18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Kemal Urgenç’ten ‘Epeskiler’ Beşiktaş Belediyesi Sanat Galerisi’nde Kemal Urgenç’in kişisel resim sergisi, “Epeskiler” yarın saat 18.00’de açılacak. Yağlıboya resimlerden oluşan sergide sanatçının 30’un üzerinde yapıtı sergilenecek ve 28 Ocak’a kadar görülebilecek. Açılışta ayrıca tiyatro sanatçısı Yaşar N. Eyüboğlu’nun canlı performans gösterisi gerçekleştirilecek. “Epeskiler”, tarihi bir yolculuk, tarih mekân ilişkisi içinde yeniyle eskinin deneyimini, birikimini, değişimini anlatan bir bakış açısı sunuyor. Pazar 14 Ocak 2018 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: İLKNUR FİLİZ [email protected] 15 Ali İbrahim Öcal’ın Kişisel Sergisi Sanatorium’da görülebilir Kuyunun dibindeki kapı KONUK YAZAR Necmi Sönmez Genç kuşak sanatçılardan Ali İbrahim Öcal’ın Ölü Doğa isimli kişisel sergisi Sanatorium’da birbirinden farklı görsel deneyleri bir araya getiren beklenilmeyen bir dinamizme sahip olduğu için üzerinde düşünülmeyi, tartışılmayı hak ediyor. 1982 doğumlu olan Ali’yi kendi kuşağının diğer temsilcilerinden ayıran en önemli özellik, eşzamanlı olarak farklı deneylere girmesi. Bu deneylerin farklı sonuçlarını bir araya getiren sergide, hem tuval resmi, hem heykel, hem de video tekniğiyle üretilmiş çalışmalar yer alıyor. Garip derge... Resim gibi gözükmesine rağmen tuvalin yeknesaklığını aşan, heykel izlenimi vermesine rağmen obje estetiğine kayan, video tekniğinin anlatımcılığına düşmeksizin “akıcı imgeleri” bir araya getiren serginin ince ayarlar üzerine kurulu garip dengesi var. Garipliği izleyicileri doğa üzerine düşünmeye davet etmesiyle başlıyor. Her geçen gün sorumsuzca, insafsızca tüketilen doğa, doğal kaynaklar hem ül Sergide Öcal’ın çok karamsar olmadığını, “kuyunun dibindeki kapıyı” hatırlatan bir yaklaşım içinde olduğunu görüyoruz. kemizde hem de dünyada büyük bir tehdit altında. Sonu yıkımla, felaketle, afetle bitmesine rağmen doğayı hepimiz aynı hoyratlıkla tüketiyoruz. Ağızlara sakız olmuş içeriği boşaltılmış “doğa sevgisi” bir sanatçıya nasıl ilham verebilir ki? Ali’nin sergisini farklılaştıran özelliklerden biri de, doğanın yok edilişine tanıklık etmemize rağmen bize gözdağı vermeden, öğretici olmadan, düşüncelerini güçlü bir görsel perde oluşturup bunun üzerine yansıtması. Sergide manolya yapraklarıyla, gül dikenleriyle, ağaç kabuklarıyla yapılmış olan çalışmalarla karşılaşan izleyiciler, biraz dikkatli baktıklarında bu doğal malzemelerin kendi arasındaki iletişimi kavrayıp, sanatçının ne söylemek istediğini az çok duyumsayabiliyorlar. Bu noktada Ali farklı teknikleri başarıyla kullanarak bir tür “göndermeler sistemi” kuruyor. Dolayısıyla sergideki teknik farklılık, kuru deneyselliği aşıp kav ramlara doğru bir yolculuğun kapılarını aralıyor. Artık çok iyi biliyoruz ki, tüketime odaklı hazcıhedonist toplumlarında eleştiri geri tepiyor. Benden sonra tufan anlayışıyla yaşamayı bir tür kalite olarak gören toplumda yaşıyoruz. E harfine bile katlanılamayan eleştiri günlük hayatımızdan tamamen geri çekildi. Metroda, lokantada, sokakta yürürken gördüğüne bir şey söyleyecek olanın vay haline! Ölü Doğa sergisi bu noktada sahteci aktivizm numaralarına girmeden duyarlı gözlerin kavrayabileceği mesajları güzel bir çerçeve içinde izleyicilere sunuyor. Dikenli yollar... Serginin en ilginç çalışması özel olarak tasarlanılmış küçücük bir koridorda sergilenen heykel. Yakından baktığımızda dikenleriyle beraber genç bir gül dalını görüyoruz. Bronz heykel tavandan aşağıya misinalarla asılmış. Sanki boşlukta asılı bir ünlem işareti gibi duran bu çalışma adeta yalnızlığa, yalnız yürünen dikenli yollara gönderme yapıyor. Titizlikle hazırlanmış her serginin bir mesajı olduğu gerçeğinden yola çıkarsak, Ali’nin çok karamsar olmadığını, “kuyunun dibindeki kapıyı” hatırlatan bir yaklaşım içinde olduğunu görüyoruz. Sergi 27 Ocak 2018’e kadar Sanatorium’da izlenebilir. DiCaprio ile Tarantino yeniden Leonardo DiCaprio’nun ünlü yönetmen Quentin Tarantino’nun yeni filminde rol alacağı açıklandı. The Wrap’in haberine göre, 2015 tarihli “The Revenant” ile kariyerinin ilk Oscar’ını aldığından bu yana sessizliğini koruyan DiCaprio, 1960’lı ve 70’li yıllarda Los Angeles’ta geçecek olan ve Charles Manson etrafında şekillenen bir senaryosu olan yeni Tarantino filmin de rol alacak. 1969 yılında oyuncu ve model Sharon Tate’in Charles Manson’ın “ailesi” tarafından öldürülüşünü de konu edecek filmin vizyon tarihi şimdilik 9 Ağustos 2019 olarak belirlenmiş durumda. Bu tarih aynı zamanda Tate’in öldürülüşünün de 50. yıldönümü. Film, Tarantino’nun yapımcı Harvey Weinstein olmaksızın çektiği ilk film olacak. Kargıdan ‘ironik’ heykeller Schneidertempel Sanat Merkezi, 17 Ocak Çarşamba gününden itibaren Abdullah Şengöroğlu’nun “abARTık” sergisine ev sahipliği yapacak. Şengöroğlu, sergisinde bilinen tarihi ile yaklaşık olarak 5 bin yıldan bu yana ilkel silah yapımından müzik aletine ve evlerde yalıtım malzemesi olarak kullanılan kargıdan heykeller oluşturdu. Sergi 11 Şubat’a kadar sürecek. Schneidertempel Sanat Merkezi, Bankalar Cd. Felek Sk. No: 1 Karaköy. Telefon numarası: 0212 249 01 50. İzmir senfoni bu kez gazeteciler için çaldı İzmir Devlet Senfoni Orkestrası (İZDSO) 10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla sahneye çıktı. Konak Belediyesi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin (İGC) desteği ile düzenlenen İzmir Devlet Senfoni Orkestrası (İZDSO) konserine Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi ev sahipliği yaptı. 10 Ocak Dünya Çalışan Gazeteciler Günü özel konserini şef Rengim Gökmen yönetti. Konserde, Tenor Barış Yanç ile sopranolar Nurdan Küçükekmekçi, Selva Erdener ve kanunda Ahmet Baran sahne aldı. l İHA ‘Bozkırın Tezenesi’ parkta yaşayacak “Bozkırın Tezenesi” büyük halk ozanı Neşet Ertaş’ın ismi, son nefesini verdiği İzmir’de yaşayacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce Buca Adatepe’de 19 bin metrekare alan üzerine kurulan Neşet Ertaş Parkı törenle hizmete açıldı. Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Dr. Sırrı Aydoğan, ömrünün son günlerini “Güzel İzmir sana geldim” dizeleriyle sevgisini anlattığı İzmir’de geçiren büyük ustanın adına yakışan bir tesis kurduklarını söyledi. Moloz döküm sahasından dönüştürülen parka 11 seyir terası ile basketbol sahası, kondisyon seti ve 2 adet yeni nesil çocuk oyun alanı kuruldu. Su kanalı ve oyun havuzu oluşturuldu. Bozuk adalet yeter artık!  Mehmet Altan ve Şahin Alpay... Düşüncelerinden, yazdıklarından ve söylediklerinden dolayı beş yüz günü aşkın süredir hapisteler... Şu yukarıdaki tümceyi yazmak ne kolay... Bir çırpıda... Bir saniyede... Bir gün, 3 gün, 18 gün, 48 gün, 135 gün değil... 220 gün değil... 350 gün değil... 527 gündür hapisteler! Bu yazının daha ilk cümlesinde, ben bile kafadan 27 günü silip atmışım, “500 günü aşkın süredir” demişim! Ama bir de onlara sorun; ailelerine, yakınlarına sorun... AYM kararı ile hemen ardından yerel mahkemenin o kararı yok sayması bir anda madem yüksek yargıyı yok sayacağız, hemen derhal yeni bir KHK çıkarın ve Anayasa Mahkemesi’ni kapatın dedirtiyor insana! Bu iki insanın derhal tahliye edilmeleri gerekirken, iki gün boyunca hükümet ve AKP adına konuşanların tüm söylediklerini okudum. Yandaş medyada “ammaaa...”; “ancaaaak” diye başlayan tüm bahaneleri dinledim. Bir de bunu “tartışma” sözcüğüyle etiketleme çabalarını bol bol lanetledim. Ve işte günleri saymaya başladım... Günlere taktım! Yerel mahkemenin “Ben Anayasa Mahkemesi kararına uymuyorum” demesi hukuksuzluktur. Faşizmdir. Despotluktur. Bu denli açık, net! Halkın ekmeği adalet Bertolt Brecht’in en ünlü şiirlerinden “Halkın Ekmeği” şiiri şöyle başlar: (Türkçesi A.Kadir A.Bezirci) “Bilin: Halkın ekmeğidir adalet. bakarsınız bol olur bu ekmek, bakarsınız kıt, bakarsınız doyum olmaz tadına, bakarsınız berbat. Azaldı mı ekmek, başlar açlık, bozuldu mu tadı, başlar hoşnutsuzluk boy atmaya. Bozuk adalet yeter artık!  Acemi ellerle yuğurulan, iyi pişirilmemiş adalet yeter!  Yeter katıksız, kara kabuklu adalet!  Dura dura bayatlayan adalet yeter!” (...) Ve şiir şöyle biter: “Adaletin ekmeğini de/ kendisi pişirmeli halkın/ gündelik ekmek gibi/ Bol, pişkin, verimli.” Bu şiiri, sadece günümüzün hukuksuzluğu nedeniyle değil, geçen hafta yitirdiğimiz tiyatro insanı, Brecht tutkusu, Brecht çevirileriyle olduğu kadar, kuramsal yazılarıyla da tiyatromuza katkıda bulunan Yılmaz Onay’ın önünde saygıyla eğilmek için sizlerle paylaştım. OHAL kalkmalı 18 aydan beri ülkemiz OHAL ile yönetiliyor... Etkilerini her alanda ama özellikle kültür ve sanat alanında bol bol yaşıyoruz. Nedir OHAL’in sanatsal yaşamımıza getirdiği: Sadece keyfilik! Sadece “kraldan çok kralcı” geçinenlerin yasakları! Ümit Denizer’in yazdığı, Rutkay Aziz ve Taner Barlas’ın oynadığı “Adalet, Sizsiniz” oyunu iki yıldır kapalı gişe her yerde oynarken, peş peşe ödüller kazanırken bir de bakıyoruz Gaziantep, Urfa ve Mardin’de valilikler tarafından yasaklanıyor... Artvin Tanpınar Kültür Merkezi’nde oynanacakken önce izin veren Artvin Valiliği bir gün sonra oyunun adından korkup izni kaldırıyor, oyunu yasaklıyor. Oyunun adı “Sadece Diktatör”. Ancak bugüne dek 40 bin izleyiciye ulaşan oyunun sadece Türkiye’yle ilgili olmadığını belirtiyor oyuncu Barış Atay. Yasaklama nedenleri hep aynı: OHAL var. Darbecilerle mücadele diye başlayan şey, çoktan sadece muhalifleri sindirmeye dönüştü. Bir de çeşitli yetkililerin “Ben zinhar FETÖ’cü değilim” yarışına; “Benden büyük yandaş, yalaka yok” rekabetine dönüştü. OHAL kalkmadıkça bu yarış ve rekabet bitmeyecek. NOT Sevgili Okurlar, fotoğraf sanatçısı Lütfü Özgünaydın yıllar içinde benim fotoğraflarımı çekti. Bunlar önümüzdeki hafta İFSAK’ta (Kuloğlu Mahallesi, İstiklal Caddesi, Ayhan Işık Sok. No: 32, Beyoğlu) sergilenecek... Yolu düşenleri sergiye ve 17 Ocak’ta açılış sohbetine bekleriz. Edirne Kent Müzesi’ne 7 ayda 12 bin ziyaretçi Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın en önemli projelerinden biri olan, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Özel Müze Statüsü’ne alınan Edirne Kent Müzesi, hizmete sunulduğu tarih olan 5 Mayıs 2017’den 1 Ocak 2018’e kadar 12 bin 276 kişiyi ağırladı. Edirne Kent Müzesi, kentin en önemli yapılarından biri olan Hafızağa Konağı’nın restore edilmesiyle hizmete kazandırılmıştı. Müzede “Kalkolitik Dönem”den bugüne kadar Edirne anlatılıyor. l İHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle