28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 13 Kasım 2018 Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş cezaevinden sorularımızı yanıtladı Bizi siyasi yasaklı hale getirmeye çalışıyorlar HDP’nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, siyasetteki yol ha ritasına ilişkin, “Bir HDP’li ola rak, demokrasi ve barış için parti min yanında, partimle birlikte ol maya devam ede ceğim. Ama ne ya kın ne de ileri bir za manda HDP’de eş başkanlık dahil ‘se çilmişlik’ pozisyonu HİLAL KÖSE gibi bir düşüncem yok. Zaten bu saat ten sonra, yasal ola rak da bunu imkânsız kılmak için alelacele ağır cezalarla hem be ni içeride tutmaya hem de siyasi yasaklı hale getirmeye çalışıyor lar” dedi. Türkiye’nin otoriterleş mesindeki en önemli kırılma nok tasını Çözüm Süreci’ne yeterince sahip çıkılmaması olarak değer lendiren Demirtaş, yerel seçimle re ilişkin de “Muhalefet partileri ortak bir demokrasi programı et rafında ilkesel ve uzun vadeli mü cadele birliği sağlayabilseler bu nun yerel seçimlere yansıması çok ciddi oranda sonuç alıcı olur” di ye yazdı. n İki yılı içerde çok yoğun çalı şarak, üreterek geçirdiniz. Şim di nasılsınız? Kesinlikle kendimi yorgun ya da umutsuz hissettiğim tek bir sani yem bile olmadı. Daha çok da dı şarıda yaşananları yakından ta kip etmeye çalışıyoruz. Doğru su, bizi öyle fazla da mutlu edecek bir atmosfer yok dışarıda. Demok rasi, özgürlükler ve barış ortamı bu kadar tahrip edilmişken mut lu olacak şeyler bulmak kolay de ğil. Mutluluktan çok umut önem lidir benim için. Umudu her daim koruyarak ayakta kalabileceğimi ze inanıyorum. Hiçbir suç işleme den cezaevinde kalıyor olmak in sanı kahredecek gibi düşünülü yorsa yanlıştır, en azından suç iş leyip cezaevine girmekten iyidir bizim durumumuz. n FETÖ yargılaması/yöntemle ri tarihe karıştı denebilir mi? Yargı her zaman “devletçi, gü venlikçi” bir anlayışla hukuku yo rumladı. Ancak son on yılda önce likle Fethullahçı yapı, arkasından da AKP’nin bizzat kendisi yargıya yönelik açık ve ağır müdahaleler le kantarın topuzunu iyice kaçır dılar. Şu anda sağlıklı işleyen bir yargı düzenini bir yana bırakın, ortada bir yargı düzeni kalmadı. Hangi hâkim “Ben baskı altında değilim, kararlarımı korkmadan, çekinmeden verebiliyorum” diyor sa ya kendini kandırıyordur ya da AKP’ye angajedir zaten. Olağandı şı siyasal dönemin olağandışı yar gısı olarak ülkeye büyük ve kalıcı hasarlar verdiklerinin farkında bi le değiller. n Siz ya da avukatlarınız, du ruşmalarda olması gerektiği gibi savunma yapabildiniz mi? Düşünün ki altı ay öncesine ka dar AKP’nin ililçe yöneticisi olan bir avukat bugün ağır ceza ha kimi sıfatıyla HDP’lileri veya di ğer muhalif kimlikteki yurttaş ları yargılıyor ve çok ağır cezala ra çarptırıyor. Burada gerçek an lamda bir mahkemeden söz edile bilir mi? Bazı mahkemelerde çok ağır savunma hakkı ihlalleriyle karşılaştık. Bazı hâkimler beni ve avukatları dinlerken duruşma sa lonunda zaman kaybı yaşanıyor gibi davranıyorlar. Demirtaş: “Halkla aramızdaki bu çok güçlü bağ olduğu müddetçe, ben siyaseten rolümü içtenlikle yerine getirmeye devam edeceğim. Bundan tek muradım güçlü bir demokrasiye ve onurlu bir barışa hizmet edebilmektir.” 'Bu hal geçicidir' n Türkiye’de mahkemelerin Cumhurbaşkanı’nın talimatlarının dışında karar veremeyeceğini duruşmada da söylediniz... Cumhurbaşkanı açıkça yargıya baskı, talimat anlamına gelecek yorum ve açıklamalardan kaçınmıyor zaten. Örneğin benim için açıkça “teröristtir”, “yargı bunun hak ettiği cezayı hemen vermelidir” gibi cümleler kurabilmiştir ki, bu ortamda bu türden söylemleri baskı olarak kabul etmeyecek tek bir yargıç yoktur sanırım. Fakat bütün bu çığırından çıkma hali geçicidir, çok uzun sürdürülemez böylesi kaotik düzenler. Er geç akıl, vicdan, adalet galebe çalacaktır. İyi kötü, Türkiye demokrasi yürüyüşünü sürdürecektir. Hiçbirimizin bugün olanları normalleştirmemesi, kanıksamaması gerekir. n 7 Haziran’ı, öncesini ve sonraki günleri düşünürsek, keşke dediğiniz bir şeyler var mı?  Siyasette “keşkeler” her vakadan, bir süreçten ders çıkarıp ileriye bakabilmektir. 7 Haziran’da HDP neredeyse, bugün halen orada durmaktadır. Değişim HDP’de değil, koşullardadır. Biz de değişen koşulları öngörebilen bir siyasi analizle birlikte yeni siyasal iletişim metotları, buna uygun dil ve söylem ile yeni politik mücadele taktiklerini daha yaratıcı ve başarılı bir tarzda geliştirebilmeliydik, geliştirebilmeliyiz. Kanımca “keşke” demenin değil “haydi” demenin zamanıdır. n Türkiye’nin otoriterleşmesine karşı HDP ve diğer muhalefet partileri yapmaları gereken her şeyi yaptı mı? Kendimi de dışında tutmadan açık yüreklilikle belirtmeliyim ki, muhalefetin vahim ve tarihsel hataları bugüne geliş yolunu önemli ölçüde açmıştır. Örneğin çözüm sürecine demokrasi güçleri yeterince sahip çıksaydı ve bizler şiddetten, silahtan, çatışmadan, savaştan arınmış bir siyasi atmosfere taşıyabilseydik Türkiye’yi, ye ni anayasa, demokratikleşme, birlikte yaşam, kutuplaşmanın ortadan kaldırılması konularında hep beraber ciddi bir mesafe katedebilirdik. Ama şimdi bakıyorum da AKPCHPMHPİYİ Parti dahil bütün çevreler çözüm sürecinden bir felaketmiş gibi söz ediyor ki bu çok yanlış, yanılgılı ve vahim bir hatadır. ‘Kırgınlığı çıkınca sorun’ n Türkiye’de demokrasi ve barış adına hâlâ umut var mı? Umudu yitirmek için tek bir neden göremiyorum. Toplumun ekseriyeti, güçlü bir değişim umudunun ışığını bile görse peşinden gitmeye hazırken ne diye umutsuz olalım ki? Faşizm, kendisinden korkulduğu müddetçe ayakta kalır. Ama bizim tek derdimiz faşizmi sonlandırmak değil, aynı zamanda onun yerine güçlü bir demokrasi inşa etmek olmalıdır. n Yerel seçimlere dair, HDP ve muhalefet nasıl bir kampanya yürütmeli?  Muhalefet partileri ortak bir demokrasi programı etrafında ilkesel ve uzun vadeli mücadele birliği sağlayabilseler bunun yerel seçimlere yansıması çok ciddi oranda sonuç alıcı olur. İttifak, taktik gibi konularda benim bir şey demem doğru olmaz. Bütün demokrasi güçleri ortak adaylar etrafında,en azından bazı illerde, yan yana gelebilirse Türkiye’nin önü açılır, ülke nefes alır. Ama güçlü, cesur, kararlı siyasi liderlik gerektiren bir öncülükle olur ancak. Kampanya da bu motivasyonla tam bir şenlik, coşku ve heyecan atmosferine dönüşecektir. n İki yıldır tutuklusunuz. Kırgın olduğunuz birileri var mı? Meclis’te birlikte mesai harcadığınız vekiller, HDP’li olsun olmasın, tahliyeniz için yeterince çabaladı mı?  Bu tür soruları bir gün sağ salim buradan çıkarsam tekrar sorun lütfen, çünkü şu anda hatırlamıyorum, belki o zaman hatırlarım :) ‘Partimle kavga da ederim...’ n HDP yönetimiyle görüş ayrılığı var mı? Ben de, HDP’deki her yoldaşım da kıyasıya tartışır, gerekirse “kavga” eder, sonra da ortak kararlaşmayla, birlikte, omuz omuza, coşkuyla yürümeye devam ederiz. Biz, Türkiye’nin özgürlükçü yegâne partisiyiz ama bunu maalesef ki yine biz halka yeterince anlatamadık, göstermedik. Tabii ki iktidarın bize yönelik olumsuz algı ve linç kampanyalarının da bunda büyük etkisi var. Biz HDP olarak güzel bir siyasi partiyiz velhasıl. HDP’de bundan sonra seçilmiş olmayacağım n Yol haritanızı paylaşır mısınız bizimle?  Siyaset, sırf partiler aracılığıyla yürütülen bir faaliyet değildir. HDP elbette ki önemli bir siyasi aktör olarak yürüyüşüne güçlenerek devam edecektir. Ben de bir HDP’li olarak, demokrasi ve barış için partimin yanında, partimle birlikte olmaya devam edeceğim. Ama ne yakın ne de ileri bir zamanda HDP’de eşbaşkanlık dahil “seçilmişlik” pozisyonu gibi bir düşüncem yok. Zaten bu saatten sonra, yasal olarak da bunu imkânsız kılmak için alelacele ağır cezalarla hem beni içeride tutmaya hem de siyasi yasaklı hale getirmeye çalışıyorlar. Fakat benim siyasetteki karşılığım, hiçbir zaman oturduğum koltuklardan kaynaklı değildi. Halkla aramızdaki sıcak, hakiki, doğrudan yoldaşlık ilişkisiydi. Bunu hiçbir ağır ceza, hiçbir cezaevi duvarı, hiçbir siyasi yasak engelleyemez. ‘Direnenleri yâd edin’ n Dışarda olsaydınız ne yapardınız? Dışarıda olsaydım daha etkili bir mücadele yürütebileceğimi her fırsatta söylüyorum. Zaten bu sebeple burada tutulmuyor muyum? Sayın Figen Yüksekdağ başta olmak üzere HDP’nin bütün etkili kadroları bu nedenle içeri atılmadı mı? Dışarıdaki arkadaşlarımız da ağır baskılara rağmen ellerinden geleni yaptılar. Sırf seçim gibi konjonktürel gündemlere takılmadan, ilkeli bir barış mücadelesine tüm kalbimle inanıyorum. Sorunlarımızı çatışmanın dili ve yöntemi dışında çözebilme becerisini göstermek zorundayız. n Seçim gündeminden bıkanlara, umutsuzluğa kapılanlara bir mesajınız var mı?  Size ne diyebilirim ki? “Gelsenize, cezaevi çok güzel” demek isterdim ama kıyamam size. Ketıl olayına girmediğim için link atamıyorum ama Yılmaz Güney’in Cannes’da ödül alırken yaptığı konuşmayı son kez dinleyin bir daha. Üstüne bir de, Kenan Evren’in cenaze törenindeki yalnızlığını izleyin. Mutlaka fırsat yaratıp Mamak, Ulucanlar, Diyarbakır, Metris cezaevlerinin önünden geçin. Bir zamanlar orada yaşanan zulmü hatırlayın, zulme karşı direnişleri yâd edin. Deniz’in, Mazlum’un, Mahir’in, İbo’nun ve nicelerinin mezarını ziyaret edin. Kır çiçekleri bırakın ve deyin ki, “Haramilerin saltanatını yıkacağız, bekle zafer şarkılarıyla geçişimizi, bekle bizi İstanbul.” Demem o ki, etrafınıza bir bakın, umut o kadar çok ki ve her yerde ki. Hayalini kurmak size kalmış artık. Acılı anneye tahammül yok! Anne Öz Sel Oğuz Arda Sel TCDD Genel Müdürü Apaydın, Çorlu’daki tren faciasında 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybeden anne Mısra Öz Sel’in sosyal medya hesabını engelledi Türkiye Cumhuriyeti Devlet De Çorlu ilçesinde 8 Temmuz’da miryolları (TCDD) Yönetim Kuru meydana gelen tren kazasında 9 dıklarımı görmemek bu faciayı örtmüyor. Gerçekler ortada! lu Başkanı ve Genel Müdürü İsa Apay yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’i 25 kişi öldü! Oğlum öldü oğ dın, Çorlu’daki tren kazasında oğlu ve eski eşini yitiren Mısra Öz lum! Neden rahatsız oldu aca Oğuz Arda Sel’i kaybeden anne Mıs Sel’i Twitter’da engelledi. ba?” dedi. Twitter kullanıcı ra Öz Sel’i sosyal medyadan engelledi. Apaydın’a tepki gösteren Sel, “Oğlum ‘Faciayı örtmez’ ları ise Apaydın’a, “İsa Bey o zaman hepimizi engelleyin”, öldü oğlum! Neden rahatsız oldu acaba?” ifadelerini kullandı. Sosyal medyada sesini duyurmaya çalışan acılı anne “Kurum müdürü olarak halİsa Apaydın kın sorduğu soruya cevap ver TCDD Yönetim Kurulu Başkanı ve Sel, Apaydın tarafından engellendiği mekle yükümlüsünüz” sözleriyle tep Genel Müdürü Apaydın, Tekirdağ’ın ni belirterek “Beni engellemek, yaz ki gösterdi. l Haber Merkezi haber 13 KESİN İHRACI İSTENİYOR Yılmaz ikinci kez disipline sevk edildi CHP Grup Yönetimi, CHP Genel Başka nı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ağır eleştirilerde bulu nan CHP Ardahan Mil letvekili Öztürk Yılmaz’ı “partinin temel ilkele rine aykırı siyasal ça lışmalara ve eylemle re katkıda bulunduğu” gerekçesiyle gruptan Öztürk Yılmaz kesin çıkarma cezası ile tedbirli olarak cezalandırılması talebiy le ikinci gez Grup Disiplin Kurulu’na (GDK) sevk etti. Dün akşam toplanan GDK de Yıl maz için disiplin sürecini başlattı. Yılmaz, TV programında izin almadığı konunun dışında konuşarak Türkçe ezan tartışmasını başlattığı için GDK’ye sevk edilmişti. GDK’ye sevkinin ardından Yıl maz, TBMM’de basın toplantısı yapmış ve Kılıçdaroğlu’na yönelik ağır eleştirilerde bulunmuştu. CHP Grup Yönetimi dün tek rar toplanarak Yılmaz’ın gruptan kesin çı karma cezası ile tedbirli olarak cezalandı rılması önerisiyle GDK’ye sevk edilmesine oybirliğiyle karar verdi. GDK toplandı CHP TBMM Grup Disiplin Kurulu, Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş Başkanlığı’nda dün akşam saatlerinde toplandı. Toplantıda; Öztürk Yılmaz hakkında “Yetkili organ kararlarına aykırı davranmak”, “Partide aldıkları görev ve sorumlulukla ve üyelikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunmak” ile “Partinin temel ilkelerine aykırı siyasal çalışmalara ve eylemlere katkıda bulunmak”; Elazığ Milletvekili Gürsel Erol hakkında “Yetkili organ kararlarına aykırı davranmak” fiilleri nedeniyle tedbirli olarak “Gruptan kesin çıkarma cezası” ile cezalandırılmalarını öngören Grup Yönetim Kurulu kararlarını görüştü. Toplantıda iki milletvekiline; tedbir kararına 3 gün içinde itiraz edebilecekleri, yazılı savunmalarını 7 gün içinde iletmeleri ve istemeleri halinde sözlü savunma yapılabileceklerine ilişkin yazı yazılmasının kararlaştırıldı. l ANKARA/Cumhuriyet CHP’Lİ GÜRSEL TEKİN: İSKİ’de vurgun yöntemi var CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, TBMM’de yaptığı basın açıklamasında İSKİ’nin geçen yıl 599 milyon TL zarar ettiğini belirterek, İstanbul’da suyun 5.27 TL, İzmir’de ise 3.21 TL’den satıldığını söyledi. Tekin, “İSKİ’nin bu fiyat farkına rağmen zarar etmesi başlı başına bir olay” dedi. İSKİ Genel Müdürlüğü’nün 2018 su birim fiyatlarını aylık oranlara göre açıklayan Tekin; Ocak ayında 4.37 TL olan su fiyatının Kasım ayında 5.27 TL’ye çıktığını belirterek, “Ocak dönemine göre zam yüzde 20. Gariban fırıncılara zabıta göndermeyi biliyorsunuz. Fahiş zam yapan İSKİ’ye niye zabıta göndermiyorsunuz? İSKİ suyu dolarla mı alıyor da bu zamla satıyor?” diye konuştu. İSKİ’nin fırsatçılık yaptığını söyleyen Tekin, fiyat artışıyla ilgili yönetmeliğe bir hüküm konularak otomatik vurgun yönteminin getirildiğini ifade etti. İSKİ’nin maliyeti artsın artmasın enflasyon oranına göre zam yaptığını kaydeden Tekin, Bu yetkinin yasal dayanağı yok. 2560 sayılı kanuna açıkça aykırı. Sayıştay da bunu söylüyor” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet BARIŞ BİLDİRİSİ İMZACISI Cenk Yiğiter serbest bırakıldı Barış Bildirisi’ne imza attığı gerekçesiy le Ankara Üniversitesi’nden ihraç edilen akademisyen Cenk Yiğiter, 3 günlük gözaltıdan sonra serbest bırakıldı. Ankara Emniyeti TEM ekipleri tarafından cuma günü gözaltına alınan Cenk Yiğiter’in Emniyet’teki işlemleri dün tamamlandı. Emniyette sorgusu yapılan Yiğiter’e, “Büyük Cecebi buluşmasına” neden katıldığı, Suruç katliamıyla ilgili paylaşımları soruldu. Yiğiter, dün Ankara Adliyesi’ne sevk edildi. Soruşturmayı yürüten savcı, Yiğiter’in ifadesini dahi almadı. Serbest bırakılan Yiğiter, adliyede kendisine desteğe gelen akademisyen ve öğrencilere, “Yaşasın umut, yaşasın cesaret” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle