03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 14 Mayıs 2017 haber 4 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Şaibe Haziran’da AİHM’de CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, ‘AİHM’nin bugüne kadarki içtihatları lehimize değil. Ancak 16 Nisan referandumunda AİHM’nin içtihatlarını değiştirecek ihlaller oldu’ dedi CHP, 16 Nisan referandumunun iptali için AİHM’ye başvuru çalışmalarını, kendi içinde ve hayır cılar arasındaki tartışmaların arkasında sürdürüyor. CHP’deki takvime göre başvu ru haziran ayı başında AİHM’de olacak. 16 Nisan’ın ardın dan özellikle CHP ve hayır kampanyası yü EGrüdlem rüten kesimlerde başlayan tartışmalar, başta mühürsüz oyların geçerli sayılması ol mak üzere referandu ma ilişkin itirazları gölgede bıraktı. CHP, ilk olarak gittiği Danıştay’dan bir sonuç alamazken, Anayasa Mahkemesi’nin de kendisini yetkisiz ilan edeceği görüşü ne deniyle “Türkiye’deki yargı mecraların dan sonuç almanın imkânı yok” görüşü oluştu ve AYM sürecini atlayıp doğrudan AİHM’ye başvurma kararı aldı. CHP’nin bu kararına karşın yargı yoluyla sonuç alınamayacağını savunup siyaseten başka yöntemler aranması gerektiğini söyleyenler de oldu. Özellikle kampanyada hayır ve eveti savunanlar arasındaki eşitsizlik ve YSK’nin yasaya rağmen mühürsüz oyları geçerli kabul etmesi nedenleriyle, “2019’da sağlıklı seçim olur mu” soruları da sıkça dile getirildi. Bu sorunun varlığı, CHP’de de kabul ediliyor. CHP, özellikle YSK ile ilgili güvensizlik nedeniyle öncelikle AİHM yolunu deneme kararı aldı. AİHM’den sonuç alınamaması durumunda CHP, seçmenlerdeki “Oy verdik ama oyumuza sahip çıkılamıyor” şikâyetlerini giderecek çözümler üzerinde durmak için yeni yöntem arayışlarına gidilmesini de konuşuyor. AİHM’ye başvuru hazırlığı, CHP adına Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcü sü Bülent Tezcan tarafından yürütülüyor. AİHM’nin bugüne kadar seçimlerle ilgili “iyi haber” niteliğinde içtihadının bulunmayışı, CHP’deki hazırlıkların en önemli sorunu oldu. Bu çerçevede, öncelikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) hangi maddesinin ihlali gerekçesiyle başvurulması gerektiği konusunda bir görüş belirlenmesi yoluna gidildi. Yapılan değerlendirmelerin ardından AİHM’ye, Sözleşmenin EK1 Protokol 3. maddesi çerçevesinden başvurulması benimsendi. Metin yazımı sürüyor “Serbest seçim hakkı” başlıklı 3. madde, “Yüksek Sözleşmeci Taraflar, yasama organının seçilmesinde halkın kanaatlerinin özgürce açıklanmasını sağlayacak şartlar içinde makul aralıklarla gizli oyla serbest seçimler yapmayı taahhüt ederler” hükmünü taşıyor. Referandum kampanyasındaki evet tarafındaki iktidarın eşitsiz uygulamalarıyla 16 Nisan’daki mühürsüz oy kararıyla ortaya çıkan “yasayı çiğneme” uygulamalarının tamamı CHP’nin başvurusunda yer alacak. AGİT’in seçimlerin adil olmadığına ilişkin ön raporu da CHP için önemli bir dayanak noktası oluşturacak. CHP’nin serbest seçim hakkının ihlal edildiğine ilişkin başvuru metni yazımı sürüyor. Uzman desteği CHP, AİHM’ye başvuru için uluslararası hukuk çerçevesinde uzman desteği de aldı. Geçmişte AİHM’de yargıçlık yapan eski CHP milletvekili Rıza Türmen ve geçmişte Dışişleri Bakanlığı’nda hukukçu olarak çalışan Türkiye Barolar Birliği Bilim Danışma Kurulu üyesi avukat Münci Özmen, CHP’nin AİHM başvurusu için görüş aldığı isimler arasında yer aldı. Başvuru hazırlıklarını yürüten Bülent Tezcan, metin yazımını 25 Mayıs tarihine kadar tamamlamayı planladıklarını, AİHM’ye başvuruyu da en geç haziran ayı başında yapacaklarını söyledi. Tezcan başvurudan beklentilerini de şöyle ifade etti: “AİHM’nin seçimlere ilişkin bugüne kadarki içtihatlarının bizim lehimize olmadığının farkındayız. Ancak 16 Nisan referandumunda yaşananlar bugüne kadar yapılan seçimlere benzemeyen şeylerdi. Herkesin gözünün önünde kampanya sürecinde serbest seçim hakkının ihlaline dair yaşananlar var. Ama onun da ötesinde açık bir tam kanunsuzluk var. Mühürlü oylar meselesi. Dolayısıyla 16 Nisan referandumunda AİHM’nin içtihatlarını değiştirecek nitelikte olaylar yaşandı. Biz, başvurumuzun kabul edilebilir bulunarak AİHM’nin içtihat değişikliğine gidip esastan inceleyeceğine inanıyoruz.” TRT’de kulis karıştı! Bilal Erdoğan’ın sınıf arkadaşının adı genel müdürlük için geçiyor SİNAN TARTANOĞLU Şenol Göka’nın istifasının ardından TRT Genel Müdürlüğü için mevcut Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren’in ismi öne çıkıyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Kartal İmam Hatip Lisesi’nden arkadaşı olan Eren’in, genel müdür yardımcılığına atanmasının bile TRT Yasası’na aykırı olduğu, bu yüzden yardımcılığı vekâleten yürüttüğüne dikkat çekiliyor. Eren ve olası diğer genel müdür adaylarının isminin belirleneceği RTÜK’te ise üyelik seçimi tartışması yaşanıyor. Göka’nın istifasının ardından TRT’de kulisler karıştı. Göka’nın iki daire başkanının görevden alınması talimatı karşısında hükümete direnmesi üzerine istifaya zorlanması, kurumda başka istifaların da yaşanacağı beklentisini doğurdu. Öte yandan TRT Yasası gereği, Genel Müdür Yardımcısı Erkan Durdu’nun Genel Müdürlüğe vekâlet edeceği belirtilirken, Genel Müdürlük makamı için de isimler dile getirilmeye başlandı. Buna göre Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren’in atanması yüksek olasılık olarak dile getiriliyor. Ancak Eren’in TRT Genel Müdürlüğü için yasal engel bulunuyor. Mevzuata göre TRT genel müdür yardımcılığına atanacak kişinin ‘kamu kurum ve kuruluşlarında veya temayüz ettiği televizyon, radyo, haberleşme, bilgisayar, telekomünikasyon, elektronik, kitle iletişimi, hukuk, işletme, ik tisat, maliye, sanat veya kültür alanında’ en az on iki yıl hizmetinin bulunması gerekiyor. Eren’in bu 12 yıl koşulunu taşımadan 2013’te Genel Müdür Yardımcılığı’na vekâleten getirildiği ifade ediliyor. Genel müdür olarak atanmasında da aynı koşulun gündeme geleceği, genel müdürlüğün de vekâleten yürütülmesi tartışmasının yaşanacağına dikkat çekiliyor. Bilal Erdoğan kontenjanı Eren’in özgeçmişinde, AKP’ye yakın ATV’nin genel müdür yardımcılığı da yer alıyor. Eren, TRT 1 ve TRT World’ün de içinde olduğu 11 kanalın sorumluluğunu taşıyor, Türk Telekom AŞ’nin de yönetim kurulu üyesi. Eren, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın da Kartal İmam Hatip Lisesi’nden arkadaşı. TRT’nin genel müdür adayını belirleyecek olan RTÜK’ün de kritik bir tartışmanın içinde olduğuna dikkat çekiliyor. Temmuz ayında RTÜK’ün iki üyesinin görev süresinin biteceği, yerlerine yeni isimlerin TBMM Genel Kurulu’nda seçilmesi gerekiyor. Ancak burada AKP grubu, 4 olan üye sayısını Meclis’in 1 Kasım’da oluşan sandalye dağılımına uygun olarak 5’e çıkarmak istiyor. Bunun için de CHP’nin 2 sandalyesinden birini kendisine aktarmak istiyor. CHP de buna itiraz ediyor. Bu krizin daha çözülmediğine, RTÜK üyelik seçiminin AKP’nin 21 Mayıs’taki olağanüstü kongresinden sonra yapılabileceğine dikkat çekiliyor. l ANKARA gYöekrdleelreinndleer ESİYOR İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe’nin verdiği bilgilere göre 1999 2003 arası belirlenen deprem toplanma alanlarından imara açılanların bazıları şöyleydi: 4 Torunlar’ın yükseldiği Ali Sami Yen Stadı 4 üzerinde Zorlu AVM’nin yer aldığı Zincirlikuyu’daki Karayolları 17. Bölge Müdürlüğü’nün arazisi 4 Şu an Taş Yapı’nın gökdelenlerinin yer aldığı Kadıköy Meteoroloji binası ve alanı 4 Akasya AVM’nin yer aldığı Acıbadem’deki eski Otosan Fabrikası arazisi 4 Bakırköy’deki Marmara ve İstanbul Forum AVM’nin bulunduğu alan 4 Zeytinburnu’ndaki 16.9 kulelerinin yer aldığı arazi İstanbul depremi için toplanma alanı kalmadı! 17 Ağustos 1999 Gölcük merkezli depremin üzerinden yıllar geçti. İstanbul’u vuracak büyük depremin 30 yıl içinde meydana geleceği belirtiliyor. Önlemler ise yetersiz 1999 depreminin ardından İstanbul’da Afet Acil Eyle olarak ayrıldığı kaydedildi. Raporda, bir de küçük ölçek mi Planı çerçevesinde belirle te geçici toplanma alanlarının nen 493 boş alandan geriye 77 belirlendiğine dikkat çekilerek, adet toplanma alanı kaldığı orta şu ifadelere yer verildi: “39 ilçe ya çıktı. CHP’li Meclis üyesi Servet Baylan, 493 boş alan içerisin HAZAL OCAK de özel mülkiyet alanlarının da belediye başkanlıkları ile yapılan çalışmalar neticesinde 130 ana tahliye alanı ve 2 bin 275 yer aldığını belirterek, “Yanlış üstüne toplanma alanı belirlenmiş olup, gün yanlış yapılmış. Özel mülkiyet alanları celleme çalışmaları ilçe belediye başimara açılınca, kamu alanları satılınca kanlıkları ile hâlâ devam etmektedir. elde 77 adet boş alan kalmış. İnşallah Belirlenen toplanma alanlarının imar deprem olmaz. İstanbul hazır değil. Şu planlarına işlenmesi konusunda ise bir an askeri alanlar bu yönde değerlendi mevzuat bulunmamaktadır.” rilmeli” dedi. İBB Deprem ve Doğal Afet 20 hektardan büyük değil Komisyonu’nda yer alan CHP’li Meclis üyesi Servet Baylan rapor sonuçları İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) nı şöyle değerlendirdi: “493 alan 77’ye Deprem ve Doğal Afet Komisyonu 2016 düşmüş. Zaten bu alanları belirlerken yılının aralık ayında olası İstanbul depremine yönelik çalışmalarını tamamladı. CHP’li Meclis üyelerinin so de özel mülkiyet alanlarını da koymuşlar. İstanbul’da yaklaşık 18 milyon insan yaşıyor. İnsanlar nereye sığacak? rularını da yanıtlayan bir rapor hazır İnşallah deprem olmaz. Üstelik belirleladı. Rapor, İstanbul’un olası bir dep nen alanların da boyutları çok büyük rem felaketine hazır olmadığını bir kez değil. Bunun yasal mevzuatta olmamadaha gözler önüne seriyor. Raporda İl sı da büyük sorun. Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü Bu alanlar da yarın imara açılabilir. tarafından belirlenmiş 77 adet toplan Yasal zeminin oluşturulması, toplan ma alanının bulunduğu belirtildi. Mekânsal Planlar Yapım ma alanlarının imar planlarına işlenmesi gerek. Toplanma alanıyla da bit Yönetmeliği’nde toplanma alanlarına ilişkin bir tanım bulunmadığı için 77 alanın boş olduğu ve imar planlarında miyor ki. Olası bir deprem sonrası insanların yaşayacakları alanlara da ihtiyaç var. Şu an askeri alanlar gündem farklı fonksiyonlarda kaldığı ifade edil de. Bu alanların deprem ve toplanma di. Söz konusu alanların, 20 hektardan alanı olarak belirlenmesi, yeşil alan ya büyük olmadığı, açık ve yeşil alanlar pılması gerekli.” İBB’DEN DEV HİZMET: Tahsis et, daya, döşe Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yönetim kurulunda yer aldığı TÜRGEV, Karaman’da çocuklara cinsel istismarın yaşandığı Ensar Vakfı ile Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı, Türkiye Gençlik Vakfı, İlim ve Yayma Vakfı’na yapılan arazi ve bina tahsislerinin ardından, bu yurtların bakım, onarım ve döşeme işlerini de İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yapacak. İBB Meclisi’ne gelen ek protokol, CHP’li Meclis üyelerininin itirazına karşın kabul edildi. Vakıflar sadece fatura ödemekle yükümlü. İlave ek protokole göre İBB tahsis edilen binalarda veya uygun göreceği yurtlarda bakım, onarım ve tefrişat (döşeme) işlerini yapacak. İBB, kirasını ödediği binalardaki, ortak giderler ve aidat ödemelerini de yapacak. Vakıftan, her bir yurt için öğrenci kapasitesinin yüzde 10’una kadar ‘dar gelirli, yoksul, muhtaç, kimsesiz ve engelli’ öğrencileri, bedelsiz olarak barındırmasını talep edebilecek. Ek protokolde, vakfın yapacağı işler ise yurt işletmesini yürütmek, taşınmazların kullanımı ile işletimi için elektrik, su, doğalgaz gibi giderlerin karşılanması yer aldı. CHP’li Meclis üyesi Mesut Kösedağı, “100 tahsisten 95’i bu vakıflara yapılıyor. Biz neden hiç tahsislerde ADD, TEMA, ÇYDD gibi dernek ve vakıfları görmüyoruz” dedi. l HAZAL OCAK /İSTANBUL ‘BEYOĞLU KAPANIYOR’ CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Beyoğlu’nda dükkânların birer birer kapandığına, esnafın zor durumda olduğuna dikkat çekerek, “Binlerce esnaf perişan. Maalesef İstanbul’un tarihi bir yapboz tahtasına dönüştü. O dükkânların kapanacağı kimin aklına gelirdi? İstiklal Caddesi’nin durumu böyleyse sokakları siz düşünün” dedi. Tekin, İstiklal Caddesi’ndeki esnafı ziyaret ettikten sonra CHP Beyoğlu ilçe binasında bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Tekin, bundan bir iki yıl önce Beyoğlu’na geldiğinde dükkânların kapanmaya başladığını gördüğünü anım satarak, “Yöneticiler önlem alsın diye konuyu kamuoyunun gündemine taşımıştık. Ancak bugün kapanmaların arttığını gördük. Sadece birkaç işadamına rant yaratmak için adına kentsel dönüşüm denilen bir sürgün başladı. Buradaki esnafımız bilinçli bir şekilde sürgüne mi tabi tutuluyor? Buna önlem almamız, çare bulmamız lazım. İstanbul’un kalbi Beyoğlu’nu yıktığınızda İstanbul’u yıkmış olursunuz. Bu çok büyük bir tehlikedir” diye konuştu. CHP Beyoğlu İlçe Başkanı Bekir Özcan da İstiklal caddesi ve civarında 180’in üzerinde dükkânın kapandığını belirtti. l İSTANBUL/Cumhuriyet Tekin, esnaf ziyareti sırasında sokak müzisyeni olan bir babakız ile sohbet etti. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle