Katalog

Cumartesi 12 Eylül 2015 EDİTÖR: ZEKİ TEZER TASARIM: SERPİL ÜNAY Yurttaş icralık oldu bankalar emlak zengini BİNLERCESİ SATIŞTA Batık krediler 40 milyar lirayı geçerek korkutucu boyutlara ulaşırken icra yoluyla elde ettiği gayrimenkuller bankaları zengin etti. 16 bankanın elindeki gayrimenkul sayısı 6 bin 678’e çıktı. denemeyen ticari ve bireysel krediler nedeniyle binlerce ipotekli konut, arsa, tarla, fabrika, dükkân bankaların eline geçti. Geri dönmeyen kredilere karşılık haciz yoluyla el koydukları gayrimenkuller nedeniyle bankalar, emlak zengini oldu. Halkbank’ta 1496, Vakıfbank’ta PELİN 1483, Yapı Kredi’de ÜNKER 885, Denizbank’ta 516, Ziraat Bankası’nda 438, Garanti’de 376, Türkiye Finans’ta 362, Finansbank’ta 361, Türkiye Ekonomi Bankası’nda 285 İş Bankası’nda 189, ING Bank’ta 133, Albaraka Türk’te 128, Akbank’ta 90, Kuveyt Türk’te 19, HSBC’de 10, Fibabanka’da 6 gayrimenkul ilanı yayında. Bankaların elinde yüzlerce konut, mesken, işyeri, bina, arazinin yanı sıra ofisten mağazaya, tarladan fındık ve meyve bahçesine, villadan otele, mezbahadan düğün salonuna, benzin istasyonundan, LPG dolum tesisi, un, çay, maden suyu, tekstil ve tuğla fabrikasına kadar onlarca değişik gayrimenkul bulunuyor. ekonomi 9 At izi it izine.. KP’nin “birlikdirlik” imajlı kongresi bugün yapılıyor.. Delegeler oylarını kullanacaklar ama sonuçları ayrıntılı gelişmeleriyle noktası virgülü ile belli... AKP’nin resmi genel başkanı Davutoğlu’nun aylar süren çalışmalar sonucunda, kuşkusuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağırlığını, tek karar verici liderlik gücünü gözeterek hazırladığı listeyi Cumhurbaşkanı kabul etmiyor. Erdoğan’ın kıymetlisi Binali Yıldırım’ın Davutoğlu’nun yerine parti başkanlığına getirilmesi gündeme geliyor. Zaten Erdoğan’ın talimatıyla uzun süredir örgüt içinde kongreye yönelik çalışmalar yaptığı ortaya çıkıyor. Sonuçta Davutoğlu’nun Erdoğan’ın istediği değişiklikleri kabul etmesiyle, “birlikdirlik” amacına yönelik sonuca ulaşılmış oluyor. Davutoğlu’nun tek aday olması, Erdoğan’ın isteklerinin eksiksiz yerine getirilmesi ile sonuç tatlıya bağlanıyor. Bu arada aslında yine Erdoğan tarafından onaylanmış bir önceki seçimin milletvekilleri listesinde de Erdoğan’ın yaşanan gelişmelerle bağlantılı yapmak istediği değişikliklere aynen uyulacağı öğreniliyor... Yazının tam da şu noktasında, parti sözcüsü Beşir Atalay anlı şanlı bir genel kurul hazırlıkları, çalışmaları, görkemli katılımları, reklamlar üzerinden kamuoyuna dönük açıklamaları ana akım medyasının ana yayın akışının içinde uzun uzun anlatıyor. Güçlülüğü sorgulanamayacak bir iktidar partisinin örgütlü, güçlü çalışmaları üzerinden algı yönetimi kusursuz işletilmeye çalışılıyor... “Eski Türkiye, yeni Türkiye...” masalları üzerinden teknolojinin tüm olanaklarından yararlanılmış, ucu açık en lüksünden, etkilisinden harcamalarda eksiklik yapılmamış... Tüm kalemler için on binlerle katılım, dağıtımlardan kapı açılıyor... Bildiğimiz kadarı ile dünün haberleri son örnek, ekonomide işler hiç de iyiye gitmiyor.. Piyasaların aklı başında tüm yatırımcıların, uzmanların dudaklarını uçuklatan gelişmeleri ortada iken, aslında çok etkin, çok işlevsel, demokratik yapılıyormuş gibi gösterilip gerçekte imaj odaklı, sanal gibi yapılacak genel kurulun, seçimlere dönük güç tazeleme pazarlamasında israf, hovardalık diz boyu... Değirmenin suyu nereden geliyor? HHH Demokratikliği sorgulayacak AKP’li yürek aranıyor... Hani biat raconu içinde Cumhurbaşkanlığı görev icraatlarında da kusuru görülmemiş, arada kimi sonrası gelişmelerde en azından kendi siyasi kimliğini ortaya koymaya çalışmış, parti içi demokrasi ve hukuka uygunluk boyutlarında kimi eleştirilerini nerede ise kamuoyunca anlaşılamayacak kadar yumuşak dile getirmiş parti kurucusu eski Cumhurbaşkanı Gül’ün sadece kutlama mesajı ile yetinmek zorunda kalacağı, genel kurula bile katılamayacağı ortaya çıkmış bulunuyor... AKP genel kurulunda, çoğunluk partisi olarak seçimden çıktıkları, sayısız koalisyon formülünde yer almaları açıkken, ekonomiye, ülke barışına açtığı yaralar şimdiden dudak uçuklatan boyutlarda seçim yenilenmesi dayatmasının sorgulanması gündemde bile olamayacak. Bırakın sesli sorgulamayı, 400 milletvekili, başkanlık sistemi vitrinde aslında geçmişle hesaplaşma korkusunda dayatılmış Meclis’i çalıştırmadan seçim yeniletmenin, sonuçta, uzun dönemde en çok AKP’ye pahalıya mal olacak bedellerini sessiz düşünmek bile “Ya yüzümden okunursa” korkusuyla söz konusu olamayacak. AKP’nin 13 yılı geçen, tüm kamu kurumları ele geçirilmiş olarak yürütülen güçlü iktidarlarının sorumluluğunda ortaya çıkmış yakıcı tüm sorunlar, en önemlisi gençlerimizin akan kanları üzerinden, ancak istenen, buyrulan, siyasi getirilerin hesaplamalarına uygun, en medyatik çıkışlarda yarış söz konusu olabilir... Hazır AKP’nin genel kurulu gibi demokratik bir arena alanı varken birisi de kürsüye çıksa, demokrasiye, basın özürlüğüne karşı açık olarak işlenmiş suçun görüntülü yayını varken... Örneğin “Partimizin kimliğini kullanarak Hürriyet gazetesinin kapısında suç işleyerek düzenlenmiş saldırıdan sorumlu olan kişilerden hesap sorulsun. İşlenen suç, hukuksuzluğa karşı polisin, yargının görev yapmasını beklemeden AKP ile ilişkileri kesilsin..” diyebilse dişimizi kırabiliriz.. Günün tarihi ile en yakıcısı Cizre’de yaşananlara ilişkin siyaset hesaplarında ise uzun dönemdir Ortadoğu bataklığı kirli iç savaş taktikleri belirleyici... At izi it izine karışmış... 40 milyar TL batık Bireysel kredi veya bireysel kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe intikal etmiş toplam kişi sayısı 2015 yılının ilk yedi ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6 artarak 847 bin kişi oldu. Geçen yıl 1 milyon 297 bin 132 kişi borcunu ödemedi. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi verilerine göre Temmuz 2015 itibarıyla toplamda halen borcunu ödememiş ve borcu devam eden kişi sayısı 2 milyon 588 bin 540’a ulaştı. Verilere göre Haziran 2014’te 31 milyar 868 milyon lira olan bankaların tasfiye olunacak kredilerinin (batık krediler) toplamı, Haziran 2015’te 40 milyar 90 milyon liraya çıktı. Artış oranı yüzde 25.8 olarak tespit edildi. Batık bireysel krediler 14 milyar 530 milyon TL olurken, batık kredi kartları 6.8 milyar TL oldu. A Ö Anadolu’da yoğun Bankaların internet sitelerinde yer alan ilanlara bakıldığında kamu bankaları elindeki gayrimenkul sayısıyla başı çekiyor. İlanların Anadolu’da yoğunlaşması dikkat çekiyor. Halkbank gayrimenkul sayısında 1496 ilan ile ilk sırada yer alıyor. Halk bank üzerinden 6 bin 500 ila 77 bin 500 arasında değişen fiyatlarda 21 arazi satışta. Halkbank’ta ayrıca 195 arsa, undan çay ve tuğlaya kadar çeşitli kategorilerde 18 fabrika, 294 işyeri, 33 komple bina, 526 mesken, 408 tarla ve Bursa Osmangazi’de 30 bloklu bir proje ilanı var. Bankada 1 milyon liranın üzerinde ise 13 ilan bulunuyor. Halkbank’ın satışa sunduğu 18 fabrikanın toplam be deli ise 43 milyon 855 bin lirayı buluyor. Bankanın portföyünde Malatya’da muhammen bedeli 10 milyon 500 bin lira olan bir tekstil fabrikası da var. Yapı Kredi’de 102 milyon 247 bin liralık gayrimenkul satışta. 7 milyon 200 bin liralık tesisten 5 bin liralık arsaya kadar çok farklı kategorilerde çok sayıda gayrimenkul var. Şekerbank’ın internet sitesinde İstanbul’da 24, Ankara’da 71, İzmir’de 72, Bursa’da 24 olmak üzere toplam 803 gayrimenkul ilanı yayında. Akbank’ın portföyünde 30’u işyeri ve arsa olmak üzere toplam 90 gayrimenkul bulunuyor. Malikâne de var Katılım bankalarının da portföyünde gayrimenkuller bulunuyor. Türkiye Finans’ta 30’u İstanbul’da olmak üzere meskenden, dükkâna, vil ladan büroya toplam 362 gayrimenkul satışta. Albaraka Türk’ün portföyünde 128 gayrimenkul ilanı bulunurken, bu gayrimenkullerin toplam değeri 7 milyon 545 bin dolar ve 69 milyon 929 bin lira. Bu ilanlar arasında İstanbul Üsküdar’da 20 milyon liralık bir malikâne ve Beyoğlu’nda 7.5 milyon dolarlık bir otel de var. Kuveyt Türk’ün internet sitesinde ise 19 gayrimenkul ilanı bulunuyor. Sanayiciden borç uyarısı Kredide büyüme altı yılın dibinde Türkiye’de seçimler ve kurun kalıcı olarak yüksek olacağı algısıyla öne alınan talep nedeniyle, seçim sonrası kredi büyüme hızındaki yavaşlama eğilimi devam ediyor. Odeabank Ekonomik Araştırmalar birimi tarafından paylaşılan nota göre kur etkisinden arındırılmış toplam kredi artışının ivmesi 5 Haziran’daki yüzde 20’den 4 Eylül itibarıyla, Ekim 2009’dan bu yana en düşük seviye olan yüzde 9.4’e gerilerken, kredilerin son 3 aylık dönemde kur etkisinden arındırılmış artışı sadece yüzde 2.36 oldu. Tüketici kredilerinin büyüme ivmesi aynı dönemde yüzde 14.8’den yüzde 8.4’e kadar geriledi. Özel sektörün borcundan yakınan ve bankalardan işbirliği bekleyen sanayiciye göre, ekonomi rant üzerine kurulu ve sanayicilik artık akıl kârı değil. konomi Bakanı Nihat Zeybekçi ile bir araya gelerek sorunlarını anlatan İstanbul Sanayi Odası’nın 10 meslek komitesi başkanları ‘borç ve sanayi çöküyor’ mesajı verdi. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, özel sektörün omuzlarındaki yaklaşık 280 milyar dolarlık borcun dikkate alınarak finansal istikrarı daha da bozacak siyasal istikrarsızlıkBahçıvan: Bu kritik süreçte birbi tan kaçınılması gerektiğine dikkat çekti. Bahrimizi ötekileştirmeden toplumsal barış ve bütünlüğümüzü koru çıvan “Reel sektörün maya daha fazla gayret etmeliyiz. borç ödemede yaşayaErdal Bahçıvan E cağı zorluklar bankacılık sistemini de doğrudan etkileyecektir” dedi. Türkiye’deki reel sektörün 280 milyar dolarlık borcunun yarıya yakınının yabancı para cinsinden olduğunu ifade eden İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, bu risk nedeniyle dünyada küresel finans piyasalarındaki dalgalanmalardan Meksika ve Endonezya ile birlikte en fazla etkilenen 3 ülkeden birinin Türkiye olduğunu söyledi. Bahçıvan, reel sektörün bu borcu ödemede yaşayacağı zor lukların bankacılık sektörünü de doğrudan etkileyeceğine dikkat çekti. Rant üzerine kurulu Konuşmasına “Bizim tek bir sorunumuz var o da derdimizi anlatamamak” sözleri ile başlayarak toplantıda dikkat çeken bir çıkış yapan İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Adnan Dalgakıran, “Rant düzeni üzerine kurulu bir ekonomimiz var. Artık sanayicilik yapmak akıl kârı değil” dedi. l Ekonomi Servisi ‘Merkez’in politik bağımsızlığı yok’ Ekonomi Bakanı Zeybekçi’ye göre Merkez Bankası’nın sadece araç bağımsızlığı var ancak dövize de müdahale etmemek lazım konomi Bakanı Nihat Zeybekci, Merkez Bankası bağımsızlığıyla ilgili olarak, “Merkez Bankası’nın bağımsızlığı araç bağımsızlığıdır, politik anlamda değildir” dedi. NTV yayınına katılan Zeybekci, faiz tartışmalarının da yukarı yönlü değil aşağı yönlü olması gerektiğini savunurken, Merkez Bankası’nın kura müdahalesinin gerekli olmadığını öne sürdü. Nihat Zeybekçi, İstanbul Sanayi Odası’nın düzenlediği meslek komiteleri toplan Goldman’ın döviz sepeti tahmini 3.60 Goldman Sachs, TL’nin son haftalarda yaşanan keskin değer kayıplarıyla birlikte aşırı düşüş bölgesine girdiğini belirterek, 2016 için tahminlerini revize etti. Banka, TL’nin ABD Doları ve Avro’dan oluşan döviz sepeti karşısında gelecek 12 aydaki değerine ilişkin tahminini 3.60 olarak duyurdu. Goldman, Merkez Bankası’nın1 hafta vadeli repo faizini 2016’da yüzde 12, 2017’de yüzde 14’e çıkaracağını öngördü. E tısında da konuştu. İTO’nun önerisi Toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Zeybekçi, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar’ın “Kurdan kaynaklı zararlarımızın karşılanması için kısa vadeli döviz borcu olan işadamına devlet 2.70’ten döviz satışı gerçekleştirsin” talebini pek uygulanabilir görmediğini söyledi. Zeybekci, şöyle devam etti: “Bu bir çeşit dövize müdahale anlamını taşır. Şu anda TL’nin dolar karşıgan, 2016’da ise sındaki değer kaybına mübüyümenin yüzdahale etmemek lazım. Piya de 2.8’e gerilemesini bekledisa bunu dengeye oturtacaktır.” Zeybekçi’nin bu yıl için ğini vurguladı. büyüme tahmini ise son çey l Ekonomi Servisi rekteki hızlanmayla birlikte yüzde 4 oldu. Nihat Öte yandan JP Morgan beklentilerden daha iyi ge Zeybekçi len ikinci çeyrek GSYH verisi onrasında 2015’in tamamı için büyüme tahminini yükseltti. Bu yıl için büyüme tahminini yüzde 2.9’dan yüzde 3.3’e çıkaran JP Mor Seçime kadar doğalgaza zam yapılmayacak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alaboyun, dövizdeki artış nedeniyle elektrik ve doğalgaz fiyatlarına zam yapmayı düşünmediklerini açıkladı. Alaboyun, “Benim bulunduğum süreçte zam olmayacak. Bence piyasa buna karar vermeli, piyasaya göre yükselmeli ya da düşmeli. Ama şu an için bir zam yok” diye konuştu. İlk Bakanlar Kurulu’nda madencilikle ilgili bir sunum yapacaklarını da duyuran Alaboyun, ayrı bir Madencilik Bakanlığı kurulması gerektiğini, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da bu düşüncede olduğunu söyledi. l ANKARA C M Y B