18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 14 Ocak 2018 Aktivistler H&M mağazalarına saldırdı Güney Afrika’da bir grup aktivist, ırkçılık yapmakla suçladıkları H&M’i protesto etmek için, H&M mağazalarının altını üstüne getirdi. Göstericiler dükkânlardaki rafla rı devirip kıyafetleri etrafa saçtı. Markanın reklam afişinde, siyah bir çocuğa üzerinde ‘ormandaki en cool maymun’ yazan bir tişört giydirmesi tepkilere neden olmuş, H&M ırkçılıkla suçlanmıştı. l Sputnik News EDİTÖR: ELİF TOKBAY / MÜNEVVER OSKAY TASARIM: EMİNE BİLGET ANTİKALAR EVE SIĞMAYINCA... Müze kafe: Madam Efi Kurubük Koyu’nun kiralanmasından vazgeçilMESİNİ SEVGİ ZİNCİRİYLE KUTLADILAR ZEHRA ÖZDİLEK Türkiye’nin dört bir yanından ve yurtdışından pek çok antika eşyayı evinde toplayan İzmirli sokak sanatçısı ve koleksiyoner Erdal Çoban, topladığı eşya eve sığmayınca Alsancak’ta müzeyi andıran Madam Efi adında bir kafe açtı. Çoban, “Eskiye hep meraklıydım. Sanat ve tiyatro festivalleri dolayısıyla çok sık yurtdışına çıkıyorum ve her yerde mutlaka bit pazarlarını geziyorum. 22 ülke gezdim. Oralardan mutlaka bir şeyler satın alıp buraya getirmeye çalışıyorum. Topladıklarımı evimde biriktirmeye başladım. Ancak zaman içerisinde eve sığmaz oldu. Bu bir hastalık, aldıkça alıyorsun...” diye konuştu. Çok ilginç koleksiyon ürünleri toparladığına değinen Çoban, “Aziz Nesin’in imzalı kendi daktilosu, Zeki Müren’den imzalı ürünler, Tanju Okan’dan, Dario Moreno’dan, Barış Manço’nun kendi oyuncak treni, antika oyuncaklar var. Küçükken çok fazla oyuncağım olmadığı için sanırım oyuncakları seviyorum ve toparlıyorum. 300’e yakın teneke arabam var. 10 bine yakın 1600’lü dönemlerden bugüne fotoğraflar var. Cumhuriyet ve Atatürk ile ilgili koleksiyonlar, plaklar var” diye konuştu. l İSTANBUL İSMİ EFTELYA’DAN GELİYOR Madam Efi isminin kızından geldiğini belirten Çoban, “4 yaşındaki kızımın adı İzmir Eftelya, ona Efi diyoruz. Kafede ticari kaygı gütmüyoruz. Kendimize, eşimize dostumuza bir şeyler içip nostaljik müzik dinleyip keyifli sohbet edebileceğimiz alan yaratmaya çabalıyoruz. Her gün sanatçılar, ressamlar, öğrenciler geliyor. Çoğu zaman üniversite öğrencilerinden para almıyoruz. Beğendikleri, alamadıkları şeyleri hediye edebiliyoruz” dedi. ÖLÜ BALIKLAR KIYIYA VURDU Safran ve Simav çayı tehdit altında Manisa’da 170 dönüm alan üzerine kurulan Atatürk Kent Parkı’nın içinden geçen Safran Çayı, üçüncü kez kimyasal atık tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Canlı yaşamını da tehdit eden sanayi atıkları nedeniyle derenin üstü köpükle kaplandı. Atatürk Kent Parkı yetkilileri, Manisa Küçük Sanayi Sitesi ya da daha üst bölgelerden geldiği tahmin edilen kimyasal atıkların, özellikle hafta sonları ya da yağışlı havalarda dereye karıştığını belirtti. Balıkesir’in Bigadiç ilçesinde Simav Çayı’na karışan 4 kilometre uzunluğundaki atık su tahliye deresindeki balık ölümleri, endişeye neden oldu. Yüzlerce ölü balık hem derede hem de derenin Simav Çayı’na karıştığı noktada kıyıya vurdu. Zabıta ekipleri, tahlil için sudan numune aldı. Kirliliğe rağmen bazı kişiler balık tutttu, bazı kişiler de ölü balıkları topladı. Bigadiç sakinleri, doğanın ve akarsuların kirletilmesine tepki gösterdi, önlem alınmasını istedi. l DHA Ağaçlı kilise orman olmasın Erzurum’da Oltu ilçe merkezinde 93 Harbi (187778) sonrası yaptırılan ve bakımsızlıktan viraneye dönerek çatısında çam ağacı çıkan Rus Ortodoks Kilisesi’nin bu yıl da restore edilmeyeceği açıklandı. Define avcılarının da tahribine uğrayan ve iç duvarlarının yanı sıra tavan ve zemininde büyük hasar meydana gelen kilise, bakımsızlıktan viraneye döndü. Birkaç kez yanan kilisenin giriş kapısı üzerinde çam ağacı büyüdü. Kilisenin ilçede kanayan yaralardan biri olduğunu belirten Kaymakam Şenol Turan, şöyle dedi: “Restore projesini Kalkınma Bakanlığı’nın cazibe merkezleri programına sunduk. Maalesef 1 ay önce olumsuz cevap geldi. 2018 yılı programına alınmayacağı belir tildi. Şimdi Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı’na sunacağız. Olmazsa Japon Büyükelçiliğine de sunacağız.” l DHA Yaşam savunucuları Kurubük Koyu’nu ihale yoluyla özel kişilere kiralama Datça sevgilimizgirişiminden vazgeçilmesini böyle kutladı... Muğla’nın Datça ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıktaki Kurubük Koyu’nu ihale yoluyla özel kişilere kiralama girişiminden vazgeçildi. Vali Yardımcısı ve Muğla Çevre Vakfı (MUÇEV) Yönetim Kurulu üyesi Kamil Köten’in ihaleden vazgeçildiğine yönelik açıklaması, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) tarafından düzenlenen bilgilendirme toplantısında sevinçle karşılandı. MUÇEP tarafından Palamutbükü sahilinde düzenlenen bilgilendirme toplantısında, yüzlerce kişi bir araya geldi. Yoğun katılım nedeniyle halkın kafeteryanın dışına taştığı toplantıda; Datça Belediyesi meclis üyesi ve Kent Konseyi Başkanı Hayriye Balkan ile Muğla Çevre Platformu Datça üyesi mimar Faruk Şahin, Kurubük Koyu ile ilgili gelişmeler hakkında bilgi verdi. MUÇEP Datça üyesi mimar Faruk Şahin, kıyı kullanımına esas olan ve kıyı şeridinden 100 metre içerideki alanların, kamu kurumları dışında tahsis, satış ya da kira konusu olamayacağını söyledi. MUÇEV’in bu konuda yetkisiz olduğunu ifade eden Şahin, “Bırakın başka alanları, Kurubük Koyu’nda kiralamaya hiç yetkileri yok. Çünkü bu rası, orman alanı. Datça Çevre Düzeni Planı ile koruma altındadır” dedi. Bodrum olmasın Gelecek yıllarda benzer kiralama taleplerinin gelebileceğine dikkat çeken Şahin, “Bugün olduğu gibi hepsine karşı çıkarsak, 1980’lerin Bodrum’u gibi kalan bir Datça’mız olabilir. Aksi halde; Bodrum nasıl ki 3040 yıl içinde halkın sahilleri kullanamadığı, her yere izinle ve icazetle girilebilir bir hale geldiyse, Datça da önümüzdeki 10 yıl içinde böyle bir duruma gelir” dedi. Konuşma sonrası yapılan açıklamada, Kurubük Koyu’nu kiralama ihalesinden vazgeçildiği duyuruldu. Bu karar alkışlarla karşılandı. MUÇEV açıklamasında, koyun kiralanmasından vazgeçildiğini duyururken, temizliğinin de vakıf tarafından yapılacağını bildirdi. Toplantıya katılanlar daha sonra hep birlikte Kurubük Koyu’na giderek, burada el ele verip ‘sevgi zinciri’ oluşturdu. ‘Kıyılar halkındır kiralanamaz’ sloganı atan vatandaşlar, sadece Kurubük Koyu’nun değil, diğer tüm kıyı ve koyların da halkın elinden alınmaması için güç birliği yapacaklarını belirterek dağıldı. l DHA Antibiyotikler çölyakı tetikler Bilinçsiz kullanım bağırsaktaki yararlı bakterileri de öldürüyor Kadınlar stadyumda Suudi kadınlar ilk kez stadyumda maç izledi Suudi Arabistan tarihinde ilk kez kadın taraftarların stadyumda futbol maçı izlemesine izin verildi. Ancak 62 bin kişilik stadyumda tribünlerin büyük bir kısmı boş kaldı. Kadın izleyicilere açık ilk futbol maçı, cuma akşamı profesyonel ligdeki AlAhli ile AlBatih takımları arasında oynandı. Kadın taraftarlar siyah çarşaflarının üzerine sardıkları yeşilbeyaz taraftar atkıları ile stadyumda ilk kez erkeklerle birlikte maç izledi, tezahürat yaptı. Ancak Riyad’daki maça olan ilgi beklendiği kadar yüksek olmadı. Suudi Arabistan Spor Ba kanlığı, 62 bin kişilik Kral Fahd Stadyumu’nun aile bölümünde 14 bin kişi için yer ayrıldığını duyurmuştu. Fakat Suudi gazetesi Okaz’ın haberine göre maç öncesi en az 1200 aile bileti satıldı. Kadınlar sevinç ve memnuniyetlerini sos yal medyada da dile getirdi. Suudi Arabistan’ın Washington Büyükelçiliği’nin Sözcüsü Fatimah Baeshen, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda “bunun kadın haklarından daha fazlası” olduğunu söyledi. Ancak ülkede bu gelişmeden mem nun olmayanlar da vardı. Sosyal medyada muhafazakâr kesimlerden birçok kullanıcı “kadınların futbol stadyumuna girmesinin şeytan işi” olduğunu ya da “ülkenin din ve kültürünün elden gittiğini” savundu. Riyad’da kadınların izlemesine izin verilen ilk karşılaşma 5:0 AlAhli lehine sonuçlandı. l DW ŞEYMA PAŞAYİĞİT Türkiye’nin en çok antibiyotik kullanan ülke olmasına karşın uzmanlar; uygunsuz gereksiz ve aşırı antibiyotik kullanımına karşı uyardı. Antibiyotiklerin direnç kazanma süresinin bilim insanlarının yeni antibiyotik keşfinden daha hızlı ilerlediğini ifade eden uzmanlar, antibiyotiğin kanserin de aralarında bulunduğu birçok hastalığı tetiklediğini belirtti. Sağlık Bakanlığı’nın Sağlık İstatistikleri Yıllığı’na göre; ilaç satışı 5 yılda yaklaşık iki katına çıktı. Enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde kullanılan antibiyotik, faydalı bakterileri de yok ediyor. Kansere davet Düzen Labaratuvarı’ndan Dr. Uğur Çiftçi, “iki ucu keskin bıçak” olarak tanımladığı antibiyotiklerin uygunsuz, gereksiz veya aşırı kullanımı sonucunda direnç oluşumu gerçekleştiğini belirtti. Yanlış antibiyotik kullanımının vereceği zararların hastalıkları tetikleyebileceğini söyleyen Dr. Tutku Taşkın, bağırsak yüzölçümünün gittikçe azalması sonucu alınan gıdaların emilemez hale geldiği ve ömür boyu süren çölyak hastalığının da antibiyotik kullanımı ile tetiklendiğini kaydetti. Mide kanseri riskini 8 kat artıran helicobacter pylori adlı bakterinin antibiyotiklere karşı direnç geliştirdiğini kaydeden Taşkın, “Farkında olmadan dirençli hale getirdiğimiz helicobacter pylori, onu tedavi etmeye karar verdiğimizde bize karşı savaşı baştan kazanmış olur. Helicobacter pylorinin antibiyotik ile tedavisinde başarı oranlarının yüzde 70’e düştüğü gözlenmiştir” dedi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle