28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA ‘Rusya, NATO elçisini çekebilir’ Rusya’nın İzvestiya gazetesi, Moskova’nın NATO’yla diplomatik ilişkilerinin seviyesini düşürebileceğini yazdı. Sputnik’in aktardığına göre Dışişleri Bakanlığı’ndan kaynaklar İzvestiya’ya demeçlerinde, Brüksel’de ki NATO Büyükelçisi Aleksandr Gruşko’nun Moskova’ya dönebileceğini ve diplomatik ilişkilerin maslahatgüzar seviyesinde yürütülebileceğini söyledi. Rusya bu ihtimali, NATO’nun “her tartışmayı Rusya’ya yönelik suçlamalara dönüştürmesi” nedeniyle değerlendiriyor. Salı 11 Temmuz 2017 [email protected] EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ 13 ‘Clinton vaadine’ gitmiş ABD Başkanı Trump’ın oğlu, seçim öncesinde babasının kampanyasına yarayacak bilgileri öğrenmek için Kremlin’e yakın Rus avukatla görüşmeyi kabul ettiğini itiraf etti ABD Başkanı Donald Trump’ın oğlu Donald Trump Jr.’ın Kremlin çevrelerine yakın bir avukat olan Natalya Veselnitskaya ile seçim öncesi yaptığı görüşmeye dair yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Halihazırda Rusya’nın seçimlere müdahale ettiği, başkanlık koltuğuna oturmadan kendi ekibindekilerle Kremlin cephesinin temasta olduğu iddialarıyla boğuşan Trump’ın başı bu kez de oğlunun Rus avukatla görüşme haberiyle ağrıyor. İddia ilk ortaya atıldığında, “Seçimlerle ilgili bir şey konuşmadık” diyen Trump Jr., önceki gün Rus avukat Veselnitskaya’nın kendisine babasının seçimlerde Demokrat cepheden rakibi Hillary Clinton’ın itibarını zedeleyecek bilgiler vereceğini vaat ettiğini ve bunun üzerine görüştüklerini itiraf etti. ‘Konu kampanyaydı’ Trump Jr., Veselnitskaya’nın babasının rakibi hakkında “anlamlı bir bilgi vermediğini” iddia etse de, ABD yetkilileri Trump’ın kampanyasına ve ABD seçimlerine Rusya’nın müdahil olduğu iddialarını soruştururken böyle bir görüşmenin ortaya çıkmasının Trump’ı zora sokacağı aşikâr. New York Times, 9 Haziran 2016’da yapılan görüşmenin en azından kampanyanın bazı Donald Trump Jr. Trump’ın ‘siber güvenlik’ çarkı ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’yla ortak siber güvenlik birimi kurulması önerisi getirmesinin ardından Cumhuriyetçi Parti’den gelen tepkiler üzerine geri adım attı. Önceki gün Twitter’dan “Putin ve ben aşılmaz bir Siber Güvenlik Birimi kurmak üzerine anlaştık” diye yazan Trump, aradan 12 saat geçmeden konuyla ilgili yeni bir tweet atarak “Başkan Putin ve benim siber güvenlik birimi kurulmasını konuşmuş olmamız bunun gerçekleşeceği anlamına gelmez. Bu gerçekleşemez” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine Rusya’dan da iki liderin anlaşmasının bunun hemen yarın hayata geçirileceği anlamına gelmediği çıkışı geldi. haberin peşini bırakmayan gazete, toplantıya dair çe ‘TRUMP’IN BİLGİSİ YOK’ New York Times ga zetesi önceki günkü haberinde Rus avukatla görüşmeye Donald Trump’ın oğlunun yanı sıra damadı Jared Kushner ve dönemin kampanya yöneticisi Paul Manafort’un da katıldığını belirtimişti. ABD Başkanı Trump’ın avukatı ise “Donald Trump, toplantıya katıl şitli bulguları birleştirerek “Trump Jr.’ın Veselnitskaya ile görüşmesinin, Rus avukatın Hillary Clinton’la ilgili bilgiler verme vaadi üzerine yapıldığını” öne sürdü. mamıştır, bilgisi de yoktur” açıklaması yaptı. İddialar üzerine önceki üyelerinin Rusya’dan yardım istediğini ilk kez açık bir şekilde ortaya koyduğunu yazdı. Gazete, gizli tutulan toplantıyı cumartesi günü haberleştirmişti. Ardından açıklama yapan Trump Jr., “Toplantıya tesadüfen katıldığını ve sadece Rus çocuklarının Amerikan aileleri tarafından evlat edilmesi meselesinin görüşüldüğünü” söylemişti. Ancak gün yeni bir açıklama kaleme almak durumunda kalan Trump Jr., bir önceki günkü açıklamasının aksine görüşmenin kampanyayla ilgili olduğunu kabul etti. Trump Jr., babasının Moskova’da düzenlediği 2013’teki Miss Universe organizasyonundan bir tanıdığın görüşmeye aracılık ettiğini, bu kişinin ismini vermeden kampanyada işe yarayacak bilgilere sahip bir insanla görüştür me vaadinde bulunduğunu söyledi. ‘Elle tutulur bilgisi yoktu’ Görüşmeyi anlatan Trump Jr., “Söz konusu kişi Rusya ile bağlantılı kişilerin Demokratik Ulusal Komite’yi ve Clinton’ı mali olarak desteklediklerine dair bilgisi olduğunu söyledi. Açıklamaları muğlaktı ve anlam ifade etmiyordu. Kısa süre sonra elle tutulur bilgisinin olmadığı ortaya çıktı” dedi. Trump Jr, Veselnitskaya’nın daha sonra konuyu askıya alınan, Rus çocuklarının ABD vatandaşları tarafından evlat edinilmesi programına getirdiğini söyledi. “Baştan beri asıl konuşmak istediği meselenin bu olduğu ve muhtemel faydalı bilgilerin buluşmak için bahane olduğu benim için açıklığa kavuştu” ifadeleri açıklamada yer aldı. Bir tur Cenevre daha Moğolistan’a ‘şampiyon’ lider Moğolistan’da cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunu yüzde 50.7 oy oranıyla kazanan muhalefetteki Demokratik Parti’nin adayı Khaltmaa Battulga, dün başkent Ulan Batur’da düzenlenen yemin töreniyle bayrağı Cumhurbaşkanı Tsakhiagiin Elbegdorj’dan devraldı. 54 yaşındaki iş adamı ve Uzakdoğu savunma sporları ile Kafkas ve Sibirya güreşlerindeki tekniklerin harmanlanmasıyla oluşturulan samboda dünya şampiyonu Battulga, seçimi kazanmasının ardından yabancı yatırımları ve teknolojileri destekleme sözü vermişti. Battulga, seçim zaferinin ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından tebrik edilmişti. ‘G20 kontrolü suçlu yakalattı’ Şiddet olaylarının damga vurduğu Almanya’nın Hamburg kentindeki G20 Zirvesi öncesi 12 Haziran’da, olası suçluların zirve kapsamında ülkeye girişlerini engellemek için başlatılan Şengen bölgesindeki sınır kontrolleri sırasında haklarında arama emri olan yüzlerce failin yakalandığı bildirildi. Funke Medya Grubu’nun haberine göre cumartesi gecesine kadar çıkarılan 673 tutuklama emrinin Hamburg’daki devlet ve hükümet başkanları buluşmasıyla bağlantılı olmadığı ve kovuşturmadaki başarının Şengen bölgesi dış sınırlarında bir ay süreyle uygulanan kontrollerin “yan etkisi” olarak değerlendirildiği belirtildi. Tacizle suçlanan kardinal döndü Vatikan’ın hazinedarı Kardinal George Pell (76), cinsel taciz suçlamasıyla hâkim karşısına çıkmak üzere dün Avustralya’ya gitti. Sydney ve Melbourne şehirlerinde başpsikopos olarak görev yaptığı 1970’lere dair çok sayıda cinsel saldırı ve taciz suçlamasıyla karşı karşıya bulunan Avustralyalı Pell, 26 Temmuz’da Melbourne’de mahkemeye ifade verecek. Pell adına yapılan açıklamada, “Kardinal, suçlamaları reddediyor ve kendini savunup adını temize çıkarmak için Avustralya’ya dönüyor” denildi. Pell, gayri resmi Vatikan hiyerarşisinde üçüncü sırada yer alıyor. Suriye’de altı yıldır süren savaşı son erdirmek ve kalıcı barış için siyasi çözüm bulmak amacıyla Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde İsviçre’nin Cenevre kentinde barış görüşmelerinin yedinci turu dün başladı. BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura arabuluculuğunda, Şam hükümeti ile silahlı muhaliflerin temsilcilerinin dolaylı olarak görüştüğü Cenevre’de Mistura dün ilk olarak Suriye hükümeti heyetinin başkanı Beşşar el Caferi’yi kabul etti. Bir hafta sürecek Taraflar arasında geçiş hükü meti, yeni anayasa, demokratik seçimler ile güvenlik ve terörizm konularında uzlaşma sağlanmasının amaçlandığı görüşmelerde taraflar aynı masaya oturmayı reddettiği için mekik diplomasisi yürüten De Mistura, “Çok yoğun KUTLAMA HAVASI bir şekilde çalışacaklarını” söyledi. Görüşmelerden bir gün önce Suriye’nin güneybatısında yürürlüğe giren ateşkes ise müzakereler açısından yeni bir umut yarattı. De Mistura, ABD ve Rusya’nın üzerinde uzlaştığı ateşkesi ülkede barışın sağlanması için esas temel olarak nitelendirdi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Suriye krizinin çözümü için ABD’yle da Irak Başbakanı Haydar İbadi’nin resmi zafer ilan etmek için gittiği Musul kentinde önceki gece sevinç gösterileri vardı. Ancak kutlamalara karşın son birkaç noktada IŞİD militanlarının direnişinin sürdüğü ve örgütten kurtarılan bölgelerde bombardımanlarda enkaz altında kalanların olduğu haberleri de yaşanan insani felaket tablosunun sürdüğünü gözler önüne seriyor. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Musul’un yeniden ele geçirilmesi, terörizm ve aşırıcılıkla mücadelede kayda değer bir adımdır” açıklamasında bulundu. BM Irak İnsani Yardım Koordinatörü Lise Grande ise “Çatışmalar bitmiş olabilir ama insani kriz sona ermedi. Buradan kaçan insanlar her şeylerini kaybetti. Barınma, gıda, tıbbi bakım acil ihtiyaçlar arasında” dedi. ha fazla işbirliği içinde bulunma ya hazır olduklarını belirtti. Görüşmelerinin yedinci turunun bir hafta sürmesi bekleniyor. Cenevre görüşmelerinin mayıstaki 6. turunda ilerleme sağlanamamasına gerekçe olarak Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın geleceğine yönelik anlaşmazlık gösterilmişti. Öte yandan İran Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Suriye’nin güneybatısında ABD ve Rusya’nın uzlaşısıyla hayata geçen ‘YPG Afrin’i Şam’a bırakacak’ iddiası Cenevre’de görüşmeler sürerken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) sınırın karşı tarafında yığınak yaptığı Afrin ile ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı. Şam’a yakın Al Masdar’a konuşan bir Suriye hükümeti yetkilisi, Şam ile Türkiye’nin terör örgütü saydığı YPG arasında Afrin’de iktidar devri konu riye güvenlik güçlerinin Afrin’de bir merkez açması da yer alıyor. Anlaşmada YPG’nin rolünün ne olacağına dair bilgisinin olmadığını söyleyen kaynak, Kamışlı ve Haseke’deki anlaşmalara benzer bir anlaşma yapılabileceğini kaydetti. PYD Eşbaşkanı Salih Müslim de “ABD ve Rusya, Türkiye’nin Afrin operasyonunu durdurmakta bize yardım etmezse Mınbiç’i teslim ettiğimiz ateşkesin başarılı olması için bütün ül sunda müzakereler yürütüldüğünü gibi Afrin’i de Suriye rejimine teslim keye yayılması gerektiği vurgulandı. öne sürdü. İddiaya göre anlaşmada Su ederiz” demişti. Londra’nın kanlı ticareti Britanya’da, ülkede pek çok çevre tarafından terörü finanse ettiği suçlamalarının merkezindeki Suudi Arabistan’a silah satışına eleştiriler sürerken Londra Yüksek Mahkemesi, satışın “yasalara uygun” olduğuna hükmetti. Temyize gidilecek Silah Ticareti Karşıtı Kampanya (CAAT), geçen şubat ayında Suudi Arabistan’a satılan silahların, Riyad’ın Sünni Hadi hükümetine destek olmak için Yemen’de yürüttüğü operasyonda sivillere karşı kullanıldığı gerekçesiyle hükümete karşı yasal işlemler baş ğı yaratan bir karar. Temyi ze gideceğiz” diye konuştu. Smith, “Eğer bu karar onay lanırsa, bu durumda ulusla rarası insan haklarını tanı mayan Suudi Arabistan gibi diktatörlükleri silahlandır ma ve destekleme konusun da hükümete yeşil ışık yakıl mış olacak” dedi. Britanya, son iki yılda en büyük müşterisi Suu Suudi Arabistan liderliğindeki koalisyon Yemen’de di Arabistan’a yaklaşık 3.86 Hadi yönetimine bağlı güçleri destekliyor. milyar dolar değerinde silah satışı gerçekleştirdi. Karalatmıştı. CAAT’a göre Britanya’nın si ra insan hakları örgütlerinden tepki lah satışına devam etmesi, uluslara geldi. Mahkeme sırasında hükümetin rası yasaların bir ihlali. CAAT yetkili kanıtlarının çoğu ulusal güvenlik ge si Andrew Smith, “Büyük hayalkırıklı rekçesiyle gizli tutuldu. Netanyahu denizaltı ziyaretinde. İsrail’in Almanya’dan satın aldığı denizaltılara ilişkin yolsuzluk soruşturmasında gözaltına alınanlar arasında Başbakan Netanyahu’ya yakın üç kişi de var. Denizaltı soruşturması derinleşiyor İsrail’de “denizaltı skandalı” olarak da bilinen yolsuzluk davası ile ilgi li dün altı kişi gözaltına alındı. Zanlılar dan üçünün, halihazırda hakkında bir den fazla yolsuzluk soruşturması bu lunan ve polise ifade veren İsrail Baş bakanı Binyamin Netanyahu’nun ya kın çalışma arkadaşları, birinin ise es ki bir savunma bakanlığı çalışanı oldu ğu kaydedildi. İsrail Kanal 10 televiz yonu, Alman basınına dayandırdığı ha berinde, Netanyahu’nun avukatı, danış manı ve ikinci dereceden kuzeni David Shimron’un uzun menzilli füze atabil me özelliğine sahip Dolphin marka 4 de nizaltının alındığı Alman ThyssenKrupp şirketi ile bağla rı bulunduğunu ve görüşmelerde aracı olduğunu öne İsrailFilistin ortak açılış sürmüştü. Alman Han delsblatt gazete si Shimron’un dö nemin Savun ma Bakanı Moşe Yalon’un itirazla rına rağmen 1.5 milyar dolarlık denizaltı alımının yapılmasını sağ ladığını yazmıştı. Savcılık konu ile İsrail Enerji Bakanı Yuval Steinitz, Filis ilgili geçen kasım soruşturma kararı almıştı. Kendisi şüpheli listesinde yer almayan Ne tin Yönetimi ile varılan enerji anlaşması için işgal altındaki Batı Şeria’ya nadir bir ziyaret gerçekleştirdi. Steinitz, Filistin Baş tanyahu, anlaşma bakanı Rami Hamdal da “görevi kötüye kullanma” gibi bir şeyin söz konusu olmadığını savunmuştu. lah ile trafo merkezinin açılışını yaptı. Açılışta ABD Başkanı Trump’ın danışmanlarından Jason Greenblatt da vardı. Doha’dan para şov ‘340 milyar dolarımız var’ Körfez’de mayıs ayında patlak veren ve başını Suudi Arabistan, Bahreyn, BAE (Birleşik Arap Emirlikleri) ve Mısır’ın çektiği ülkelerin “terörizme destek verdiği” gerekçesiyle Katar’ı ablukaya alması ile alevlenen kriz sürüyor. Aralarında Türkiye’nin üssünün kapatılmasının da bulunduğu 13 maddelik ültimatom listesini kabul etmeyen Katar’a yeni yaptırımların gündemde olduğu haberleri basına yansırken Katar Merkez Bankası Başkanı Şeyh Abdullah Bin Suud El Tani, Merkez Bankası’nın 340 milyar doları olduğunu söyledi. Bu paranın 40 milyar doları nakit olarak merkez bankasında dururken geri kalan 300 milyar doları her an kullanıma hazır olan Katar Varlık Fonu’nda bulunuyor. El Tani, CNBC’ye yaptığı açıklamada, “Her türlü şoka dayanıklı haldeyiz” açıklamasını yaptı. El Tani, finansal akışların kontrolü için Uluslararası Para Fonu (IMF) ile birlikte çalıştıklarını ve paranın terörist grupların eline geçmesinin engellendiğini kaydetti. Tillerson bölgede Bu arada, Suudi Arabistan, Bahreyn, BAE ve Mısır’ın ablukası mağdurları için tazminat komisyonu açıldı. Komisyonun zarar gören kamu ve özel sektörün yanı sıra kişilerin tüm şikâyet, dilekçe ve dava dosyalarını kabul edeceği belirtildi. Öte yandan, İstanbul’daki 22. Dünya Petrol Kongresi’ne katılan ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson Katar krizi ile ilgili Körfez turuna başladı. Tillerson dün krizde arabulucuk yapan Kuveyt’e geçti. Çin, ABD’ye kızdı ABD Başkanı Donald Trump’la Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in G20 Liderler Zirvesi için gittiği Almanya’nın Hamburg kentinde gerçekleştirdiği ikili görüşmenin ardından Beyaz Saray’dan yapılan açıklama iki ülke arasında krize neden oldu. Zira açıklamada Şi’den “Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı” yerine “Çin Cumhuriyeti Devlet Başkanı” ifadesi kullanılmıştı. Washington’dan özür geldi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle