Katalog

Perşembe 23 Mart 2017 14 Evde çalışan çocuk var! Ev içi işçilik son 5 yılda 2 kat, son 10 yıl da ise 6 kat arttı. 7 yaşın altındaki çocuklar bile evlerdeki fason işlerde çalıştırılıyor. Ev içinde yapılan fason işler gerekçeleri yoksulluk. de çalıştırılan çocuk En yoğun çalışı sayısının 8 milyonun lan alan, yüzde 48 ile üstünde olduğu tah “hafif tekstil”. Bunu, min ediliyor. Bu ço yüzde 13 ile “boncuk cuklar daha çok 812 ve boncuk işleme”, yaş aralığında yoğunlaşsa da az sayıda ailede 7 yaşın altındaki çocuklar da çalıştı FAigtaelany yüzde 9 ile “süs eşyası”, yüzde 8 ile “oya, dantel, örgü, yazma, piko vb el işleri”, rılıyor. yüzde 6 ile “çiçekçi Başak Kültür ve Sanat lik” izliyor. Vakfı’nca “Bir çocuk hakkı ihlali: Ev içi çocuk işçiliği “ başlıklı bir rapor hazırlandı. Sosyolog Ayşe Tepe Doğan koodinatörlüğünde yapılan çalışma için Şişli ve Üsküdar’da ev içinde fason işçilik yapan ve bu işlerde çocuklarını da kısmen ya da sürekli çalıştıran ailelerle görüşüldü. Görüşülen 193 aileden 109’unda ev içi işçilik yapan 127 kız çocuğu bulunuyor. Bu çocukların yaş ortalaması yüzde 43 ile 812 yaş aralığında yoğunlaşıyor. Yüzde 30 oranında 1315 yaş, yüzde 25 oranında ise 15 yaş üstü çocuklar çalıştırılıyor. Ailelerin yüzde 2.4’ü 7 yaş altı çocuk çalıştırdığını belirtmiş. Erkek çocuklarda da en yüksek oran 812 yaş aralığında görülüyor. 7 yaş altı erkek çocuk çalıştıran aile oranı ise yüzde 4.1. Rapordan bazı tespitler n Çocuk ev işçilerinin yüzde 74’ü fason işler, ev işleri ve bakım işlerine katılıyor, yüzde 40’ı fason işleri üstleniyor. n Çocuk işçiliğinin olduğu evlerin yüzde 72’si hafif tekstil ve fermuarcılık, boncuk işleme gibi yan tekstil işleri yapıyor. n Erkek çocuklar ev dışında, kız çocukları ise ev içinde çalıştırılıyor. Kız çocukları daha uzun süre çalışıyor. n Ev içinde çalıştırılan çocuklar yaptıkları işten küçük oranda harçlık alsalar da ucuz işgücü konumunda. n Çocuklar başka bir seçenekleri olmadığı için ev içi işlere mecburen katılıyor. n Aileler, çocukların gelirine muhtaç. n Yoksulluk ve çocuk işçi 5 saat çalışan var Görüşülen katılımcıların yüzde 76’sı ev içinde kız çocuklarının 02 saat aralığında çalıştığını belirtmiş. Çocukların yüzde 19.5’i 35 saat aralığında, yüzde 4.5’i ise 5 saat ve üstü sürelerde çalışıyor. Görü liği ebeveyn çocuk ilişkisini olumsuz etkiliyor, aileler çocukların ihtiyaçlarına cevap veremiyor. n Çocuk emeğine dayalı haneler ekonomik krizlerde daha da kırılgan hale geliyor. Sayı hep artıyor şülenlerin yüzde 80’i çocuklarına ev içi işlerdeki kazançlarından harçlık veriyor, yüzde n İstihdam içinde değerlendirilmeyen ev işlerinde çalışan çocuk sayısı; 5’i ise vermiyor. n 1999 yılında 4 milyon 447 300 lira için Çocukların yoğun emek bin iken n 2006 yılında bu sayı 6 milyon 540 bine ulaştı. leri karşılığında elde ettikleri kazanç, Aralık 2016 n 2012 yılında 1 milyon artarak 7 milyon 503 bine yük “Açlık ve Yoksulluk Sınırı seldi. Raporu”ndaki açlık sınırı olan ( DİSK’in “Çocuk İşçiliği 1432 TL’nin neredeyse beşte Gerçeği Raporu”ndan) biri olan “300 TL ve altı” 2012 yılından sonra bu Ailelerin ev içi işçilik ve ço alanda yapılan sayısal bir ça cuk işçiliğine dair en temel lışma bulunmuyor Hangi alanda çalışıyorlar? n Hafif tekstil n Boncuk/boncuk işleme n Süs eşyası n Oya, dantel, örgü, yazma, piko, boncuk süsleme n Çiçekçilik n Takı kolye yapımı n Fermuarcılık n Sigara paketleme n Evden gıda/yemek satışı n Kese kâğıdı, broşür, etiket vb. yapımı n Midyecilik n Kalem yapımı n Hafif sanayi haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: İLKNUR FİLİZ Adaletin anne ayrımcılığı Atipik otizmli oğlu 5 yaşındaki Poyraz Ali’yi cezaevinde büyütmek zorunda kalan Zeynep Bakır’ın denetimli serbestlik talebi yine reddedildi Atipik otizmli oğlu 5 yaşındaki Poyraz Ali’yi cezaevinde büyütmek zorunda kalan Zeynep Bakır’ın denetimli serbestlik talebi yine reddedildi. Poyraz Ali, annesi Zeynep Bakır ile Bakırköy Cezaevi’ndeydi. Bakır, 1 Ağustos 2016’da Silivri 9 No’lu Cezaevi’ne sürüldü. Poyraz Ali’nin bütün düzeni altüst oldu. Babası Emrah Bakır ile Trabzon’a giden çocuk, hem annesinden hem de eğitiminden mahrum kaldı. Zeynep Bakır, bu sürede, Adalet Bakanlığı’na ve cezaevi idaresine dilekçeler yazdı. Her seferinde ret cevabı alınca açlık grevine başladı. Eylemi ses getirdi. Bakır, 19 Kasım’da Gebze Cezaevi’ne sevk edildi. Bir süre sonra oğlunu yanına aldı. Eğitimlere çocuğuyla gitmesine izin verilmedi, mücadeleyde bu sorunu da çözdü. Bakır, 06 yaş arası çocuğu olan hükümlü annelerin, infazlarının bitimine 23 yıl kala faydalanabildikleri denetimli serbestlik yasasından faydalanamıyor. Son başvurusuna yine ret yanıtı aldı. Tahliyesine ise 10 ay var. Karara kargalar güler Bakır, ret kararını mektubunda şöyle değerlendirdi: “Kurumumuza geldiğinde terör örgütü mensupları ile birlikte aynı koğuşlarda kaldığı, örgütten ayrılmadığı...” diye bir gerekçe var. Hapishanenin içinde bir örgüt kampı falan var da ben orada mı kalmakta ısrar ediyorum? Ayrıca bulunduğumuz koğuşta herkes hükümlü de değil. Ve şayet hükümlülük ise mesele, hükümlü olan benim. Benimle kalmak isteyen biri örgütten ayrılmamış mı sayılacak? “... Örgüt içerisinde ceza infaz kurumlarında yapmış olduğu eylemlerden dolayı disiplin cezaları aldığı için iyi halli hükümlü olmadığından...” deniyor. Oğlumun yüzünü göremez hale getirildim. Oğlumun rehabilitasyonu, eğitimi duruverdi. Aylarca yasal başvurular yapıp durdum. Hepsi reddedildi. Sonunda açlık grevine girdim ve ancak böyle oğlumla bir araya gelebileceğimden bu hapishaneye getirildim. Bundan kaynaklı disiplin cezası aldım. Bu bir ‘örgüt eylemi’ midir? “...Toplumun güvenliği bakımından tehlikeli hükümlülerden olması nedeniyle adı geçenin talebi uygun görülmemiştir.” Hapishanenin kargaları buna gülecektir. Çıkmama sadece 10 ay var. Bu süre içinde denetlenemeyecek kadar tehlikeli bulunuyorum!” l İSTANBUL/Cumhuriyet Oğlum okula başlayacak Zeynep Bakır, 10 ay erken tahliye olabilse, Poyraz Ali de bu yıl ilkokula başlayabilecek. “Onun da vaktinde okula başlama hakkı var. Okulöncesi dönemde gerçek bir evde, anne ve babasıyla birlikte, sakince vakit geçirmeye. Tehlike bunun neresinde?” diye soran Bakır, mektubuna şöyle devam etti: “Yıllar önce, şimdi ‘Fetö’cü’ ilan edilen polislerin, savcıların, hâkimlerin çabasıyla, kanısıyla, kumpasıyla Amerikan emperyalizmine karşı kimliğim nedeniyle örgüt üyesi ilan edilmiştim. Şimdi hapishane idaresinin ‘kanısıyla’ yasal haklarımdan faydalanamıyorum. Tartılması gereken benim siyasi durumum değil, oğlumun hapishanelerde geçen çocukluğudur.” Operasyon emri Savcı ve Jandarma komutanından Bayrampaşa Cezaevi’nde 12 kişinin ölümü 29 kişinin de yaralanması ile sonuçlanan ‘Hayata Dönüş’ operasyonunda görevli 39 er ve Ankara Jandarma Özel Harekât üyesi rütbeli askerlerin de aralarında bulunduğu 186 sanığın yargılandığı davaya bugün devam edilecek. Mahkeme heyeti, müdahil avukatlarının itirazına karşın, sanıkların ifadelerini SEGBİS’le alıyor. Şimdiye dek, ikinci iddianamedeki 147 görevliden yaklaşık 10 kişinin ifadesi alındı. Hiçbir sanık duruşma salonunda yargıç karşısında hazır bulunmadı. Avukatlar, savunmaların tamamlanmasının yıllar süreceğini belirterek, zamanaşımı tehlikesine dikkat çekiyor. Hiçbir şey soramadılar Son iddianamenin sanıklarından Binbaşı Zeki Bingöl’ün ifadesi de Marmaris’ten SEGBİS’le alındı. Hakkında yakalama kararı olan Bingöl, davanın görüldüğü ‘Hayata Dönüş’ davası sanıklarından Binbaşı Zeki Bingöl’ün ifadesi Marmaris’ten SEGBİS’le alındı Zeki Bingöl Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi yerine nöbetçi mahkemede duruşmaya çıkarıldı. Bingöl, ifade verirken müdahil avukatlarından kaçırıldı. Avukatlar, Bingöl’e operasyona dair hiçbir şey soramadı. Mahkemeye daha önce yazılı beyanlarını sunduğunu ifade eden Bingöl, “Bu operasyon da silahlı bir şekilde görev almadım. Sadece koordinasyon görevim vardı. Ben koruma taburunun karargâh subayı olarak görev yapıyordum. O zamanki İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı ve Bölge Jandarma Komutanı’nın emirleri doğrultusunda operasyon yapıldı” dedi. ‘Devlet de biziz polis de’ İsmail Tarman Ortaokulu’nun imam hatibe dönüştürülmesine karşı aylardır nöbet tutan veliler tartaklandı, pankartları söküldü DENİZ ÜLKÜTEKİN İstanbul Levent’te İsmail Tarman Ortaokulu önünde okulun tamamen imam hatip ortaokuluna dönüştürülmemesi için aylardır nöbet tutan velilere, üç kişi tarafından saldırıda bulunuldu. Saldırganlardan birinin, okulun imam hatip kısmında okuyan öğrencilerden birisinin velisi olduğu belirtildi. Olayın ardından her iki taraf da birbirinden şikâyetçi olurken, velilerin avukatı Arzu Birecik olayı şöy le aktardı; “Veliler okulun önünde uzun süredir nöbet tutuyor. ‘İsmail Tarman Ortaokulu imam hatip olmasın’ yazılı bir pankart asılı. Bugün (dün) birisi okulun imam hatip kısmında veli olan üç kişi gelerek pankarta müdahale etmek istiyorlar. Veliler de bunun yasal hakları olduğunu ve rahatsızlıkları varsa polise şikâyet etmeleri gerektiğini belirtiyor. Bunun üzerine bu kişiler ‘polis de biziz devlet de’ diyerek tartışmaya başlıyorlar. Arbede çıkıyor ve pankartı alıp arabalarına ko yup gidiyorlar. Velilerimiz de şikayette bulunuyor. Saldırganlar, biraz sonra korkutma amaçlı olarak tekrar geliyor. Olay yerine gelen polis saldırganlara ‘pankartı alamayacaklarını söylüyor ve her iki tarafın birbirinden şikâyetçi olması üzerine karakola gidiliyor. Veliler ve saldırganlar karakolda ifade verdikten sonra polis ekipleri, pankartı okulun imam hatibe dönüştürülmesine karşı mücadele eden velilere iade etti. Saldırganlardan gözaltına alınan olmadı.” Cenaze kaçırma Danıştay’dan döndü Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, kimliği tespit edilmiş olmasına rağmen ailesi veya yakınları tarafından 3 gün içinde teslim alınmayan cesetlerin belediyeye veya mülki idare amirliğine gömülmek üzere teslim edileceğine ilişkin yönetmelik hükmünün yürütmesini durdurdu. 2015 yaz aylarında Cizre, Silopi, Nusaybin, Sur ilçelerinde çatışmaların yaşandığı bir dönemde Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nde değişiklik yapılmıştı. Değişiklikle kimliği tespit edilmiş olmasına karşın ailesi veya yakınları tarafından üç gün içinde teslim alınmayan cesetler belediye veya mülki idare amirliğine gömülmek üzere teslim edileceği hükmü getirilmişti. Avukat Nuray Özdoğan buna karşı dava açmış Danıştay 10. Dairesi de, bu kuralın yürütmesini durdurmuştu. Adalet Bakanlığı ise buna itiraz etmişti. İtirazı görüşen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, bakanlığa ret yanıtı verdi. Kurul, bu hükümlerin yürütmesini durdurdu. l ALİCAN ULUDAĞ Vurulan genç toprağa verildi Diyarbakır’da Nevruz kutlamalarında polis kontrol noktasına elinde bıçakla gelen Valilik açıklamasına göre, “sırtındaki çantada bomba olduğunu söyleyip polisten kaçarken” vurularak öldürülen Malatya İnönü Üniversitesi Müzik Bölümü öğrencisi 23 yaşındaki Kemal Kurkut’un vurulma anı görüntüleri ortaya çıktı. Cep telefonu ile çekilen görüntülerde olay anında üstü çıplak olan elinde bıçak bulunan Kurkut’un kaçtığı ve polisin arkasından birkaç el ateş ettiği ve Kurkut’un düştüğü görülüyor. Kurkut’un cenazesi dün Malatya’nın Battalgazi ilçesinde toprağa verildi. l DHA T.C. GEBZE 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI Sayı : 2017/53 Esas Davacı Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından açılan Kamulaştırma Bedelinin Tespiti ve Tescil davasında; aşağıda yazılı taşınmazların Kamulaştırma Kanunu Hükümlerine gö re Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı lehine kamulaştırıldığından, ilgili taşınmazın daimi irti fak bedelinin tespiti ile tesciline karar verilmesi davası açılmıştır. KOCAELİ İLİ, DİLOVASI İLÇESİ, MUALLİM KÖYÜ DOSYA NO: 2017/76 MALİK ADI VE SOYADI: İSA ÇEVİK ADA NO: PAFTA NO: PARSEL NO: 3414 KAMULAŞTIRLAN ALAN: 40.47 m2 VASFI: iki katlı betonarme bina ve arsası 1 Tebligat ve ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde kamulaştırma işlemini İdari Yargıda iptal ve ya Adli Yargıda maddi hatalara karşı düzeltim davası açabileceklerdir. 2 Husumet Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na yöneltilecektir 3 Kamulaştırma işlemine karşı İdari Yargıda iptal davası açanların, dava açtıklarını veya yürüt menin durdurulması kararı aldıklarını belgelendirmedikleri takdirde, kamulaştırma bedeli üzerin den taşınmaz mal kamulaştırmayı yapan idare adına tescil edilecektir. 4 Mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli hak sahibi adına T. Vakıflar Bankası Gebze Şu besine yatırılacaktır. 5 Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delilleri ilan tarihinden itibaren Mahkemeye yazılı olarak bildirmeleri, Keyfiyet 2942 sayılı yasanın (Değişik 4650) 10. maddesi uyarınca duyurulur. 03/03/2017 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 568593) T.C. GEBZE 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI Sayı : 2017/54 Esas Davacı Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından açılan Kamulaştırma Bedelinin Tespiti ve Tescil davasında; aşağıda yazılı taşınmazların Kamulaştırma Kanunu Hükümlerine göre Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı lehine kamulaştırıldığından, ilgili taşınmazın daimi irtifak bedelinin tespiti ile tesciline karar verilmesi davası açılmıştır. KOCAELİ İLİ, DİLOVASI İLÇESİ, MUALLİM KÖYÜ DOSYA NO: 2017/54 MALİK ADI VE SOYADI: Memet Duru ADA NO: PARSEL NO: 3411 KAMULAŞTIRILAN ALAN: 26.95 m2 VASFI: Arsa 1 Tebligat ve ilan tarihinden itibaren 30 gün içinde kamulaştırma işlemini İdari Yargıda iptal veya Adli Yargıda maddi hatalara karşı düzeltim davası açabileceklerdir. 2 Husumet Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na yöneltilecektir. 3 Kamulaştırma işlemine karşı İdari Yargıda iptal davası açanların, dava açtıklarını veya yürütmenin durdurulması kararı aldıklarını belgelendirmedikleri takdirde, kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmaz mal kamulaştırmayı yapan idare adına tescil edilecektir. 4 Mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli hak sahibi adına T. Vakıflar Bankası Gebze Şubesine yatırılacaktır. 5 Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delilleri ilan tarihinden itibaren Mahkemeye yazılı olarak bildirmeleri, Keyfiyet 2942 sayılı yasanın (Değişik 4650) 10. maddesi uyarınca duyurulur. 03/03/2017 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 568665) C MY B