28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 13 Kasım 2018 ekonomi [email protected]. TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 11 Ne teşvik ne topyekun mücadele Türkiye ekonomisi derin bir krizin eşiğinde. cesi döneme çok yakla ne yılbaşından bu yana fahiş ri, enflasyonla topyekun müşan Türkiye, kırılganlı zamlar gelirken dar gelirlinin cadele programları ise işe ya Özellikle AKP’nin başa geldiği ğını da en fazla artıran ayakta kalma imkânı da gün ramıyor. Merkez Bankası’nın 2002’den itibaren sanayiye da ülke oldu. geçtikçe azalıyor. bağımsızlığının yok edilme yalı üretim ekonomisinin terk Ekonomik güven en Dolar yılbaşından bu ya si, atamalarda liyakat kuralı edilmesi, inşaat ve dışarıdan deksi, ekimde geçen na yüzde 40’a yakın değer ka na bağlı kalınmaması, huku gelen sıcak para üzerine kuru aya kıyasla yüzde 4.8 zanırken, borç geri çevrilme kun erozyona uğraması, baş lan ekonomi iflasa gidiyor. azalarak 71’den 67.5’e sinde de ciddi sorunlar ortaya ta otomotiv olmak üzere sa Resmi rakamlara göre şu yar liraya dayandı. Ticari kre gerilerken, işsiz sayı çıktı. Esas sorun yaklaşık üç nayide üretimin düşmesi kri ana kadar 356 firma konkor di faizlerinin yüzde 30’u aştı sı 6 milyonu buldu. Asgari üc te ikisi özel sektöre ve kalanı zin derinleşeceğini gösteriyor. dato yani iflas erteleme ilan ğı bu dönemde iş dünyası ya retin açlık sınırının da altında devlete ait olan 450 milyar do Türkiye’de yaşanan krizin ederken, bankacılık sektö tırımları durdururken, işsiz olduğu Türkiye’de enflasyon ların üstündeki dış borcun ne bir yıkıma dönüşmemesi için ründe kredi hacmi düşüyor. lik ve enflasyonu düşüreme ise yüzde 25’i aştı. Merkez şekilde çevrileceğinde yatıyor. akademisyenlere, iş dünya Batık kredi miktarı ise hız yen Türkiye’de sefalet endek Bankası’nın yıl sonu hedefi bi Hükümet her defasında krize sına ve işçi sendikalarına ‘ne la tırmanıyor, ağustos ayın si de 6.5 yılda 2.3 katına çık le yüzde 23’ü aşıyor. Ekmek olduğunu inkâr etse de dev yapmalı’ ‘krizden çıkışın reçe Güçlü ekonomi içinda takipteki krediler 80 mil tı. Sefalet endeksinde AKP ön ten suya, elektrikten benzi reye koyduğu teşvik paketle tesi ne olmalı’ diye sorduk. güçlü demokrasi şart TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik: Ekonomik reformlarla eşzamanlı demokratik açılımlar, ifade ve basın özgürlüğü sağlanmalı ve özgürlük alanları genişletilmeli Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim cak tedbirlerin nakit sıkışıklığını çözmekte önemli etkisi olacağına inanıyoruz. ne ve modern bir tarım sektörüne ihtiyacı var. n Yaşadığımız bu zor Kurulu Başkanı Başkanı Erol n Gerek küresel gelişme lu dönemden doğru dersle Bilecik, ekonominin düzel ler, gerekse ülkemize özgü ri çıkarmalıyız. Kalkınma mesi sabır, inat ve irade ge koşullar nedeniyle finans yı esas alan bir perspektif rektirdiğini dile getirerek, man maliyetlerinin bir sü le serbest piyasa ilkelerin olumlu veya olumsuz, eko re daha yüksek seyretme den taviz vermeden, ekono nomik gelişmelerin etkisinin ye devam etmesi muhtemel. mimizi yeniden ayağa kal hissedilmesinin zaman aldı Genel olarak dünyada artık dırmamız gerekiyor. Bunun ğını dile getirdi. Bilecik, bu ucuz ve bol parayla büyü yolu en başta şeffaf, uzlaş nedenle, yaşananların gerek me dönemi sona erdi. Bu ne macı, adil ve demokratik bir reel sektörde, gerekse ban denle, Türkiye’nin bu zorlu toplum olmaktır. kacılık sektöründe etkilerinin hâlâ hissedilmesinin olağan olduğuna işaret ederek şu değerlendirmeleri yaptı. dönemin üstesinden gelmek için yapısal sorunlara odaklanması ve hiç vakit kaybetmeden bir reform takvimi n Güçlü bir ekonominin olmazsa olmazı, güçlü bir demokrasidir. Ekonomik reformlarla eşzamanlı ola Bedeli emekçiye n Banka kredilerinin oluşturması gerekiyor. rak demokratik açılımlar, önemli ölçüde daralması ve reel sektörde nakit sıkışıklığı öne çıkan sorunlar içinde bulunuyor. Enflasyon çok Ders çıkarmalıyız n Verimlilik artışlarıyla büyümenin desteklenme ifade ve basın özgürlüğünün sağlanması ve özgürlük alanlarının genişletilmesi bu neden ödetmeyin yüksek seyrediyor. Alınan tedbirlerin olumlu etkilerini daha kısa sürede görmek si ve yatırım ortamının iyileştirilmesi için işgücü, vergi, eğitim, inovasyon ve diji le önemli. Bu konuda AB ile uyumlu reform sürecinin somut bir Türkİş Genel Sekreteri Pevrul Kavlak: Yaşadığımız ekonomik sorunla için, bundan sonra bu adımları kuvvetlendirmek adına yapılması gerekenler var. talleşme alanlarında kendimizi geliştirmeliyiz. Türkiye ekonomisinin dijital ça programa dayalı olarak tekrar başlaması doğru olur. Ekonomimiz güçlen rın, krizin yükü emekçilerin sırtına yüklenmeden çözülmesi gerekiyor. n Bankalarda gerçekleştirilen stres testlerinin ve sonrasında bu alanda alına ğın şartlarına uygun tekno dikçe demokrasimiz, delojiye, rekabet gücü yüksek mokrasimiz güçlendikçe sanayi ve hizmetler sektörü ekonomimiz güçlenir. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türkİş) Genel Sekreteri ve Dayanışma Türk Metal Sendikası Genel Adım atılırsa dalgalanma azalır BaşkanıPevrulKavlak,son dönemde Türkiye’de yaşanan ekonomik gelişmeleri kaygıyla izlediklerine dikkat çekerek, Erol Bilecik, TOBB ile 14 Ağustos’ta yaptıkları basın açıklamasında, yaşanan şokların reel ekonomi üzerinde kalıcı bir etkiye neden olmaması için gerekli tedbirlerin gecikmeden alınması gerektiğini belirttiklerini ve atılması gereken adımları 5 mad tikası en kısa sürede açık 3lanmalı. Enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi için güven verici somut bir yol 4haritası hazırlanmalı. En önemli ekonomik partnerimiz olan Avrupa Birliği ile ilişkiler yeniden olumlu çerçeveye ka n Merkez Bankamız 625 baz puanlık önemli miktarda bir faiz artışı yaparak sıkı bir para politikası çerçevesine geçti. n Açıklanan Yeni Ekonomi Programı ile kamunun alacağı tasarruf tedbirleri açıklanmış, bütçe hedefleri yayımlanmış, “Döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar, ülke kaynaklarında ortaya çıkan darboğaz, enflasyondaki artış, birbiri ardına gelen zamlar hepimizin cebini yakıyor. Hayat her geçen gün pahalanıyor. Özellikle temel tüketim maddelerindeki artışlar hepimizi zorluyor” dedi. İlk iş işçi çıkarmak de özetlediklerini anımsatarak o maddeleri ve atılan bu süreçten sonra atılan adımları şöyle özetledi: 1 Merkez Bankası’nın likidite yönetimi için 5vuşturulmalı. ABD ve Türkiye’nin mevcut sorunların stratejik ortaklık çerçevesinde diplomasi yoluyla ve ivedilik mali politikanın da sıkı para politikasını destekleyeceği anlaşılmıştır. n Enflasyonla mücadele için farkındalık yaratmak üzere Enflasyonla Topye Yaşanan bu ekonomik darboğazda emekçiler için en önemli hususun, hiç kuşkusuz, iş güvencesi olduğuna dikkat çeken Kavlak, önerilerini şöyle sıraladı: attığı olumlu adımların le çözülmesi kün Mücadele Programı n Böylesi dönemlerde, eko yanı sıra, kurun istikrara için çaba gös başlatıldı. nomide ortaya çıkan daral kavuşması için daha sıkı bir para politikasına ge çilmeli. 2 Sıkı para politika sını des tekleye cek ta sarruf tedbir lerini içeren Erol Bilecik termeye devam etmesi. Ağustostan bu yana ge linen nokta da; n Gerek Amerika, gerekse AB ile ilişkilerimizin daha olumlu bir çerçeveye oturtulması için uygun bir ortam yaratıldı. Bu olumlu adımların atılmasıyla finansal piyasalarımızda dalgalanma azalmış, ülke risk primi önemli ölçüde gerilemiş, kur denge değerine yakın seviyelere inmiştir.. malarda işverenlerin ilk başvurduğu yol, işçi çıkarmaktır. Biz öncelikle bunun önüne geçmek için mücadele veriyoruz. Bize bu yönde gelen talepler karşısında taviz vermiyoruz. Ancak çeşitli nedenlerle kendi rızası ile ayrılmak isteyen arkadaşlarımızın çıkışına onay veriyoruz. n Biz emekçiler ülkemiz için her şeyi yapmaya, elimizi ta maliye poli YARIN: TÜRKONFED ve Doç. Dr. Özgür Orhangazi gerekiyor n Ülkemiz ekonomik açıdan sıkıntılı bir dönem geçiriyor. Hep birlikte, ulusal beraberlik ve dayanışmayla bu sıkıntılı dönemi geçmek için elimizden geleni yapıyoruz, yapmalıyız. Bu süreci en az zararla atlatmalıyız. Bizim için elbette öncelikle ülkemiz geliyor. Ancak temsil ettiğimiz kesimin, geniş yığınların hak ve çıkarlarını korumak da bizim asli görevimiz. Biz her koşulda üyelerimizin ekonomik hak ve çıkarlarını koruyup gözetiyoruz, insan onuruna yaraşır bir yaşam sürmeleri için elimizden geleni yapıyoruz. n Yalnız Türkiye değil, bütün dünya bir ekonomik sarsıntının içinden geçiyor. şın altına koymaya hazırız. Ancak yaşanan ekonomik sorunların bedelinin emekçilere ödetilmek istenmesine asla izin vermeyiz. Sorunun, işçi hak ve özgürlüklerinden taviz vermeden, yaşadığımız ekonomik sorunların yükünü emekçilerin sırtına yüklemeden çözülmesi noktasında üzerimize düşeni yaparız. Ancak biz artık bedel ödemek istemiyoruz. Yüz yıl önceki gibi; şeytanların barışla savaşlı dansı... Birinci Dünya Savaşı’nın bitiminin, barış anlaşmasının 100. yıl kutlanması etkinlikleri elbette, dünyamız için yeniden “barış” arayışları gündemli olacaktı.. Bir araya gelen dünya liderlerinin yüzlerine takılı gülen maskelere bakılırsa, hele de şenlikli kutlama etkinlikleri çerçevesinde fotoğraf karelerinden çıkarılabilecek görüntüler de verilmek istenen algıya dönük kusursuz sayılabilirdi... İnce ince hesapların yapılmasında özenilen algı yönetiminin programlanmasındaki ayrıntılar kusursuzdu. Birinci, dünyanın ilk çok büyük kanlı emperyal güçlerinin çatışmaları, çıkar savaşları odaklı savaşın sona erdirilmesinin barış anlaşması törenlerine en son Almanya eklemlenirken, “savaşın seyri, sonuçları gereği en son katılması gerekiyordu” açıklamasının eklemlenmesi unutulmamıştı... Bugünün dünya ölçeğinde yaşanan, insana dönük olanlarının yanında, tüm canlılara, dünyaya, geleceği dönük vahşet ölçeklerinde kayıplarının çok da umursanmadığı, daha doğrusu algılanmaması istendiğinden.. Savaşların ağırlıklı yoksul, İslam dünyası, Ortadoğu halklarına dönük, emperyal ülkelerin enerji kaynakları paylaşımı ile atbaşı, kirli çıkar savaşlarının hesaplarının bütünü paketlenmiş, başrollerde, dünyanın otoriterleşmede de birbirleriyle yarışan en sorumlu, en güçlü liderlerinin; nerede ise topu bir arada olarak, yemekler, törenlerde yana yana duruşları, el sıkışmaları, yemek yemeleri şaka yapar gibi, aslında eklemlenen özel notlara göre ellerindeki kozlara göre tehditli pazarlık etmeleri sahneleri satır aralarının okunabildiği kadarı ile yürekler ağızlarda, sonrasında sonuçları da algılanmaya çalışılarak izlendi... HHH Bizim kamuoyunda en çok Trump ile Erdoğan’ın öngörüldüğü üzere bir araya gelip gelemeyecekleri, nasıl bir seyre yol açılabileceğinin yorumları yapılıp durulmuştu. Yemekte yan yana oturtulmaları, uzunca konuşma, pardon restli ellerdeki kozlara göre pazarlık yapma şansı verildiği apaçık sergilenmişti. Yandaş oldukları kadar uzmanlaştıkları da varsayılan uzmanlardan sızdırılan bilgilendirmelere göre de en son Suudi gazetecinin buharlaştırılma, katledilme sahnelerinin belgeleri, kozları üzerinden estirilen rüzgârlarla, şimdilik Türkiye topraklarına dönük Büyük Kürdistan projesinin Amerika cephesinden de sonraya atıldığı, Suriye topraklarına dönük ise desteğin sürdürüldüğü noktalarda bir yerlerdeler... Sızdırılan yorumlara bakılırsa Putin ile AB liderlikleri, İngiltere, Fransa, dahası Trump buluşturmalarının yoğunluğundan ise yeni dengelerin arayışları sorgulanmalıydı. İkili gülerlerken, kozlara göre sert pazarlıklar hesaplaşmaların satır aralarında yine Trump kimlikli Amerika’nın güncel siyasal hesapları, Avrupa çıkarları pazarlıkları öncelik almış, dahası güvenlik, NATO harcamalarının bedellerinin ödenmesi pazarlıkları öne çıkmıştı amma... HHH Barış sloganlı, savaşlı dans oyunlarının devamı, geleceği üzerinden sonuç algılamalara ulaşmak hiç de kolay olmayacaktı. Amerika’nın İran ambargosu üzerinde estirip gürlemelerinin ardından, Türkiye için erteleme vereceği beklense de... Çin’in eklemlenmesi önce sürpriz gibi algılanmış, sonrasında özünde Amerika’nın dünya ölçeğinde iç içe geçirilmiş emperyal çıkarlar gerçeği üzerinden yapılmış hesaplarda, Çin’in enerji sıkışıklığına hızlı sokulamayacağı bilgilendirmeleri de uçurulmuştu.. Çin’le gergin siyasal meydan okumalarının ardından, akılcı uzlaşmalar ittifakları pazarlığına geçilmesinin kaçınılmaz olacağıydı... Aslında en güncel, en işlevsel Akdeniz sualtı doğalgaz kaynaklarının emperyal paylaşım haritaları üzerinden gelişmeler saklandı gibi... Bilinmez daha zorlu pazarlıklar, uzlaşmalar gündeminde olduğundan mıydı? İngiltere’nin Avrupa Amerika arasındaki yeri, en zorlu çözümler arasında görülen göçmenlerin Güney’den Kuzey’e doğru ölümüne gözü kara yolculuklarındaki ölümlerin varılmış dehşet boyutları, sorunlarının örtbas edilmesi pazarlıkları telaşından mı? İsrail’in Gazze, Filistin’e yönelik şiddet, kan dozu yükselen siyasetleri, Suudiler’in Yemen odaklı akıttıkları kanın dozu, Saray içi hangisi olursa olsun Amerikan çıkarları adına desteklenmesi formüllerinin bulunması zorunlu savaşlarının, saklanamayan kapkara, kirli yüzleri... Hani şu medya güdüleme gücünde, giderek daha az çokuluslu tekel elinde, geçişlerdeki tuzakları, oyunları bile görülemeyen ileri teknoloji gücü, yapay zekâ katkıları üst üste kimselerin ne dolaplar döndüğünü öğrenmeleri alabildiğine zorlaşmış olsa da, açığa çıkma, ters tepme etkileri de var ya... Gelişmekte olan ülkelerde bozulma Merkezi Münih’te bulunan Alman Ekono mi Araştırma Enstitüsü (Ifo), 119 ülkeden 1230 uzmanın katılımıyla gerçekleştirilen yılın son çeyreğine ilişkin Dünya Ekonomi Anketi’nin sonuçlarına göre, endeks üst üste üç ay azalış gösterdi. Üçüncü çeyrekte 2.9 puan olan endeks, bu yılın son çeyreğinde 5.1 puan azalarak eksi 2.2 puana indi. Ekonomik ortamın özellikle gelişmekte olan ve gelişen ülkelerde güçlü bir şekilde bozulduğu aktarılan açıklamada, “Ekonomik beklentiler Latin Amerika hariç, mevcut ekonomik durumun değerlendirilmesinden çok daha keskin bir düşüş gösterdi” denildi. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle