27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 25 Kasım 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ ‘Parayı şehit aileleri ve gazilere ver’ haber 5 CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın CHP’yi gazilerin yanında olmamakla suçlamasına “Erdoğan’ı çıldırtan 15 Temmuz’un mağdu ru gaziler ve şehit aileleri için açı lan hesapta biriken 309 milyon TL’nin akıbetini sormamız. O 309 milyon TL’yi gazilere ve şehit ailelerine dağıtacak sın” diye yanıt verdi. Özgür Özel, CHP’nin 15 Tem Özel muz gazi ve şehitleri için toplanan paranın nerede olduğunu sormasının Erdoğan’ı rahatsız ettiğini ifade etti. ‘Sormaya devam’ Özel, şunları dile getirdi: “Rahatsız olduğu soruyu Erdoğan’a sormaya devam edeceğiz. Şanlı Cumhuriyet tarihine karşı kendi tarihini yazmak için 15 Temmuz’da aslında öngördüğü, önlemediği ve sonuçlarından yararlandığı bu darbelerin mağdurları, gaziler ve şehit aileleri için bir hesap açıldı. Bu hesapta 309 mil yon TL para toplandı. Erdoğan’ı çıldırtan bizim bu paranın akıbetini sormamız. Bu paranın akıbetini sadece biz sormuyoruz. 15 Temmuz gazileri bu Meclis’in Dilekçe Komisyonu’na dilekçe verdiler. Komisyon, ‘vakıf kuruluyor, paranız oraya devredilecek’ dedi. Genel kurul salonunda sorduk, AKP Grup Başkanvekili, ‘Bu paralar dağıtıldı’ dedi. Tabii bunlarda yalanın bini bir para. Ardından Ömer Çelik’e soruldu. Ömer Çelik ‘cüzi bir rakam’ dedi. 309 milyon TL Ömer Çelik için cüzi paradır ama o gece hayatını kaybedenlerin gariban aileleri, kolunu bacağını kaybeden gaziler için büyük paradır.” Özel, Erdoğan’ın 309 milyon TL’yi gaziler ve şehit ailelerine dağıtması gerektiğini belirterek, “Bu konuyu her dile getirdiğimizde grubumuzun telefonları kilitleniyor teşekkür için. Çok yakında bir grup toplantısında bir 15 Temmuz gazisinin bu paranın hesabını sorduğunu izlersin” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet CHP yoklamaya uzak CHP’de İstanbul adayı için eğilim yoklaması yapılmasına sıcak bakılmıyor. Büyükşehir adaylarının AKP’nin adaylarına göre belirlenmesi görüşü hâkim CHP’de büyükşehirlerde eğilim yoklaması yapılmaması yönündeki görüş, Muharrem İnce’nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçda roğlu ile görüşmesi ve İstanbul’a eği lim yoklaması şartıyla aday olduğunu açıklamasının ardından da değişmedi. Parti yö netimi İstanbul’da eği lim yoklaması yapılma sının zor olduğu görü şünü dile getiriyor. MAHMUT CHP’de aday belirle LICALI me yöntemi olarak be nimsenen eğilim yok lamasının ilk olarak 2 Aralık’ta 3 il ve 15 ilçede yapılmasına karar veril mişti. Parti yönetimi ihtiyaç duyulma sı ve örgütün kabul edilebilir bir ar güman sunması halinde eğilim yokla masına sıcak bakıyor. Eğilim yoklama sı uygulanacak seçim bölgelerinde İYİ Parti’yle herhangi bir işbirliği yapıl mayacağı ifade ediliyor. 2 Aralık’ta Çanakkale, Sinop ve Bilecik’te yapılacak eğilim yoklamala rından çıkan adayların 5 Aralık ya da 6 Aralık’ta gerçekleştirilmesi beklenen ilk PM toplantısında doğrudan onaya sunulacağı ifade ediliyor. Öte yandan İnce’nin yerel seçimler de aday olmasa da CHP için mitingler düzenleyeceğini açıklaması parti yöne timinde memnuniyetle karşılanırken, iki başlı bir görüntünün oluşmama sı için gerekli tedbirlerin alınacağı ve kampanya boyunca söylem birliğinin oluşturulacağı ifade ediliyor. Çankaya’daki Öğretmenler Günü etkinliğine katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir çocuğu sevdi. ‘Öğretmenler meslek Rakibe göre hamle CHP adaylarını ilk açıklayan siyasi parti olarak ön almasına karşın bugüne kadar hiçbir büyükşehir adayını henüz açıklamadı. CHP’nin AKP’nin büyükşehir adaylarına göre aday hamlesi yapacağı kaydediliyor. CHP içinde Saadet Partisi’yle gerçekleştirilecek görüşmeye toplumsal kutuplaşmayı azaltıcı bir etkisi olacağı gerekçesiyle büyük önem veriliyor. l ANKARA İYİ Parti’yle ittifak değil, işbirliği CHP ile İYİ Parti arasında gerçekleştirilen görüşmelerin ittifak değil, işbirliği eksenli olduğu vurgulanıyor. Kasım ayının sonunda iki parti arasında yapılacak işbirliğiyle ilgili genel çerçevenin belli olacağı ifade ediliyor. CHP ile İYİ Parti arasında yapılacak işbirliğine her iki partinin de ihtiyaç duyduğu, özellikle AKP ile MHP’nin yerel seçimler için tekrar görüşmesiyle, bunun artık bir gereklilik haline dönüştüğü ifade ediliyor. kanunu çıkarmalıyız’ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Öğretmeni toplumda saygın kılmak için, öğretmenin bütün bilgisini ve birikimini çocuklarımıza vermesini sağlamak için, mutlaka Öğretmenler Meslek Kanunu çıkarmalıyız” dedi. ‘Liyakat yok edildi’ CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisince Çankaya Belediyesi Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen Öğretmenler Günü etkinliğine katıldı. Öğretmenler Günü’nde siyasetçilerin süslü laflar edeceğini belirten Kılıçdaroğlu, bunların büyük ölçüde palavra laflar olduğunu dile getirdi. Liyakatın kaldırılarak eğitimin “e” harfinin bozulduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Eğitime öğretmenler değil cemaatler, vakıflar şunlar bunlar yön vermeye çalışıyor. Öğretmenler bundan rahatsız” dedi. Yapılması gerekenleri de sırala yan Kılıçdaroğlu, “Öğretmeni toplumda saygın kılmak için, öğretmenin bütün bilgisini ve birikimini çocuklarımıza vermesini sağlamak için mutlaka Öğretmenler Meslek Kanunu çıkarmalıyız. Öğretmenler, diğer devlet memurlarından ayrılmalıdır. Onların bilgileri, birikimleri, görevleri bunu gerektiriyor. Bunu bir teklif olarak hazırladık ve bütün sendikalara gönderdik. Şimdi onu kanun teklifi olarak parlamentoya vereceğiz. Öğretmenler Meslek Kanunu öğretmeni daha saygın kılacak” dedi. ‘Refah seviyesi artmalı’ Hiçbir öğretmenin yoksulluk sınırının altında maaş almaması gerektiğinin söyleyen Kılıçdaroğlu, “Öğretmenlere 3600 ek gösterge mutlaka verilmelidir. Bu sağlanırsa emekli olduğunda maaş farkı olmaz. Öğretmen bunu hak eder. Öğretmen diğer kamu görevlileri gibi değildir” dedi. Öğretmenlere 24 Kasım Öğretmenler Günü birer maaş ikramiye verilebileceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “para yok” sözlerinin gerçeği yansıtmadığını belirtti. Kılıçdaroğlu, “Toplumun hangi kesimi itiraz eder öğretmene 24 Kasım’da bir maaş ikramiyeye. Öğretmene gelince para yok ama birilerine para var. Milyonlar akıyor bir yerlere” dedi. Sözleşmeli, ücretli öğretmen diye bir rezalet olamayacağını belirten Kılıçdaroğlu, “Öğretmen öğretmendir. Öğretmenlik sıradan bir meslek değildir. Özel bir eğitim gerektirir, asgari ücretin yarısı kadar maaş veriyorsunuz, neden hepsi kadrolu değil. Her alanda tasarruf olur ama eğitim alanında olmaz. Bakanın altından çek arabayı, Saray’ın harcamalarını kes, olsun sana tasarruf” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet ‘Devlet okullarının içlerini boşalttılar’ Partisinin İstanbul il başkanlığının düzenlediği Öğretmen ler Günü etkinliğinde konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün itibar sızlaştırılmaya çalışıldığını söyleye rek, “Türk öğretmeni var oldukça istediklerini yapamayacaklar” de di. Devlet okullarının içlerinin bo şaltıldığını vurgulayan Ak şener, “Özel okula insan ları mecbur bıraktılar” diye konuştu. Akşe ner, “Meral Akşener olarak söz veriyorum, öğretmenlerimizin sa çının teline zarar vere nin kolunu, bacağını kıracağım” ifadele rini kullandı. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Meral Akşener UNUTULMADILAR Batman’ın Kozluk ilçesinde 9 Haziran 2016’da terör saldırısında şehit olan müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın, Çorum’un Osmancık ilçesindeki mezarı başında anıldı. Öğretmen ve öğrenciler şehit Aybüke’nin mezarına karanfil bıraktı. Şanlıurfa Siverek’e bağlı Çiftçibaşı köyünde öğretmenlik yapan ve 16 Haziran 2017’de Tunceli Pülümür’de teröristler tarafından aracı yakılarak şehit edilen öğretmen Necmettin Yılmaz’ı öğrencileri, Öğretmenler Günü’nde unutmadı. Yılmaz’ın görev yaptığı okulda düzenlenen anma etkinliğinde, öğrenciler öğretmen masasına Yılmaz’ın fotoğrafı ile karanfiller koydu. Öğretmenler Anıtkabir’de 24Kasım Öğretmenler Günü dola yısıyla 81 ilden gelen öğretmenler Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile birlikte Anıtkabir’i ziyaret etti. Bakan Selçuk ve bakanlık bürokratları ile öğretmenlerden oluşan heyet, Aslanlı Yol’dan yürüyerek Atatürk’ün mozolesine gelerek Başöğretmen’in mozolesine çelenk bıraktı. Daha sonra Misakı Milli Kulesi’ne geçen Selçuk, Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı. Ardından Selçuk, Bakanlıkta 81 il ve yurtdışından gelen 100 öğretmeni kabul etti. Andımız’ı okudular Türkiye Liseliler Birliği (TLB) de Anıtkabir’de Ata’yı ziyaret etti. “Öğretmenler Günü’nde, Başöğretmen İzinde” sloganıyla Anıtkabir’e yürüyen liseliler “Andımızın okullarda yeniden okutulmasını sağlayalım” dediler. Ardından liseliler Anıtkabir avlusunda Andımız’ı okudu. l ANKARA/Cumhuriyet ‘Baba biz seninle devam filmi gibiyiz’ Silivri günlerinde heyecanla beklenen anların başında “görüş günü” gelirdi. Ayda bir açık, ayda üç kapalı görüş. Açık görüşte en büyük mutluluk sarılabilmek. Kapalı görüşte, arada cam bölme var. Telefon ahizesi ile sesleşebiliyorsunuz.  Çocuklara bunu anlatmak mümkün değil. Arada cam niye var? Oğlum Deniz, iki yaşına gelince bunun bir pencere olduğunu düşünüp her köşede açma yeri aradı. Olmayınca cama vurdu. Baktı ki tek iletişim olanağı ses; ahizeyi aldı, sesin geldiği yeri öpmeye başladı. O anlarda içinizde cam kırıkları saatte bilmem kaç kilometre hızla uçuşsa da gülümsemeniz gerekir. Dört yaşına gelince asıl engelin aradaki cam bölme değil, yüksek hapishane duvarları olduğunu düşündü. Bitim saatinde kopuşun, Deniz’in çığlıklarıyla yankılandığı bir açık görüş sonrası bir dozer almak istediğini söylemiş. Bizimkiler böyle bir oyuncakla oynamak istediğini sanmışlar. Az sonra dozeri ne yapacağını şöyle ifade etmiş: “Hapishane duvarlarını yıkacağım...” Beş yaş anaokulu günlerinde yeni arkadaşlar edinmiş. Gelin görün ki, iyi anlaştığı kimi arkadaşlarını ertesi gün dövmeye başlamış. Uzun süre nedenini bulamamışlar. Sonunda öğretmenlerden biri gerçeği fark etmiş; bizim Deno, bir gün önce babası tarafından alınan çocukları, ertesi gün pataklıyormuş! HHH Özgürlükte altı yaşına gelmişti. İlk aylarda yapmaktan çok hoşlandığı şeylerin başında birlikte tuvalete gitmek geliyordu. Annesiyle hep kadınlar tuvaletine gitmenin hıncını her fırsatta, “Anneee, ben babamla erkekler tıvaletine gidiyorum” diye bağırarak aldı. Bir de açık görüşlerdeki dar zamanlarda omzuma alıp daireler çizerek yaptığımız yürüyüşü, uzun yollarda, parklarda yapmayı çok istedi ama, hayli okkalı hale gelmişti. Geç kalmıştık. Başlangıçta okula gitme saati konusunda anlaşamadık. Geç gitmek istiyor. Bir sabah biraz sevecen, biraz benim tepkimden endişeli bir duruşla seslendi: “Baba bugün okula gitmeyeceğim...” O an aklımdan neler geçti, “Eyvah” dedim, “bu alışkanlık haline  gelecek, olamaz böyle bir şey”. Okulun şart olduğunu “şart” sözcüğünün hakkını vererek vurguladım. Durgun bir sesle karşılık verdi: “Baba, erkekler ağlamaz, ama sen bana bağırırsan ben ağlarım...” Meğer, babayla daha fazla vakit geçirmek için okula gitmek istemiyormuş. Yeni bir düzen kurduk. Birlikte olduğumuz zamanları “daha birlikte” geçirmeye çalıştık.  Yedi yaşla birlikte benim işlerimin inceliklerini de kavradı. Meclis’te ülkeyi yönetecek yasalar yaptığımızı söyleyince, “O zaman şöyle bir yasa yap da görelim” dedi, “Haftada beş gün tatil, iki gün okul”.  HHH Bu yıl onuncu yaşla birlikte beşinci sınıf, derslerin biraz daha ağırlaşması, bir de usul usul ileride yapılacak işlerle ilgili hayaller... Mühendisliğe meraklı gibi olunca, alanlar sıraladım: Elektrik mühendisliği, makine mühendisliği, bilgisayar mühendisliği... “Baba” dedi, “mekatronik  mühendisliği diye bir şey var...” Ablanın da etkisiyle kitap okumayla aramız iyileşiyor. Dört işlemle aramız iyi ama, çarpmayı fazla tekrar etmeyi sevmiyor. Bir gün anne baba sohbet ediyor gibi yapıp çarpım cetvelini biraz zorlayınca ayağa kalktı, “Ben size çarpmayı öğreteyim” dedi, çaaat diye oda kapısını çarptı, çıktı. Az sonra hınzırca kapıyı açıp seslendi: “İsterseniz bölmeyi öğretmeyeyim!” Takıldım: “Yaa oğlum bu tür soğuk esprileri ben yaparım. Kelimelerin anlamlarıyla oynarım... Kime çektin sen?” Yanıma koşup sarıldı. Başını koltuğumun altına soktu. Sonra usulca çenemin altına getirdi. Oradan çok yüksekte birine bakar gibi başını yüzüme çevirdi, seslendi: “Baba biz seninle devam filmi gibiyiz...” Ölümsüzlük duygusu böyle bir şey olsa gerek. Doğada insandan hayvana, bitkiden ağaca tüm canlıların başlıca ortak yaşam kaygısı türünü sürdürebilmektir. Balıklar gerektiğinde binlerce kilometre yüzüp en güvenli yumurtlama yerine ulaşır. Çam ağaçları yaşları ilerledikçe daha çok kozalak döker... İnsan için de evladı her şey değil midir? En küçük bir şeyde telaşlanır, sarılıp mırıldanmaz mıyız: “Tanrım, ömrümden alsın, sana versin.” 24 Kasım’da acı haber: Okulda kendini astı Antalya’nın Manavgat ilçesinde Dolbazlar Ortaokulu’nda görev yapan İngilizce öğretmeni Mehmet Erbaş, okulun merdivenlerine kendisini asarak intihar etti. Bir süredir psikolojik sorunlar yaşadığı ve tedavi gördüğü bildirilen Erbaş’ın hafta sonunda düzenlenen kurs sonrası, öğrencilerini yolcu ettiği merdivenlere kendisini astığı bildirildi. Servis bekleyen öğrencilerin görerek bağırması üzerine gelen vatandaşlar, ipi kesti. Olay yerine gelen sağlık ekibinin çabalarına rağmen, Erbaş kurtarılamadı. Evli ve 1 çocuk babası olan Erbaş’ın 3 gün önce de ilaçla intihara kalkıştığı bildirildi. l İHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle