23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 1 Ocak 2018 haber 10 TASARIM: İLKNUR FİLİZ Umudun yılı olacak! Dünya O’nunla gurur duyuyor(muş) Yeni yıla neşeli girelim. Zor biliyorum. Ama yine de... Sizi bilmem, ben ilk kez iki gün önce televizyonda seyrettim. AKP Reisi partisinin Sinop il kongresinde konuşurken salonun arkalarında kümelenmiş çığırtkanları aralıksız bağırıyorlardı: Dünya seninle gurur duyuyor… Vay be… Düne kadar “Türkiye seninle gurur duyuyor”du ile idare ediyorduk. Her duyduğumda “Ben hariç, en azından ben hariç” diye dalga geçiyordum... Bu yetmemiş, Türkiye dar gelmiş ve “Dünya seninle gurur duyuyor”a terfi edilmiş. Peki, bu doğru mu? Evet, doğru. Dünya Türkiye’nin bir kesimi ile Sudan ve Katar’dan ibaretse doğru. Ancak dünya nasıl 5’ten büyükse, devlet başkanı hakkında soykırım ve insanlığa karşı işlenmiş suçlardan Uluslararası Ceza Mahkemesi’nce verilmiş tutuklama kararı bulunan Sudan, petrol zengini aşiret reislerinin pençesindeki Katar ve birkaç hava cıva ülkeden de büyük… HHH 6 yaşındaki kız çocuklarıyla evlenilebileceği fetvası veren ve ne hikmetse kendilerinden “din âlimi” diye söz edilen sapıkların kol gezdiği; beden eğitimi dersinde eşofman giyen küçücük kız çocuklarını görünce tahrik olan, beyinleri apış aralarına sıkışmış heriflerin felsefe öğretmeni yapıldığı bir ülke yaratanlarla dünya ne kadar gurur duyuyordur değil mi ? Bütün bir yıl boyunca neredeyse her gün meydanlarda, salonlarda, ekranlarda bağıran çağıran, söven sayan, kükreyen, naralanan bir Reis’le Türkiye değil, tekmil dünya gurur duyuyordur herhalde değil mi? “Komşularımızla sıfır sorun” diye iktidara gelip, 15 yıl boyunca aramızda sorun olmayan komşu sayısını “sıfıra indiren” bir iktidar ve onun Reis’i ile dünya gurur duymasın da ne yapsın? Yola birlikte çıktığı arkadaşlarını bile birer birer eleyip, ülkesindeki kadın ve erkeklere, yaşlı ve gençlere “Ya bendensin, ya düşmanımsın” gözüyle bakmayı yaşam ilkesi olarak benimsemiş biriyle Türkiye değil, dünya da gurur duymalı değil mi? Gözlerimizin içine baka baka Türkiye’nin demokrasinin egemen olduğu bir özgürlük ülkesi ve hukuk devleti olduğunu iddia eden ve ülkede “olağan hal”e dönüşmüş OHAL’i süreğen kılan, devleti yasalarla değil KHK denen ayıplarla yöneten bir “Reis iktidarı” ile dünya gurur duymasın da ne yapsın? HHH Boşverin... Gülün geçin ve... ...ve yeni yıl ne mutlu olsun, ne kutlu. Yeni yıl özgürlükler için, adalet için direnişin yılı olsun. Sanatçılardan mesaj var n MÜJDAT GEZEN: 2019’un bu ülke için çok iyi bir yıl olacağına inanıyorum... Siz 2018’i soruyorsunuz ama ben 2019’u düşünüyorum. Biliyorsunuz seçim var. 2018’in de 2017’den daha iyi bir yıl olmasını diliyorum. Bu ülkenin halkının çektiği sıkıntılar artık yetti. n ZELİHA BERKSOY: Yeni yıl, yeni bir yaşam başlangıcı demektir. Bu yeni yılımızı en iyi şekilde değerlendirmek, yeni yaşamımızda özgür, hayatımıza her zaman duyarlı, bilinçli bakarak, zorluklara karşı çıkarak, umutlu bir yıl diliyorum. n AHMET ÜMİT: Dünyada çatışmalardan uzak, barışçı bir yıl diliyorum. Hem dünyada hem ülkemizde dini, ırkı, politik görüşü ne olursa olsun hiçbir insanın dışlanmamasını, bütün insanlığın bir tek bayrak altında, güzellik bayrağı altında buluşmasını diliyorum. Bilhassa ülkemizde ayrıştırıcı politikaların son bulmasını, demokrasi altında bütün insanların buluşmasını diliyorum. n PINAR KÜR: Yetmiş küsur yıllık yaşamımda bu kadar acı ve umutsuzluk dolu günler geçirmedim. Kişisel acılardan, kayıplardan söz etmiyorum. Doğup, büyüyüp, yaşlandığım ülkenin, yazar olarak, eğitici olarak onca emek verdiğim, katkılarda bulunduğumu umduğum ülkenin geldiği duruma ağlıyorum. Onca yazarın, akademisyenin, aydının zalimce susturulduğu bir ortamda ne kalem tutmak geliyor elimden, ne de evlatları “leş” olarak tanımlanan, kurda kuşa yem edilen anaların olduğu bir dünyada kendi çocuğumun, torunumun başarılarından mutlanabiliyorum. Yeni yıla ağlayarak girmek istemiyorum. Keşke bu günleri görmeden ebediyete intikal etseydim diyorum. 2017, OHAL’in ve KHK’lerin gölgesinde uğurlandı. KHK’ler ile çok sayıda dernek, televizyon, radyo kapatılırken; binlerce akademisyen, hekim, öğretmen gibi çok sayıda yurttaş mesleğinden ihraç edildi. 140’ı aşkın gazeteci ise yeni yılı cezaevinde karşıladı. Sivil toplum kuruluşları (STK), basın meslek örgütleri, dernekler 2018’de de mücadeleye devam edeceklerini vurgulayarak “Basın özgürlüğünün olduğu, adil, demokratik ve barış dolu bir ülkede yaşamak istiyoruz” mesajı verdi. İşte o mesajlardan bazıları: n DİSK Genel Başkanı Kani Beko: İş cinayetlerinin sona erdiği, asgari ücretin 2 bin 300 TL olduğu, tüm taşeron işçilerinin ayrımsızkoşulsuz kadro hakkını aldığı, sendikal hak ve özgürlüklerin gasp edilmediği, demokrasinin, adaletin, barışın, kardeşliğin, özgürlüğün egemen olduğu bir ülkeye olan inancımızla OHAL’siz yıllar diler, yeni yılınızı kutlarız. n KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik: Milletvekillerinin, gazetecilerin, sendikacıların ve insan hak ve özgürlüklerini savunanların tutuklandığı bir yıl yaşadık. Yine yeni yılda işten çıkartılan 4200 üyemiz ile işlerine tekrar dönmek için yaşam mücadelesi veren Nuriye ve Semih’in de bir an önce işlerine iade edilmesini bekliyoruz. Tüm bu nedenlerle 2018 yılının OHAL’siz hukukun eğemen olduğu, yasama yürütme ve yargının üzerindeki baskıların son bulduğu bir ülkede yaşama dileğiyle... n Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz: Yeni yıl aydınlığın yılı olsun. Baskı, antidemokratik uygulamalar son bulsun. Özgür bir yıl olsun. Adaletsizliklerin, hukuksuzlukların, tek adam rejiminin alt edildiği, karanlığın yerine bilimin egemen olduğu; eşit, özgür, demokratik bir Türkiye’yi, 2018 yılında kazanacağımıza inanıyorum. Geride bıraktığımız yılın direnci gelecek yıla umut olsun. n Türkİş Başkanı Ergün Atalay: 2018 yılının çalışma hayatı açısından verimli ve insan onuruna yaraşır iş koşulları ile sendikal hak ve özgürlüklerin tüm çalışanlar açısından erişilebilir bir yıl olmasını temenni ediyoruz. n Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel: Hekimlik değerlerini ve halkın sağlık hakkını savunurken, bizi yoksullaştıran, haklarımızı gasp eden, toplumsal sağlığımızı bozan anlayıştan ve tüm kötülüklerden kurtulma; barışın egemen olduğu, özgür, adil ve demokratik bir ülkede yaşama isteğimiz de güçleniyor. Tüm vatandaşlarımızın yeni yılını kutluyor, barış, dostluk ve dayanışma içinde bir yıl diliyoruz. n İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı avukat Gülseren Yoleri: Adaletsizlik devasa bir soruna dönüştü ve toplumun ortak talebi, ‘Adalet’ oldu. Bu nedenle; OHAL’in ve çıkarlarılan KHK’lerin kaldırılmasını istiyorum. Çatışma ve savaş yerine barışçıl, insani, çözüm odaklı politikaların tercih edildiği, sorunlara tarafların ortak katılımı ve iradesi ile çözüm bulunduğu, barış, demokrasi ve insan haklarının egemen olduğu, adil bir yıl diliyorum. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Baskı ve antidemokratik uygulamalarla geçen 2017’ye rağmen, umut hâlâ dimdik ayakta. Demokratik kitle örgütleri, 2018’i mücadele ve umudun yılı ilan etti Tüm demokratik kitle örgütlerinin 2018 için ortak umudu, Türkiye’nin KHK’lerle yönetilmediği bir yıl olması. BASIN ÖRGÜTLERİNİN YENİ YIL ROTASI: Özgürlük için mücadele n Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş: 2017 yılı Türkiye gazetecileri açısından çok kötü bir yıl oldu. Baskılar her zaman vardı ve 2017’ye kadar artış gösterdi. Şu an 145 gazeteci cezaevinde ve yeni yıla cezaevinde girecekler. TGS olarak 2017 yılı özgürlüğün mücade lesi ile geçirdiğimiz bir yıl oldu. 2018 yine mücadele ile geçeceğini düşünüyorum. 2018 yılından temennim gazetecilerin özgür haber yapabilmesi ve hepimiz için iyi bir yıl olmasıdır. n DİSK Basınİş Genel Başkanı Faruk Eren: 2018’in hep beraber ‘imkânsızı istemeye’ devam edeceğimiz, yılgınlık yerine umudu yeşerttiğimiz, verilenle yetinmek yerine talep ettiğimiz, hapiste azalıp mücadelede artacağımız bir yıl olmasını diliyoruz. Dostlar, hep birlikte haklarımızı almak için mücadeleye sahip çıkacağız, dayanışmayı arttıracak haklarımıza sahip çıkacağız. Herkese, barışın hüküm sürdüğü, özgürlüğün köklendiği, emeğin saygı gördüğü bir yıl diliyoruz. n Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto: Bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin yeniden hayata geçtiği, düşünceyi ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kalktığı, Türkiye’nin basın özgürlüğü ayıbından kurtulduğu, gazetecilerin serbestçe yazıp çizebildiği yeni bir yıl görmek is tiyoruz. 2017 yılında halklar fevkalade sıkıntılı günler yaşadı. Gazeteciler içinde basın tarihimizin en sıkıntılı ve en olumsuz acılarla belleklere kazınan bir yıl oldu. Elbette mücadeleden yılmayacağız. Yazmanın, çizmenin suç olmadığını yeni yılda da söylemeye devam edeceğiz. n Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç: Gazetecilerin yeni yıldan beklentisi tek kelimeyle özgürlüktür. Aylardır, hatta yılları aşkın süredir tutsaklığı içerde yaşayanların, derhal tahliyelerini istiyoruz. Ayrıca ‘dışarıda kalemi tutuklu’ olanların da normal demokratik ülkelerdeki gibi görevlerini yapabilmelerini diliyorum. 2018’de basının yaşadığı bu kapkara tablodan kurtulması en büyük beklentimizdir. 2018’den alacaklıyız!KADIN ÖRGÜTLERİ, YENİ YILI MÜCADELEYİ BÜYÜTME SÖZÜYLE KARŞILADI: SEYHAN AVŞAR n Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı gönül lüsü avukat Ceren Akkaya: 2017 yılında kadına yönelik erkek şiddetinde hiçbir azalma göremediğimiz gibi, haklarımızı kaybetme tehlikesini yakından yaşadığımız bir yıl oldu. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair yasa aleyhine başlatılan karalama kampanyaları, kadınları ailenin dışında görmek istemeyen zihniyetin her türlü söylemi, baskısını ve etkisini artırarak 2017’de de karşımızdaydı. Ancak tüm bu baskılara rağmen sokakları terk etmedik. 2018 yılından öncelikli beklentimiz kadına yönelik erkek şiddetini önlemeye yönelik samimi ve etkili politikaların hız kazanması, bu geri gidiş ortamından geri dönülmesi. 6284 Sayılı Kanun’un etkisizliği değil, nasıl daha etkili uygulanacağı ve önemini anlatan kampanyaların artmasını bekliyor ve talep ediyoruz. n Mor Kadın Dayanışması’ndan Perihan Koca: Her gün kıyafetten doğum kontrolüne, sigaradan, kahkahaya kadar kadınların hayatlarının her alanına sızma girişimleri gerçekleşti. İktidar ekonomik ve toplumsal olarak kadınları zapturapt altına almaya çaba Kadın örgütlerinin 2017’de en umutlandığı olay, 8 Mart’taki birliktelik ruhu. ladı durdu... İlk elden söyleyelim ki, 2018’den alacaklıyız. Zira deneyimle sabittir ki, özgürlük kadınlara, erkekler ya da birileri tarafından bahşedilmeyecek. n Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü: 2017 kadınlar için yine mağduriyetlerin yaşandığı bir yıldı ama kadınlar farklılıklarına rağmen bir arada direnip, dayanışabildi. 2017’nin bu ‘birlikte güçlüyüz’ yansımasını 2018 için sürdürebilirliğini hedef alarak ortaya koydu. n Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcisi Aysen Ece Kavas: 2017 yılı en çok kadın cinayetinin işlendiği yıl oldu. Daha önce tartışma konusu olmayan birçok kazanılmış hakkımıza bu yıl saldırı oldu. Bu saldırılar da kadınları çok etkiledi. Bu kadar baskıya rağmen kadınların mücadelesi parladı bu yıl. Haklarından dün ya çapında asla vazgeçmeyen kadınlar umut veriyor. Her zaman umutlu olacağız. Çünkü bunun için çok sebebimiz var. Yıllarca mücadele ettiğimiz tüm haklarımızı kazanmışız. Bundan sonra da böyle olacak. n Nar Kadın Dayanışması’ndan Özge Kestioğlu: 2017 yılı her türlü şiddetlerine karşı bizi susturamayacaklarını anlamalarına yol gösterdi. Ne referandum döneminde, ne öncesinde, kadınları baskı altına alma ve kadına yönelik şiddeti meşrulaştırma yasalarına kadınlar boyun eğmemiştir. Kadınların tahakküm altına alınamayacağını, şiddetleriyle, taciztecavüzleriyle, mobbingleriyle bizim sesimizi kısamayacaklarını anlayana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. n Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği’nden Hilal Esmer: 2017’nin insan hakları, düşünce özgürlüğü, adalet ve hukuk açısından kadınlar için zor bir yıl olduğunu düşünüyorum. Yoksullaşma, toplumsal kutuplaşma, OHAL yoluyla hakların her türlü kısıtlanması, istikrarsızlık ve belirsizlik kadınlara çeşitli türden şiddet olarak geri döndü. 2018 yılının çatışmadan, kutuplaşmadan, savaştan ve şiddetten daha fazla uzaklaştığımız bir yıl olmasını bekliyorum. l İSTANBUL C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle