19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 8 Mart 2018 EDİTÖR: SERKAN OZAN 8 mart emekçi kadınlar günü 11 Ortaçağ karanlığıFEMEN AKTİVİSTİ Vinogradova’DAN TÜRKİYE’DEKİ KADIN POLİTİKALARINA TEPKİ İdeolojisine bakılmaksızın her Türkiye Erdoğan’ın kontrolü Kadınlar kadın olarak kalabilmeyi parti ataerkil bir yapıya sahip. Bir altında. İnsan haklarına asla saygı başarmalı. Egemenlik için bütün olarak politika kadınların duyulmuyor. Ukrayna’da da mücadele etmeliyiz fakat bu yer alamadığı ataerkil bir yer. Türkiye’deki duruma yaklaşıyoruz. kadın temelli ve birleştirici olmalı. Alisa Vinogradova (26), FEMEN’in Ukrayna’daki sözcüsü, eylem orga nizatörü. 2017 yılında, Türkiye Ukrayna futbol maçında yapılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Er doğan protestosunun mimarların dan. Türkiye’deki kadın politika sını yakından takip ediyor. Türkiye’yi kadına yönelik şid det nedeniyle Or taçağ’daki karan lık döneme benzeti SEYHAN AVŞAR yor. “Kadınlara karşı yaklaşım Erdo ğan ve takımının ge ri kalmışlığını gösteriyor. Bu çok tehlikeli bir eğilim ve daha da ağırlaşacak gibi gözüküyor çün kü Erdoğan bir noktada durma yacak. 21. yüzyılda bu tavır ka bul edilemez” diyor. Vinogradova ile 8 Mart dolayısıyla ülkemizde ki ve dünyadaki kadın politikala rını konuştuk. n Dünyanın bir çok yerinde ses getiren eylemlere imza attınız. Amacınıza ulaştınız mı? Hayır. Daha yapılacak çok iş var, dünyanın her yerinde FEMEN hareketi olarak yaptıklarımız sadece yolun başlangıcı. n Sağ partilerin iktidar oluşunu kadınlar ve dünyanın geleceği açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? EŞİTLİK BİR EFSANE, ÖYLE BİR ŞEY YOK n 8 Mart’ta FEMEN’in kadınlara mesajı ne olacak? Bir erkeğe benzemeye son verin ve onlardan hak talep etmeyi bırakın. Eşitlik sadece bir efsane, öyle bir şey yok. Kadın ve erkekler tamamen çok farklılar, daha iyi ya da daha kötü değil ama farklılar. Onları erkek gibi hareket etmeye zorlayan ataerkil bir sistemin kendi metotlarıyla onların oyun sahasında mücadele etmek imkansız. Kadınlar kadın olarak kalabilmeyi başarmalı ve kendi metotlarıyla savaşmalı. Feminizm erkeksi bir yöntem ve gerçek bir mücadelede geleceği yok fakat Sekstremizm gerçek bir kadın hareketi ve ataerkil sistemi yok edecek tek yol. Egemenlik (hakimiyet) için mücadele etmeliyiz şiddet ve kaba kuvvet için değil fakat bu kadın temelli ve birleştirici olmalı. duğunu hatırlatmak için bu protesto çok iyi bir fırsattı. Maç olacağını biliyorduk ve sadece bir günlük eylem planladık. Biletlerimizi alıp Kharkov’a gittik ve şans bize yardım etti. n Fikir özgürlüğü açısından Türkiye’yi nasıl görüyorsunuz? Şu an Türkiye Erdoğan’ın kontrolü altında. İnsan haklarına asla saygı duyulmuyor. Ukrayna’da da Türkiye’deki bu duruma giderek yaklaşıyoruz. O yüzden Türkiye’deki bu durumun yurttaşlar açısından ne kadar zor olduğunu anlıyoruz. n Türkiye’de her gün en az 3 kadın erkekler tarafından öldürülüyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz? Bu olabilecek en ataerkil sistemin özünü gösteriyor. Erkeklerin gücü her zaman şiddet ve gaddarlıktır. Bir daha biri bana “Her şey iyi artık, mücadele edilecek bir şey kalmadı” derse direkk bu durumu örnek göstereceğim. Bu cinayetler uygar dünyanın hikâyesi değil. n Türkiye’de kadınlar üzerindeki baskıya dikkat çekmek için başka eylem planınız var mı? Biz Ukrayna’da faaliyet gösteriyoruz. Eylemlerimizi Türkiye’ye taşımak efektif değil. Öncelikle Türkiye’deki kadınların mücadeleye başlamak için hazır olması çok önemli çünkü oradaki ka İdeolojisine bakılmaksızın her parti ataerkil bir yapıya sahip. Sağ partiler “Geleneksel değerler’’ kavramını dayatarak kadınları eziyor. Sol partiler de bunu farklı bir şekilde yapıyor. Yani demek istiyorum ki bir bütün olarak politika kadınların yer alamadığı sağ partiler de kadınlara gerçek özgürlüğü getiremez ve dünyanın tarihsel gelişimi içerisinde baktığımızda sağ partiler veya muhafazakar görüşlerin insanlık için iyi olan herhangi bir şeye tahammül n Türkiye Ukrayna arasındaki futbol maçında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik eylemi nasıl planladınız? Yazılarla donatılmış bir kadın canlı yayında futbol sahasına girerek kendini gösterdi. Bizim açı dınların durumundan memnun olduklarına ve Avrupalıların en basit haliyle kültürel özellikleri anlamadığına dair bir mit var. Biz üzerimize düşen kısmıyla bu mücadele için yardıma hazırız. Bazı planlarımız var fakat çok fazla düşmanımız olduğu için onları as ataerkil bir yer. Diğer partiler gibi edemediklerini görebiliriz. mızdan Erdoğan’a gerçekte ne ol la ifşa edemeyiz. AİLELERİ TELEFONLA ARADILAR Polis ‘Kampus Cadısı’ avında SEYHAN AVŞAR Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) polisleri 8 Mart Kadınlar Günü için hazırlık yapan Kampüs Cadıları üyesi 15 kadının ailesini arayarak, çocuklarının yasa dışı örgüt üyeleriyle görüştüğünü söyledi. Tedirgin olan çok sayıda aile çocuğunun 8 Mart hazırlıklarına ve eylemlerine katılmasına izin vermedi. Annesi TEM polisleri tarafından aranan Meriç Atalar (25), “Kampüs Cadıları her şeyi çok açık olan bir kadın örgütü. Terörle ne işi olabilir? Bu yapılan kadınlardan ne kadar korktuklarının göstergesidir” dedi. 8 Mart günü yapacakları gece yürüyüşleri için hazırlıklar yaptıklarını belirten Atalar, “Kampüs Cadıları’nın illegal bir bağlantısı olamaz. TEM polisi annemi arayınca, annem ister istemez tedirgin olmuş. Zaten amaçları da tedirginlik yaratmak. Korkmuyorum. Mücadeleye devam edeceğim. Ama daha küçük yaşlardaki kız kar deşlerimiz korkup, tedirgin oldu” diye konuştu. Kampüs Cadıları üyesi Hatice Göz (24) ise 8 Mart’ta tüm kadınların sokakta olacağını belirtti. Göz, “Genç kadınların sokakta olması ve örgütlenmesini istemiyorlar. Bizler barış diyoruz, kadın cinayetleri olmasın diyoruz, istismara ve erkek egemenliğine karşı çıkıyoruz. TEM polisleri ise aileleri arayarak tedirgin etmeye çalışıyor. Bunu yaparken ise iktidardan destek alıyorlar” dedi. Kampüs Cadıları’ndan yapılan yazılı açıklamada da “Kampüs Cadıları üyesi olmak bir suç değildir. Kampüs Cadıları üyesi olmak, taciz, şiddet, tecavüz karşısında kadın dayanışmasını büyütmektir. Kampüs Cadıları üyesi olmak, tüm kadınların ve çocukların sesi olabilmektir. Bizi susturamayacaksınız, kadınları susturamayacaksınız. Bizler tek bir kadın daha eksilmeyene kadar mücadelemize devam edeceğiz. Tüm engellemelerinize inat bütün kadınların sesi olacağız” denildi. Kadın ozan öldürüldü Türkiye’yi temsil etmek üzere UNESCO’dan davet alan Sivaslı halk ozanı ve şair Ayten Gülçınar, nişanlısının oğlu Hüseyin B. tarafından gerçekleştirildiği ileri sürülen silahlı saldırıda yaşamını yitirdi. Hüseyin B’nin, miras yüzünden uzun süredir nişanlı çifti tehdit ettiği, bu nedenle mahkemeden çağrı üzerine koruma kararı çıkartıldığı ancak olay günü Gülçınar veya Halil B.’nin polis koruması talebinde bulunmadığı öğrenildi. l Haber Merkezi Birlikte Hep İleri ABank’ın çeyrek asırlık tecrübesi The Commercial Bank’ın uluslararası gücüyle birleşti. Alternatif Bank oldu. www.alternatifbank.com.tr 444 00 55 / 0850 225 00 55 The Commercial Bank (Katar) kuruluşudur. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle