Katalog

Pazar 1 Ocak 2017 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN KORKUNÇ KAZA İstanbul Pendik’te, saat 08.00 sıralarında, okuluna gitmek için yolun karşısındaki otobüs durağına geçmeye çalışan 14 yaşındaki Sude Mete’ye önceki gün Mevlana Caddesi’nde otobüs çarptı. Sürücünün fark etmeyerek yoluna devam ettiği kazada lise öğrencisi öldü. Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 4/1 Ankara 2/6 Trabzon 9/6 İzmir 7/1 Antalya 13/4 Mersin 13/5 Diyarbakır 6/2 Kars 7/15 Bursa 30/0 0 Adana 130/3 0 Artvin 50/1 0 Çanakkale 60/0 0 Balıkesir 40/ 2 0 Sivas 10/ 6 0 Erzurum 20/ 9 0 Eskişehir 00/ 8 0 Aydın 80/0 0 Gaziantep 70/1 0 Konya 20/ 7 0 Atina 80/0 0 Berlin 40/ 1 0 Girne 130/7 0 Londra 80/6 0 Moskova 30/1 0 Paris 30/ 4 0 Madrid 80/ 3 0 Amsterdam 70/5 0 Roma 140/2 0 New York 90/4 0 Tokyo 100/2 0 TARİHTE BUGÜN 1788: Londra’nın en eski gazetelerinden The Times yayımlanmaya başladı. 1971: ABD’de televizyonda sigara reklamları yasaklandı. 1999: Avrupa para birimi Avro yürürlüğe girdi. Elektrik kesintisine emniyet İstanbul karanlık ve soğuk el koydu İstanbul’da birçok ilçedeki elekt meköy, Başakşehir, Pendik, Tuzla, rik kesintisi dün de devam et Kurtköy, Çatalca, Kandilli, Maltepe, besleyen iletim hatlarında meydana getirdiği arızaların giderilmesi ti. 7, 8 saati bulan elektrik kesinti Büyükçekmece’de birçok mahal ne yönelik çalışmaların devam et leri, yurttaşlara ve esnafa zor an le elektrik kesintilerinden etkilendi. tiği belirtildi. Ekiplerin 4 grup halin lar yaşattı. Bazı bölgelerde su ke Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, de 164 kişi ile arızaların onarımı için sintileri de yaşandı. Yeni yılı ka emniyetle koordineli olarak incele aralıksız çalıştıkları ifade edilerek, ranlıkta ve soğukta karşılamak is me başlatıldığını duyurdu. “Hava koşullarının normale dönmesi temeyen İstanbullular, BEDAŞ’ı, Enerji ve Tabii Kaynaklar ile 7 hat boyunca 4 tane 20mx80m l Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Düzenli bakımları yapılan ve bazıları çok yakın zamanda yenilenen hatlarda, bu boyutlarda bir hasarın nasıl oluştuğu ile ilgili tüm ihtimaller üzerinde durulmaktadır” denildi. Twitter’dan şikâyet yağmuruna tuttular. Zeytinburnu, Yenibosna, Güngören, Kâğıthane, Beylikdüzü, İkitelli, Silivri, Bahçelievler, Çek Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Marmara’nın kuzeyinde yaşanan yoğun kar yağışı ve fırtınanın, Anadolu’dan gelen ve İstanbul’u boyutundaki direğin tamamen yıkıldığı, 69 direk üstü kulenin kırıldığı ve koptuğu tespit edilmiştir” denildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Köprülerde vbeir i3ndzairimm Otoyol geçişleri bugünden itibaren yüzde15, Boğaz köprüleri geçiş ücreti yüzde 48 artırıldı, Osmangazi Köprüsü’nde ise 89 lira olan geçiş yüzde 26 indirimle 65.65 TL oldu. Otoyollarda en yakın mesafe geçiş ücreti 2.25 TL, en uzak mesafe 20 TL, Boğaz Köprüleri otomobil geçişi ise 7 TL olarak belirlendi. Ayrıca İstanbul Kuzey Çevre Otoyolu ve Yavuz Sultan Selim Köprü ücretleri yüzde 20 artırıldı. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde otomobil geçişi 11.95 TL oldu. l ANKARA/Cumhuriyet 3 kişi hâlâ kayıpMERSİN’DEKİ SELDE ÖLEN GENÇ ÇİFT AĞITLARLA TOPRAĞA VERİLDİ Mersin’de 29 Aralık günü yaşanan sel felaketinde otomobillerinin suya kapılması sonucu yaşamını yitiren Serkan ve Fatma Genç çiftinin cenazeleri dün Adana Adli Tıp Kurumu’ndan alınarak Toroslar ilçesi Arpaçsakarlar Mahallesi’ndeki evlerine getirildi. Çiftin yakınları, uzun süre gözyaşı dökerek ağıtlar yaktı. Yakınlarının yardımlarıyla ayakta durabilen Serkan Genç’in annesi Sevim Genç ile Fatma Genç’in annesi Nadire Kırmızı’nın ağıtları yürek burktu. Helallik alınmasının ardından genç çiftin cenazeleri Arpaçsakarlar Mezarlığı’nda cenaze namazının ardından toprağa verildi. Facia sırasında Serkan ve Fatma Genç çiftinin yanında bulunan ve sel sularında kapılarak kaybolan 3 yaşındaki kızları Miray ve yakınları 25 yaşındaki Sultan Uncu ile selfie çekerken denize düşerek kaybolan üniversite öğrencisi ve milli tekvandocu 21 yaşındaki Soner Yılmaz’ı arama çalışmaları ise sürüyor. Tarsus’ta selden etkilenen çoğu Suriyeli 1783 kişi okul, cami, spor salonu ve Milli Eğitim Müdürlüğü’ne ait yurtlara yerleştirildi. Kaymakamlık, yağışların aynı şekilde devam etme ihtimaline karşı yarına kadar alınan tedbirlerin devam edeceğini açıkladı. ‘İYİCE SÜSLEYİN GELİNİMİ’ Serkan Genç’in annesi Sevim Genç, “Gençliğini yaşayamadan, ekmek kapısında öldüler. Bir değil, ah iki değil hangisine yanayım? İyice süsleyin gelinimi de, oğluma cennette güzel gözüksün” diyerek ağladı. l DHA Beyaz esaret Soğuk hava ve kar etkisini tüm yurtta sürdürüyor Soğuk hava ve kar yurtta etkisini sürdürüyor. Kötü hava koşulları Doğu ve İç Anadolu’nun ardından Marmara’da da etkili oluyor. Bursa, Bolu, Çanakkale, Bilecik’te kar etkili oldu. İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO) ve Bur sa Deniz Otobüsleri (BUDO), Marmara Denizi’ndeki olumsuz hava koşulları nedeniyle seferlerini iptal etti. Bolu Dağı’nda devam eden yoğun kar yağışı nedeniyle sürücüler zor anlar yaşadılar. Sabah saatlerinde kent merkezinde de etkili olan kar yağışıyla Bolulular güne beyaz örtüyle uyandılar. Uludağ’da kar kalınlığı 2 metre 32 santimetreye ulaştı. Bursa ve ilçelerinde kapanan 152 mahallenin yolu büyükşehir belediyesi ekiplerince açıldı. 10HASTALARA SAATTE ULAŞILDI l BURSA İnegöl’de sağlık görevlileri cuma namazı öncesinde camide fenalaşan imam ile ateşi 40’a çıkan 4 aylık Zeynep bebeğe ulaşabilmek için yoğun çaba gösterdi. Olum suz hava koşulları ve kalınlığı 1 metreyi bulan kar nedeniyle mahalleye 10 saatte varan ekipler, hastaları ilk müdahalenin ardından İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırdı. l DHA BARAJ DONDU l ADIYAMAN’ın Çelikhan ilçesinde bulunan Çat Barajı, yoğun kar yağışı ve soğuk hava nedeniyle dondu. Baraj yüzeyinde 15 santimetreye kadar ulaşan buz kalınlığı nedeniyle balıkçılık yapanlar avlanamadı. AFAD yetişti l BİLECİK Osmaneli’ne bağlı Boyunkaya köyünde yaşayan Hanife Yavuz (87), düşerek yaralandı. Kar nedeniyle yolu kapanan köye ulaşamayan sağlık ekipleri, AFAD’dan yardım istedi. Amfibik özelliğe sahip araçla köyü ulaşan AFAD, Yavuz’u sağlık ekiplerine ulaştırdı. Ağırlığı taşımadılar ormancılar kurtardı Toros Dağları’na yağan kar nedeniyle 8 gündür bulundukları yerlerde mahsur kalan 9 Yörük aileden oluşan grup, Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri tarafından kurtarıldı. l İHA l NEVŞEHİR Aralıksız süren yoğun kar yağışı, kent merkezinde yol kenarlarındaki ağaçların dallarının kırılmasına neden oldu. Karın ağırlığını taşıyamayan bazı ağaçların dalları kırılırken, ekipler de kar birikintilerini kepçeler yardımıyla temizledi. l DHA/İHA Araba bulundu ANCAK Mersin’deki selde yaşamını yitiren Sevim ve Serkan Genç çiftinin otomobiline ulaşıldı. Dere yatağındaki araçta, kayıp olarak aranan çiftin 3 yaşındaki kızları ve diğer yakınları Sultan Uncu’ya ise İZ YOK rastlanılamadı. l Fotoğraf: İHA Sıra hasar tespitinde Metrekareye 170 kilogram yağışın düştüğü sel felaketinde 851 ev ve işyerini su basarken, 331 araç zarar gördü. Ayrıca 95 bin dekarlık tarım arazisi de tamamen sular altında kaldı. Belediye ve aramakurtarma ekipleri sel olduğu andan itibaren vatandaşlara yardım etmek için seferber olurken yolda mahsur kalan, sel sularında tehlike içinde olan insanlar tek tek kurtarıldı. Belediye ve arama kurtarma ekiplerinin yetersiz veya ulaşamadığı yerlerde de Mersin Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Çevik Kuvvet Müdürlüğü’nün zırhlı araçları devreye girdi. l DHA / İHA Kadıköylüler sahip çıktı Taşyapı’nın Kadıköy Belediyesi’ne ait camilere, parklara ve kültür merkezlerine el konulması istemiyle başlattığı icra işlemine Kadıköy Kent Konseyi’nin çağrısıyla bir araya gelen 83 kurum tepki gösterdi. Barış Manço Kültür Merkezi’nde bir araya gelen grup adına basın açıklamasını Kadıköy Kent Konseyi Başkanı Saltuk Yüceer okudu. Açıklamada “Hukukiliği hiçbir şekilde izah edilemeyecek bilirkişi raporu ve yargı kararı ihdas edilerek kamu varlıklarına, yurttaşların yaşam değerlerine el koyma cüreti dahi gösterilebilmektedir. Kadıköyümüze sahip çıkmak, halkın varlıklarını korumak için kararlı olduğumuzu ve her türlü hukuki girişimde bulunacağımızı duyuruyoruz” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet haber 3 Yeni yılınız mübarek olsun! Amin!.. Perşembenin gelişinin çarşambadan belli olması gibi “Cuma”nın nasıl geleceği de belliydi ve onun hemen ertesi olan Yılbaşı gecesine yönelik bir hutbe illa ki servis edilecekti Diyanet’ten... Öyle de oldu. Yıllardır giderek yaşam biçimimiz üzerinde bir manevi baskı aygıtına dönüşmüş “dinü devlet” kurumu, önüne gelenin, cübbesini giyenin, sakalını sıvazlayanın, hatta zeybek oynayan çolukçocuğun “Noel Baba”yı vur abalıya çevirdiği bir ortamda bu sene de topa girmeden duramadı. Elbette “Ulemayı Rüsum”un ne sokaktaki hayta gibi hareket etmesi, ne de Noel’le Yılbaşını mezcetme cehaleti gösteren karikatür sufiler gibi ağzına geleni söylemesi beklenirdi. O yüzden gayet nüanslı şekilde, “Ehli Kitab”ı (Hristiyan’ı, Musevi’yi) incitmemeye özen gösteren ama bir parça da “çaresizlik” aksettiren bir hutbe çıkmış ortaya. Şöyle: “Unutmayalım ki ömür sermayesinden geçen bir yılın sonunda kendini ve yaratılış gayesini unutarak değerlerimizle örtüşmeyen, insan hayatına katkısı olmayan gayri meşru tutum ve davranışlar sergilemek bir mümine asla yakışmaz. Yeni bir yılın ilk saatlerinin başka kültürlere, başka dünyalara ait yılbaşı eğlenceleriyle israfa dönüştürülmesi ne kadar da düşündürücüdür! Sevapgünah, hayırşer konularında muhasebe yapılması gereken saatlerin, emek harcamadan zengin olmak arzusuyla kumar, piyango gibi şans oyunlarıyla heba edilmesi üzücüdür.” HHH Dikkat edin, hutbe aslında bize “dinen” pek bir şey söylemiyor. Yılbaşı kutlamasının “haram”, “günah”, “fısk” ya da “mekruh” olduğunu açık seçik telaffuz edebilen bir “enerji” yok ortada... Çünkü “teolojik” uzmanlık kadar sosyolojik ve antropolojik aşinalık sahibi de olan Reislik makamı biliyor ki Yılbaşının ne Noel’le ilgisi vardır; Ne de hutbede sıralanan insani zafiyetler (kendini ve yaratılış gayesini unutmak, emek harcamadan zengin olma arzusu, kumar, piyango, vd.) sadece, tek başına, başlı başına Yılbaşına özgü ve özdeş sayılabilir. O yüzden sertlikten uzak, gayet esnek ve de dini olmaktan ziyade “dünyevî” bir terminoloji üzerinden yılbaşı kutlamasına karşı caydırıcı etkide bulunuluyor. Başka kültürlere, başka diyarlara ait, değerlerimizle örtüşmeyen bir eğlencenin düşündürücü, üzücü, gayri meşru olduğundan, mümine yakışmadığından dem vurularak... Belki de Diyanet, tüm dünyanın güneş takvimine göre yeni bir yıla geçiş yaptığı günün insanievrensel önemini kabul etse de (çünkü hutbede “bir yılın sonu”, “yeni bir yılın ilk saatleri” deniyor) kabasaba bir “bizmerkezciliği” (etnosantrizm) İslâm’la özdeştiren cahil kitlesel tepkiye teslim oluyor. Giderek yayılan yabancı (Batı) düşmanlığının (Noel Baba’yı hacamat etmek gibi) bayağı ve komik dışavurumlarıyla kendisi üzerinde de oluşan tazyiki böyle karşılamaya çalışıyor. O yüzden “değerlerimizle örtüşmeyen, başka kültürlere, diyarlara ait eğlenceler” lafı ediliyor. HHH Peki, “değerleriniz” nelerdir acaba? Başka kültürlere değil de size, sizin “öz” kültürünüze ait olanlar nelerdir?.. Bu köşede bir önceki yazımızda bıraktığımız yerden başlayarak soralım: Nevruz mu size ait? Hıdrellez mi size ait? Karagöz mü size ait? Mevlit mi size ait? Tasavvuf mu size ait? Tespih mi size ait? “Amin” sözcüğü mü size ait? Aşure mi size ait? Baklava mı size ait? Çay mı size ait? Kahve mi size ait?.. Bunların hepsine dair ve hiçbirinin “siz”e (“Siz” her ne iseniz artık) ait olmadığını, bir kısmının ortaklaşıldığını, bir kısmının ise başka kültürlerden alınıp içselleştirildiğini işaret eden verileri sıralasam, gazetenin sayfaları yetmez. Hiçbir kültür yoktan var olmaz, varken de yok olmaz; kültürler birbiriyle etkileşir, birbirlerinden öge, değer, inanç, davranış alışverişinde bulunur, sentezlenir, melezleşir, süreklilik içinde değişme geçirerek yollarına devam ederler. Yine de çarpıcı ve sarsıcı olacağı kanaatiyle, gün 24 saat telaffuz ettiğimiz “Amin” üzerine şu notu düşelim: “Eski Ahit’te 13, Yeni Ahit’te 119 yerde geçen ve Kuran’da bulunmayan amin sözcüğünün kökeni Eski Mısır’da İÖ 2500 yıllarında ‘gizlenen, gizli olan’ anlamına gelen ‘amun’ sözcüğüdür. Eski Mısır’da tanrıların kralı Amun’du. (...) Sami dillerinde doğru, güvenilir, emin anlamlarında ‘emn’ kökünden sözcüklerin akrabası kabul edilen amin sözcüğünü Yahudiler benimsemiş ve vaazlar sonunda cemaat tarafından kullanılmıştır. Üç semavi dinin ortak sözcüklerindendir” (Kudret Emiroğlu, “Gündelik Hayatımızın Tarihi”, 2002, s. 5657). Hadi bakalım, sıkıysa “Amin” için de başka kültürlere, diyarlara, kavimlere ait bir “değer”i benimsemekten, bunun ne kadar düşündürücü, üzücü, gayrimeşru olduğundan bahsedin de görelim! Gariban “Noel Baba” ile uğraşmak kolay tabii... HHH Din bezirgânlığının, simsarlığının, düzenbazlığının, kısacası “dinbaz”lığın son bulduğu, dinin tek kişilik siyasete malzeme değil, sahip olduğu “müsamaha” ruhu ile çoğulculuğa ve toplumsal barışa maya yapılabildiği bir gelecek umuduyla hepinizin yeni yılını kutluyor... Ve 2017’nin özgürlüklerinden yoksun bırakılmış arkadaşlarımızla (“İçeride” değil dışarıda) buluşacağımız bir yıl olmasını diliyorum! Amin!.. C MY B