Katalog

Çarşamba 5 Aralık 2018 haber 4 EDİTÖR: özgür özkü TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Erdoğan sabır istedi Yeni bir asabiye Bir siyasetin iktidara gelmesi, temsil etmeye soyunduğu kesimlerin ötesine geçmesini sağlayan bir köprü hissiyat, yeni bir ortaklaştırıcı ilke yaratmasına bağlı. Buna 14. yüzyılın büyük İslam âlimi İbni Haldun “asabiye” adını veriyor. Bir dayanışma ilkesinin; topluluktan devlete geçişin birleştirici harcının yaratılmasına vurgu yapıyor. Parçadan bütüne doğru bir “biz” yaratmak; bu “biz”i ortak bir sebep etrafında birleştirmek; asabiye böyle mümkün oluyor. Tarihte her büyük devletleşme sürecinin aktörlerinin böyle bir “asabiye”si, yani kendi mahallesinin dışını kuşatmasını, oradaki boşluğa doğru genişlemesini sağlayan bir dayanışma ideolojisi, bir “ortak sebep” harcı var; genellikle de kendi çağının sosyal, siyasal gerçekliğine uygun bir adalet ilkesi yaratılmasına dayanıyor bu dayanışma. Parçalanmış ve yozlaşmış sosyalsiyasal şartlarda, parçadan bütüne doğru genişleten stratejik müdahaleden söz ediyoruz. Nitekim kendisini yeni bir “kurucu iktidar” olarak gören AKP de bir asabiye hamlesi yaptı başta. Eski düzenin asabiyesinin çözülmesinin ve krizinin üstüne doğdu AKP. Siyasal düzen parçalanmış, geleneksel siyasal aktörlere güven düşmüştü. Buraya sadece dar “siyasal İslamcı” bir siyaset olarak seslenmesi, temsil ettiği geleneksel tabana sıkışması ve siyasal boşluğa hamle yapamaması anlamına gelecekti, şartlar da uygun değildi. Bu yüzden de AKP, kendisini sıkıştığı dar mahallenin ötesine ulaştıracak yeni maddi ve manevi asabiye ilkeleri ile sahneye çıktı. Bir yanda siyasal/hukuksal adalet, diğer yanda ekonomik kalkınma ilkesini parti tabelasına çekti ve bu ilkelere aç kesimleri etrafında birleştirip hem siyasal İslamcı tabanın çok ötesinde bir temsil gücüne ulaştı, hem de genişlediği yeni taban içinde iktidarını sağlamlaştırdıkça burayı kendi ideolojisine göre dönüştürmeye hız verdi. Günümüzde buna Gramsci’den hareketle “hegemonya” da diyoruz. Bugün AKP’nin “adalet ve kalkınma” ilkeleri çerçevesinde toplumla kurmaya çalıştığı asabiye bağında ciddi aşınma var. İktidarın “adalet” vaadi önemli ölçüde yıprandı; maddi bağın en önemli unsuru olan “kalkınma” vaadi de krizle birlikte eski gücünü yitirmek üzere. Kaldı ki İbni Haldun’un bir devlette asabiye bağının zayıflamasının en önemli göstergeleri içinde saydığı iktidarın yozlaşması, baskıcı/otoriter hale gelmesi, halka sırt çevirmesi, mali yapının bozulması, inanç birliğinin yerini parçalı hurafelerin alması gibi tüm unsurlar,t AKP’nin 16 yılda kurduğunu iddia ettiği “yeni düzen”in son yıllarında fazlasıyla gözlemlediğimiz özellikler. Bunlar, nesnel gerçeklik. Demek ki yeni bir düzen, yani Saray rejimi kurulmuş olsa da, topluma önerdiği asabiye zayıflıyor. Dışlama, düşmanlaştırma, kutuplaştırma ile iktidarını sürdürüyor; yeni bir asabiye de öneremiyor. Ancak AKP sonrasına dair yeni bir asabiye, ekonomik ve siyasal açıdan toplumun adaletsizlikler altında ezilen çoğunluğunu kuşatacak yeni bir maddi ve manevi dayanışma siyaseti yaratılmadan AKP’nin zayıflayan asabiyesi kendiliğinden bitmez. Eskiyen asabiye, yenisinin doğmadığı yerde “kötünün iyisi” olmayı sürdürür çünkü. CHP Adalet Yürüyüşü ile ve sonrasında dar mahallenin dışına ulaşmak için böyle bir hamle yapmış; ekonomiden hukuka, siyasetten eğitim alanına kadar toplumun farklı kesimlerindeki memnuniyetsizlikleri adalet asabiyesi çerçevesinde yeni bir “toplumsal sözleşme” hedefine yöneltmeye çalışmıştı. Sürdürülemedi; yine devamlılık sorunu belirdi. Öncüsüz olmuyor. Ve pratiğe de yansıması gerekiyor. Bir muhalif siyasetin kendi mahallesi dışına seslenen yeni bir asabiye bağı oluşturamadığı ya da muhalefet güçlerinin halkı birleştirecek bir “ortak dava” kenetlenmesi yaratamadığı ortamda da, parçaların birbirlerini “liberal, işbirlikçi, saraycı, faşist, şoven, din istismarcısı, Sorosçu” olmakla itham ettikleri bir “BİZ olamama” görüntüsü yayılıyor. İktidarın bir “BİZ”i var, ama diğer yüzde 50’yi feda etmiş bir BİZ bu. Oysa bugün bir muhalif siyasetin adalet ilkesi etrafında yeni bir ekonomik, sosyal ve siyasal düzen önermesinin, kendi mahallesinin dışına genişlemesinin, iktidar blokunda zayıflayan asabiye bağını daha da yıpratmasının tüm kurucu şartları var. Kadına adalet, emekçiye adalet, öğrenciye adalet, emekliye adalet, yargıda adalet, siyasette adalet, işyerinde adalet, inançlarda adalet... Saymakla bitmez. Bunlar var da, “kendi mahallesinde bu bağı kuramayanlar, iktidar olunca herkes için nasıl kuracak” sorusuna ikna edici yanıt verecek bir yeni asabiye siyaseti ve bilinci henüz yok. Ne dersiniz, oluşur mu? “İttifakı çok sağlam tutmamız gerekiyor” diyen Erdoğan, yerel seçimde İstanbul’un birçok ilçe belediyesinde değişiklik yapacaklarını belirtti Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerdeki İstanbul adayı için “Tabandan tavana bir çalışma yürütüyoruz. Önemli sayıda ilçe belediye başkanlıklarının değişmesi söz konusu. İstanbul ile ilgili biraz sabırlı olacağız” dedi. Erdoğan, Güney Amerika ziyaretinin ardından Ankara’da basın toplantısı düzenledi. AKP ile MHP arasındaki yerel seçim ittifakı üzerine çalışmaların geldiği son durumun sorulması üzerine Erdoğan, “İki arkadaşımız teknik detaylarını çalışıyorlar. Telefonla, yurtdışından Mehmet Özhaseki beyle görüşmelerim oldu. Etraflı görüşmeyi bugün yarın yapacağız. Bahçeli ile muhakak bir araya gelmemiz gerekir. Bazıları rahat durmaz durmadan karıştırmanın derdine girer. Cumhur İttifakı’nı çok sağlam tutmamız gerekiyor” diye konuştu. ‘İstanbul benim aşkım’ AKP’nin İstanbul adayı ile ilgili soruya ise Erdoğan, “İstanbul, Türkiye’de en önemli ilimiz. Her şeyden önce benim aşkım olan bir il. Tabandan tavana bir çalışma yürütüyoruz. İlçelerimizde durum nedir, bir görelim istiyoruz. Zira önemli sayıda ilçe belediye başkanlıkları nın değişmesi söz konusu” dedi. TBMM’deki bütçe görüşmelerini işaret ederek, “Tabii bu arada An kara da ihmal edilemez” diyen Er doğan, “Bütçe görüşmelerini Mec lis Başkanımızın yönetmesinden da ha doğal, tabi bir durum olamaz. 10 22 Aralık arasında Meclis Başkanı yürütecektir, takip edecektir. İstan bul ile ilgili bi raz sabırlı ola cağız. Tabanı yoluna koy duktan son ra nihai ka rarımızı ve receğiz” ifa delerini kul landı. Erdoğan, ikinci 100 günlük ey lem planı ile ilgili olarak da “Çalış ma bittiği anda ila nını ya pacağız” dedi. l AN KARA/ Cum Erdoğan huriyet ‘YILDIRIM SEÇİLİRSE YERİNE BİLAL ERDOĞAN’I GETİRECEKLER’ Eski CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, Halk TV’de katıldığı bir televizyon programında, “Binali Yıldırım belediye başkan adayı olarak açıklansa da belediye meclis üyeliği listesinde çok fazla söz hakkı olmayacak” dedi. Yarkadaş, İstanbul adayı olarak gösterilmesi beklenen TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın Bilal Erdoğan ve Berat Albayrak’ın başkan adayları listelerini yapmasından rahatsız olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın bir ilçeden belediye meclis üyesi olarak yazılmak istediği ni belirten Barış Yarkadaş, “Bir kişinin belediye başkanı seçilebilmesi için, belediye meclis üyesi olması gerekiyor. İstifa ettirilecek Uzun vadede Bilal Erdoğan belediye meclis üyeliğinden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda etkili bir konuma getirilecek ya da Yıldırım bir süre sonra istifa ettirilecek. Yerine ise Bilal Erdoğan’ın getirileceği AKP kulislerinde konuşuluyor” dedi. Yarkadaş, AKP’nin İstanbul’daki adaylarının isimlerini paylaştı. Herman Balyan (Adalar), Bayram Şe noacak (Arnavutköy), Sinan Genim (Ataşehir), İbrahim Ulusoy (Avcılar), Lokman Çağrıcı (Bağcılar), Mahmut Gürcan (Bahçelievler), Ali Talip Özdemir (Bakırköy), Harun Karaca (Başakşehir), Atilla Aydınar (Bayrampaşa), Mevlüt Uysal (Eyüpsultan), Ahmet Baha Öğütken (Fatih), Ergün Turan (Gaziosmanpaşa), Hasım Taşkıran (Güngören), Hüseyin Keskin (Sultanbeyli), Habil Yazıcı (Üsküdar), Ömer Arısoy (Zeytinburnu), İsmet Yıldırım (Ümraniye), Haydar Ali Yıldız (Beyoğlu), Mesut Üner (Çatalca), Özgül Özkan Yılmaz (Kadıköy), İsmail Damat (Beylikdüzü), Velittin Küçük (Büyükçekmece), Erol Çelebi (Şile), Bünyamin Demir (Kağıthane), Ahmet Erhan Gökal (Maltepe), Ahmet Cin (Pendik), İsmail Erdem (Sancaktepe), Salih Bayraktar (Sarıyer), Murat Aydın (Beykoz), Ahmet Poyraz (Çekmeköy), Mehmet Tevfik Göksu (Esenler), Ahmet Arslan (Esenyurt), Hacı Orhan (Sultangazi), Fazlı Kılıç (Kağıthane), Murat Demir (Tuzla), Ebubekir Taşyürek (Kartal), Mehmet Özçelik (Silivri), Ahmet Misbah Demircan (Beyoğlu), Aziz Yeniay (Küçükçekmece) l İSTANBUL/Cumhuriyet Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı MHP lideri Bahçeli, Kılıçdaroğlu’nun Almanya temaslarını ve Alman gazetesine yazdığı makaleyi sert şekilde eleştirdi, “CHP Genel Başkanı kayıptır, karanlıktadır” dedi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, geçen günlerde Almanya’da temaslarda bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu “karanlık olmakla” suçladı. Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, “Almanya’yı ziyarete giden CHP Genel Başkanı, PKK’lılardan ve FETÖ’cülerden fırsat bulup, fotoğraf karelerinden çıkarak, sözde konferansta tek bir söz edememiştir. Kılıçdaroğlu ne yaptığını, nereye savrulduğunu ya bilmiyor ya da tutsak alındığından sesi çıkmıyor. CHP Genel Başkanı kayıptır, karanlıktadır. Kılıçdaroğlu neyin demokratından bahsediyor? Kılıçdaroğlu’nun yazdığı makale manda özleminden başka bir şey değildir. Almanya’dan yardım dilenmek manda özlemi değil midir? Kılıçdaroğlu tavsiyem olsun, aklına geleni işleme, her ağacı taşlama, Allah muhafaza kamyon farı görmüş tavşana dönersin. Seni ve zihniyetini HDP de kurtaramaz, çürük İP de tutamaz” dedi. Bahçeli, “CHP Genel Başkanı, ilerici halk kitlelerini biliyorsa gerici halk kitlelerini de mutlaka hafızasında taşıyordur. Gerici diye suçladığı vatan evlatları milli ve manevi değerlere sahip olanlar ise Kılıçdaroğlu ve çevresi unutmasın ki biz de gericiyiz, biz de geri kalmaya seve seve hazırız” ifade Bahçeli lerini kullandı. Kılıdaroğlu, Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesi için “Türkiye’deki demokratlar yalnız bırakılmamalılar” başlıklı bir köşe yazısı kaleme almıştı. ‘Kandil’e gitsinler’ Oslo’da geçen haftalarda yapılan toplantıyı eleştiren Bahçeli, “Yeni bir çözüm süreci için kendini akil sanan bazı akılsız ve zekâ özürlüler, MECLİS BAŞKANLIĞI SORUSUNA ‘KARŞIDA PAZAR VAR’ YANITI Grup toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz ile AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki arasındaki görüşmelerin devam ettiğini, önemli adımlar atıldığını ve “30 büyükşehir üzerinde yoğunlaşıldığını” belirterek, Erdoğan’la Türkiye’ye dönüşünde görüşebileceklerini tekrarladı. Meclis Başkanlığı konusunda AKP ile bir “pazarlık yapılıp yapılmadığı” yönündeki soruya ise Bahçeli, “Her defa tekraren söylüyorum. MHP’de pazarlık söz konusu olmaz. Partimizin karşısında bir pazar vardır, her türlü sebze orada bulunmaktadır. İsteyen alır isteyen satar ama bizim partimizde olmaz. Meclis Başkanı henüz var” yanıtını verdi. Oslo’da toplanmışlar. Bu kadar yolu tepip şu kış kıyamette niye Oslo’ya kadar giderler? Hemen Kandil’e gitseler, orada bir mağara deliğinde oturup, çözüm gevişi getirseler kendilerini yormazlardı. Akil geçen akılsızlar aramızda dolaşan terörist hayranlarıdır. Bakın yarım akıllı çürük akiller, çözüm süreci gömüleli çok olmuştur, şansınızı fazla zorlamayın. Akıllı olun meydan boş değildir, MHP’nin gözü üzerinizdedir” dedi. Londra merkezli Demokratik Geli şim Enstitüsü tarafından Norveç’in Oslo kentinde “Çatışma Çözümlerine Toplumsal Katılım” başlığı ve “Akiller Heyeti Deneyimini Düşünmek” alt başlığıyla bir toplantı düzenlenmiş, katılan 12 kişiden 7’sinin “Çözüm Süreci” kapsamında kurulan Akil İnsanlar heyetinin üyeleri olması dikkat çekmişti. l ANKARA/Cumhuriyet terör örgütü propagandası suçundan verilen cezalar yerinde bulUNdu hDaepmisirctaeşzavseı oÖnnadnedrı’in İstanbul Anadolu Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 4 yıl 8 ay ve eski HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in 3 yıl 6 aylık hapis cezalarına ilişkin yerel mahkemenin kararını onadı. Kararla birlikte hükümlü haline gelen Demirtaş, AİHM’nin serbest bırakma kararı uygulansa da cezaevinden çıkamayacak. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AİHM’in kararının ardından “Karar bizi bağlamaz, karşı hamlemizi yapar işi bi tiririz” demişti. Selahattin Demirtaş ve Sırrı Süreyya Önder hakkında, 2013’te Kazlıçeşme’de yapılan Demirtaş Nevruz kutlamaları sırasında yaptıkları konuşmalar nedeniyle açılan davada “terör örgütü propagandası” suçundan Demirtaş 4 yıl 8 ay, Önder de 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldı. Avukatlar bu kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıdı. İstanbul Anadolu Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, Demirtaş ve Önder’in dosyasını karara bağladı. Daire, mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılığın bulunmadığını, sanıkların başvurunda ileri sürülen nedenlerin yerinde görülmediğini belirterek taleplerin esastan reddine karar verdi. Mahkeme, kararın sanıklar yönünden kesin olduğunu, Başsavcılığın ise itiraz hakkının bulunduğunu belirtti. Kararla birlikte hükümlü durumuna gelen Demirtaş, AİHM kararı uyarınca tahliye edilse bile cezaevinden çıkamayacak. Demirtaş’ın ağırlaştırılmış müebbetle yargılandığı söz konusu dosya da bu süreçte biterse serbest kalması önündeki yollar büyük ölçüde kapanmış olacak. Demirtaş tweet attı Karara tepkisini Twitter’dan yaptığı açıklamayla dile getiren Demirtaş, “Yapın, yapmayın demiyorum da bu kadar aleni, acemice ve kepazece yapmayın. Beni ve arkadaşlarımı sadece bedenen içeride tutmayı başarıyorsunuz. Geri kalan her şeyi de kaybediyorsunuz. İki yıldır içerideyiz, HDP olarak biz büyüyoruz, siz küçülüp zavallılaşıyorsunuz... Bizi teslim alamazsınız. Bize diz çöktüremezsiniz. Mücadeleye devam” ifadelerini kullandı. Demirtaş’ın avukatlarından Ramazan Demir ise kararı “Hamle yapacağız dediler ve bütün ülkenin gözüne sokarak Demirtaş’ı hükümlü hale getirip AİHM’in kararını boşa çıkardılar” sözleriyle değerlendirdi. l İSTANBUL / Cumhuriyet açlık grevi başladı HDP, cezaevinde tutuklu olan Hakkâri milletvekili Leyla Güven’in terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan için başlattığı açlık grevine destek vermek amacıyla dün başta TBMM olmak üzere pek çok kentte milletvekillerinin katılımıyla açlık grevi yapmaya başladı. TBMM’de HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ile birlikte 10 milletvekili HDP Grup Yönetim Salonu’nda açlık grevi yapmak için bir araya gelirken, eşzamanlı olarak İstanbul, Mersin, Şanlıurfa, Diyarbakır, Şırnak, Batman, Mardin ve Muş’ta HDP milletvekilleri açlık grevlerine başladı. Partisinin grup toplantısında konuşan Buldan, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin tarafı bir ülke olduğunu, uluslararası hukukun bağlayıcı olduğunu, ancak yargının saraydan aldığı talimatla AİHM kararına karşı direndiğini ifade etti. Buldan, AİHM’nin Demirtaş kararının uygulanmaması durumunda AB’nin Türkiye ile ilişkilerini dondurması gerektiğini söyledi. l ANKARA/Cumhuriyet AYM’den Tuncel ve Kışanak’a ret Anayasa Mahkemesi (AYM), örgüt üyeli Öte yandan, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi, es ği suçlaması ile tutuklu bulu ki HDP milletvekili Nursel nan eski Diyarbakır Büyükşe Aydoğan’a örgüt propagan hir Belediyesi başkanı Gülten dası yaptığı gerekçesiyle 2 Kışanak ve Demokratik Böl yıl hapis cezası veren yerel geler Partisi (DBP) Eş Genel mahkeme kararını uygun bul Başkanı Sebahat Tuncel’in du. Yargıtay 16. Ceza Dairesi kişi hürriyeti ve güvenliği de eski HDP Diyarbakır Mil haklarının ihlal edildiği iddi letvekili İdris Baluken’e “te asıyla yaptıkları başvuruları rör örgüt üyeliği” suçundan “dayanaktan yoksun olduğu” verilen 7 yıl 6 ay hapis ceza gerekçesiyle reddedilmesine sını onadı. l AA, ANKARA/ karar verdi. Cumhuriyet C MY B