19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA ‘Rus ajan sinir gazından zehirlendi’ Britanya’da yoğun bakımda tedavisi süren eski Rus ajanı Sergey Skripal ve kızının sinir gazı ile zehirlendiği tespit edildi. Polis “Bu vakayı, sinir gazı ile cinayet teşebbüsü olarak ele alıyoruz” açıklaması yaptı. Sinir gazı kalp yetmezliği, solunumun durması, spazm ile ölüme neden olan zehirli bir madde olma özelliğini taşıyor. Katar’dan NATO’ya üs açılımı NATO ve Doha, ittifaka bağlı kuvvetlerin Katar topraklarını transit olarak kullanımını ve El Udeyd Üssü’ne erişimini sağlayacak askeri anlaşmaya imza attı. NATO Genel Sekreteri Stoltenberg ve Katar Emiri Şeyh El Sani arasında Brüksel’deki görüşmenin ardından yapılan açıklamada, anlaşmanın bölgede ve Afganistan’daki NATO misyon ve operasyonlarına katkıda bulunacağı ifade edildi. Cuma 9 Mart 2018 Bangladeş’te kadınlar ayrımcı uygulamaların, kadına şiddetin son bulması talebiyle yürüdü. [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 İspanya’da kadınlar “eşit işe eşit ücret” sloganıyla bir günlük greve çıktı. Fransız Liberation gazetesi ise ülkede kadınların erkeklere göre yüzde 25 daha az maaş aldığına dikkat çekmek amacıyla, dünkü satış fiyatını kadınlar için 2 Avro’ya indirdi. Erkeklere 2.5 Avro’ya satıldı. Eşitlik için meydanlarda 8Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde kadınlar, dünyanın birçok ülkesinde sokakla gün şirketlerin cinsiyet bazlı ücret eşitsizliği uygulamasına son vermesi için 2021’e ra çıktı. Eşitlik talepleri meydanlar kadar zaman tanıdıklarını, ak da haykırılırken kimi ülkede ise kadın si takdirde ağır yaptırımlarla lar “kadın durursa hayat durur” mesa karşılacaklarını duyurmuştu. jıyla bir günlük greve gitti. İspanya’da BM Genel Sekreteri An bu yıl ikincisi gerçekleşen 8 Mart Ulus tonio Guterres ise Dünya lararası Kadın Grevi kapsamında, ülke Emekçi Kadınlar Günü nede nin birçok noktasında 24 saat boyun niyle yaptığı konuşmada, ka ca hayat durdu. Kadınların ev içi üc dın erkek eşitliğine dikkat çe retlendirilmeyen emeklerine ve iş ha kerek “Kadınlar, meclislerde yatında erkeklere göre daha az üc erkeklerin dörtte biri kadar retlendirilmelerine yönelik protes dahi temsil edilmiyor” dedi. to çerçevesinde ilan ettikleri grevde 300’den fazla tren seferi iptal edildi. Son dönemde hak kazanımları açısından kimi olumlu gelişmenin yaşandığı Suudi Arabistan’ın Cidde kentin Seninleyiz... İki ay ücretsiz... de dün “kadın koşusu” düzenlendi. göre, ülkedeki kadınların, cinsiyet baz Bu yıl kadınların oy hakkı için mücadele eden Suffragette hareketinin 100. yılının kutlandığı Britanya’da ise kadınlar, “eşit işe eşit ücret” talebiyle yürüyüş düzenledi. Başkent Londra’da ger lı ücret eşitsizliği nedeniyle kayıpları, yılın yaklaşık iki ayı ücretsiz çalıştıkları anlamına geliyor. Fransa’da yayın yapan sol tandanslı Liberation gazetesi ise ülkede kadın çekleşen #March4Women (Kadınlar ların erkeklere göre yüzde 25 daha az için yürü) eyleminde, “Suffragette’in maaş aldığına dikkat çekmek amacıy başlattığını tamamlayalım”, “Ücret eşit la, dünkü satış fiyatını kadınlar için 2 Hindistan’da asit saldırısına uğrayan kadınlar 8 Mart çerçevesindeki defilede podyuma çıkarken Güney Kore’de ise yüzlerce kadın düzenledikleri mitingle cinsel istismara karşı başlatılan #MeToo (Ben de) hareketini selamladı. Ellerinde kırmızı güller bulunan kadınlar, cinsel istismara uğrayan kadınlara #With You (Seninleyiz) yazılı pankartlarla dayanışma mesajı gönderdi. sizliğine son ver” yazılı pankartlar ön saflardaydı. Britanyalı İşçi Sendikaları Kongresi’nin açıkladığı son verilere Avro’ya indirdi. Gazete, erkeklere 2.5 Avro’ya satılmaya devam etti. Fransa Başbakanı Eddouard Philippe, önceki Kadınların mücadele yılı 2017 ve bu yılın ilk üç ayı dünyanın dört bir yanında kadınlar için sıra dışı bir dönem oldu. Milyonlarca kadın küresel çapta cinsel istismar, cinsiyet eşitliği ve temel insan hakları için ayağa kalktı. İzlanda’da feminist mücadele ve eylemler sonrası hükümetin eşit işe eşit ücret yasası çıkarması, Suudi Arabistan’da kadınların araç kullanmak, izinsiz çalışmak gibi temel insan haklarının bazısına kavuşması, kadınların maruz kaldıkları cinsel istismarı ifşa ettikleri #MeToo hareketi, İranlı kadınların zorunlu başörtüsüne karşı başlattıkları Beyaz Çarşamba eylemleri, kadın mücadelesini yükselten gelişmelerden bazılarıydı. İran’da başörtü hapsi Öte yandan, İran’da kamusal alanda zorunlu başörtülerini çıkardıkları gerekçesiyle tutuklanan iki kadının iki yıl hapis cezasına çarptırıldığı açıklandı. Tasnim ajansının haberine göre, önceki gün görülen davada savcı, iki kadının başörtülerini çıkararak “toplumda ahlaksızlığı yayma girişiminde bulunduğu” sonucuna vardı. Kimlikleri belirtilmeyen kadınların Tahran’da başörtü karşıtı barışçıl Beyaz Çarşamba eylemlerinde gözaltına alındığı sanılıyor. Hamaney’den ‘Ateşe son verilmeli’Paris’etepki İran’ın dini lideri Ali Hamaney, Tahran’ın nükleer anlaşmayı ihlal ettiği ve askeri varlığını artırarak bölgedeki istikrarı tehdit ettiği suçlamalarında bulunan ABD ve Paris cephesine sert çıktı. Fransa Dışişleri Bakanı JeanYves Le Drian’ın İran’ın bölgede Hamaney ki rolünü görüşmek üzere Tahran’a gerçekleştirdiği ziyaretinin ardından Hamaney’in kişisel sitesi üzerinden yapılan açıklamada, “Avrupa ülkeleri, Tahran’a geliyor ve bizimle İran’ın bölgedeki varlığını müzakere etmek istediklerini söylüyor. Bu sizin üstünüze vazife değil. Bu bizim bölgemiz. Siz neden buradasınız?” ifadeleri yer aldı. Hamaney ayrıca, İran’ın ancak bölgedeki diğer ülkelerde yapılacak müzakereleri kabul edeceğini söyledi ve “ABD’yle ancak, Amerika’da var olmak istediğimiz zaman müzakere yapacağız” dedi. Hamaney’in bu sözleri, Washington’a yönelik üstü kapalı bir tehdit yorumlarına yol açtı. ABD Başkanı Donald Trump, İran ile P5+1 (ABD, Çin, Rusya, Fransa, Britanya ve Almanya) arasında 2015’te imzalanan nükleer anlaşma kapsamında Tahran’a yönelik yaptırımların kaldırılmasına karşı olduğunu belirtmiş, ocak ayında anlaşmayı “son kez”, 120 gün uzatma kararı almıştı. Kaliforniya: Trump savaş açtı Beyaz Saray’la sığınmacı yasasını reddeden Kaliforniya eyaleti arasındaki gerilim, karşılıklı suçlamalar ve davalarla büyüyor. ABD Başkanı Donald Trump’tan ülkeye kaçak yollardan giriş yapan, “maceraperest” olarak adlandırılan genç sığınmacıların sınırdışı edilmelerinin önünü açan düzenlemelerine ABD’nin en kalabalık eyaleti olan Kaliforniya’nın yönetiminden itiraz gelmişti. Adalet Bakanı Jeff Sessions, eyalet yönetiminin yasadışı sığınmacıların sınır dışı edilmesi noktasında gerekli adımları atmamasının kabul edilemez olduğunu belirtti ve yönetime karşı dava açıldığını duyurdu. Kaliforniya eyaletini eleştiren Sessions, “Bu irrasyonel, adaletsiz ve anayasal olmayan politikalarla savaşmaya devam edeceğiz. Bu savaşı kazanmak istiyoruz” dedi. Sessions’ın açıklamalarına yanıt veren Demokrat Partili eyalet Valisi Jerry Brown Washington’ı yalancılıkla suçlarken söz konusu dava için, “Kaliforniya’ya karşı açılmış bir savaş. Dava, Trump yönetiminden daha uzun sürecektir” ifadesini kullandı. Eyaletin Başsavcısı Xavier Beccera ise söz konusu kanunların federal yasalarla uyumlu olduğunu, Adalet Bakanlığı’nın açtığı davaya ise karşı dava ile cevap vereceklerini kaydetti. BM, Suriye’de çatışma bölgelerinde sıkışan sivillere yönelik insani yardımların girişine izin verilmesi çağrısını yineledi Suriye’de ordu tarafından kuşatma altında tutulan, cihatçıların kontrolündeki Doğu Guta’da endişe verici insani durum için Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nden bir kez daha ateşkes çağrısı yapıldı. Fransa ve Britanya’nın talebi üzerine yapılan acil kodlu toplantıda 24 Şubat’ta alınan 2401 no’lu 30 günlük “insani ateşkes” kararının nasıl uygulanacağı görüşüldü. Basına kapalı toplantıya BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da video konferans aracılığıyla katıldı. Oturumun ardından kararın uygulanmasına yönelik çağrıyı yinelediklerini belirten Güvenlik Konseyi Dönem Başkanı ve Hollanda Daimi Temsilcisi Karel van Oosterom, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile pazartesi günü bir araya geleceklerini duyurdu. Kararda ateşkesin Nusra ve IŞİD bağlantılı terör örgütleriyle mücadele için geçerli olmadığı vurgusu, Suriye ve Rusya’nın Guta’ya yönelik ağırlaşan operasyonları için gerekçe olarak gösteriliyor. Paris: Müdahale ederiz ABD ve Britanya’yla birlikte Guta’ya Suriye ordusu tarafından yürütülen operasyonlarda kimya sal silahların kullanıldığı iddiasını en çok dile getiren Fransa’nın Dışişleri Bakanı JeanYves Le Drian, Şam’ı ateşkese zorlamak üzere Rusya’ya bir kez daha çağrı yaptı. Le Drian, bölgede kimyasal silah kullanıldığının kanıtlanması halinde ise Şam’a müdahalede bulunacakları uyarısını yineledi. Suriye’nin BM Temsilcisi ise kimyasal suçlamalarını reddetti, “teröristlerin sivilleri canlı kalkan olarak kullandıklarını” söyledi. SPD’de yaprak dökümü Almanya’da geçen eylül ayındaki seçimler les ile geçici Genel Başkan Olaf Scholz’un kendisine yeni hü den destek yitirerek çıkan Sos kümette yer almayacağını bil yal Demokratların (SPD) lide dirdiklerini açıkladı. ri Martin Schulz’un ardından, Gabriel, yeni kabinedeki dı en etkili ikinci ismi olarak gös şişleri bakanlığı görevini kimin terilen Sigmar Gabriel de ye Gabriel alacağı konusunda eski parti li ni hükümette görev almayaca deri Schulz ile sorun yaşamış, ğını duyurdu. Başbakan Angela Mer koltuk çekişmesi Schulz’un istifası ve kel liderliğindeki Hıristiyan Birlik hükümette görev almayacağını açık partileriyle yeniden kurulacak koa lamasıyla son bulmuştu. lisyonda kabinenin kimlerden oluşa Bu arada halen Adalet Bakanlı cağı merak konusuyken şu anki Dı ğı görevinde bulunan SPD’li Heiko şişleri Bakanı Gabriel, SPD’nin müs Maas’ın yeni kabinede dışişleri baka takbel genel başkanı Andrea Nah nı olacağı Alman basınına yansıdı. Londono seçimde yok Kolombiya’da bu yıl yapılacak seçimlerdeki devlet başkanı adaylarından, eski FARC lideri Rodrigo “Timochenko” Londono’nun, geçirdiği kalp ameliyatı sonrası yarıştan çekildiği duyuruldu. ‘Deve güdücü’ istifası Almanya’da Türkler için “’kimyon taciri” ve “deve güdücü” ifadelerini kullanan AfD’nin SaksonyaAnhalt bölgesi lideri ve bölge parlamentosunda partisinin grup başkanı Andre Poggenburg, baskılar üzerine görevini bırakacağını açıkladı. Dresden’de partililerle geçen ay yaptığı bir sohbette bir Türk derneğini hedef alan, çifte vatandaşlık uygulamasını eleştiren Poggenburg’un Türkler için kullandığı ifadeler tepki toplamıştı. GUTA DRAMI... Suriye ordusunun Doğu Guta kuşatması sıkılaşırken cihatçı grupların kontrolündeki bölgede insani kriz tablosu her geçen gün ağırlaşıyor. Guta’daki sivil kayıplar ve kimyasal silah iddialarını dile getiren muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ordu bombardımanında önceki gece de onlarca kişinin yaralandığını duyurdu. Saldırıda klorin kullanılmış olabileceğini öne sürdü. Kızılhaç ise Guta’ya yardım konvoylarının dün sabah da giriş yapamadığını söyledi. Doğu Guta’da Kaide bağlantılı olduğu düşünülen yeni bir cihatçı çatı örgütü de ortaya çıktı. Bazı Kaide yanlısı grupların biat ettiklerini açıkladıkları örgütün Hurras el Din (Dinin Muhafızları) adını aldığı belirtiliyor. Şam’dan Rakka hamlesi Şam hükümetine bağlı milis kuvvetlerinin, ABD tarafından desteklenen ve PYD/YPG’nin iskeletini oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’ni (SDG) Rakka’dan çıkarmak için yeni bir yapı oluşturdukları iddia edildi. El Masdar’ın haberine göre, yeni yapıya Rakka Halk Direnişi adı verildi. Rakka’daki SDG unsurlarının bir kısmının Arap aşiretlerinden oluştuğu biliniyor. AfD’NİN ŞAM ADIMI BERLİN’İ KARIŞTIRDI Almanya’da ırkçı AfD’den bir grup milletvekilinin Suriye’nin başkenti Şam’ı ziyaret ederek Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmesi için Devlet Başkanı Beşşar Esad’a yakın isimlerle görüşmesi ülkede tartışmalara neden oldu. Hükümet sözcüsü Steffen Seibert, “Suriye rejimi her gün ne kadar insanlık dışı davrandığını gösteriyor. Bu rejimle yakınlaşanlar kendi kendilerini diskalifiye ediyor demektir” dedi. Yeşiller Partisi ve Sosyal Demokratlar da AfD’nin ziyaretine tepki gösterdi. Doğu Guta turnusol kâğıdı Suriye’de BM Güvenlik Konseyi’nin 2401 sayılı ateşkes çağrısının ‘ölü doğmuş’ bir karar olduğu aşikâr. Ama bu karar Doğu Guta üzerinden hem insani dramın nasıl kullanıldığı, hem de kimin nerede nasıl durduğuna dair turnusol kâğıdı. ABD Dışişleri sözcüsü Heather Nauert en son, sözcülüğün Twitter hesabından şöyle yazdı: “Rusya Suriye çapında BM ateşkesi için oy verdi. Sonra bu kararı, Şam/Doğu Guta’da sivilleri bombalayarak görmezden geldi. Rusya ve Esad rejimine BM Güvenlik Konseyi’nin 2401 sayılı kararına bağlı kalmaları ve ihtiyaç duyulan insani yardımın 400 bin masum sivile ulaştırılması çağrısı yapıyoruz.” Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı ise Nauert’e cevabı yapıştırdı: “Selam. Sakin olun. Propaganda makineniz kontrol dışı, hepimizi spam’lıyorsunuz.” HHH Dünyanın gözü önündeki bu dijital atışma, uluslararası hukukun ve BM kararlarının çıkarlar için nasıl eğilip büküldüğünü gösteriyor. 2401’in ilk maddesinde bir ay süreyle Suriye genelinde ateşin kesilmesi ve insani yardım ulaştırılması çağrısı var. Hemen ikinci maddede “ateşkesin IŞİD, El Kaide ve Nusra Cephesi gibi terör gruplarıyla, bunlarla hareket eden tüm diğer terörist örgüt, gruplar ve kurumlara yönelik askeri operasyonlar için uygulanmayacağı” açıkça belirtiliyor. Rusya ve Suriye, Şam’ın dış mahallesi Doğu Guta’dan sivillerin tahliyesi için insani koridor oluşturdu, yardım kampı kurdu ve her gün beş saatlik ‘insani mola’ ilan etti. Ama sayıları 10 binle ifade edilen, kimi zaman çıkar çatışması yaşasalar da çoğu kez birlikte hareket eden Suudi bağlantılı Ceyş ül İslam, Katar/İhvan aparatı Rahman Kolorduları, Türkiye destekli Ahrar üş Şam ve Nusra Cephesi ‘sivillerin çıkışına izin verilmeyeceğini’ açıkça ilan etti hatta sokağa çıkma yasağı koydu. HHH Olay Gazze’de geçseydi, ABD’nin ‘sivilleri kalkan olarak kullanıyorlar’ diye bağıracağı aşikâr. Ama olay Şam’da rejim değişikliği hedefleyen silahlı grupların olduğu yerde geçmekte. Düne kadar Şam’a sivillerin ölüp gittiği roketleri rastgele sallarken, sivil uçakları vurmak tehdidi dahil askeri gövde gösterileri videolarını yayımlayan cihatçılar artık askeri olarak güçsüz. Ellerindeki tek silah ‘siviller’. ABD’nin tek silahı da ‘siviller’. Bu yüzden sahadaki durumdan bağımsız olarak BM İnsan Hakları Konseyi’ndeki oylamalarla ‘siviller’ kullanışlı aygıta dönüştürülüyor. Cihatçıların sivilleri bırakmayacağı Reuters haberinin içine gömülüyor. Savaş bezgini Doğu Gutalıların Suriye bayraklarıyla cihatçılara karşı gösterileri anılmıyor. ABD, yasadışı bulunduğu Suriye’de silahlı grupları eğittiği iddialarının odağındaki Tanaf bölgesini 2401’de anılan ‘Suriye geneli’ saymıyor. Rukban kampına BM yardımı girişini mevzu etmiyor. Zaten Rakka’yı yıkarken BM ateşkesini reddeden onlardı. BM kararının içeriği açık. Sahadaki durum açık. Kimin kimi korumaya çalıştığı da… Suriye başkentinin dibinde silahlıların sonu, savaşın bitmesi ve sivillerin selameti olacak. HHH Riyakârlık Afrin’de de var. BM Şartı’nın 51’inci maddesine dayanıp ‘kendini savunma’ gerekçesinden operasyon yapan Türkiye, 2401 sayılı kararda Afrin’in anılmadığını belirtiyor. Batı, Afrin için Ankara’ya sadece ‘utangaç’ çağrılar yapıyor. Türkiye’nin kullandığı ÖSO gruplarının Doğu Guta’dakilerden farkı yokken; Batılılar için Doğu Guta’dakiler ‘direnişçi’, Afrin’de ABD’nin vekil güçleri Kürtlerle savaştıkları için ‘ayak bağı’. Afrin’deki ÖSO Washington Post’ta, ‘rejime karşı savaşmaya yeminli olsalar da öncelik değiştirip Türkiye saldırısını Kürtlerden intikam için kullananlar’ diye sunuluyor. HHH Ankara’ya gelince... Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın’ın El Kaide’yi de anıp ‘Doğu Guta’da terör gruplarının varlığının ateşkesi engellediği’ nüansı eşliğinde ‘rejim bunu bahane ediyor’ sözü sıkışmışlığın ifadesi. Yandaş medya, ‘Batsın sizin (BM) kararınız’ temasıyla köpürtse de belli ki, Ankara, Rusya ve Şam lehine ‘temizlik için’ çalışıyor. Siviller ve insan hakları mı dediniz? Bunların siyasetten azade olduğunu kim söylüyorsa, açıkça yalan söylüyor. Muhalif çizer serbest Ekvator Ginesi’nde muhalif görüşleriyle bilinen çizer Ramon Esono Ebale, 6 aylık tutukluluğunun ardından serbest bırakıldı. Ebale, geçen eylül ayında başkent Malabo’da bir restoranın dışında iki İspanyol vatandaşıyla birlikte gözaltına alınmıştı. Kalpazanlıkla suçlanan çizer hakkında ifade veren polisin, daha sonra bu ifadesini emir üzerine verdiği basına yansımıştı. Ebale’nin özgürlüğü için çok sayıda karikatür ve insan hakları örgütü harekete geçmişti. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle