19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 15 Temmuz 2016 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 3 Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 33/22 Ankara 37/20 Trabzon 30/24 İzmir 38/24 Antalya 34/27 Mersin 34/26 Kars 26/10 Diyarbakır 40/23 Bursa 350/2 1 0 Adana 360/2 4 0 Artvin 330/2 1 0 Çanakkale 350/2 2 0 Balıkesir 370/1 9 0 Sivas 340/1 5 0 Erzurum 290/1 3 0 Eskişehir 370/1 9 0 Aydın 410/2 3 0 Gaziantep390/2 3 0 Konya 360/2 1 0 Atina 350/2 4 0 Berlin 210/1 5 0 Girne 320/2 4 0 Londra 250/1 2 0 Moskova 330/1 8 0 Paris 230/1 0 0 Madrid 320/1 3 0 Amsterdam 200/1 3 0 Roma 300/1 6 0 New York 330/2 3 0 Tokyo 300/2 3 0 TARİHTE BUGÜN 1904: Rus öykü ve oyun yazarı Anton Çehov (44) yaşamını yitirdi. 1910: Sultan Abdülaziz tarafından yaptırılan Çırağan Sarayı yandı. 1954: Boeing 707 uçuşunu gerçekleştirdi. 2010: Besteci Selmi Andak 89 yaşında İstanbul’da yaşamını yitirdi. Vejetaryen mahkumun zaferi Anayasa Mahkemesi: İsteyen mahkuma vejetaryen mönü verilmeli Anayasa Mahkemesi, cezaevlerinde tu şı, vejetaryen olduğu, et ve türevi besinlerden hiçbirini yemediğini belirte tuklu ve hükümlü olan rek, protein ihtiyacının dış mahkumlara talepleri ha kantinden karşılanabilme linde vejetaryen mönü verilmesi gerektiğini be ALİCAN ULUDAĞ si için 2013 yılında cezaevi yönetimine başvurdu. An lirtti. Mahkeme, bir hü cak, vejetaryenlar için ku kümlünün vejetaryen ol rum mutfağından ayrı ye duğunu kanıtlaması için hastane mek çıktığı ve haftada iki gün yu ye sevk edilmesini de hak ihlali murta verildiği gerekçesiyle bu olarak kabul etti. talebi reddedildi. Özsubaşı, prote Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde in ihtiyacını karşılayamadığını ve kalan hükümlü Şehmus Özsuba sağlığının bozulduğunu öne süre rek mahkemeye başvurdu. Mahkeme ise Özsubaşı’nın tam teşekküllü bir hastaneden et ve türevlerini yiyemediğinin raporla tespit edilmesi halinde, dış kantinden parayla yumurta alabilmesine karar verdi. Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi’nde muayene edilen Özsubaşı’ya et ve ürünlerini yemesinde tıbben bir sakınca olmadığı raporu verildi. Şehmus Özsubaşı, bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Anaya sa Mahkemesi, hükümlünün vejetaryen olduğunu kanıtlaması için sağlık raporu almaya zorlanmasının maddi ve manevi varlığın korunması hakkına müdahale olduğuna karar verdi. Mahkeme bu nedenle Özsubaşı’na 3 bin TL tazminat ödenmesine hükmetti. Kararın gerekçesinde, mahkumun vejetaryen olduğunun ispatı için hastaneye götürülmesine gerek olmadığı, sadece beyanı ile kendisine vejetaryen mönü verilmesi gerektiği kaydedildi. l ANKARA Okulda tacize ‘gizlilik’ perdesi Adana’nın Ceyhan ilçesi’nde 13 kız öğrenciyi taciz ettiği iddiasıyla hakkında 195 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan okul müdürü 60 yaşındaki İ.B. ’nin yargılanmasına Ceyhan 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Bir kız öğrencinin durumu ailesine üzerine geçen nisan ayında ortaya çıkan olayda ilgili davada tutuklu ortaokul müdürü İ.B. hazır edildi. Tacize uğradığı iddia edilen 13 öğrenci ile ailesi ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme heyeti davada gizlilik kararı aldı. l DHA Bahreyn’den İstanbul’a kaçış Bahreynli bir siyasetçinin kızı olduğu belirtilen ve bir ay önce kaybolan N.N. (17), Interpol’ün de dahil olduğu operasyonla Kadıköy’de bulundu. Hürriyet’in haberine göre N.N. N.N’nin bir ay önce İstanbul’da üniversite okuyan Bahreynli bir kız arkadaşının yanına geldiği, birlikte kaldıkları ve İngilizce ders verdiği belirlendi. Genç kız ülkesine götürüldü. l İSTANBUL/Cumhuriyet Konteynırda donarak ölmüş Bebeklerini çöp konteynırına atarak ölümüne neden olmakla suçlanan tutuklu sanık Sezai Durmayaz ile sevgilisinin yargılanmasına Bursa’da başlandı. Haklarında 25 yıla kadar hapis cezası istenen sanıklardan Çiğdem Şimşek erkek bebeğin doğduğunda yaşadığını söylerken, Sezai Durmayaz ise ölü doğduğunu iddia etti. İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan gelen raporda ise bebeğin canlı olarak dünyaya geldiği ve donarak öldüğü belirlendi. l BURSA/DHA Küçük Behlül 3 çocuğa can oldu Yolun karşısına geçmek isterken bir aracın çarpması sonucu ağır yaralanan Behlül Çakırbey’in (7) önceki gün beyin ölümü gerçekleşti. Çakırbey’in ailesince bağışlanan organları, üç çocuğa can verdi. Behlül’ün 2 böbreği ve karaciğeri üç çocuğa nakledilirken, korneaları iki hastaya ışık oldu. l ANTALYA/DHA BOĞAZ’DA 28.5 milyonluk REKOR operasyon 3 mbiinlypoank3e0t0 İstanbul Boğazı’nda durdurulan Moldova bayraklı gemide yapılan aramada 3 milyon 300 bin paket kaçak sigara ele geçirildi. Geminin KKTC’nin Magosa Limanı’ndan kalktığı belirlendi. l DHA Gemi dolusu sigara İstanbul Boğazı’nda Moldova bayraklı bir gemiye yapılan operasyonda 3 milyon 300 bin paket sigara ele geçirildi. Ele geçirilen sigaranın piyasa değerinin 28 milyon 500 bin lira olduğu belirlendi. Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğü ekipleri yüklü miktarda kaçak sigara sevkıyatı yapılacağı bilgisi üzerine harekete geçti. Riskli görülen gemiler belirlenerek Bakanlık Komuta Kontrol Merkezi’nde gemi takip sistemi aracılığıyla izlenmeye başlanıldı. Çalışmalarda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Magosa Limanı’ndan aldığı yükü Ukrayna Skadovsk Limanı’na götüren Moldova bayraklı bir gemi takip edilmeye başlanıldı. Ukrayna’ya gitmek üzere Türk karasularına giren gemi ekipler tarafından sistem üzerinden ve fiziki olarak takibe alındı. İstanbul Boğazı’ndan geçen geminin bir süre Ukrayna karasularında seyrettiği belirlendi. Boş olduğu beyan edilen gemi bir süre sonra tekrar rotasını Türk karasularına çevirdi. Ukrayna’da yükünü boşaltmış gibi sahte evrak düzenlenen gemiye polis ekipleri tarafından operasyon düzenlendi. Sahil Güvenlik ekiplerinin de destek verdiği operasyonda gemide yapılan incelemede kaçak 3 milyon 300 bin adet sigara ele geçirildi. Gemide bulunan 6 kişi de ekipler tarafından gözaltına alındı. l İSTANBUL/Cumhuriyet 5 kentte şafak baskını İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, önceki gece saat 04.00 sıralarında İstanbul merkezli olmak üzere Ankara, İzmir, Antalya ve Edirne’de uyuşturucu kaçakçılarına yönelik eşzamanlı operasyon düzenledi. Helikopter destekli operasyonda uyuşturucu kaçakçılığı ve sokak satıcılığı yaptıkları öne sürülen şüphelilerin önceden belirlenen adreslerine baskın yapıldı. Operasyonlarda 20 kişi gözaltına alındı. l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘Acil’lerde ölüyoruz’ Başbakan Binali Yıldırım’a sağlıkçılardan ‘acil servis’ tepkisi Sedyede böyle İşte ambulans beklediaşbakan’ın ‘acil servis’ yorumuna ‘baicrikl’adreen Btepkiler sürerken Tarsus Devlet Hastanesi’nin acil servis girişinde yara lı bir çocuğa müdahale edilmemesi ve uzun süre ambulans gelmemesine aile si isyan etti. Görüntüleri çeken vatan daş, “Sayın başbakanımız ‘acil servisler de kız bakmaya gidiyorlar’ diyorlar ama acil servislerde bir çocuğa ambulans yetiştiremiyorlar. Acil servislerin hali ne bakın” dedi. Görüntülerde vatandaş “Yarım saattir bu çocuk burada. Başba kanım acil servislerde kız bakmayı değil çocuğa bakmayı öğretin” dediği de du yuluyor. l ABİDİN YAĞMUR/MERSİN Başbakan Binali Yıldırım’ın “İnsanlar artık acil servislere kız bakmaya geliyor” sözlerine sağlıkçılardan tepki yağıyor. İzmir Tabip Odası Başbakan’ın sözlerini protesto ederken Trabzon Tabip Odası da bir açıklamayla tepki gösterdi. Trabzon Tabip Odası Başkanı Ahmet Rıza Güner sağlık emekçilerine şiddete dikkat çekerek “Bizler acillerde öldürülürken umudumuz vardı. Bizler Gaziantep’te bıçaklanırken ve Samsun’da kurşunlanırken ümidimiz vardı. Bizi büyüklerimiz anlayacaktı. Ama gel gör ki Başbakanımız acilleri güzel kızların görücüye çıktığı yerlere benzetti. Çok yazık çok” dedi. l AHMET ŞEFİK/TRABZON Yüksek yargı yüksek yargıçları yargılarken Neredeyse 100 yıllık uğraşla erişilen uygarlık aşamasını, devletimizin temeli olan yargıyı ne hale getirdiler! YAZIKLAR OLSUN! Yıllarca okuyorsun, hukuk öğreniyorsun... Yıllarca savcı ve yargıç olarak çalışıyorsun, insanların canları malları hakkında hayati kararlar veriyor, yazgılarını etkiliyorsun... Sonunda Türkiye Cumhuriyeti’nin en yüce makamına seçiliyorsun... Görevin adalet dağıtmak: “Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti”ni ve bu devlet içindeki vatandaşın haklarını korumak... Hem devleti hem de devlet karşısında vatandaşı korumak birbiriyle çelişen değil, birbirini tamamlayan görevler: Çünkü “Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti”ni, ancak bu devlete karşı vatandaşın haklarını savunarak koruyabilirsin! HHH Yargı zaten iktidarın emrine verildiydi; şimdi Yüksek Yargı iyice yok ediliyor! Ama bu saldırı yeni değil, üstelik tek yönlü de değil: Daha 1970’li yıllarda, 40 yıl önce başlamıştı... Anayasa, pozitif hukuk, laiklik, temel insan hak ve özgürlükleri yerine... İnanç, inanca dayalı ittifaklar, cemaatçilik... Yargıya sızdı. Ve bu sızıntı, yargıyı ele geçirip AKP iktidarıyla birlikte Silivri’de, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini dinamitledi. Fakat iktidar savaşı durmadı; hukukun ve adaletin canına okuyan bu ittifakı da bozdu ve bu kez AKP, Cemaati tasfiyeye soyundu! HHH Bu öykü, iktidar savaşının, YARGININ GÜVENİLİRLİĞİNİ SIFIRLAYAN öyküsüdür; AKP, mevcut yozlaştırmayla da yetinmedi, Yüksek Yargıyı tümüyle kendine bağlamak istedi. Gerisini değerli gazeteci Alican Uludağ’ın kaleminden okuyalım: “ ‘Bir Grup Yargıtay Üyesi’ hazırladıkları ortak bildiri ile tasarıya itiraz etti. ‘Üyelerin görevlerine ancak, işlemiş oldukları bir suç nedeniyle yetkili organlarca alınan kararla son verilebilir. Haklarında herhangi bir soruşturma veya kovuşturma olmaksızın ‘kanunla’ üyelerin görevlerine son verilmesi, anayasanın ‘hukuk devleti’ ve ‘güçler ayrılığı’ ilkesine açıkça aykırıdır. Bu mahkemeleri tamamen yürütme organına bağlı ve uyumlu üyelerden oluşturma ve yargıyı fiili olarak yürütme organına bağımlı hale getirme amacı taşımaktadır. Tasarının anılan hükümleri endişe vericidir.’ ” “Bir Yargıtay üyesi, hükümete şu eleştirileri yaptı: ‘Cemaate karşı Yargıda Birlik Platformu’nu milliyetçiler ve sosyal demokratlar olarak beraber kurduk. Ancak hükümet, şimdi tek başına yola devam etmek istiyor. Bu Yargıda Birlik’e zarar verir ve sadece yüksek yargıda değil, tüm yargıyı etkiler.’ ” HHH Öykünün gerisini de yine Alican Uludağ’ın haberlerinden öğreniyoruz: 2 Danıştay, 18 Yargıtay üyesi, Yargıtay önünde açıklama yaparak düzenlemenin geri çekilmesini istedi. Buna tepki olarak Yargıtay ve Danıştay Başkanlık Kurulları olağanüstü toplanarak bu eylemi “Üyeliğin vakar ve onuruna dokunan, kişisel haysiyet ve itibarını kıran veya görev icaplarına uymayan davranış” olarak nitelendirdi ve söz konusu üyeler hakkında inceleme başlatılmasına karar verdi. Oysa bence bu üyeler, Başkanlık Kurullarının iddiaların tam tersine “Üyeliğin vakar ve itibarını, kişisel haysiyet ve itibarını koruyan bir tutumla, görev icaplarına uygun olarak davranmışlardı.” HHH Hukuk ve adalet öyle kavramlardır ki, insanlık tarihiyle birlikte var olmuşlar ve sürekli irdelenmişlerdir. Evrensel hukuk, tarih ve vicdanlar, bu açıklamayı yapan Yüksek Yargıçların mı, yoksa onları suçlayarak haklarında soruşturma açan Başkanlık Kurullarının mı haklı olduğunu mutlaka kesin olarak saptayacaktır. Ben kendi hesabıma, Başkanlık Kurullarının değil, açıklama yapan Yüksek Yargıçların haklı olduklarını düşünüyorum. O muavinin cezasında indirim: 6 yıl 3 ay hapis Muğla’dan İstanbul’a giden otobüste mastürbasyon yaparak üniversite öğrencisi genç kıza cinsel istismarda bulunduğu belirtilen Metro turizm muavini 27 yaşındaki Gökhan G, “Cinsel saldırı” suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Sanık Gökhan G, “Art niyetim olsa yolcunun içeceğine bir şeyler katarak bu olayı yapma imkânım mevcuttur. Başıma gelen bu olayı bir ahmaklık ve şansızlık olarak değerlendiriyorum” diyerek kendini savunmaya çalıştı. Mahkeme kararında, Gökhan G’nin “hayâsızca hareket” suçundan beraatına karar verirken, cinsel saldırı suçundan cezayı 7 yıl 6 aya çıkardı ardından, cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri” gerekçesiyle 6 yıl 3 aya indirdi. l KOCAELİ/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle