19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 16 Mart 2018 6 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU /ASLAN YILDIZ TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Afrin’de 1 asker şehit AP: Afrin merkezi ile yakınındaki köylerde yaşayan sivillerin bölgeden kaçışı dün de devam etti. Türk Silahlı Kuvetleri’nin (TSK) 20 Ocak’ta Afrin’e yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı dün 55. gününü geride bıraktı. Harekât kapsamında arama tarama faaliyetleri sırasında tuzaklanan el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonu cu 1 asker şehit oldu. Kayseri 1. Koman do Tugayı’nda görevli Erzurum nüfusuna kayıtlı Piyade Teğmen Muhammed Kır’ın Muhammed Kır (25) Kayseri’nin Talas ilçesindeki evine acı haber gitti. Harekât kapsamında dün Meydanki Barajı’nın yakınındaki strate jik Meydanki kasabası ve Afrin’in Korz lu, Serkanlı, Meydan Çakur, Yukarı Mes ken, Naz Uşağı, Zerkanlı, Balal, Kafer Çil, Birka, Alicaro, Hamoraco köyleri ça tışmaların ardından alındı. Afrin merkezi ile yakınındaki köyler de yaşayan siviller bölgeyi terk ediyor.. AFP haber ajansı, Zeytin Dalı operas yonunun yürütüldüğü Afrin’de, 24 saat içine 30 bin sivilin bölgeden ayrıldığını Suriye’den çekilduyurdu.lDHA Tasarıda Türkiye’ye Afrin’deki ‘askerlerini çekmesi’ ve ‘Suriye sorununda yapıcı rol oynaması’ çağrısında bulunuluyor Suriye’deki durum hakkında AP’deki Hıristiyan Demokrat, Sosyal Demokrat, Muhafazakâr, Liberal ve Yeşiller grupları tarafından ortaklaşa hazırlanan Türkiye’ye “Afrin’den çekil” çağrısını içeren Suriye tasarısı dün Strasbourg’da oyçoğunluğuyla kabul edildi. Oylama öncesi AP’nin komünist ve neokomünist partilerden oluşan Avrupa Birleşik Solu grubu tarafından sunulan ve 241’e karşı 372 oyla kabul gören bir değişiklik önergesiyle metinde Afrin hakkında yer alan paragraf sertleştirildi. Metnin bu bölümüne, “Avrupa Parlamentosu, Türkiye’nin Suriye’de Kürtlerin kontrolünde bulunan bölgelere yönelik müdahalesinden derin kaygı duyduğunu ifade eder” şeklinde bir cümle eklendi. Kararda, Türkiye’nin Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı operasyonunun “Suriye’de çatışmaya yeni bir boyut eklediği”, bu ülkedeki “hassas iç dengeler ve çözüm çabaları üzerinde olumsuz etki yarattığı” ve “ek insani kaygılar” gündeme getirdiği dile getiriliyor. Afrin operasyonunda “sivil kayıplar olduğu” yönünde haberler geldiği kaydedilen kararda, Ankara’dan Afrin operasyonunu durdurması ve “Birleşmiş Milletler tarafından terör örgütü olarak tanımlan mış grupların yenilmesine yoğunlaşması” isteniyor. Karar tasarısında, Türk güçleri ile Esad veya Rus güçleri arasında “çatışma” olasılığı ve ABD ile artan gerilim “kaygı verici” olarak tanımlanıyor. Türkiye’ye Afrin’deki “askerlerini çekmesi” ve “Suriye sorununda yapıcı rol oynaması” çağrısında bulunuluyor. Suriye’de “yeni cepheler açmanın Türkiye’nin güvenlik çıkarlarıyla bağdaşmadığı” not ediliyor. Rusya ve İran’ın Esad rejimine verdiği destek nedeniyle eleştirildiği kararda, Suriye’de işlenen savaş ve insanlığa karşı suçların sorumlularının yargılanması için AB’nin bu yönde bir “hesap verdirme stratejisi” oluşturması isteniyor. Suriyeli sığınmacılar Kararda Suriyeli 66 bin sığınmacının 2017’de ülkelerine geri gönderilmiş olması da gündeme getiriliyor. Suriye’nin sığınmacıların dönüşü için henüz güvenli bir ülke haline gelmediği belirtilip, AB’nin bu tür dönüşlere “destek vermemesi” ve yükümlülüklerine sadık kalıp savaş bölgelerinden kaçan Suriyeli sığınmacılara “Suriye’nin yakın coğrafyası ötesinde” barınma ve yerleşme imkânı sağlaması çağrısında bulunuluyor. ‘Afrin’i rejime bırakmayız’ ABD ile Türkiye arasındaki ilişkile lamalarda bulunan Kalın, “Afrin’i ye rin normalleştirilmesi için 19 Mart’ta ni bir Kandil yapmak istiyorlardı. Washington’a gitmesi planlanan Dı Zeytin Dalı Harekâtı ile bu bertaraf şişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun edildi. Çember iyice daraldı terörist ziyareti, ABD’deki bakan değişikliği ler için. Çok kısa bir zaman içerisin nin ardından ertelendi. Dışişleri Ba de Afrin merkezinin de teröristler kanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ziyaretin ertelendiğini duyururken Ça Kalın den tamamen temizlenmesini öngörüyoruz. (Afrin) Şu an itibarıyla yüz vuşoğlu, Rex Tillerson’ın görevden alın de 70’in üzerinde coğrafi konum itibarıyla masından kısa bir süre önce, Mınbiç’ten güvenliği sağlanmış durumda” dedi. YPG/PYD’nin çekilmesi için yol haritası Sivil kayıplar olduğu yönündeki iddia nın belirleneceğini duyurmuştu. Ancak lara tepki gösteren İbrahim Kalın, “Birinci dün konuyla ilgili açıklamalarda bulunan önceliğimiz Afrin’de, Afrin halkının öncü Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, lüğünde bir yönetim biriminin kurulması “Türkiye ile ABD arasındaki Münbiç anlaş yani bizim orayı rejime vermek gibi bir ni ması bağlayıcı. Eğer ABD verdiği sözü tu yetimiz, düşüncemiz de yok. Afrinliler yi tarsa Münbiç konusunda yol haritasının ne yönetsinler aynı Fırat Kalkanı Harekâtı Münbiç çevresinde güvenli bölge oluştu bölgesinde olduğu gibi” dedi. rulması şeklinde. Tillerson’ın yerine Pom İbrahim Kalın, Türk istihbaratının, te peo geldi diye mutabık kaldığımız çerçe rör örgütü Nusra Cephesi üyelerini Do veden vazgeçilmesi söz konusu olamaz” ğu Guta’dan çıkarmak için çalışma yü dedi. Zeytin Dalı Harekâtı’na ilişkin açık rüttüğünü belirtti. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’DAN AP’YE SERT ÇIKIŞ ‘Bhoevşeusnlaenmeyin’ ‘İşimiz bitmeden oradan çıkmayız’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Afrin harekâtının sonlandırılması yönündeki kararı öncesinde Avrupa Parlamentosu’na, “Boşuna heveslenmeyin. İşimiz bitmedikçe oradan çıkmayacağız. Türkiye bir şamar oğlanı değildir. Türkiye’ye Avrupa Parlamentosu’nun söyleyebileceği hiçbir söz yoktur. Bir kulağımızdan girer öbüründen çıkar” sözleri ile seslendi. Erdoğan, Türk askerinin Afrin’den çekilmesi için karar tasarısının oylanması öncesinde Avrupa Parlamentosu’na “Avrupa Parlamentosu’nda Afrin ile alakalı olarak bizim oradaki harekâtı durdurmamız istenecekmiş, isteniyormuş vesaire. Genişlemeden sorumlu bayan var bir tane o da böyle arzuda bulunmuş. Boşuna heveslenmeyin. İşimiz bitmedikçe oradan çıkmayacağız. Bunu bilesiniz. Türkiye bir şamar oğlanı değildir. Kendi iradesini kullanabilen bir ülkedir. Orada işimiz bitecek. 3.5 milyon Suriyeli kardeşim benim ülkemde misafir ediliyor. Ey Avrupa Parlamentosu! Sen burada benden hangi yükü aldın da kalkıp bunu söylüyorsun. Türkiye’ye Avrupa Parlamentosu’nun söyleyebileceği hiçbir söz yoktur. Bir kulağımızdan girer öbüründen çıkar” dedi. Erdoğan, “Sadece Afrin’de değiliz. Gabar’da, Cudi’de, Hakkâri’de, Tendürek’te. Buralarda da mücadelemizi sürdürüyoruz. Avrupa Parlamentosu da karar alıyor. Dürüst olun dürüst” ifadelerini kullandı. Erdoğan Afrin harekatında gelinen son durumu da “Artık her şey an meselesi.. Bitecek az kaldı” sözleri ile ifade etti. Çelik: Vizyonsuz karar Öte yandan Avrupa Birliğ Bakanı Ömer Çelik de “Avrupa Parlamentosu, vizyonsuz ve cahilane bir karara imza attı” dedi. “Çok net bir şekilde Türkiye bu meselelerde mümkün olan en yoğun koordinasyonla hareket ediyor. Bu konuda tüm girişimler Türkiye’den geliyor. Bunlar, sivillerin korunması konusundaki olumlu etkilerdir” diyen Çelik, “Bu karar, AP’deki marjinal grupların diliyle hareket eden bir yaklaşım” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet Paris Düşmeden Önce Seçimler öncesinde artık bir komediye benzeyen “ittifak yasasını” tartışmak anlamlı mı, değil mi düşünüyoruz hep birlikte. Çünkü bu yasa var olan yüzde 10 seçim barajını tek bir parti için, MHP için sıfıra indiren özel bir yasa, MHP yasasıdır. HHH İttifak yasası, “Seçim kanunları temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerini bağdaştıracak biçimde düzenlenir.” (Md. 67/5) diyen anayasaya da, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin “yüzde 10” barajını aşırı yüksek bulmakla beraber, “seçime giren bütün partilere uygulandığı için” eşitliğe aykırı saymayan (No.10226/03, paragraf 103) kararına da aykırıdır. HHH Konuyla ilgili bir AYM içtihadında da şöyle denilmektedir: “Hukuk devletinin tanımına giren birçok unsurdan biri de kamu yararı düşüncesi olmaksızın, başka deyimle, yalnızca özel çıkarlar için veya yalnızca belli partilerin veya kişilerin yararına olarak herhangi bir yasanın kabul edilmeyeceğidir. Buna göre, çıkarılması için kamu yararı bulunmayan bir kanun, anayasanın 2. maddesi hükmüne aykırı nitelikte olur ve dava açıldığında iptali gerekir.” (K. 1967/20) HHH Anayasanın temsilde adalet ilkesini vurgulayan maddesini de, “baraj her parti için eşit olmalıdır”ı vurgulayan AİHM içtihadını da bir yana bırakın, bu “gece yarısı yasasını” mantığınız alıyor mu? Önümüze konan bu tuhaf yasayla iktidarın bizimle alay ettiğini düşünmüyor musunuz? Evet, iktidar partisi, onun aklı evvel uzmanları bizimle, seçmenlerle, halkla alay ediyorlar. Peki, ne yapalım? HHH Muhalefet partilerine düşen, en kısa zamanda artık iki partinin özel çıkarları için çalışan, bunun dışında çalışmasına daraltılmış yürütme tarafından izin verilmeyen TBMM çalışmaları konusunda karar almaktır. Böyle bir karar her ne kadar Meclis’te onaylanmadan hukuki sonuç doğurmasa da halkın gözünde etkisi büyük olacaktır. HHH Belki de daha önemlisi ya da bütün bunların tamamlayıcısı, halkla seçmenlerle alay eden bu yasaya karşı, tüm muhalif vekillerin katılacağı “büyük halk kampanyası” düzenlemek, halka gerçekleri anlatmak için harekete geçmektir. Çünkü nihayet bu yasa açıkça seçmenlere “sizin hangi partiye ve nasıl oy vereceğinizi ben önceden kararlaştırıyorum” demekte, bir partiye verilmemiş oyları, seçmenin rızası olmaksızın o partiye armağan etmektedir. HHH Kuşkusuz seçimde eşitlik ilkesini bozan bu yasaya karşı ivedi olarak AYM’de dava açılmalı, yine ivedi olarak AİHM’ye başvurularak en azından eşitlik ilkesinin çiğnendiği, bu koşullarda yapılacak seçimlerin şaibeli olacağı, Türk hukuk sisteminin de bağlı olduğu bu en yüksek mahkemede kayda geçirilmelidir. Her iki mahkemenin içtihatları, eşitlik ilkesini öne çıkarmaktadır. AYM’nin kararlarının dinlenmediği eski deyimle kale alınmadığını, AİHM’nin hep geciktiğini biliyoruz ama tarih, kayıtlarla yarını hazırlar. HHH İktidar partisinin bu türlü etik, ahlaki kaygıyı bir yana bırakan ittifak yasası, artık kolay kolay elde edilemeyeceği anlaşılan yüzde 50 artı 1’i zorla elde etmek içindir. Bütün bu çabaların yeterli olmayacağını bilen iktidar partisi seçim sandıkları ile ilgili yeni düzenlemelerle işi fiziki zorbalığa kadar götürebileceğinin işaretlerini de veriyor. HHH Bu nedenle sandıkta ve sayımda “abrakadabra”yı önlemek için en etkili yöntem, muhalefet partilerinin kendi aralarındaki görüş ayrılıklarını bir yana bırakarak seçimlerin güvenliği için ‘ittifak’ kurmalarıdır. Muhalefet partileri “temiz bir seçim” istemini hayata geçirmek için birlikte örgütlenmelidirler. HHH Ünlü sözü günümüze uyarlamanın tam zamanıdır: Halkın gittikçe ağırlaşan zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyi yoktur, AKP’nin ise kaybedeceği zorla edinilmiş koca bir dünyası var. TACİ'MİZİ YİTİRDİK Çankırı eşrafından Lütfiye Özer ve Kadir Özer'in kızı, müteveffa Kamil Özer'in kız kardeşi, müteveffa Sabahat Özer Duru ile Melahat Özer Öztürk ve M. Kemal Özer'in ablası, Gürsel Öztürk, Kadri Öztürk ve Gürhan Öztürk'ün teyzesi, Gönül Çanga, Güven Fiasson, Göksel Özer ve Gülçin Seven ile Mehmet Özer ve Demet Özer İkiler'in halası, Neriman Özer, Hayriye Özer, Betül Öztürk, Muazzez Öztürk ve Hale Öztürk'ün görümcesi, Umut Öztürk, Aslı Öztürk ve Gizem Öztürk'ün büyük teyzesi, Burak ve Burç Çanga, Denis ve Alpin Fierson, Aylin ve Kaan Seven ile Sarp İkiler'in büyük halası, tüm ailenin ve dostların sevgili 'Taci'si SAADET ÖZER 15.03.2018'de İstanbul'da yaşama gözlerini yummuştur. Cenazesi 16.03.2018 Cuma günü (bugün) öğle namazının ardından Erenköy Galippaşa Camii'nden kaldırılarak Maltepe Mezarlığı'na defnedilecektir. Anıların ve hayalin hep bizimle yaşayacak, ışıklar içinde yat, Atatürk sevgisiyle dolu Cumhuriyet kızı sevgili Taci. AİLESİ 4 milyon 400 bin AVro’luk satışa onay Berlin, Ankara’ya silah satışını durdurmamış Zeytin Dalı Harekâtı’nın başlamasının ardından Alman hükümetinin Türkiye’ye 4 milyon 400 bin Avro’luk askeri malzeme satışına izin verdiği öğrenildi. Deutsche Welle’de yer alan habere göre; Almanya Ekonomi Bakanlığı Müsteşarı Matthias Machnig, Yeşiller Partisi Milletvekili Omid Nouripour’un yazılı soru önergesine verdiği yanıtta, Zeytin Dalı Harekâtı’nın başlamasından sonra Türkiye’ye 4 milyon 400 bin Avro’luk askeri malzeme satışı için Alman hükümetinden 20 ayrı izin alındığı belirtildi. Yanıtta, söz konusu izinlerin ya Almanya’nın NATO’lu müttefiklerine olan anlaşmalara bağlı yükümlülükleri çerçevesinde ya da NATO ittifakının savunulması ilkesi doğ rultusunda verildiği ifade edildi. Türkiye’ye hangi malzemenin sevk edildiği açıklanmadı. Dışişleri Bakanlığı görevi sona eren Sigmar Gabriel ise şubat ayında harekâtın başlamasıyla birlikte Türkiye’ye yapılan sevkıyatın durdurulduğunu söylemişti. Nouripour, Alman haber ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada hükümeti kamuoyunu aldatmakla suçladı ve “Almanya hükümeti kamuoyunu sistematik biçimde kandırmıştır. İhracat izinleri, silah ihracatını kısıtlama taahhütlerinin boşuna verilmiş sözler olduğunu ortaya çıkarmıştır” dedi. Askeri malzeme satışının gazeteci Deniz Yücel’in tahliyesiyle bağlantılı olabileceğine dair iddialar ise Türk ve Alman hükümetleri tarafından yalanlanmıştı. l Haber Merkezi Fuarda Türk firmaları büyük ilgi gördü Katar, Türk savunma firmalarını ihya etti SERTAÇ EŞ Türk savunma sanayisi firmalarının ürünlerine Katar’dan ilgi büyük. Ülkesinde DIMDEX 2018 Savunma Fuarı düzenleyen Katar, Türk firmalardan sahil güvenlik botları, savaş gemilerinin yanı sıra insansız hava aracı (İHA) sistemleri almak için anlaşmalar da imzaladı. Katar, savunma alımlarının bir bölümünü Türk savunma sanayisi firmalarından karşılamaya başladı. Bu çerçevede Baykar Makina’nın ürettiği TSK’nin yoğun olarak kullandığı TB2 İHA’lardan almaya karar verdi. Yapılan anlaşmaya göre Katar, 6 adet TB2, 3 yer istasyonu ve İHA eğitim simülatörü alacak. Katar Deniz Kuvvetleri, Anadolu Tersanesi ile 2 adet silahlı savaş gemi si almak üzere sözleşme imzaladı. Katar’ma sözleşme imzalayan bir firma da Yonca Onuk firması oldu. Firma, iki değişik modelde 8 adet sahil güvenlik botu satacak. AresShipyard Tersanesi de Katar İçişleri Bakanlığı ile 9 adet bot üretme konusunda anlaşma sağladı. BMC ise Katar’a toplam 85 adetlik satış konusunda sözleşme imzaladı. Buna göre firma 50 tane Kirpi II, 35 tane de Amazon zırhlı araç satışı gerçekleştirecek. Nurol Makine’nin ürettiği hafif zırhlı araç Ejder Yalçın’ın da Katar’a satışı kararlaştırıldı. Aselsan da Katarlı Barzan Holding’le ortak bir firma konusunda anlaştı. Firmanın uzaktan komutalı stabilize silah sistemleri ile elektro optik sistemler başta olmak üzere üretim faaliyetleri gerçekleştirecek. l ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle