Katalog

Perşembe 23 Mart 2017 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ Zorla panele soruşturma Manisa İl Milli Eğitim Müdürü Recep Dernekbaş, lise öğrencilerinin haber verilmeden Bilal Erdoğan’ı dinlemeye götürülmesi ve sonrasında yaşananlarla ilgili soruşturma başlatıldığını söyledi. Manisa Dündar Çiloğlu Anadolu Lisesi idaresi, 12. sınıf öğrencilerini “Seminer var” diyerek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın “Yeni Nesil Yeni Anayasa” konulu paneline götürdü. Üniversite tanıtımı ile alakalı bir seminere gittiklerini zanneden öğrenciler panele katılmak istemedi. Okul idaresi de buna karşın, öğrencilere “Panele katılmak zorunlu, katılmayanlar hakkında yasal işlem yaparız” diye tehdit etti. Bianet’e konuşan Manisa İl Milli Eğitim Müdürü Recep Dernekbaş’a “Öğrenciler panele katılmaya yönlendirilmiş, katılmak istemeyen öğrenciler okullarına geri döndüler. Katılmak istemeyen öğrenciler hakkında kesinlikle cezai müeyyide söz konusu değil. Yetkililerle ilgili de inceleme ve soruşturmayı başlattık” dedi. tSeankdipiçkaisli aorl:aOclaağyıızn ÖcğkoDMkaEsaislneakağecaıninlmrıinnaltvaaıairdiieksCmırrgniaekdeosöılaEğŞümİe,bltşalruyrraüğedyeeMarbOreloıınciüşnerardkğicaltlnnmseatBniavliuinetsnaa.eetçadarşn’esıkiEnkilntipŞraniğaepdkkurBenişıçiiotb.iık‘iigleVnmSesaMiöğliflaeBeeeoishntSatrttliideaammteişniinnr’d i. Merkel konuşunca Nazi’den çark etti! Erdoğan’ın Nazi söylemlerine Avrupa’dan gelen tepkiler ‘Nazi’ sözcüğünün yerini ‘faşizm’ kavramının almasını beraberinde getirdi Referandum sürecinde Almanya ve Hollanda’yı Nazi politikaları uygulamakla suçlayan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümet, hem Hollanda hem de Almanya’dan liderler düzeyinde gelen sert tepkiler üzerine bu söyleminden vazgeçti. İki gün öncesine kadar Avrupa’yı ‘Nazi’likle suçlayan Erdoğan önceki gün bu söylemini sadece faşizm üzerine kurdu. Söylemdeki geri adımın işaretini ise Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, önce “rencide etmek istemiyoruz” ardından da “Avrupalıları uyarmak için söylüyoruz” sözleri ile verdi. Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Türkiye ile Avrupa ülkeleri arasındaki krizle ilgili “Avrupalı dostlarımız şunu akıllarına koysunlar. Terör örgütlerinin iyisi kötüsü olmaz. PKK bu ka dar çok şımartılır, semirtilir, beslenirse bir gün Avrupalı siyasetçilere de zarar verir. Olof Palme cinayetini unutmasınlar. Numan Kurtulmuş Avrupa’nın en demokrat, en ılımlı siyasetçilerinden birisi olan Palme’yi PKK öldürdü. Avrupa’nın göbeğinde dahi Avrupalı siyasetçilere karşı suikast yapabilecek bir terör örgütünden bahsediyoruz. FETÖ’nün ve onların unsurlarının da Avrupa’da çok rahat ‘hayır’ propagandasına katkıda bulunduklarını biliyoruz” dedi. ‘Rap rap duyuyoruz’ Kurtulmuş, Avrupa’da Neonazizmin, aşırı ırkçılığın, Neofaşizmin “rap, rap, rap” diye ayak seslerinin duyulduğunu söyledi. “Biz Avrupalıları uyarmak için bunu söylüyoruz” diyen Kurtulmuş, “Irkçı faşist çevreler güçlü bir Türkiye istemiyor. Bunların istedikleri Türkiye, AB’nin terbiye salonunda da tek ayak üstünde beklesin. O devirler geride kaldı” diye konuştu. ‘Amacımız uyarmak’ Kurtulmuş’un Avrupalıları uyarmak için bu söylemi kurduklarını söylemesi ile “Nazizm” söylemi üçüncü kez yumuşatılmış oldu. Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Türkiye’nin Nazi benzetmelerinin son bulması gerektiğini dile getirmesinin ardından Kurtulmuş, “Rencide etmek için söylemiyoruz” dedi. Ardından önceki gün Erdoğan, Nazi benzetmesi yerine faşizm ifadesini kullandı. Referandumun iptal edileceği veya erteleneceği iddiaları üzerine Kurtulmuş, “Başta terör örgütleri olmak üzere referandumu yaptırmamak için her türlü planın içerisinde olanlar bulunuyor. Hiçbir güç, referandumun iptal edilmesi konusunda başarılı olamaz” dedi. Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “3 milyon Suriyeliye vatandaşlık verileceği” açıklamalarına karşın da Suriyelilerin vatandaş yapılacağı meselesinin ‘külliyen yalan’ olduğunu söyledi. l ANKARA / Cumhuriyet umhurbaşkanı Erdoğan Erdoğan’dan CKastamonu’da toplu açılış töreninde konuştu. Erdoğan konuşmasında ‘hayır’ diyenleri Bozkurt yanıtı terörist ve darbeci olmakla suçlamayı sürdürdü. Erdoğan, Kastamonu’da otobüsle açılış törenine giderken bazı vatandaşlar bozkurt selamı verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise ülkücü gençlere ellerini birleştirerek cevap verdi. ‘Hayırcı teröristtir’den ‘ama’lı dönüş yaptıYIKĞIOLDDNIIRRU’IDŞMTAU Başbakan Binali Yıldırım, Iğdır’da Zübeyde Hanım Bulvarı’nda düzenlenen mitiginde konuştu. Yıldırım, “Ben Iğdır’daki ülkücü ve milliyetçi kardeşlerimize, tüm Kürt kardeşlerime sesleniyorum. Bu terör örgütlerinin nasıl bir tuzak içinde olduğunu, ne yapmaya çalıştıklarını, Türkiye düşmanlarıyla nasıl bir araya geldiğini görün lütfen. Bizim ‘hayır’ diyene de tabii ki saygımız var. ‘Hayır’ da ‘Evet’ de başımız gözümüz üstündedir. Ama hayır diyen katiyen terörist değildir. Ancak teröristlerin, Türkiye düşmanlarının hep birlikte hayır dediklerini görelim ona göre kararımızı verelim. Bunlar, Kürt maskesi takanlar, bunlar milliyetçi maskesi takmışlar. Ama bunlar PKK, FETÖ’ye destek veriyorlar” dedi. CHP’yi hedef alan Yıldırım, “Bu sistemle de rejim değişecek diyor, yalan. Rejim 1923’te kuruldu adı Cumhuriyet’tir. Allah CHP’ye gönül veren seçmene sabır versin. CHP hiç bu kadar kötü bir dönem yaşamadı” dedi. Avrupa’ya sokak uyarısı Başbakan Yıldırım akşam katıldığı bir canlı yayında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ardından, Avrupa’nın terör karşısındaki tavrı nedeniyle sokak uyarısı yaptı. Erdoğan’ın “Böyle devam ederseniz hiçbir Batılı sokağa adım atamaz” sözlerine benzer olarak Başbakan Yıldırım da “İslamcı terör derseniz terörü teşvik edersiniz. Bütün Müslümanları karşınıza alırsınız” dedi. Londra’daki terör saldırısına değinin Yıldırım, “Terör, herkesin başının belasıdır, sadece terörü Müslüman ülkelerle zikret mek en büyük yanlıştır. İstanbul ne kadar güvenli ise Londra da o kadar güvenli. Çifte standardı, amayı fakatı bırakmak lazım. Ortak mücadele yapılması lazım. DEAŞ’a İslamist terörizm diyorlar, bu bizim kanımıza dokunuyor” diye konuştu. “Almanya bizim düşmanımız değil” diyen Başbakan Yıldırım, Türkiye’nin iç meselelerine Almanya’nın taraf olmamasını istediklerini söyledi. Yıldırım şöyle konuştu: “Almanya’nın seçimleri var. (Eylül’de ama uyarısından sonra) Eylül’de ama İslamofobi Avrupa’da moda oldu. Sadece Türkiye’ye ev ödevi telkin etmek yerine, kendi ödevlerini yapmak gerekiyor. l DHA /İHA Torbalar seçim günü alınacak Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından alınan kararla birlikte, daha önce seçime 4 gün kala sandık kurulu başkanlarınca alınan oy pusulaları ve diğer malzemelerin bulunduğu seçim torbaları, artık seçim sabahı bina sorumlularınca alınarak, sandık kurulu başkanlarına teslim edilecek. Böylelikle halk oylaması için 3’ten fazla sandık kurulan yerlerde oy pusulaları ve seçim malzemelerinin bulunduğu seçim torbaları 16 Nisan sabahı alınacak. Şener: Faşizme dönüşebilir Milli Anayasa Hareketi Kırşehir İl Temsilciliği tarafından düzenlenen “Türkiye’nin Önüne Konulan Tuzak: Başkanlık Sistemi” paneline Abdüllatif Şener, Hasan Korkmazcan, Namık Kemal Zeybek ve Hakkı Süha Okay katıldı. AKP’nin kurucularından eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, “Özü itibarıyla Cumhurbaşkanının çok güçlü olduğu yetkilerinin çok fazla olduğu, bir devlet düzenine geçilmiş olacak. Söylenenlerin hiçbiri doğru de ğil. ‘Evet’ diye kitap basmışlar. ‘Yargı güçlendirilecektir’. Kardeşim yargı diye bir şey koymuyorsun sen. ‘Meclisimiz güçlü olacak’ diyor. Zaten Meclis kalmayacak ortada” dedi. “Bu maddelerin tamamı İslama aykırı” diyen Şener, sözlerini şöyle sürdürdü: “Müslümana yakışır tek bir madde yoktur. Belki bu bir komünist düzen getiriyordur. İnan ki komünist düzene de benzemiyor. Yoksa faşist bir düzen mi? Faşizme dönüşebilir. Böyle bir sistem kurulsun memlekette neler olup biteceğini ne siz tahmin edebilirsiniz, ne ben tahmin edebilirim. Son pişmanlığın fayda vermediği bir oylamaya gideceksiniz.16 Nisan’ da ona göre davranacaksınız.” l DHA haber 5 Özgürlük ateşi... Temel hak ve özgürlükler, insanlığın yüzyıllar boyu süren mücadeleleri sonu düşüncelerini yansıtma hakkını esas kabul eder... Çağımız demokrasilerinin vaz cu elde edilen kazanımlardır... geçilmez koşullarından biri öz Bu özgürlüklerin düzeyi çağ gür medyanın varlığıdır... daş toplum olmanın göster Başta anayasa olmak üzere, gesidir. medyaya ilişkin tüm yasal çer Çağdaş dünyanın bir parça çeve ele alınarak, medyanın ifa sı olan Türkiye’nin temel hak ve de özgürlüğüne getirilen ve de özgürlükler açısından hak ettiği mokratik toplum düzeninin konuma getirilmesi, toplumumu gerekleriyle bağdaşmayan ya zun da beklentisidir. sak ve cezaların kaldırılması ge Bir toplumdaki en önemli un rekir özgür bir toplum olmamız sur, bireylerin kendi hak ve öz için... gürlüklerine saygı duyulduğu HHH na olan inançlarıdır. Daha önce yazdım ama yine Bireylerin hak ve özgürlükle lemekte yarar var: rine saygı, demokratik bir siya AKP 2002 seçimlerinde ya si rejimin toplum tarafından be ni 15 yıl önce bu sözlerle çık nimsenmesinin, toplumsal ba tı yola. rış ve huzurun temel koşuludur. Tek başına iktidar oldu... Çünkü demokrasi hoşgörüye Geldik bugünlere... ve her düşünceye saygıya da Verdiği sözlerin hiçbirini tut yanan bir sistemdir. madı, FETÖ’cü kanlı darbe kal Yurttaşların bir kısmının daha kışmasının ardından OHAL gel üstün haklardan ve özgürlük di. lerden ya da ayrıcalıklardan ya Birlikte, yağmur altında yürü rarlanması olası değildir. düler, verdikleri sözleri unut Yarışı kazanmak ve iktidara tular. gelmek, çoğunluğun iradesini Verilen sözleri yağmur sula mutlaklaştırmaz... rı götürdü... Çağdaş demokrasinin en çok Temel ilkeler, çağdaş demok önemsenen niteliklerinden biri, rasi, hoşgörü, çoğulcu nitelik, çoğunluğun hiçbir koşul altında özgürlüklerin tartışılamayaca temel hak ve özgürlükleri tartış ğı, düşünceleri yansıtma, ya ma konusu yapmaması, azınlık sak ve cezaların kalkacağı... ta bulunanların hak ve özgür Hepsini ama hepsini... lüklerine saygılı olmasıdır. Sular götürünce ortada kum HHH kaldı. Hayat kendi akışı içinde ge Yazılı ve görsel medyanın çiyor... Ülkemizde çağdaş de özgürlüklerinin titizlikle mokrasi bir türlü yaşam biçimi korunacağı ve tekelleşmeye olmuyor. fırsat tanınmayacağı bizim için Oysa azınlıkta kalan görüşle masal oldu. rin ve muhalefet hakkının ana Bugün gazetecilerin, yasayla güvence altına alınma yazarların çoğu hapiste, kimi sı demokrasinin çoğulcu niteliği televizyonlar, radyolar kapalı, ni pekiştirir... basın kartları iptal. Peki, nedir çoğulcu nitelik? Ülkeyi yönetenler ne diyordu Sık sık altını çizdiğim gibi baş bu arada? ta İnsan Hakları Beyanname Şunu: si, Avrupa İnsan Hakları Söz “OHAL millete karşı değil, leşmesi, Paris Şartı, Helsinki devlete karşı...” Nihai Senedi... Darbeci paşaları, yargıçları, Türkiye’nin taraf olduğu ulus savcıları, polisleri kimler terfi lararası sözleşmelerin insan ettirdi, kimler o koltuklara oturt hakları alanında getirdiği stan tu? dartların hayata geçirilmeleridir. FETÖ’cü “ur”, sinsice falan Bugün başta AKP olmak üze değil, gözümüzün içine baka re Meclis’te olan MHP, HDP gi baka geldi o makamlara... bi partiler, Meclis dışında olan Kumpas davalarında kimile siyasi oluşumların tümünün ri “efsane” kimileri “kahraman” programlarında temel hak ve değiller miydi? özgürlükler yer alır. Meseleyi anlamak için onların Ayrıca yine siyasi partiler tüm nasıl “kahraman”, nasıl “efsane” yurttaşların özgür haber alma ve olduklarına bakmak gerek! ABD’DE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI BAŞLATTI Atılan akademisyenler için bağış kampanyası ABD’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları Research Institute on Turkey, Bostonbul, GITNorth America ve bazı ABD’li akademisyenler, Türkiye’de Barış Bildirisi’ne imza attıkları için görevden alınan akademisyenlere destek için bir bağış kampanyası başlatıldı. Kampanya yetkilileri, DW Türkçe’ye yaptıkları açıklamada hedefin ilk etapta 35 akademisyenin altı aylık gelirini denkleştirmek ve bu akademisyenlerin hayatlarını idame ettirmelerini ve ailelerini geçindirmesini sağlamak olduğunu aktardı. Destekçiler özellikle sendikalı olmayan ya da vakıf üniversitelerinden ihraç edilen akademisyenlerin gelirinin olmadığına dikkat çekti. Hedef 105 bin dolar Youcaring.com portalı üzerinden yürütülen kampanyada şimdiye kadar 35 bin dolar toplandı. Hedef ise 105 bin doları toplayabilmek. Toplanan yardımlar Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları aracılığı ile ihtiyacı olan akademisyenlere aktarılacak. Kampanyaya destek veren akademisyenler arasında Prof. Judith Butler ve Nobel Kimya Ödülü sahibi Martin Chalfie gibi tanınmış isimler de var. l Haber Merkezi ERDEM BAŞÇI’NIN KIZ KARDEŞİ İİBF DEKANI OLDU EÜ’de Dedeoğlu tırpanı: 10 dekan görevden alındı Ege Üniversitesi Rektörü Cüneyt Hoşcoşkun’un YÖK tarafından, hakkında yürütülen soruşturma nedeniyle geçen ay görevden alınmasının ardından yerine vekâleten atanan Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, çoğu Hoşcoşkun’un atadığı 10 fakültenin dekanını görevden aldı. Dedeoğlu İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanlığı’na eski Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın kız kardeşi Asiye Özlem Önder’i atadı. Geçen yıl geçici seçim hükümetinde AB Bakanı olan YÖK üyesi Dedeoğlu, koltuğa oturur oturmaz, eski Rektör yardımcıları Handan Ak ve Hasan Kalyoncu’yu görevden almıştı. Dedeoğlu bu kez de Eğitim, Tıp, Eczacılık, Fen, İktisadi ve İdari Bilimler, İletişim, Mühendislik, Spor Bilimleri ve Su Ürünleri fakültelerinin dekanlarını görevden aldı. İletişim Fakültesi Dekanı Gaye Erel’i de görevden alan Dedeoğlu’nun, bu görevi vekâleten yürüteceği öğrenildi. Dedeoğlu’nun, görevden aldığı dekanların kendisinden randevu talep etmesine rağmen görüşmediği ileri sürüldü. Ayrıca Dedeoğlu’nun, tüm terör örgütü ve yolsuzluk soruşturmalarını durdurduğu, yeni ceza ve disiplin komisyonları oluşturucağı iddia edildi. l DHA C MY B