belirlenir, hatta var edi kereye mahsus keşif yap lir olduğu”na ilişkin değer maya gelen memurlar ol lendirmemi kategorik ola du. O hafriyat öbeklerinin rak reddetmemekle birlik kaldırılması için belediyeye te bazı itirazlarda bulunu dil döktüm durdum. yor ki bunlar çok değerli ve Netice, hatice!.. İki yıl geç önemli bilgiler. Kıymetli bi ti, öbekler yerli yerinde... lim insanımızın mektubun Fakat şimdi ne mi oldu?! dan bazı kesitler aşağıda, “Belediye Baba”nın eri buyurunuz!.. nip de yapamadığını “Do HHH ğa Ana” sabırla ve şefkat “ ‘Öyle bir dünyada ya le yaptı, o çirkin öbekle şıyoruz ki Doğa bile insan rin üzerinde yemyeşil ot marifetiyle kültürel olarak ları, hatta ağaçları bitirdi! yeniden var ediliyor’ de Mübarek örtüsünü beşerî ğerlendirmenize büyük öl çirkinliğimizin üzerine cö çüde katılmakla beraber mertçe, olgunlukla serdi. birtakım kuşkular da taşı Şimdi birer yeşil tepe maktayım. Doğa dediği ciğe dönüşmüş durumda miz yeryüzünde insan etki iki yıldır orada duran inşa si ne ölçüde artarsa artsın, at atıkları. yeryüzünün ve üzerinde HHH ki doğal sistem ve süreç Bu yazıyı yazarken bir de lerin varlığını yok etmek ve gazetemde gözüme çarpı her şeyiyle kültürel kılmak yor “Doğa Bereketi”ne dair mümkün görünmemekte dünyanın bir ucundan ge dir. Yeryüzü, ‘evrengeze len (BBC Türkçe mahreçli) genekosferbiyompey şu diğer haber: zajekosistem…’ hiyerar “Çin’in doğusunda şisine bağlı olarak, madde ki Zhejiang eyaletindeki ve enerji alışverişini ve açık Şengşan Adası’nda bulu uçlu, kompleks yapıda bi nan Houtouwan köyü, terk yofiziksel sistemleri içeri edildikten sonra, bitki örtü ğinde barındırmakta ve(ya) sünün köyün yapılarının üs etkilenmektedir. Bu du tünü yavaş yavaş kaplama rumda Aral Gölü’nün ekos sıyla masalsı bir görünüme fer olarak doğal süreç ve kavuştu.” ilişkileri sağlıklı bir şekilde  Bir zamanlar iki bin ba işlemediği ve çeşitli sorun lıkçı ailesini barındıran 500 lara yol açtığı için (ekolo haneli köy, 1990’ların ba jik açıdan) sağlıklı ilişki/sü şında “daha iyi bir hayat” reçlerin var edilmesi yolun arayışıyla boşalmaya baş da orman peyzajına dönüş lamış ve bugün yalnızca türülmesi sonuçta kültürel birkaç kişi kalmış. Ve Do müdahale olmakla beraber ğa, gidenlerin yerini öyle bu sistemin var olması ve muhteşem bir şekilde dol ilişkilerini (kültürel müdaha durmuş ki şimdi bu “doğa le yönlendiriciliğinde) do harikası”nı görmeye doyum ğanın kendisi (koşulları ve olmuyor!.. işleyişi) belirleyecektir. Ay HHH nı şekilde, iklim değişikliğini Geçen hafta bugün bu sadece insan etkileri üze köşede yer alan “Kıyame rinden değerlendirmek ye tin jeolojik adı: Antropo rine insan etkileri ve doğa sen” başlıklı yazımda insa mekanizması/reaksiyonuyla ni etkinliğin, yani “kültür”ün birlikte daha kompleks bir bugün yeryüzünün biyolo ilişkiler ağında değerlendir jisinden öte jeolojisini de mek yerinde görünmekte belirler hale geldiğini; do dir. Bu durum kültürel mü ğanın “kültüregemen” bir dahalenin tarihte hiç olma boyunduruk altına girdiği dık ölçüde dünyayı değiş ni; buna da jeolojik bağ tirme/biçimlendirme gücü lamda “Antroposen” (İnsan nü gösterirken, diğer yan Çağı) dendiğini vurgulayan dan yaşananlar, insanın eleştirel bir değerlendir doğanın bir parçası olduğu me ile karşınıza çıkmıştım. ve yeryüzünün kanunlarına/ O yazıdaki karamsar tab düzenine uyarak yaşama loyu yukarıda belirtilenler sı gerektiği gibi bir durumu bir parça dengeliyor. Doğa gündemimize getirmekte daha pes etmedi; ancak dir. Bu durumda, kaosun tabii yine birkaç gün önce (belirsizliğin) belirleyici ol sinde ve yine Uzakdoğu’da duğu Antroposen çağında Tayland’da karaya vuran gezegenimizi yaşatma yo gencecik balinanın mide lunda müdahalelerimizin sindeki 8 kilo plastik tor içeriği ve bu müdahalelerin ba nedeniyle beslenemedi (madde ve enerji alışverişini ği için tüm çabalara karşın içeriğinde barındıran açık hayatını kaybettiğini de acı uçlu sistemler halinde) do ve öfke ile okuduk. ğa temelli işlemesi, önemli 2050 yılında okyanus bir gündem maddesi haline larda balıktan daha faz gelmektedir.” C MY B