Katalog

Perşembe 3 Mart 2016 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ haber 5 Bugün 2 Mart 2016 Çarşamba. Şu anda saat 14.45. nalların açıldığını, mutabakat sağlandığını kendini bağ Ama siz bu yazıyı ancak ya layacak bir netlikle rın, 3 Mart Perşembe günü sa belirtti. bah ya da akşamleyin okuya 90 gündür nice caksınız. askerin, nice poli Belki de okumanıza gerek kal sin, nice kent ge mayacak. Şöyle bir bakıp, hak rillasına soyunmuş lı olarak bir başka yazıya, habere atlayacaksınız. Biliyorum, tuhaf bir giriş oldu. “Okunmaması olasılığı yüksek bir yazıyı niye yazarsın ey gaze Belki de okunmayacak bir yazı yazmak... gencin ve kadın erkek, genç yaşlı, çocuk hatta bebek yurttaşın yaşamını yitirdiği çatışma or teci” diyenleriniz varsa, hakla tamının sona erme rı var. ilgisi Diyarbakır’a kilitli. sini kim istemez? Bugün (yani yarın) okuyaca Bugün saat 16’da Diyarbakır’da Anlaşılan o ki Hükümet kanadı ğınız, belki de okumakta oldu Sur’a doğru bir yürüyüş çağrı istemiyor. ğunuz, belki de şöyle bir bakıp, sı yapıldı. Çağrıyı HDP adına (ya Güvenlik politikalarını şiddet “Okumaya değmez” deyip geç ni salt kendi adına değil) Eş Ge lendirmeyi Kürt sorununun çözü tiğiniz bu yazı en geç yarım sa nel Başkan Selahattin Demirtaş mü için tek çare olarak gören bir at sonra Cumhuriyet yazıişleri yaptı. Çağrının amacı 90 günü aş zihniyet Demirtaş’ın çağrısını bir ne teslim edilmek zorunda. Kâğıt mış Sur ablukasının kaldırılması meydan okuma, “devletle terö gazetelerde yazmanın kaçınılmaz için kitlesel bir eylem. Kentin dört ristlerin pazarlığı” olarak algıladı; kaderidir bu. bir köşesinden yurttaşların Sur’a en azından öyle sunmayı yeğledi. Oysa bugün sanırım AKP med yürümesi isteniyor. Yürüyüş ön Nitekim bu sabah (yani dün) yasındaki meslektaş demeye di cesinde Demirtaş önemli bir çağ İçişleri Bakanı Efkan Ala kükre lim varmayan meslektaşlar da rı daha yaptı. Eğer abluka kaldırı di. Demirtaş’ın çağrısına, “Açık bir dahil habercilerin ve yazarların, lırsa Sur’daki çatışmaların tama provokasyondur. Bu provokasyo dahası yüreği demokrasi ve barış men sona ereceğini, bunu sağla nu yapan da sonuçlarına katlanır” için atan bütün yurttaşların tüm yacak iletişimin kotarıldığını, ka cevabını verdi. Ardından Sur’a her türlü giriş çıkış yasaklandı. İçişleri Bakanı’nın “sonuçları na katlanır” cümlesinin anlamı ne olabilir? Yanılmıyorum; bugün (yani dün) saat 16’dan itibaren Sur’a doğru yürüyüşe geçecek Diyarbakırlıları belki de kitlesel kırıma uğratmak olasılığını da içeren bir cümle bu. HHH Ey okur, artık bu yazıyı yazıişlerine teslim zamanı geldi ve Diyarbakır’da “Sur yürüyüşüne” iki saat var. Belki ben aşırı evhamlandım. Belki taraflar çatışmaktansa geri durmayı yeğleyecek ve kimsenin burnu kanamayacak. Ama belki... İşte bu yüzden bu yazı belki yarın (yani bugün) sabah anlamını yitirmiş olacak. Okunmayacak. Hep birlikte ya rahat bir soluk alacağız ya da barış umudunun neredeyse gömüleceği bir cankırımının ardından hepimizin yürekleri kanıyor olacak. “Peki, başka bir Tırmık yazaydın behey gafil” diyenler mi var? Demesinler... başkanPlıkAtTaRyOoNkLuUzMCanHeaPclyliaisdsBearaiyşKkaıalnınçıtıdıKaarhorğalmua’nnd’aan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dağılan anayasa masasının tekrar toplanması için kendilerine mektupla çağrıda bulunan TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a verdiği mektuplu yanıtta, “Patronlu başkanlık rejimine kapı açan bir oluşumun parçası olmayı düşünemeyiz. Tercihini başkanlıktan yana koyan AKP ile sonuç alamayız” dedi. Kahraman dağılan Anayasa masası için partilere çağrıda bulunmuş, “ön şartsız masaya dönün” mesajını vermişti. Kılıçdaroğlu mektubunda şunları kaydetti: Darbe hukuku temizlenebilir n Anayasanın ilk üç maddesinde ifadesini bulan ve dördüncü maddeyle koruma altına alınmış olan çerçeve kurucu ilkelerin tartışıldığı, yaklaşık 200 yıllık siyasal birikimimizi yok sayarak parlamenter sistemden kopuşu öngören ve kişisel arzular etrafında şekillenen “Patronlu Başkanlık” rejimine kapı açan bir çalışmanın parçası olmamız düşünülemez. Böyle bir çalışmanın Türkiye’nin demokrasi ihtiyacına cevap verdiği de kesinlikle söylenemez. n Anayasa Uzlaşma Komisyonu’yla eşzamanlı ve irtibatlı çalışması koşuluyla, darbe hukuku ve onu tahkim eden mevzuatın temizlenmesine ilişkin çalışmanın ayrı bir komisyon tarafından yürütülmesi ve bu komisyonun da derhal kurulması hususu müzakere edilebilir. l ANKARA CHP’Lİ BÖKE’DEN TEPKİ Siyasete Saray darbesi CHPGenel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi ile ilgili sözlerine “Karara uymuyorum demek anayasal sistemin varlığını reddetmektir. Bu siyasete yapılmış açık bir Saray darbesidir. Anayasa yoksa anayasadan yetkisini alan cumhurbaşkanı da yoktur” diye yanıt verdi. CHP MYK’de, Metropoll Araştırma Şirketi kurucusu Özer Sencar sunum yaptı. Buna göre CHP’nin oy oranının 3 Kasım’a göre 1 puan yükseldiği, AKP’nin 1 puan gerilediği belirtilirken MHP’nin de Akşener’in Genel Başkan olması durumunda oyunu artıracağına işaret edildi. HDP’nin oylarının yüzde 911 bandında seyrettiği belirtildi. l FIRAT KOZOK / ANKARA Can Dündar yanıtı haklılığımızı gösterdi “Bizzat Cumhurbaşkanlığı makamı tarafından başlatılan ‘Başkanlık sistemi’ kampanyası, çalışmalarına yeni başlamış komisyonu gölgelemeye dönük bir faaliyet olarak öne çıktı. Sayın Cumhurbaşkanı’nın, Anaya koydu. Bu nedenledir ki, Sasa Mahkemesi’nin gazete yın Cumhurbaşkanı’nın tuciler Can Dündar ve Erdem tumu, doğrudan yargı baGül’e ilişkin verdiği hak ih ğımsızlığı, kuvvetler ayrılılali kararını tanımadığını ğı ve demokrasi tartışmasıifade etmesi, tartışmanın sa nı doğurmakta; parlamenter dece hükümet sistemi tar sistem ısrarımızın haklılığıtışması olmadığını ortaya nı da anlaşılır kılmaktadır.” Bakan, boş sıralara konuştu Mahir Ünal TBMM’nin dünkü oturumunda Kültür Bakanlığı’nın bütçesi görüşülürken ilginç görüntüler yaşandı. Siyasi parti grupları adına yapılan konuşmalardan sonra akşam yemeği arası verildi. Hükümet adına söz alan Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, milletvekillerinin yemek için dışarda olmaları sebebiyle bir süre boş sıralara konuştu. l CHA ‘Erdoğan adalet hasmı’ MHPGenel Baş dikkat çekerek, bu tutumunun “şaşırtmadığını” kanı Devlet Bahçe söyledi. li, Cumhurbaşkanı Bahçeli, yaptığı yazı Erdoğan’ın “Anayasa lı açıklamada, Erdoğan’ın Mahkemesi’nin (AYM) 1725 Aralık rüşvet ve yol kararını tanımıyo suzluk sürecindeki engel rum” sözlerine sert tepki göstererek, mah Devlet Bahçeli lemelerle hukuk ilkelerini hiçe saydığını, “AKP’yi kemenin Genel Yayın Yönet hukuksuzluğun mimarı hali menimiz Can Dündar ve Anka ne getirdiğini” belirtti. Bahçe ra Temsilcimiz Erdem Gül hak li, “Erdoğan’ın AYM’nin mez kında verdiği kararın “kendi kur kararına aynı cümle içinde sini öfkelendirdiğini” söyledi. hem sessiz kalacağını hem de “Erdoğan’ın adalet hasmı” ol uymayacağını söylemesi kafa duğunu vurgulayan Bahçeli, karışıklığından öte adalet has Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’yi mı olmasından ileri gelmekte kanunsuzluğa hapsettiğine dir” dedi. l ANKARA Muhaliflere en büyük silah tüzük MHP Genel Merkezi, “olağanüstü kurultayı toplamadığı” gerekçesiyle muhaliflerin Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne açtığı davaya ilişkin ilk savunmasını bugün yapacak. MHP’nin, “muhaliflerin suçlamaları” karşısında en büyük silahının parti tüzüğü olduğu belirtilirken, imza veren 543 delegenin “delegelik durumlarının” da tek tek listelendiği belirtildi. MHP’nin savunmasında “iyi niyetli bir çaba içinde olunmadığına” da vurgu yapacağı kaydedildi. l SELDA GÜNEYSU / ANKARA NECATİ Köşk’e keskin SAVAŞ nişancı kulesi Kalyoncu Davutoğlu Başbakan Davutoğlu, Çankaya Köşkü’nde KKTC Başbakanı Ömer Kalyoncu’yu ağırladı. Resmi törende, Çankaya Köşkü’nde inşa edilen keskin nişancı kulesi dikkat çekti. Köşk arazisinin tamamına hâkim bir noktada kurulan kulenin geçen ay inşa edildiği öğrenildi. Kulede, keskin nişancılar 24 saat boyunca nöbet tutuyor. Başbakan’ın makamına geldiği ve resmi karşılama törenlerine katıldığı anlarda ise kuledeki persKŞubat ayı başında inşaatı tamamlanan kule ilk olarak Almanya Başbakanı Angela Merkel’in ziyaretinde kullanıldı. Doğayı katleden cellatlar... Geziciler, paralelciler, bölücüler kol kola girmiş, omuz omuza Saray’a karşı mücadele yürütüyorlarmış... Eh, bir bunu bilmiyorduk, öğrendik... Cumhurbaşkanı’na karşı çıkacak değiliz. Bir şeyler biliyordur elbet. Halkımız bilmiyor, bilenler ise yalan söylüyor olmalı. Tarafsız(!) Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını dinledikçe benim kafam karışıyor. Artvin’de Cerattepe’de altın ve bakır madeni ruhsatı yıllar önce verildi. Çevreciler tam 25 yıldır bir hukuk mücadelesi veriyor. Bu mücadelenin içinde olan bir tek cemaatçi görmedim bu süreçte ben... Çünkü başta Akın İpek olmak üzere, çok sayıda Fethullahçı maden ruhsatı aldı 90’lı ve 2 binli yıllarda. Bergama Ovacık, Akın İpek’in değil miydi? Dahası da var... Kütahya Eti gümüş madeni, siyanürlü havuzun taşması, o yörede kanser hastalığının yaygın oluşu... Çevre bilincinin ülkemizde yayılmasını desteklemek gerek. Cumhurbaşkanı, çevrecileri bölücü diyerek suçluyor oysa... Çevreye sahip çıkmak, siyasal iktidara, ülkenin Cumhurbaşkanı’na karşı siyasal tavır almak falan değil, ülkenin yarınlarını düşünmek, çocuklarımıza güzel bir gelecek yaratmaktır. Gezi eylemlerini, çevre hareketlerini paralelcilik, bölücülük olarak görmek büyük bir yanılgıdır. Artvin’de ve Rize’de yaşayan herkes, ülke genelindeki yurttaşlar bu gerçeği biliyor... Çünkü dağlarımız, ovalarımız delik deşik ediliyor, ağaçlar katlediliyor... HHH Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AYM’nin Can Dündar ve Erdem Gül hakkındaki “hak ihlali kararı”na verdiği tepkiyi yazacaktım... Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin laik demokratik, sosyal bir hukuk devleti olduğunu unuttu galiba... Erdoğan ne diyor: “Bu karara uymuyor ve saygı da duymuyorum!” Aklıma ister istemez, geç mişteki Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Casusluk ve Fuhuş davaları geliyor... Fethullahçı kahraman polis müdürleri, efsane özel yetkili savcılar... 17/25 Aralık’a dek kol kola, omuz omuza yürümüştü AKP hükümeti... Fethullahçılar devletin olanaklarını kullanarak yargıdan polise, TSK’den Milli Eğitim’e kadar kadrolaşmışlardı... 14 yıldır iktidarda olan AKP, o zaman cemaati yanına alarak “askeri vesayet”ten kurtulmak için düzmece örgütleri yaratmamış mıydı... Şimdi cemaatin adı FETÖ! 45 yıldır yüzlerce yazı, yedi kitap yazdım... 14 yıldır iktidarda olan AKP, cemaate hep destek verdi, düzmece torba davalarla insanların canını yaktı. Denizci Albay Ali Tatar’ın intiharını unuttuk mu sandınız... Unutmadık... Kaçkarlar’ı, Artvin’i, Erzincan İliç’i, savcı İlhan Cihaner’in makam odasının nasıl basılıp, apar topar Erzurum’a götürülüp tutuklanışını... HHH Erzincan İliç Çöpler Çalık Maden İşletmeleri A.Ş. (Çalık Maden) Kanada şirketi Anatolia Minerals Development ortaklığıyla çalışma yapıyor.... 90’lı yıllardan bugüne dek bölgede pek çok şirkete ruhsat verildi altın aramaları için... Karadeniz’den Ege’ye; Trakya’dan Akdeniz’e dek on binlerce ruhsat... Dağlar delik deşik edildi, on binlerce ağaç katledildi. Manisa Turgutlu Çaldağ’da 2009 yılında Sardes Nikel Madencilik A.Ş’ye ruhsat verildi. El değiştirmeler oldu. Fethullahçılar bazı ruhsatlarını başka şirketlere devrettiler... Çaldağ’da 60 bin çam ağacı katledildi haberiniz var mı? Yolunuz düşerse Gömeç üzerinde Bergama’ya gidin Akın İpek’in Koza İpek Maden Şirketi’nin o fıstık çamlarını nasıl katlettiğini göreceksiniz... Ben gittiğimde içim acıyarak seyrederim ağaçların ölümünü... Cellatlar öldürüyor ağaçları... Hüznün ve acının sisi içindeyim doğanın katledilişi karşısında... Davutoğlu:DKAAVHURATOMĞALNU’A’NYDAANNIT Partiler şartsız gelsin Başbakan Davutoğlu, anayasa uzlaşma komisyonuyla ilgili olarak TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a verdiği yanıtta, CHP’nin tutumunu sert şekilde eleştirirken siyasi partilerin ön şartla gelmemesi durumunda komisyon çalışmalarını sürdürmeye hazır olduklarını bildirdi. Davutoğlu, yanıtında CHP’nin önkoşul ve dayatmalarla komisyonun iradesini ipotek altına almaya çalışmasının iyi niyet ve beklentilerle başlayan çalışmaları kesintiye uğrattığını savundu. CHP’nin “şartlı müzakere” tutumunun demokratik müzakere usullerine aykırı olduğunu kaydeden Davutoğlu, “CHP, bu tür bahanelerle komisyonu kilitleyerek milletimizin yeni anayasa talebinin gecikmesinin sorumlusu haline gelmiştir” dedi. ‘Fesih yok’ AKP’nin Başkanlık sistemi hazırlığında, “Başkanın Meclis’i feshetme yetkisi olacağı” yönündeki haberleri de değerlendiren Davutoğlu, “Tek taraflı olarak meclisi feshetmesi yetkisinin Cumhurbaşkanına verilmesi gibi bir husus bizim yaptığımız çalışmalarda yoktur” dedi. l ANKARA CHP’Lİ ERDEM’DEN Erdoğan’ın örtülü YASA TEKLİFİ ödeneği kesilsin FIRAT KOZOK CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, Cumhurbaşkanlığı’na ayrılan örtülü ödeneğin kaldırılması için Meclis’e yasa teklifi verdi. Erdem, bugün itibarıyla Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kullanımına ayrılan ödenek tutarının 2 milyar TL’ye ulaştığına işaret etti. Erdem, teklifin gerekçesinde, “Örtülü ödenek kullanımı, kapalı istihbarat ve kapalı savunma hizmetlerini kapsayan ve ödenek kapsamında yapılan harcamaların gizliliğine yönelik yasal dayanaklara bağlı olmasına rağmen, sorumsuzluk kapsamında bir harcama kalemi değildir” dedi. Erdem, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanı’nın anayasada yer alan yürütme sorumsuzluğunu ve tarafsızlık ilkesini dikkate almadığı bir koşulda, partili değil partizanca hareket eden bir şahsa bu kadar ödeneğin ayrılması, hukuk devleti için bir yüz karasıdır. Bütçe görüşmeleri dolayısıyla halkımız bizlere ‘vergilerinin nereye gittiğini’ soruyor, işte bu ödeneklere gidiyor. Erdoğan’a ayrılan bu ödenek zorunlu olarak kaldırılmalıdır.” l ANKARA C MY B