Katalog

Perşembe 3 Mart 2016 haber 4 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK Türkiye’nin ufkunu ‘Anayasa benim!’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği hak ihlali kararına, saygı duyma açacak bir kararEAERRLDIENOSŞÇETĞR’İTRATAİNLNE’AR dığını ve uymayacağını söyledi. Bununla da yetinmeyip daha ileri giderek şunları da Anayasa Mahkemesi kararını tanımadığını söyleyen Erdoğan’a “Tanimayrumsözlerine ekledi: Aslında onlarla ilgili kararı veren mahkeme kararında direnebilirdi. Eğer direnmiş olsaydı AYM kararı boşa çıkacaktı... Hemen belirteyim, söz konusu karara Cumhurbaşkanı’nın uyup uymamasının kıymeti harbiyesi yok. Çünkü AYM verdiği ihlali tespit kararıyla, Cumhurbaşkanı’na bir yükümlülük yüklemiyor. Yalnzca, ihlali yapan yargı merciine bu ihlali giderme yükümlülüğünü getiriyor ki, o da bunun gereğini, tahliye kararı vererek, yerine getirmiştir. diyemezsin” yanıtını veren Arınç, “AYM’nin kararı çok iyi, çok doğru” dedi Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Anayasa Mahkemesi’nin gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül ile ilgili hak ihlali ka SİNAN TARTANOĞLU rekçeleri olacaktır. Ama 12 üyenin çok doğru çok yerinde, çok haklı bir karar verdiklerini düşünüyorum ve candan tebrik ediyorum. AYM kararları istesen de istemesen de herkesin kabul etmesi gereken kararlardır. Dünyayı başıma yıktılar Saygı duyuyorum, uygun buluyorum Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımıyorum, birincisi; ikincisi de saygı duymuyorum. İkinci doğru. Kimse saygı duymak zorunda değil. Anayasa Mahkemesi kararları da rum. Sanıyorum Sayın Cumhurbaşkanı da bazı kararları beğenmemiştir, bazı kararları eleştirmiştir. Erbakan uydu AYM’nin kararının davanın esasına mü rarını “tanımıyorum” di Erdem Gül ile Can Dündar ile ilgili eleştirilebilir. Ama bireysel başvu Partilerimiz bu anayasaya göre ka teallik olmadığı hususu da doğrudur ve ye eleştiren Cumhurbaşkanı Tayyip olarak hem basın mesleği gazetecilik fa ruyu biz getirdik. Ben o partinin ku patıldı, bizim için geçerli oldu. Erba mahkemenin Sayın Başkanı Zühtü Arslan da bu noktanın altını çizmiştir. Sayın Arslan’ın da belirttiği gibi AYM’ye bireysel başvuru, iddia edilen hak ihlallerinin olağan kanun yollarında giderilmemesi halinde, ikincil nitelikte bir başvuru yoludur. Yoksa bu başvurularda bozma ya da onama gibi kararlar verilmemektedir. Yapılan sadece hak ihlali olup olmadığının tespiti ve var ise, derece mahkemesine bunun giderilmesini bildirmekten ibarettir. HHH Burada asıl üzerinde durulması gereken husus, derece mahkemesinin bu karara uyma zorunluluğudur. Bu konuda anayasanın 153. maddesi açıktır. Söz konusu maddenin son fıkrası aynen şöyle der: “Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” Söz 153. maddeden açılmışken yandaş takımının AYM’ye yönelttiği bir haksız eleştiriye de değinmek gerek. Yandaşlar korosu, AYM’nin verdiği kararı, gerekçesini yazmadan açıklayarak, 153. maddeyi ihlal ettiği için eleştiriyor. Can Dündar ve Erdem Gül ile ilgili karar bir iptal kararı olmadığına göre, “İptal Kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz” diyen 153/1’e aykırılık söz konusu değildir. Peki, acaba Recep Tayyip Erdoğan’ın, AYM’nin kararlarına uyması gerekenleri uymamaya teşvik yetkisi var mıdır? Cumhurbaşkanı’nın görev ve yetkileri ile ilgili olan anayasanın 104. maddesi şöyle der: “Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk Milleti’nin birliğini temsil eder. Anayasanın Uygulanmasını, Devletin organlarının düzenli çalışmasını gözetir.” Demek ki Tayyip Bey 153. maddeye Erdoğan’a “Temel fıkrası” ile tepki gösterdi. Arınç, “Sen ben bu kararı ‘tanimayrum’ diyemezsin. AYM kararları herkesin kabul etmek zorunda olduğu kararlardır. İşime gelenleri kabul ederim, işime gelmeyenleri kabul etmiyorum diyemez. AYM’nin kararı çok iyi, çok doğru, Türkiye’nin ufkunu açacak bir karar. AYM Başkanı’nın yanındayım” dedi. Bilkent Üniversitesi’nde öğrencilere “Dünden Bugüne Türk Siyaseti” konulu bir ders veren Arınç’ın açıklamaları şöyle: Vicdanını satmışsan Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile genç siyasetçilerin bazıları hiç yüzleri kızarmadan yanlış yapıyorlar. Kendi hukuki fikri olduğu için değil. Birisi öyle söylüyor da onun hoşuna gitmek için böyle söylüyor. Hatta birisi çok samimi olarak ilk sorulduğunda, bu böyledir dedi. Ama sonra baktı ki o çok sevdiği kişi başka bir şey düşünüyor. Hemen tornistan yaptı. Vicdanını satmışsan, ahlak diye bir şey kalmamışsa, sen gerçeklerin üzerini örtüp de sadece aldığın para karşılığında birisinin meddahlığını yapıyorsan bu alçaklıktır, insanlık değildir. Fikrini söyle be kardeşim, o kadar yıl hukuk okumuşsun ya, fikrini söyle. 3 üyeyi de tanırım Anayasa Mahkemesi hak ihlali neticesine vardı. Adeta oybirliği ile... 12 üye, evet hak ihlali vardır, dedi üç üye hayır yoktur dedi. Ben üç taneyi de şahsen tanırım. Hukuka vicdana bağlı olduklarını bilirim. Göreceksiniz, yayınladığı zaman hak ihlali kararı, kendilerine göre bir ge aliyeti olarak bunu nasıl anladığımı söyledim hem tutuklanmalarına karşı çıktım hem de isnat edilen suçla suçlanamayacaklarını ifade ettim. Dünyayı başıma yıktılar ama hiç önemli değil. Koskoca Cumhurbaşkanı Hep Karadenizli İdris gelir aklıma. (...) Anayasa Mahkemesi kararını “tanimayrum” diyemezsin. Bunu Sayın Cumhurbaşkanımız hangi anlamda söyledi, söylediği doğru mu yanlış mı, iyi mi kötü mü, kendisi giderken toplum meşgul olsun bir şeylerle, boş kalmasın diye; toplumu bu konu ile çok daha ilgili hale getirmek mi istedi, iyiye de yormak zorundayız canım. Koskoca Cumhurbaşkanı. Laf olsun diye söylememiştir herhalde. HAMAMÖNÜ’NE TAŞINIYOR Arınç, ders sırasında öğrencilerin “Hamamönü hareketi” üzerine sorularını da yanıtladı. Arınç, “§Biz orada huzur buluyoruz. Bazı arkadaşlarımız kendileri için yer temin etti. Ben de bir arsa aldım. Şimdi inşa halinde. Vakfa dönüştürübilirsem, sizin fikirlerinizden de istifade etmek istiyorum. Bazı arkadaşlarımızla odaklandık. Bu çalışmalarımızı vakfa dönüştürmek istiyoruz” dedi. rucu liderlerinden birisiyim. Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvurulara verdiği kararların yüzde 90’ına hem saygı duyuyorum, hem uygun buluyo kan Hocayı hatırlıyorum, kabul etmiyoruz reddediyoruz, bu vicdansızlıktır bu hukuksuzluktur dedi. Ama ne yapalım uymak zorundayız, dedi. Bu anayasayla Cumhurbaşkanı oldu Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymamak, herhalde bu anayasa mevcut oldukça çok geçerli bir söz değil. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanımız, bu mevcut anayasa ile seçildi, bu anayasaya göre ant içti parlamen toda. O zaman ben bu anayasayı “tanimayrum” demesi lazımdı. Rektörleri atıyor anayasada öyle yazdığı için, Askeri Yargıtay’a, Yargıtay’a, Danıştaya üye seçiyor, o anayasada yazdı ğı için. Şöyle diyemeyiz: İşime gelenleri böyle kabul ederim, işime gelmeyenleri böyle kabul etmem. Bu cinayettir Rahmetli Özal, Ahmet Necdet Sezer, hep üye seçtiler. Bazı gazeteler, geçmişte Sezer’in seçtikleri Özal’ın seçtikleri diye ayrım yaparlardı. Şimdi Abdullah Gül’ün seçtikleri ile Meclis’in seçtikleri diye ayrımcılık yapıyorlar. Bu cinayettir. Bu ayrımcılığın üzerinden Abdullah Gül’e vurmaya çalışıyorlar. Arkadaşlar, zamanında kınadığımız bir işi, şimdi bizim saygı duyduğumuz medya neden böyle yapabilir? ZÜHTÜ Arslan’ın yanındayım Sayın Başkan Zühtü Bey, AK Parti’nin anayasa çalışmalarına bir akademisyen olarak katılmış bir insandır. Anayasayı emanet ettiğimiz bir insan bugün farklı karar verdi diye lince tabi tutuluyor. Ben sa yın Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın yanındayım. Çok güzel çok iyi ve Türkiye’nin ufkunu açacak bir karar. Bana da ‘o zat’ demişti Sayın Cumhurbaşkanımız dönüşlerinde veya yolda gazetecilere bana da “o zat” demişti hatırlarsanız inşallah güzel bir açıklama yapacaktır. Bu sözlerinin ne anlama geldiğini, maksadını aşıp aşmadığını, söylemiş olacaktır. göre, AYM kararlarına uyulmasını gözetmek durumundadır, uyulmamasını tavsiye etmek durumunda değil. Nitekim, Tayyip Bey 2014 Mart’ında, daha henüz Başbakan olduğu sırada, Twitter yasağı ile ilgili olarak, hiç de hoşuna gitmeyen AYM kararına saygı duymadığını ‘Hükümet adına da konuştu’ ama uymak zorunda olduklarını söylerken anayasanın 153. maddesine uygun davranmıştır. Gelin görün ki, aradan geçen 2 yılda ‘Cumhurbaşkanı’nın AYM kararını eleştirmesine ‘kişisel düşüncesi’ diyen Kurtulmuş’a yanıt danışmandan geldi Tayyip Bey 153. maddeye uymak zorunda olmadığını düşünebildiği gibi yargıya da uymaması yolunda tavsiyede bulunabilmektedir. HHH Tayyip Bey acaba bu cesareti nereden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Anayasa Mahkemesi’nin Can Dündar ve Erdem Gül hakkındaki kararıyla ilgili “Uymuyorum, saygı da duymuyorum” sözleri için “Sayın Cumhurbaşkanımız 1845 kişiye hakaret davası alıyor? Yasalara ve anayasaya bakmayın! Ora larda, anayasaya uymama ve başkalarını da böyle bir eyleme teşvik etme yetkisi veren bir hüküm yok. Tam tersine 104. madde ona anayasaya uyulmasını gözetme görevini vermiştir. “Hiçbir kimse veya organ kaynağını anayasadan almayan bir devlet yetkisini kullanamaz” diyen ve egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu söyleyen anayasanın AYM kararıyla ilgili kendi kişisel düşüncelerini açıklamıştır. Kişisel konumunu ortaya koymuştur” ifadelerini kullanan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’a, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış’tan yanıt geldi. Akış, “Cumhurbaşkanı’mızın, AYM kara Erdoğan’dan Demirtaş’a tepki TBMM Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmeleri sırasında milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Cumhurbaşkanı’na hakaretle ilgili şu ana kadar Bakanlıkça kovuşturma izni verilen dosya sayısının 1845 olduğunu belirtti. Bozdağ, “Hakaretlere baktığınızda, ben okuyamıyorum bile, yüzüm kızarıyor, sinkaflı cümleler” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet 6. maddesine göre, Tayyip Bey bu davranışıyla milletin egemenlik hakkını gasp etmektedir. Tayyip Bey’i anayasaya uydurmak mümkün olmadığına göre, bu durumu gidermenin tek yolu, anayasal bir düzenleme ile Tayyip Bey’in iradesini anayasa yerine ikame etmektir. Böylelikle Tayyip Bey’e “Yasa da anayasa da milli irade de benim!” demek imkânı sağlanmış, keyfiliğe de ileri demokrasi demenin yolu açılmış olur. Meclis’te hazırlatılmak istenen yeni anayasanın hikmeti vücudu da budur. rını eleştirmesi, ‘kişiMustafa Akış sel konumlanma’ de ğil; ‘devletin ve hükümetin başı’ sıfatıyla bir açıklamadır” dedi. Akış, Twitter’dan şunları söyledi: “T.C. Cumhurbaşkanı; Anayasamıza göre “devletin ve hükümetin” başıdır ve Anayasanın uygulanmasını gözetir. (Md.104). AYM’nin hukuk ihlali yapmaması için yapılacak bir düzenleme; hükümetin tasarrufunda değildir. Düzenlemeyi yapacak olan yasamadır, TBMM’dir.” l Haber Merkezi Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nijerya Devlet Başkanı Muhammad Buhari ile baş başa ve heyetler arası ikili görüşmelerde bulundu. Görüşmelerin ardından yapılan basın toplantısında Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Sur’da yaptığı çağrıyla ilgili bir soru üzerine, “Bir terör örgütüne çağrı yapmak bir milletvekilinin görevi olamaz. Her şey açık, net ortada ve bu savcılıklara bir davettir. Savcıların üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerekir diye düşünüyorum” dedi. 7 üniversiteliye 11 ay hapis cezası Ege Üniversitesi’nde kampusun po lis ve özel güvenlik ablukasına alınmasına karşı çıkan üniversiteliler, Mart 2015’te eylem yaptı. Eylemde “Omuz omuz Tayyip domuz” dedikleri iddiası ile 1 hafta okuldan uzaklaştırılan 7 öğrenciye mahkeme11 ay 20’şer gün hapis cezası verdi. Mahkeme hükmün açıklan Saray’ın seçtiklerine Davutoğlu’ndan veto masınıgeribıraktı.AvukatOktayUysal, “Görüntülerde ne dedikleri anlaşılmıyor. Bilirkişi tespiti olmadan ceza verildi” dedi. l ZEHRA ÖZDİLEK / İSTANBUL Hasan Cemal, Bakanlar Yıldırım ve Albayrak’ın istediği müsteşarları Başbakan’ın onaylamadığını yazdı T24 yazarı Hasan Cemal, dünkü köşesinde AKP’deki Erdo da Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararın son zaman ğanDavutoğlu çatlağı üzerine bir larda AKP içindeki çatlak yazı kaleme aldı. “AKP, Erdoğan’ın ların en belirginlerinden ol istediği gibi at oynatabileceği bir duğunu belirten Cemal, “Er arka bahçe olmaktan çıkıyor” di doğan uymuyorum dedi. yen Cemal, Ulaştırma Bakanı Bi Davutoğlu’ndan hâlâ çıt yok. nali Yıldırım ve Enerji Bakanı Be Hasan Cemal Hükümet sözcüsü Numan rat Albayrak’ın hükümet kurulur Kurtulmuş, Erdoğan’a katılma ken seçtikleri müsteşarların Başbakan dıklarını şöyle belirtti: ‘Sayın Cumhurbaş Davutoğlu’dan veto yediğini yazdı. kanımız kendi kişisel görüşünü dile getir “ErdoğanDavutoğlu çatlağı...” isimli ya miştir.’ Buna karşılık, Davutoğlu’nun değil zısında Can Dündar ve Erdem Gül hakkın Erdoğan’ın yakın çevresinde yer alan Ada let Bakanı Bekir Bozdağ Saray’dan yana çıktı ve AYM’ni anayasayı ihlal etmekle suçlayacak kadar da ölçüyü kaçırdı. AKP Grup Başkan Vekili Bülent Turan, AYM kararını önce sevinçle karşıladıklarına dair bir açıklama yaptı. Ama ertesi gün Reis gürleyince, geri bastı, sözlerini tevil etti” ifadelerini kullandı. ‘100 vekil başkanlığa karşı’ AKP’de başka bir çatlağın da Cerattepe’deki madene karşı halkın direnişi olduğunu belirten Cemal, başkanlık sistemi nin de parti içi çatlak konularından biri olduğunu belirterek şunları söyledi; “Davutoğlu direnişçileri kabul etti, onları dinledi ve mahkeme kararına kadar maden arama çalışmalarının duracağını söyledi. Erdoğan ise direnişçileri suçladı, ‘yavru geziciler’ dedi. Bir başka parti içi çatlak konusu olarak başkanlık sistemi gösterilebilir. Bu konuda da AKP Meclis Grubu’nda tam ya da kesin bir mutabakat olmadığı malum. Başkanlık sistemine karşı olan milletvekili sayısını 100’e kadar çıkaran gözlemcilere dahi rastlanıyor.” l Haber Merkezi Yazıyı yargılamayın, takdir edinAHMETALTAN İFADE VERDİ: Yazar Ahmet Altan 66. doğum gününü Çağlayan Adliyesi’nde geçirdi. Altan, bir yazısında Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla açılan soruşturmada ifade verdi. Altan, “Bir Cumhurbaşkanı anayasayı tanımadığını söylediğinde, o ülkenin başı dertten kurtulmaz. O yazımda ben de başımızın dertten kurtulmayacağını söylemiştim. Yazının kısa zamanda doğru çıkması, yargılanmasını değil, takdir edilmesini gerektirir” dedi. C MY B