19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 24 Mart 2016 4 Teröre karşı tek başına Karşımdaki hanımefendi sanatla haşır neşir olmuş, aydın bir kişi, onunla günceli ıskalayarak sohbet etmek söz konusu değil. Belçika’daki, son terör olayına geldiği zaman konu, biraz tereddüt ederek, Ne yalan söyleyeyim, ilk duygum şimdi bize daha anlayışla yaklaşırlar oldu, dedi. Öyle sanıyorum ki, Brüksel’de bombalar patladığı zaman kentin göbeğindeki, PKK bayraklı çadırı anımsayıp da “Gördün mü? Bugün bana yarın sana! İşte terör böyledir” diyenlerimiz hiç de az değildi. “Nereden biliyorsun?” derseniz “kişiyi kendim gibi bilmekten diye” yanıtlarım. Ama, burada duralım ve soralım: Karşımızdakinden empati beklerken bizim de aynı şeyi yapmamız gerekmez mi? Belçikalılara Brüksel’in göbeğinde, içinde Öcalan posterleri, üstünde PKK bayrağı ile Nevruz çadırı açtırdıkları için kızarken çözüm sürecinin cicim aylarında Diyarbakır’daki tarihi Nevruz şölenlerini de hatırlayınca, tepkilerimizi dengelemek olanağını bulmaz mıyız? Terör, dönüp dolaşıp sizi vururken kılını kıpırdatmayanlara yönelince, sanırım en iyi tepki “etme bulma dünyası!” diye ders vermeye kalkmak değil ama bizi daha iyi anlama ortamına girdikleri sırada, kendimizi, daha iyi anlatmaya çalışmaktır. HHH Birbirlerini izleyen İstanbul ve Brüksel saldırıları bir kez daha terörün yerel olmayıp, evrensel bir olgu olduğunu gösterdi. Artık herkes biliyor ki, kim olursa olsun, nerede yaşarsa yaşasın, her toplum artık terörü tadacaktır. Dünyada her şey ile birlikte terör de küreselleşmektedir. Daha geçen yüzyılın son çeyreğinde fark edilmeye başlanan gerçeklerden biri de 21. yüzyılın küresel terör çağı olacağı, kimsenin hiçbir toplumun bu olgudan kaçamayacağıydı. Bu durumda aynı dertten mustarip olan toplumların birbirlerini daha iyi anlamaları gerekirdi değil mi? Ne gezer! Bu şaşırtıcı durumun nedeni, terörün evrensel bir musibet olmasına karşın, bu konuda evrensel kavramların ve ortak di lin bir türlü oluşturulamamış olmasıdır. Birinin teröristi öbürünün özgürlük savaşçısı olabiliyor, aynı kişi için kimi zaman terör simgesi olarak tepki gören, başka zaman hoşgörü ile karşılanabiliyor. Yukarıda verdiğim, Brüksel ve Diyarbakır Nevruzları örnekleri bu olgunun en güzel kanıtı. Tabii, bu olgu da zaman zaman real politiğin de etkisi olduğu, “benim teröristim iyidir” aymazlığını aşmanın güç olduğu yadsınamaz. Ama birbirini izleyen ve her yanda pıtrak gibi patlak vermeye devam edecek olan terör olgusu yeni bir evreye girmemize de neden olacak. HHH Bu yeni dönem terör kavramının ve terör ile ilgili tanımların da evrenselleşmesi ve ortak ölçütlerin oluşturulması evresidir. Bu evrenin en kısa sürede mümkün olan en olumlu sonucu verebilmesi için, terörün elden geldiğince, en herkesçe kabul edilebilir, tereddüde yol açacak öğelerden arınmış tanımını ararken, onu mazur gösterebilecek her türlü gerekçeden ayıklanmış tanımını bulabilmek ve üzerinde birleşmek gerekmektedir. Kısaca söylemek gerekirse, yapılması gereken yazı çiziyi de terör sınırları içine sokarak, terörü yalnızlaştırmak yerine karşısındaki devleti yalnızlaştırmak olarak tanımlayabileceğimiz Tayyip Bey’in yaptığının tam tersini yapmaktır. Terörün tuzağına düşerek, teröre karşı salt terör ve baskıyla yanıt verenler, onu izole etmek yerine kendileri izole olma durumuna düşerler. Türkiye’nin sık sık içine düştüğü yanlış budur. Türkiye bugün korkunç bir imaj erozyonu içindedir. Baskı ve şiddet politikalarında ısrar, bu erozyonu daha da arttırmakta, Türkiye’yi de yalnızlaştırmaktadır. Ama belki de şu an bütün bunları konuşmak için hiç de uyun bir zaman değil. Çünkü belki de şimdi terörden de daha önemli bir sorunumuz var. “Şu anda terörden daha önemli ne sorunumuz olurmuş” demeyin! Maazallah, Rıza Sarraf, Amerika’da bir konuşursa, neler olur dersiniz? Akşener, Aydın ve Oğan’a rakip çıktı Ümit Özdağ da resmen aday MHP Genel Merkezi’ne karşı doğruluk payı var mıdır?” sorusuna “doğru bir buçuk ay önce bay dur” yanıtını verdi. Ba rak açan Gaziantep Mil sının “Genel Başkanlık letvekili Ümit Özdağ da için aday olacaksınız, genel başkanlığa aday buradan bunu mu an olduğunu açıkladı. Böy lamamız gerekiyor” so lece, eski TBMM Başkanvekili Meral Akşe Ümit Özdağ rusu üzerine de Özdağ, “evet” dedi. Özdağ’ın 9 ner ve eski milletve Nisan’da basın toplantı killeri Koray Aydın ile Sinan sıyla açıklamalarda bulunacağı Oğan’la birlikte genel başkanlığa öğrenilirken, muhaliflerin açtığı aday isimlerin sayısı 4’e çıktı. davada mahkemenin 8 Nisan’da Tuğrul Türkeş’in Başba karar vereceği belirtiliyor. Bu kan Yardımcısı olmasının ve açıdan Özdağ’ın, “9 Nisan” tari AKP’den aday gösterilmesinin hini seçmesinin “önemli olduğu ardından, 1 Kasım seçimlerin ve mahkeme kararını beklediği” den hemen sonra MHP Genel de ifade ediliyor. Başkan Yardımcısı olan Özdağ, Özdağ, 2005’te de Bahçeli’nin bir buçuk ay önce genel başkan karşısına rakip olarak çıkmıştı. yardımcılığı görevinden istifa et Ancak o dönem Özdağ’ın aday mişti. Özdağ, istifasını açıklar lığı kabul edilmemiş ve 2010’a ken, “Genel Merkez’i olağanüstü dek “soğuk rüzgârlar” esmiş kurultayı toplamaya” davet et ti. 2010’da partisine dönen Öz miş ancak genel başkan adaylı dağ, 7 Haziran seçimlerinde mil ğını açıklamamıştı. letvekili adayı olarak gösteril Meclis’te terörle mücadele ko miş ve parlamentoya girmişti. nusunda bir basın toplantısı dü Genel Merkez’in 1 Kasım’da da zenleyen Özdağ, basının “Genel Gaziantep’ten birinci sıra ada Başkan adayı olacağınız yönün yı Özdağ olmuştu. l ANKARA / de söylemler var. Bu söylemlerin Cumhuriyet Tayyar, Sarraf’a bela okudu AKP Milletvekili Şamil Tayyar, ABD’de tutuklanan Rıza Sarraf ile ilgili yorum yaparken “Bize ne Reza Zarrab’dan. Eğer suç işlemişse Allah belasını versin. Beni ne ilgilendirir ya” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “hayırsever işadamı” dediği Sarraf’ın AKP ile bir ilgisinin olmadığını iddia etti. haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ZARİFE SELÇUK Erdoğan’ın Washington Obama’danziyaretinde ABD Başkanı ile ikili görüşme yapması randevu yokbeklenmiyor DUYGU GÜVENÇ/ İLHAN TANIR Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 29 Mart2 Nisan tarihleri arasında ABD’ye gidiyor ancak bu kritik ziyaret sırasında Erdoğan’ın ABD Başkanı Ba rack Obama ile ikili görüşme yapması bir sürpriz olacak. Erdoğan, bir yıldır Obama ile açmayı istediği Maryland’deki camiye de tek başına gidecek. Obama’nın evsahipliği yaptığı zirve 31 Mart1 Nisan tarihlerinde gerçekleşecek. Son olarak Obama aralık ayında Paris İklim Değişikliği zirvesinde bir araya gelen Obama ve Erdoğan’ın zirve sırasında ise ikili bir görüşme yapmasının planlanmadığı öğrenildi. Kaynaklar, Obama’nın evsahibi olduğunu ve 50’den fazla dünya liderini ağırlayacağını anımsatarak bir görüşmenin olmayacağını ancak zirve sırasında ayak üstü görüşmenin olabileceğini belirtti. Obama’nın şubat ayında Baltimore’daki camiyi ilk defa ziyaret ettiğine de işaret edilirken, kısa sürede Obama’nın ikinci bir cami ziyaretinin planlanmadığını belirtildi. İkili bir görüşme için Türkiye’nin girişimlerinin ısrarlı bir şekilde sürdüğü öğrenildi. Ziyaret öncesinde ABD ile en üst düzey temas ise dün Ankara’da oldu. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Tony Blinken ve Obama’nın IŞİD ile mücadele Koalisyonu özel temsilcisi Brett McGurk, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve üst dü zey yetkililerle bir araya geldi. Camide tek başına Erdoğan, inşaatı Türkiye tarafından yapılan ve bir yıl önce tamamlanan Maryland’deki caminin açılışını geçtiğimiz yıldan bu yana Obama ile yapmayı istiyordu. Bu amaçla eylül ayındaki BM Zirvesi öncesinde camiyi birlikte açma isteğini dile getirmiş ancak Washington’dan olumlu yanıt alamamıştı. Ardından da BM Zirvesi’ne katılmaktan vazgeçmiş ve Obama ile kasımda Antalya’daki G20 Zirvesi’nde bir araya gelmişti. Ancak Erdoğan, ‘birlikte cami açma’ talebini kısa süre önce yeniden tekrarladı: “Obama müsait olursa o vesileyle Maryland’deki külliyemizi de beraber açabiliriz. Kendisine daha önce teklifimizi yaptım. Gelebilirse beraber açarız. Gelmezse biz o seyahat vesilesi ile gidip külliyemizi açacağız.” Washington’a en son Nisan Çankaya’ya üstün başarı ödülü Sosyal demokrat belediyecilik anlayışını yaygınlaştırmak, ortak bir dil kullanımı ile başarılı belediyecilik uygulamalarını Türkiye’de ve dünyada güçlü bir algıya dönüştürmek amacı ile kurulan ve 122 üye belediye ile ülkede 15 milyon nüfusu temsil eden, Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği (SODEM) başarılı belediyelere ödüllerini verdi. Çankaya Belediyesi de ‘Üstün Başarı Ödülü’ alan belediyeler arasında yerini aldı. 100’ün üzerinde belediyenin toplam 500 projeyle katıldığı yarışmada seçici kurul tarafından ödüle değer görülen Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen’e, ödülünü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu verdi. l ANKARA/CHA Kılıçdaroğlu Taşdelen ‘Şimdi önüne kim yatacak?’ Kılıçdaroğlu, Twitter’dan “Reza Zarrab Türkiye’de hayırsever, Amerika’da 75 yıl hapsi istenen bir iş adamı! Zarrab acaba şimdi önüne yatacak Bakan bulabilecek mi?” mesajını paylaştı. ‘4 bakan’ hamlesiCHP: BAKANLAR DOĞRUDAN YARGILANSIN AYŞE SAYIN Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun geçici Anayasa değişikliği ile fezlekeleri TBMM’ye gönderilen mevcut milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması önerisine CHP, “Bakanlar da Meclis Soruşturmasına tabi yargılansın” hamlesiyle yanıt verdi. CHP’nin dünkü Merkez Yönetim Kurulu toplantısında “dokunulmazlık” konusunu ele aldı ve somut önerilerini hazırladı. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, dün hazırladıkları 3 seçenekli öneriyi AKP Grup Başkanvekili Naci Bostancı’ya iletti. CHP ilk seçenek olarak Anayasa’nın 83. maddesinin “kalıcı” olarak değiştirilmesini önerirken, ikinci seçenek olarak tüm dokunulmazlık dosyalarının, içtüzük hükümlerine göre TBMM Anayasa Adalet Karma Komisyonu’nda görüşülerek karara bağlanmasını istedi. CHP; AKP’nin geçici madde değişikliğini getirmesi duru munda da ara larında 17/25 Aralık sonrasın da haklarında TBMM Soruştur ması açılan an cak AKP oyla rıyla “aklanan” Engin Altay 4 eski bakanın da olduğu isimlerin, geçici mad de düzenlemesiyle Anayasa’nın 100. maddesindeki “Meclis so ruşturması” prosedürüne tabi ol madan doğrudan yargılanmala rının yolunun açılmasını önerdi. AKP’ye 3 seçenek sunan CHP’nin Anayasa’nın 83. maddesinde kalı cı olarak yapılmasını istediği de 1ğişiklik şöyle: Kürsü dokunulmazlığı: TBMM üyeleri, Meclis ça lışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşünce lerden, aynı birleşimdeki Başkan lık Divanı’nın teklifi üzerine Mec lisçe başka bir karar alınmadık ça bunları Meclis dışında tekrar lamak ve açığa vurmaktan hiçbir şekilde sorumlu tutulamazlar. 2Yolsuzluk ve terör kapsam dışı: Üst sınırı on yıldan fazla hapis, müebbet hapis ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda suçüstü hali ile terör, zimmet, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, kaçakçılık, ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma suçlarından dolayı bir milletvekilinin sorguya çekilmesi ve yargılanması için Meclisin kararı aranmaz. Bu hallerde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, doğrudan doğruya TBMM’ye bildirmek zorundadır. Ancak bu hallerde de suç işlediği ileri sürülen milletvekili, üst sınırı on yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda suçüstü hali veya Meclisin kararı olma 3dıkça tutulamaz ve tutuklanamaz. DAVA YARGITAY’da Vekiller hakkındaki ceza davaları Yargıtay’da görülür. Bu davalarla ilgili hazırlık soruşturmasının yürütülmesi, kamu davasının açılması ve diğer yargılama esasları kanunla düzenlenir. l ANKARA HDP karşı teklif hazırlığında MAHMUT LICALI HDP, AKP’nin Meclis’te fezlekesi bulunan bütün milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması yönündeki teklifine yeni bir anayasa değişikliği önerisi hazırlayarak dokunulmazlığın tamamen kaldırılması önerisi sunarak yanıt vermeye hazırlanıyor. HDP kaynakla rı; AKP’nin fezlekesi bulunan bütün vekillerin dokunulmazlığının kaldırılması yönündeki öneriyle yalnızca HDP’li vekillerin hedef alınmadığı algısının yaratılmak istendiği, asıl amaçlanın HDP’li vekillerin dokunulmazlığının kaldırılması olduğu yorumunu yaparken, AKP’nin bu öneriyle samimi olmadığı gö rüşü dillendiriliyor. Davutoğlu’nun fezlekesi bulunan bütün milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması konusundaki anayasaya geçici bir madde eklenmesi yönündeki önerinin HDP’nin bu hafta sonu gerçekleştirilecek Parti Meclisi toplantısında masaya yatırılması bekleniyor. l ANKARA 2015’de giden Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu cami açılışına Obama’nın da katılacağını söylemiş, bu demeç Çavuşoğlu Washington’dayken Beyaz Saray tarafından yalanlanmıştı. Sarraf gölgesi Washington’daki güvenilir kaynaklar, Cumhuriyet’e, 23 Mart itibariyle Obama ile Erdoğan arasında bir görüşmenin planlanmadığını söyledi. Zirve öncesi son dakikada ikili bir görüşme olasılığı teorik olarak var ancak görüşmeye bu kadar kısa süre kala Beyaz Saray’ın hâlâ randevu vermemiş olması da aradaki ilişkinin düzeyini gösteriyor. Bu ziyaret öncesinde Rıza Sarraf’ın ABD’de tutuklanmasının da AnkaraWashington ilişkilerine olumlu yansıması beklenmiyor. Erdoğan’ın Washington’daki ilk randevusu Yahudi örgütleriyle olacak. l ANKARA/WASHINGTON AKP’deDOKUNULMAZLIKLAR görüş ayrılığı EMİNE KAPLAN AKP, Meclis’te fezlekeleri bulunan tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması konusunda önerdiği geçici maddeyle anayasa değişikliğiyle ilgili muhalefetin yanıtını beklerken; parti içinde önerinin içeriği, zamanlaması ve referandum riski nedeniyle görüş ayrılıkları yaşanıyor. AKP’nin önerisinde yer alan “AnayasaAdalet Karma Komisyonu’nda bulunan ekli listede adı ve soyadı belirtilen milletvekilleri” ifadesinin geçici madde metnine hakkında dokunulmazlık fezlekesi bulunan 113 milletvekilinin isimlerinin tek tek yazılması anlamına geleceğine dikkat çeken hukukçu milletvekilleri, “Hukuk tekniği açısından sıkıntılı bir ifade. Milletvekillerinin tek tek yazılması hem ayıp, hem de doğru olmaz. Bu şekliyle geçerse milletvekillerinin isimleri bu geçici madde kaldırılmadığı sürece anayasada olacaktır” görüşünü dile getiriyor. Partide, geçici madde düzenlemesi yerine anayasanın yasama dokunulmazlığını düzenleyen 83. maddesinde terör suçlarında Meclis kararı olmadan milletvekillerinin yargılanabilmesinin önünü açan kalıcı değişiklik yapılması gerektiğini dile getirenler de var. Referandum riski Muhalefet partilerinin öneriye destek verseler bile TBMM Genel Kurulu’ndaki oylamaların gizli yapıldığına dikkat çeken bazı AKP’liler ise, “Biz de dahil her partiden fire olabilir. Referanduma gitmeyecek bir oy sayısına ulaşılmalı. Muhalefetin destek vermemesi durumunda partinin kendi teklifini sunması da sorun yaratabilir. Düzenlemeye gizli oylamada evet diyecek muhalif milletvekilleri olabilir. Bu durumda yine referandum riski doğabilir” değerlendirmesini yapıyor. l ANKARA Erdoğan ‘süreç hızlansın’ dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan, dokunulmazlık tarışmasını değerlendirdi. Erdoğan, “Dokunulmazlık kavramının yanlış anlaşıldığı düşüncesindeyiz. Dokunulmazlık kavramı aslında fezlekelerle ilgili bir kavram. Kimin fezlekesi varsa, onları ilgilendiren ve onun yargılanma sürecinin önünü açan bir konu. Bana göre Sayın Başbakanın bu konudaki açıklaması isabetli olmuştur” sözleriyle sürecin siyasi partiler tarafından hızlandırılmasını istedi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle