Katalog

Perşembe 8 Mart 2018 6 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL/ASLAN YILDIZ TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Şehit Fuat Demir Şehidi 15 bin kişi uğurladıAfrin harekâtında 1 Mart’ta 8 askerin şehit olduğu çatışmada yaralanan ve tedavi gördüğü Ankara GATA’da önceki gün şehit olan Fuat Demir için dün Dalaman’da tören düzenlendi. Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekâtı’nda 1 Mart’ta Hac Bilal köyü Kel Tepe bölgesinde 8 askerin şehit olduğu çatışmada yaralanan ve tedavi gördüğü Ankara GATA’da önceki gün şehit olan Uzman Onbaşı Fuat Demir için dün Muğla’nın Dalaman ilçesinde tören düzenlendi. Şehidin cenaze törenine, Muğla Valisi Esengül Civelek, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Osman Gürün’ün de aralarında bulunduğu kent protokolü, şehidin ailesi ile birlikte yaklaşık 15 bin kişi katıldı. Şehidin evinin bulunduğu mahalledeki caminin alanının küçük olması ve yüksek katılım nedeniyle cenaze namazı, Gürleyik İlkokulu bahçesinde kılındı. Öğlende kılınan cenaze namazının ardından şehit Demir, Gürleyik Naldöken Mezarlığı’nda toprağa verildi. l DHA 3 bin şehit ailesi ve gazi Hassa’da buluşacak Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekâtı’na destek için tüm Türkiye’den toplam 3 bin şehit ailesi ve gazi Hatay’ın Hassa bölgesinde buluşacak. Erzurum’un merkez Yakutiye ilçesindeki Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Erzurum Şubesi önünde toplanan şehit yakınları ve gaziler, gözyaşları ile Hatay’a uğurlandı. Aralarında şehit annesi, babası, karde şi ve tekerlekli sandalyeye mahkum, görme engelli gazinin de bulunduğu 50 kişilik ekibi yola çıkmadan önce Atatürk Üniversitesi Özel Vakıf Okulları öğrencileri ziyaret etti. Gazilere Afrin’deki Mehmetçik ve polisler için annelerinin hazırladıkları yiyecek ve kendilerinin yazdığı mektupları teslim eden öğrenciler, yazdıkları mektupları okuyarak duygulu anlar yaşattı. l DHA Afrin harekâtında 47. gün geride kaldı Afrin’e yönelik başlatılan ve 47. gününü geride bırakan Zeytin Dalı Harekâtı’nda Fırat’ın doğusunda bulunan ağırlıklı YPG militanlarının Afrin’e takviye olarak gönderileceği ulaşım güzergâhı kontrol altına alındı. HalepAfrin karayolunun, dün Kefr Cenne köyü bölgesinde tutulmasıyla Deyr Cemal ve Tel Rifat bölgelerinin de Afrin merkeziyle ana ulaşım güzergâhı kapanmış oldu. Bu gelişmeyle Rakka ve Deyr ez Zor’dan gelen ağır silahların Afrin’e girmesinin engelleneceği savunuluyor. Dün ayrıca Meydanki baraj gölünün güney kıyıları, Küçük Hallubi köyü, Cinderes’in güney batısında bulunan Ginderos tepesi de ele geçirildi. TSK’den yapılan açıklamada “Harekâtın başlangıcından itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 2940 olmuştur” denildi. l ANKARA/Cumhuriyet Garantörler Suriye temsilcisiyle görüştü Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hami Aksoy, Astana görüşmelerinin garantörü olan Türkiye, Rusya ve İran’ın heyet başkanlarının dün Cenevre’de BM’nin Suriye temsilcisi Staffan de Mistura’yla bir araya geldiklerini kaydetti. Aksoy önceki akşam yaptığı yazılı açıklamada, görüşmede Suriye’de siyasi sürecin ilerletilmesi çabalarına ivme kazandırılması üzerinde durulduğunu kaydetti. Aksoy, “Görüşmede, Astana Bakanlar Toplantısı marjında ilk toplantısını yapması öngörülen, ‘tutukluların/alıkonulanların serbest bırakılması, cenazelerin teslimi ve kayıp şahısların tespiti’ çalışma grubunun çalışma usulleri de ele alınmıştır” dedi. ‘Sivillerin çıkışı engelleniyor’ Kalın, YPG/PYD’nin sivilleri canlı kalkan olarak kullandığını söyledi Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cum bunu engellemesi beklenir. İki hafta önce Halep civarından hurbaşkanlığı Sarayı’nda ba rejimde iltisaklı olduğu söyle sın toplantısı düzenledi. Ka nen bazı gruplarında Afrin’e lın Afrin harekâtı ile ilgili sızma girişimi oldu. Bunlar olarak “Özellikle son günler da akamete uğratıldı. Bura de sivillerin Afrin’den çıka dan YPG/PYD terör örgütünün rılması konusunda YPG’nin dersler çıkarması gerektiği ortaya çıkarttığı birtakım ni düşünüyorum” dedi. Doğu engeller var. PYD/YPG’nin Afrin’deki sivillerin çıkma ibrahim Kalın Guta’dan çıkarılacak sivillerin tedavi amacıyla Türkiye’ye sını engellemeye çalışmasının ama getirilmesi konusunda girişimlerinin cı sivilleri canlı kalkan olarak kul olduğunu anımsatan Kalın, bunun lanmaktır. Bu bir savaş suçudur. gerçekleşmediğini ancak tekliflerinin Türkiye’ye, Afrin’e harekâtına dönük hâlâ açık olduğunu kaydetti. eleştiriler getirmek yerine, müttefiklerimizin YPG/PYD terör örgütünün ‘Erken seçim yok’ sahada yaptığı savaş suçu ihlallerini Kalın, erken seçim tartışmaları için dikkate alması gerekir” dedi. “Seçim 2019’da hem yerel seçimler YPG’lilerin Mınbiç’ten Afrin’e kay martta hem de genel seçimler kasım dırıldığı haberlerine ilişkin de Ka ayında gerçekleşecek. Şu anda farklı lın, “Özellikle ABD’nin, kontrolün bir durum söz konusu değil. Her gün de hareket eden YPG/PYD güçlerinin kurcalayıp erken seçim yaptırmaya Mınbiç’ten Afrin’e kaydırılması ko çalışmak da mantıklı gelmiyor” dedi. nusunda mutlaka devreye girmesi ve l ANKARA / Cumhuriyet Erdoğan, Putin’le telefonda konuştu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, önceki gece gerçekleştirdikleri telefon görüşmesinde Suriye’deki son gelişmeleri ele aldı. Reuters’in Kremlin’in açıklamasına dayandırdı ğı haberine göre, Doğu Guta’daki durumun konuşulduğu görüşmede, Erdoğan TSK’nin Afrin operasyonuna ilişkin bilgilendirmede bulundu. İkilinin ayrıca ortak enerji projelerini de görüştüğü bildirildi.l Dış Haberler BM: Afrin’den 5 bin sivil ayrılabildi BM Genel Sekreter sözcülerinden Farhan Haq, Afrin’den ayrılmak isteyen ancak “yerel yetkililer” tarafından engellenen sivillerin durumundan endişe duyduklarını söyledi. Haq basın brifinginde Afrin’den şimdiye kadar 5 bin kişinin ayrılabildiğini ancak şimdi sivillerin çıkışına izin verilmediğini ifade etti. Afrin’e insani erişim ve bölgeden sivillerin ayrılabilmesi için sahadaki bütün taraflarla görüştüklerini ama sorunlarla karşılaştıklarını söyleyen Haq, “Yerel yönetimler ile kimleri kastediyorsunuz? Bunlar YPG mi” sorusuna “Evet onlar da dahil” yanıtını verdi. ‘Harekâta ara verin’ Öte yandan IŞİD’le mücadele koalisyonu, Türkiye ve müttefiki olan Suriyeli milislerden Afrin operasyonuna ara vermeleri çağrısında bulundu. Amerika’nın Sesi’ne konuşan koalisyon sözcülerinden Amerikalı Albay Thomas Veale, “Tüm tarafları şiddeti azaltacak ve sivillerin hayatını tehlikeye atacak davranışlardan uzak duracak adımları atmaya ve IŞİD’le mücadeleye odaklanmaya davet ediyoruz” dedi. Paylan, Ceylanpınar için Meclis araştırması istedi Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde 22 Temmuz 2015’te polis memurları Feyyaz Yumuşak ve Okan Uçar’ın evlerinde şehit edilmesiyle ilgili davada 4’ü tutuklu 9 sanık 1 Mart’ta görülen duruşmada cinayet suçundan beraat ederken, HDP milletvekili Garo Paylan, çözüm sürecinin bitirilmesine gerekçe gösterilen olayla ilgili Meclis araştırması açılmasını istedi. Ceylanpınar’da iki polis memurunun şehit edilmesinin ardından çatışmaların da arttığına değinen Paylan, “İki buçuk yıldır süren davanın 1 Mart 2018 günü gerçekleşen karar duruşmasında ise tutuklu sanıklar da tahliye edilerek tüm sanıklar beraat etti. Dava sürecinin sonunda Ceylanpınar davası aydınlatılacağına, iki cinayet de faili meçhul kaldı” ifadelerini kullandı. Prof. A. Muhibbe Darga’yı Adalet çığlıkları yeri göğü kapladıysa... “Bir ülkede halk bunalmış ve ellerini semaya açmış adalet çığlığı atar hale gelmişse oradaki yargı sisteminde bir sorun var demektir..” Cumhurbaşkanı bu sürpriz sözleri herhalde ziyaretten döndüğü çeşitli Afrika ülkelerindeki durumlar için söylemedi. Yoksa Avrupa ülkeleri, ABD’yi mi eleştiriyordu? Ülkemizi içine soktukları adaletsizlikler çukurunun dibinden yükselen bir ses gibi geldi bana. Kılıçdaroğlu’nun büyük Adalet Yürüyüşü’nün toplumda bulduğu eş yankı mı Cumhurbaşkanı’nı adalet için bu sözleri dile getirmeye ve ilgisiz bir rol çalmaya itti? Tıpkı İstanbul’u bir ucubeler gökdelenleri kentine dönüştürdükten sonra, evet biz de suçluyuz, İstanbul’u batırdık demesi gibi, ülkeyi adaletsizlikler batağına yuvarladıktan sonra şimdi de adaleti de batırdık itirafı mı? Mesela Cumhuriyet’ten bir yılı aşkın bir süredir içeride onurlarıyla yatan Ahmet Şık, Murat Sabuncu ve Akın Atalay’a yapılan büyük haksızlık ve adaletsizliklere, mahkeme, RTE’nin sözlerinden sonra yeter artık, tamam diyecek mi, yoksa bakmayın Cumhurbaşkanı’nın o sözlerine, politik bir laf etmiş, biz ise verilen siyasi görevi yerine getirmeye devam ediyoruz mu diyecek? Bilmiyoruz, ama üç arkadaşımızın durumunun, ülkedeki adaletsizliklerin, hukuksuzluğun, keyfi ve siyasi yargılamanın tam da bamteli olduğunu biliyoruz. Şüphesiz binlerce insan, hayatları çarmıha gerilmiş bekliyor. Ve kadınlar da... Bugün Dünya  Kadınlar Günü... Adaletsizliğin, eşitsizliğin, şiddetin, her türlü erkek alçaklığının ve kaba gücünün altında hayata geldiğine pişman edilen milyonlar, toplumun ana kurucu gücü, göğün yarısından fazlası... Sadece erkeklerin olsa... Polis ve devlet gücünün, iktidarın siyasal nefretinin copları, şiddeti ve büyük hoşgörüsüzlüğü altında saçları yolunan, başı ezilen, yerlerde sürüklenen ve içeri atılan kadınların manzaraları... “Kadınlara eziyet edenler insanlıktan nasibini almamışlardır” söylemindeki iktidarın gözleri, acaba bu manzaraları görmüyor mu? Ya o nefret ve kin dolu saldırıyı yapan, saldırıya amirleri tarafından teşvik edilen polislerin coplarını ve tekmelerini sallarken gözleri önünde hayatındaki kadınlar, anası, bacısı, eşi, kızı hiç mi canlanmıyor? Bu polisler insan hakları eğitimi alıyorlar, laf olsun diye mi?..  Türkiye’de aşılması giderek zorlaşan bir kara duvar yükseliyor.. Hâkimler ve Savcılar Kurulu’ndan yargıçlara “sanıkları salıvermeden önce mutlaka bize danışın” yazıları gönderilebiliyor!.. Hukukçu bozuntuları da iktidara yanaşma yarışında, ekranlardan, “Evrensel insan hakları Batı’nın uydurduğu şeylerdir, kendi kriterleriyle Türkiye’yi yargılayamazlar, Türkiye’de demokrasi ve adalet gelişiyor” utanmazlığı içinde insanlıklarını da batırıyorlar. Bunlar kullanıp kullanıp yarın çöplüğe atılacaklar. Bu kadar ipi pazara çıkartılan kişileri hiç kimse, bu iktidar bile, herhangi bir yere göreve getirmez. Sadece kullanıldıkları ile ve tükenmişlikleri ile kalacaklar. Acaba bunun farkındalar mı? Evet ne diyor Cumhurbaşkanı? “Bir ülkede halk bunalmış ve ellerini semaya açmış adalet çığlığı atar hale gelmişse oradaki yargı sisteminde bir sorun var demektir..” Sadece yargı sisteminde sorun olsa... Ama en önemlisi.. Adalet, adalet ve adalet.. Yine adalet, herkese adalet... Atalay, Sabuncu ve Ahmet Şık’a adalet! ÜNİVERSİTELER VE KADRO Üniversitelerde iktidarın atadığı rektör ve ekiplerinin, hak ve adalet ve akademik kuralları hiçe sayan davranışları ne kadar yaygın! Adıyaman Üniversitesi ile geçen yazımda kısaca değindiğim duruma ilişkin daha büyük açıklamalar geldi. Mesela: “Üniversitemizde neredeyse dört akademisyenden birine kadro verilmemesi, rektörümüzün çevresindeki bazı kişilerin yönlendirmesi ile kararlar alması üniversiteyi bitirdi. Çalışma barışı ve huzurunu yok etti. Üniversitenin 2006 yılında kurulmasıyla 60 kişi Yüksek Lisans ve Doktora için yurtdışında en kaliteli üniversitelere gönderilmişti. Bunların çoğu eğitimlerini tamamlayarak döndüler ancak yüzde 90’ına kadroları verilmedi. Rektörümüz, yasal zemini olmamasına rağmen ‘Mayıs 2019’da görevimi tamamlayacağımı düşünenler sevinmesinler, üçüncü dönem de görevime devam edeceğim” diye akademisyenleri tehdit etmeye devam ediyor...” Ama başka üniversitelerden de, mesela: “Sorun sadece o üniversitede değil, Marmara Üniversitesi’nde de kadro verilmiyor. Birçok fakültede öğretim üyesi doçent iki – üç yıldır kadro beklentisi içinde..” C MY B